Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/369 E. 2021/553 K. 02.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/369 Esas
KARAR NO : 2021/553
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 02/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Şirketinde … sayılı Karayolları Moturlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı … plakalı müvekkili şirkete ait aracın … sevk ve idaresindeyken, karşı taraf … plakalı araç … sevk ve idaresinde iken 19/02/2017 tarihinde karşılıklı olarak maddi trafik kazasının meydana geldiğini, kaza sonrasında aracında maddi hasar oluşan … plakalı aracın sahibi … ‘nun … Sigorta Şirketine başvurduğunu, sonrasında feragat edip doğrudan müvekkili şirkete icra takibi başlatıldığını, bu icra takibine müvekkili şirketin itiraz ettiğini ve karşı tarafın itirazın iptali davası açtığını, itirazın iptali davasının kabul edildiğini belirterek müvekkilinin yaptığı 8.992,00 TL tutarındaki ödemenin ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin genel müdürlük adresi Maslak SARIYER İSTANBUL olduğunu, Müvekkil şirketin genel müdürlük adresinin İstanbul ili Sarıyer ilçesi sınırlarında bulunmasından dolayı sayın mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, davacı tarafın taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının öncelikle kusur ve zarar olgularını ispat etmesi gerekmektedir. Dava haksız fiile dayalı olup sigortalı araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlanamaması halinde müvekkil şirketin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, KTK. m.86 gereğince araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü olmayacağını belirterek davanın öncelikle usulden reddine, Aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Arabuluculuk Son Tutanak örneği, … İcra Müdürlüğünün 2017/ … Esas sayılı dosyasına ödenen 8.992,00 TL’lik dekont örneği, … ATM 2017/ … Esas sayılı dosyasından aldırılan bilirkişi örneğinin dosyamız arasında olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelinin rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Dava dosyası 30/11/2020 tarihinde … Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış, … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/… Esas 2021/ … Karar ve 28/04/2021 tarihli Yetkisizlik kararı verilmiş, kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi üzerine dava dosyası İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’nca mahkememize tevzi edilerek 2021/369 Esas sayılı dosya sırasına kayıt edilmiştir.
Davalı vekili … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği cevap dilekçesinde; İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle yetki itirazında bulunmuş, mahkemece aynı görüş benimsenerek yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. Maddesinin birinci fıkrasında göre; ‘Genel Yetkili Mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.’ Yine aynı Kanunun 16. Maddesinde ise, ‘Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir’ hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 110. Maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. Maddesinde ise ‘Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmeni yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir’ ifadesine yer verilmiştir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda seçimlilik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, kazanın … yolunda Kadıköy/İSTANBUL adresinde meydana geldiği, davacının yerleşim yerinin de Mardin olduğu görülmüştür. Dolayısıyla davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı davacının adresindeki mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşılmış olup, davanın … Asliye Hukuk Mahkemesinde ( Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla ) görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Yargıtay 20.Hukuk Dairesi 2019/2189 Esas 2019/4646 Karar sayılı ilam ile Yargıtay 20.Hukuk Dairesi 2019/1347 Esas,2019/2880 Karar sayılı ilam)
6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-ç maddesinde, mahkemenin yetkili olmasının dava şartı olarak düzenlenmiş olduğu, H.M.K’nun 115.maddesinde ise mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı ve mahkemenin dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davanın usulden reddine karar vereceği hükme bağlanmıştır.
Tüm izah edilen nedenler çerçevesinde; … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği yetkisizlik kararı yerinde görülmediğinden, davaya bakmakla … Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla)’nin yetkili olduğu kanaatine varılmakla mahkememizin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) olması nedeniyle kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın yargı yerinin belirlenmesi amacıyla Yargıtay’ın ilgili dairesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-ç ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİ ile Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Dosyaya bakmakla … Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) yetkili olduğuna,
3-Mahkememiz ile … Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) arasında olumsuz yetki uyuşmazlığı oluştuğundan iş bu yetkisizlik kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde HMK.nun 22/2 maddesi gereğince yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın Yargıtay ilgili hukuk dairesine gönderilmesine,
4-HMK.nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, dosya üzerinde taraf vekillerinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/07/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza