Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/39 E. 2023/129 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/39 Esas
KARAR NO : 2023/129

DAVA : Alacak (Ticari İş Tellallığı Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2021
KARAR TARİHİ : 22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının profesyonel iş hayatına 1988 yılında başladığını, …, …, …, …, ve … gibi bankalarda genel müdür yardımcılığı ve genel müdür baş yardımcılığı gibi çeşit düzeylerde çalıştığını, 2001’de Kurumsal Bankacılık ve Proje Finansmanından Sorumlu Bölüm Başkanı olarak … bünyesine katıldığını, daha sonra yılların getirdiği tecrübe ile… isimli şahıs şirketi kurduğunu, kredi ve fon bulma konusunda danışmanlık hizmeti sunduğunu, … Polyester A.Ş.’nin Davalı …’nun yönetim kurulu başkanlığındaki … Holding A.Ş. iştirakleri tarafından satın alındığını, davalı şirket yetkilileri özellikle …’nun tanışıklığının bulunduğu, hatta davalı şirketi … Polyester A.Ş.’nin satışı sırasında Akbank’tan sağlanan kredi finansmanı o dönem Davacı olarak kendisinin de başkanlık yaptığı kredi komitesi tarafından onaylandığını, Davacının, kendi şahıs şirketi … kurmasının akabinde, Davalı şirketler yetkilisi …’nun kendisine finansal danışmanlık hizmet vermesini istediğini, kendisinin bu teklifi kabul ettiğini, aylık danışmanlık ücreti aldığını, davalı şirketler yetkilisi … ile limitlerinin yükseltilmesi için proje bazlı sözlü olarak simsarlık ilişkisi kurduklarını, 2017 yılından beri yapılan danışmanlık hizmeti karşılığı ödenen aylık danışmanlık bedelinin 2019 Şubat ayı itibariyle sonlandığını, bir sözleşme olmaksızın 2017-2019 yılları arasında aralıksız çalıştığını, davalı şirketlerin kredi limitlerinin arttırılmasına aracılık etme görevi neticesinde ana sözleşmenin kurulmasının akabinde simsarlık ücretinin kararlaştırıldığını, bu kapsamda görüşmeler gerçekleştirildiğini, bu görüşmelerin büyük kısmının davalı şirketler grubu ofislerinde yapıldığını, … ve … Polyester A.Ş. …’su …’in hazır bulunduğunu, kredi limitlerinin arttırılması amacıyla birçok kredi kuruluşunu ziyaret ederek görüşmeler gerçekleştirdiğini, bu kapsamda davalılar bünyesindeki şirketlerin kredi limitlerinin arttırıldığını ancak davalı şirketler yönetim kurulu başkanı … ile ücrete ilişkin randevu ve ücret talepleri hususunda bir sonuç alamadığını, bu hususta mail attığını ancak buna da dönüş olmadığını, bunun üzerine Davacı, Beşiktaş …Noterliğinin 25.11.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, Davalıların usul ve yasaya aykırı bir şekilde Adana… Noterliğinin 03.12.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarı keşide ederek taraflar arasındaki ilişkiyi reddettiğini ancak firmalarla kredi limitlerinin arttırılmasına ilişkin sözleşmenin kurulmuş olmasının ücrete hak kazandığını anlamı geldiğini, bu kapsamda da davalı şirketler grubunun kredi limitlerinin arttırıldığına ilişkin evrakların sunulduğunu ve davalıların arttırılan kredi limitlerini kullandıklarını, davalılara keşide edilen Beşiktaş … Noterliğinin 25.11.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesini tebliği ile davalıların temerrüde düştüğünü, temerrüt faiz alacağının belirlenerek kendisine ücretin ve temerrüt faizinin ödenmesini, davanın kabulü ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalılar, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından gönderilen 25.11.2020 tarihli ihtarname ile 6.500.000,00 TL ücret talep edilmesine rağmen zamanaşımı süresini kesecek şekilde davayı 10.000,00 TL belirsiz alacak davası olarak ikame ettiğini, taraflar arasında simsarlık sözleşmesinin akdedilmediğini, …’nun davacıya kredi limitlerinin yükseltilmesine ilişkin bir talimat vermediğini, davacının … kredi İimitlerinin arttırılmasına aracılık ettiği ve bu amaçla aralarında simsarlık sözleşmesi bulunduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, bu iddianın ispat yükünün davacıda olduğunu, iddia edilenin aksine 2019 yılı öncesi yazılı bir sözleşme olmaksızın davacıya herhangi bir ücret ödemesi yapılmadığını beyan etmiş olup, davacının iddiasının ispata elverişli delillerini sunması gerektiğini beyanla hukuki gerekçesi bulunmayan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı ile davalılar arasındaki dava konusu olaya ilişkin mail, whatsapp ve mesaj vb. Yazışmalar, Finans Kuruluşları ile yapılan görüşmeleri içerir tablo, davacı tarafından organize edilen toplantılara ilişkin yazışmalar, Finans kuruluşları ile davacı arasında yapılan görüşme kayıtları, davacı ile şirketi tarafından dava konusu olaya ilişkin finans kuruluşlarıyla yapılan mail vb. Yazışmaları, Davalı şirketlerin 2019 Şubat Ayı itibari ile kredi limitlerini gösterir tablo, Beyoğlu … Noterliği 25.11.2020 Tarihli ve … Yevmiye Numaralı İhtarname örneğinin dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
Davacı … tarafından Davalılar… Holding, … Polyester A.Ş., … A.Ş., …’na Beşiktaş … Noterliğinin 25.11.2020 tarih, … yevmiye numarası ile ihtarname keşide ettiği, bu ihtarnamenin konusunun ‘Müvekkilin aranızdaki sözlü simsarlık anlaşması gereği yerine getirdiği ve lehinize sonuç doğuran işlemler neticesinde sizin de üstlenmiş olduğunuz yükümlülüklerinizi ivedilikle yerine getirmenizin ihtarıdır.’ şeklinde tanzim edildiği görülmüştür. İlgili ihtarnamede talep edilen yükümlülüklere ilişkin olarak, “… ile akdetmiş olduğunuz kredi limitinin arttırılmasına ilişkin sözleşmenin maddi değerinin %2’si üzerinden hesaplanan 5.000.000 TL ücret ile 50 Milyon TL Faktöring ve 25 Milyon TL leasing limitlerine ilişkin sözleşmelerin maddi değerinin %2’si üzerinden hesaplanan 1.500.000 TL olmak üzere toplam 6.500.000 TL ücreti müvekkile ödeme borcu altındasınız.” şeklinde açıklamanın olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından keşide edilen ihtarnameye karşı Davalılar tarafından Adana … Noterliği 02.12.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiği, bu ihtarnamenin sonuç kısmının, “Talebinize dayanak gösterdiğiniz işlemlerle ilgili müvekkillerim ile aranızda simsarlık ücreti ödenmesi gerektirecek bir hukuki ilişki bulunmadığından ihtarnamede belirtilen iddialarınızın ve talebinizin kabul etmediğimizi vekaleten ve ihtaren bildiririm.” şeklinde tanzim edildiği görülmüştür.
… A.Ş. ve… Kalkınma ve … A.Ş. Genel Müdürlüklerine, 04.02.2021 tarihinde … Bank, …, … Genel Müdürlüğü, … Faktöring’e müzekkere yazılarak tarafların görüşme yapıp yapmadığı hususunda bilgi talep edilmiş olup,
… Faktoring’in müzekkere cevabında ‘… tarafından 23.07.2019 saat 16:00’ya randevu ayarlanmış, … ve … ile görüşme yapılmış şeklinde cevap verildiği,’
Nomura Bank’ın müzekkere cevabında; ‘… grup şirketlerinin(…, … Şirketleri) finansmanına ilişkin … ile Banka arasındaki irtibatı kurmak ve Bankanın sunduğu hizmetlerin tanıtımı için görüşme yapılmış.’ ,
…Genel Müdürlüğünün ‘03.12.2019 tarihinde … ile olası iş birlikleri için; … Holding A.Ş…A.Ş. Grup firması olan … Polyester Sanayi A.Ş. ile çalışma olasılıkları değerlendirilmiş ve çalışma olasılığında mutabakata varılamadığı yönünde görüşme yapılmış’
…Bankası Genel Müdürlüğünün ‘22.07.2020, 20.06.2019 tarihlerinde … ile … Grup Şirketleri hakkında görüşme yapılmış.’
…’in ‘ 16/01/2020 tarihinde görüşme yapılmış,’
…A.Ş.’nin ‘Banka ürünlerinin tanıtımı ve müşteri ziyareti kapsamında belirtilen isimler ile üşmeler yapılmış’ şeklinde cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
28.01.2021 tarihinde Dava dışı … Anonim Şirketine müzekkere yazılarak 20.01.2021 tarihine kadar davalı şirketlere arttırdığı kredi limitlerine ilişkin sözleşmeler talep edilmiş olup, 29.04.2021 tarihli … referans no’lu gelen cevap yazısında “…Bankamız kayıtlarında yapılan incelemede, söz konusu davalılardan … Polyester Sanayi A.Ş. ile talebinize konu bir ilişkin kurulduğu görülmüş olup belirtilen tarih aralığında kredi limitlerinin artırılması adına ilgili davalı firma ile akdedilen 3(üç) adet Genel Kredi Sözleşmesinin birer örneğini sunduğu, sözleşme bilgilerinin 10.06.2019 tarihli 180.000.000 TL bedelli, 20.04.2020 tarihli 30.000.000 TL bedelli, 31.08.2020 tarihli 350.000.000 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi olduğu görülmüştür.
…Odaları Birliğine müzekkere cevabında;… T.C. Kimlik numaralı …’nin kaydına rastlanmadığının bildirildiği görülmüştür.
…Ticaret Sicil Müdürlüğü müzekkere cevabında; …’nin gerçek kişi ticari işletme kaydı bulunmadığı beyan edildiği görülmüştür.
…Vergi Dairesi Müdürlüğü müzekkere cevabında; …’nin … Vergi Dairesinde 01/04/2018 tarihinde nakil geldiği, işletme ve diğer idare danışmanlık serbest meslek faaliyetine devam ettiğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince tarafların bildirmiş oldukları tanıkların dinlenilmesine karar verilmiş olup,
DAVACI TANIĞI … BEYANINDA: ‘2003 yılından beri ben …’yi tanırım, …’ye ait finans şirketinin kurulum yılı olan 2017 yılından beri de ofis yöneticisi olarak çalışıyorum, bütün toplantıların, randevuların organizesini ben yaparım, … şirketleri 2017 yılından beri bizden finansal danışmanlık hizmetleri almayı istediler, bizde her ay düzenli olarak … şirketlerine finansal danışmanlık hizmetleri verdik, ancak 2019 yılından sonra …’nun talebi üzerine kredi limitlerinin artırımı hususunda yeni bir sisteme geçildi ve bizden bu hususta destek almaya devam ettiler, CEM Bey’de bu hususta bankalar ve finans şirketleri ile görüşmeler yaptı, bu görüşmeleri ben organize ediyordum, …’nun katılımları, şirket üyelerinin katılımı ve bankadaki temsilcilerin katılımıyla kredi limitlerinin arttırılması veya yeni kredi limiti tesis edilmesi hususunda 40 dan fazla banka ile hep birlikte… şirketleri için görüşmeler yapıldı, bu görüşmeler neticesinde AĞustos 2020 yılında … A.Ş. bankasından … şirketleri yönüyle kredi limitlerinin arttırımı sağlandı, ancak diğer bankalar ile yapılan görüşmelerden sonuç alınmadığını biliyorum, dedi.
Davacı vekilinin sorusu üzerine tanık beyanında; taraflar CEM Bey ile … birbirlerini çok eskiden beri tanırlar ve Cem bey …’nin şirketleri için kredi konusunda daha öncelerinde de birlikte iş yürütmüşlerdir, Cem Bey …’da çalıştığı dönemde …’nun işleri için de bilgi sahibiydi, ordan beri tanışıklıkları vardır, aralarında güven ilişkisi vardır, bu sebeplede sözleşme yapma gereği duymadılar, 2017-2019 yılları arasında Cem Bey’le … arasında sözleşme yoktu, aylık ödemeler düzenli bir şekilde yapılıyordu, ancak 2019 yılından sonra finansal danışmaklık hizmetine son verilerek kredi limiti arttırımı yahut yeni kredi limiti tesisi hususunda anlaştılar, ödeme aylık şekilde değilde çıkacak olan kredi limiti üzerinden yahut kredi üzerinden yüzdelik ödenmesi şeklinde anlaşıldı, ancak … bankasından kredi limitinin arttırılmasına rağmen Cem Bey’e herhangi bir ödeme yapılmadı.
Davalılar vekilinin sorusu üzerine tanık beyanında; 2017 yılında Cem Bey’e ödenecek ücretin nasıl belirlendiği bilmiyorum, ancak aylık 18.000,00 TL kusüratında ödeme alındı, serbest meslek makbuzu düzenlendi, bankalardan olan … için yaklaşık 15-20 kez görüşme yapılmıştır, diğer bankalarda da aynı sayıda görüşmeler sağlanmıştır.’ demek suretiyle tanıklık ettiği görülmüştür.
DAVACI TANIĞI … BEYANINDA: ‘ben hali hazırda … şirketinde mali işler müdürüyüm, 31 yıldır bu görevi yapıyorum, 2015 yılında … … şirketinide bünyesine katıldı, ben o günden beri iki şirkette de çalışmaya hala devam ediyorum,…şirketinin de finans müdürüyüm, … halka açık bir şirkettir, denetlenmiş tabloları yayınlanmak zorundadır, tüm krediler … bünyesinde alınır, …’nın dışarıdan hizmet alarak kredi kullanmaya ihtiyacı yoktur, yeterli bütçesi vardır, dedi.
Davacı vekilinin sorusu üzerine tanık … beyanında: … ile iş ilişkimiz 2019 yılında olmuştur, ben … Holdingin finansal hizmetlerine bakmaya başladığımda kendisi ile aynı çalışma ortamında bulunduk, özellikle… Holdingin halı gurubu bünyesi vardır, bu halı gurubu bünyesi hakkında yapılan kredi çalışmaları hakkında … ile iş ilişkimiz olmuştur, bu ilişki … şirketi dışındadır,…de olduğu … ve başka bankaların kredi görüşmeleri toplantılarına katıldık, çünkü kendisi … dışında halı gurubu (…Gurubu) bünyesi için kredi görüşmeleri yapıyordu ve buna destek sağlıyordu, bankalar şirketi değerlendirirken holdingin tüm şirketlerini araştırırlar bu nedenle… için yapılan kredi görüşmelerinde …’nın adı geçer, bilgiler istenilir, … ile yapılan whatsupp görüşmelerinde bunları görüştük, …’nın adının geçmesi kendi şirketi adına değildir, …Halı Grubu bünyesi hakkında yapılan kredi çalışmalarında …’nın şirket bünyesinde yer aldığından bilgilerinin geçmesi mahiyetindedir, şirketin kendisi yani ile ilgili kredi çalışmaları ile ilgisi yoktur, …numaralı hat bana aittir, … ile …’nın kredi limitlerinin arttırılması için aramızda herhangi bir ilişki söz konusu olmamıştır, … , … için çalışmıştır ama …’nın buna ihtiyacı yoktur, bankalar komiteye sunumlarını yaparken şirketleri ayrı ayrı veya hepsini birden kredi komitesine sokabilirler, bu halde de … … şirketi hakkında da öğrenmiş olduğu bilgiyi benimle sadece paylaştı, bende kendisine whatsupp yazışmasında teşekkür ettim.’ demek suretiyle tanıklık ettiği görülmüştür.
DAVALI TANIĞI…BEYANINDA: ‘ben davalı şirketlerden … Polyester hariç diğer 3 şirketin finans sorumluluğunu yaptım, 2018 yılının sonuna kadar çalıştım, biz danışmanlık veya simsarlık hizmeti almadık, kurumun ve diğer şirketlerin böyle birşeye ihtiyacı olmadı, holding çok büyük bir holdingtir, kurumun finans ve krediler bölümü gibi birimlerinde çok uzun zaman bulunduk ve çalıştık, kurumun kredibilitesi yüksek olduğundan böyle bir duruma da ihtiyacı olmadı, ben 30 yıldır bu şirketlerde çalıştım, finans bölümü yeterliydi,
Davacı vekilinin sorusu üzerine soruldu: … şirketi 2015 yılında holding tarafından satın alındı, … şirketinde … çalışıyordu, Adana sorumlusuydu, ben ise İstanbul’da sorumluydum, 3 yıl çalıştık, …’yi tanıyorum, şirkete geldiğini gittiğini gördüm, ancak ben sorumluluğum dahilinde …’den hiçbir hizmet almadım.’ demek suretiyle tanıklık ettiği görülmüştür.

Mahkememizin 01/12/2021 tarihli celsesinin 4 nolu ara kararı gereğince dosya üzerinde 5 kişiden oluşan bilirkişi heyeti ile inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 01/08/2022 tarihinde sunmuş oldukları raporunda sonuç ve özet olarak;
Davacı …’nin işletme esasına göre ticari defterlerini tuttuğu 2017 yılında fiziki ortamda tutulan ticari defterlerini takip eden 2018-2019-2020-2021 yıllarında Gelir İdaresi Başkanlığı sistemi izerinde defter tutması sebebiyle, noter tasdikinin bulunmadığı, ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu,
Davalı şirketin 2017-2018-2019-2020-2021 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,
Davacı …’nin işletme esasına göre defter tuttuğu, işletme defterinde sadece gelir/gider hesaplarının takip edildiği, borç/ alacak işlemlerinin yer almaması sebebi ile cari hesap ilişkisine yönelik tespitin işbu ticari defterlerin incelenmesi ile yapılmasının mümkün olmadığı
Davalı şirketin sahibi lehine delil niteliği bulunan ticari defterlerine göre; Davalı şirketin Davacı … ile borç/alacak bakiyesinin bulunmadığı,
Yapılan incelemelerde, taraflar arasında yazılı bir sözleşme görülmemiş olup, dava dilekçesinde davaya konu alacağın sözlü anlaşmaya istinaden verilen hizmete ilişkin olduğunun beyan edildiği,
Davacı…tarafından Davalılar … Holding,… A.Ş., … A.Ş., …’na Beşiktaş … Noterliğinin 25.11.2020 tarih… yevmiye numarası ile ihtarname keşide edilerek 6.500.000,00 TL talep ettiği,
25.11.2020 tarih 10226 yevmiye numaralı ihtarnameye cevaben Davalılar tarafından Adana…Noterliği 02.12.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek, borcun kabul edilmediği,
Gerek dosyaya sunulan maillerde, gerekse … bankasından gelen yazıda sarih olarak davacının kredi artırımı konusunda davalılar ile banka arasında bir zemin oluşturup, bunun sonucunda kredinin artırıldığı olgusunun belirlenemediği,
Taraflar arasında yazılı bir simsarlık sözleşmesi bulunmadığı, simsarlık sözleşmesinin bir şekle tabi olmadığı, davacının 2017 yılından itibaren simsar olarak görev yaptığı, kendisine 2019 yılı Şubat ayına kadar aylık danışmanlık ücreti ödendiği, davacının görev yaptığı 2017-2019 döneminde davalı … AŞ banka kredilerinin 2018 yılında arttığı, 2019 ve 2020 yıllarında düştüğü 2018 yılındaki artışın davacının aracılığıyla olduğunun, diğer ifadeyle davacının çalışmasıyla kredi veya limit artışları arasında illiyet bağı bulunduğunun ispat edilememesi sebebiyle, davacının simsarlık ücretine hak kazanmadığı,
Alternatif Hesaplama: Bankalar tarafından dosyaya gönderilen ve yukarıda tablo halinde listelenen müzekkere cevaplarında davacının 2019-2020 yıllarında banka ve finans kuruluşları ile davalı şirketlerle ilgili toplantılar ayarladığı ve görüşmelere katıldığı belirtilmiş, ayrıca davalı … Sanayi A.Ş. ile … arasında kredi limitlerinin artırılması adına 20.01.2021 tarihine kadar akdedilen 10.06.2019 tarihli 180.000.000 TL bedelli, 20.04.2020 tarihli 30.000.000 TL bedelli, 31.08.2020 tarihli 350.000.000 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmeleri dosyaya gönderilmiş olduğundan, davacıya 2019 yılı Şubat ayına kadar aylık ödenen danışmanlık ücretleri sebebiyle davacının bu tarihten sonraki çalışmalarının proje bazlı çalışmalar olduğunun değerlendirilmesi halinde, davacının yalnızca Mart-Aralık 2019 dönemindeki kredi sözleşmeleri veya limit artırımları cağı, buna göre davacının, davalı … Polyester AŞ ile … AŞ arasında 10.06.2019 tarihinde imzalanan 180.000.000 TL Bedelli GKS sebebiyle simsarlık ücretine hak kazanacağı hesabıyla, bu ihtimalde davacının alacağının 180.000.000 x %2 = 3.600.000 TL olabileceği’ yönünde görüş ve kanaat bildirmiş oldukları görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını içerir 06/09/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Davalılar vekilinin bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını içerir 07/09/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 09/09/2022 tarihli ara kararı ile taraf vekillerinin rapora itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 13/12/2022 tarihinde sunmuş oldukların ek raporunda sonuç ve özet olarak; taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda kök rapor ve dosyanın yeniden incelendiği ancak kök rapordaki inceleme, tespit ve hesaplamalarda bir hata olmadığı, iki tarafın iddia ve savunmaları doğrultusunda gerekli değerlendirme ve hesaplamalar yapıldığı yönünde görüş bildikleri görülmüştür.
Bilirkişi ek raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin ek raporan beyan ve itirazlarını içerir 30/12/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Davalılar vekilinin bilirkişi ek raporuna beyanlarını içerir 02/01/2023 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından… ve Banka vs finans kurumlarının davalıların kredi limitlerinin arttırılmasına yönelik düzenlenen simsarlık ilişkisinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
Taraflar arasında yazılı bir simsarlık sözleşmesi bulunmasa da davacının 2017 yılından itibaren simsar olarak görev yaptığı, kendisine 2017 yılında davalı … Holding AŞ’den ödemeler yapıldığı davalı tarafın ticari defter kayıtlarından belli olup. Davacı yan dava dilekçesinde 2017-2019 yılları arasında görev yaptığını 2019 yılı Şubat ayına kadar kendisine aylık danışmanlık ücreti ödendiğini bildirdiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, tanık beyanları ve bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalılara finans kurumları tarafından sağlanan kredi limit artışlarının davacı tarafından simsarlık faaliyetleri sonucu olup olmadığı ve davacının simsarlık ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplandığı anlaşılmış olup; tarafların ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve lehlerine delil vasfına haiz olduğu, davacı tarafından davaya konu alacağın sözlü anlaşmaya istinaden verilen hizmete ilişkin olduğunun iddia edildiği, Davalı şirketlerin defterlerine göre Davacı … ile borç/alacak bakiyesinin bulunmadığı, taraflar arasında yazılı bir simsarlık sözleşmesi bulunmadığı, simsarlık sözleşmesinin bir şekle tabi olmadığı, davacının 2017 yılından itibaren simsar olarak görev yaptığı, kendisine 2019 yılı Şubat ayına kadar aylık danışmanlık ücreti ödendiği, somut olayda davacının ücrete hak kazanabilmesi için kredi sözleşmelerinin kendi faaliyetleri ve aracılığı çerçevesinde gerçekleştiğini dolayısıyla simsarlık faaliyetleri ile kredi sözleşmeleri arasında nedensellik bağı bulunduğunu ispat etmesi gerekeceği anlaşılmış olup, davacının görev yaptığı 2017-2019 döneminde davalı … Holding A.Ş.’nin banka kredilerinin 2018 yılında arttığı, 2019 ve 2020 yıllarında düştüğü 2018 yılındaki artışın davacının aracılık ettiğine ve kredi limiti artışının bu sebeple artırıldığına dair olduğunun ispat edilemediği, Davacının davalı tarafından limiti artırılan kredilerde aracılık yaptığı ve bu faaliyetiyle ücrete hak kazandığı iddiasını tanıkla da ispat edebilmesi mümkünse de; tanık ifadelerinin ihtilaf konusu olan davalıların kredi limitlerinin artışlarının davacının aracılığı sonucunda gerçekleştiğini ve davacının bu sebeple ücrete hak kazandığını ispatlama konusunda taraf tanık beyanlarının çelişkili olduğu ve bu halde tek başına yeterli olmadığı kanaatine varılmış olup, taraflar arasında bir danışmanlık/simsarlık ilişkisi bulunmakla birlikte, davacının aracılığı sayesinde davalı şirketlere verilen veya tanımlanan kredi limiti artışı olup olmadığı tespit edilemediği, davalı şirketlerin kredi limit artışlarının, davacı danışmanın aracılığı sayesinde artırıldığının ve davacının simsarlık ücretine hak kazandığının açık ve kesin şekilde ispatlanamadığı kanaatine varılmakla; davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak … Dava Şartı Dosya No:..sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden 02/02/2021 tarih ve 17 sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın reddine karar verildiği gözetilerek; davacı aleyhine arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Yeterince harç alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2023

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza