Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/270 E. 2022/635 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : … Esas
KARAR NO : 2022/635

DAVA : Menfi Tespit, İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/05/2021
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit, İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkilinin ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisinin temini için dava dışı … A.Ş. ile Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi akdedildiğini, davalıdan her ay düzenli
olarak elektrik enerjisi temin ettiğini, temin edilen elektrik enerjisi karşılığında her ay düzenli olarak gelen faturaların ödemesinin yapıldığını, müvekkilinin ödenmemiş elektrik faturasının bulunmadığını, müvekkilinin bulunduğu binada ikinci bir firma faaliyete geçince elektrik enerjisinin alındığı trafodan çekilen enerjisinin fazlalaştığını, bu nedenle de güç artırımı yapılmasının
davalı tarafından talep edildiğini, davalının güç artırım talebi üzerine davalı şirket ile 25/03/2021 tarihli ilk endeks ve değiştirme protokolü imzalandığını ve bu protokol ile He2016 imalat tarihli …Marka ve … seri numaralı aktif sayacın davalı firma yetkililerince söküldüğünü ve yerine sayaç
takıldığını, davacı ve davalı arasında yapılan anlaşma gereğince trafodaki güç artırımı için sözleşmenin ve işlemlerin sonlanması beklenirken müvekkilinin yokluğunda davalı kurum tarafından
kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı tutularak müvekkiline … Nolu 07/04/2021 tarihli 499.262,02 TL bedelli ve 19/04/2021 son ödeme tarihli fatura düzenlenerek tebliğ edildiğini, davacı tarafından fatura itiraz için sonuç beklenirken henüz son ödeme tarihi gelmemiş fatura için ödeme yapılmazsa elektriğin kesileceği belirtilince müvekkilinin işyeri faaliyetlerinin sekteye uğramaması ve mağduriyet yaşamamak için 225.00,00 TL bedelli kısmını ödendiğini, ödemeye rağmen davalı tarafından enerji kesilmesi için işlem yapılınca Bakırköy 7 ATM’nin … D.iş … d.iş karar numaralı dosyasından teminat mukabilinde elektriğin kesilmesinin tedbiren durdurulması için başvuru yapıldığını ve tedbir kararı verildiğini, tedbir kararının davalıya tebliğ ile uygulanmasından sonra davacı ve davalı arasında 25/03/2021 tarihinde yapılan başvurunun neticelendiğini ve 18/04/2021 tarihli sözleşme tanzim edildiğini, 18/04/2021 tarihli yeni trafo sözleşmesinden 3 gün sonra davalı tarafından 21/04/2021 tarih ve 03/05/2021 son ödeme
tarihli 407.845.54.TL bedelli fatura tanzim edilerek davacıya tebliğ edildiğini ve ödenmemesi halinde elektrik enerjisinin kesileceğinin ihtar edildiğini, faturalardan görüleceği üzere
davacının aylık tüketimi 150.000.TL ile 200.000.TL arasında değişmekte iken davalı tarafından 07/04/2021 tarihinde 499.262.02TL bedelli ve bu faturadan 14 gün sonra 407.845.54 TL bedelli ikinci
fatura tanzim edilmesinin ve fatura içeriklerinde tüketim miktarının belirtilmemesinin hukuka aykırı olarak işlem yapıldığının kanıtı olduğunu, müvekkili ile davalı arasında bağlantı gücünün arttırılması için sözleşme yapıldığını, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ ne göre kullanılan enerji bağlantısının mevcut sözleşmeden %20 fazla artış olması halinde bağlantı gücünde değişiklik yapılması
Gerektiğini, müvekkilinin kullandığı enerjinin usulsüz olarak kullandığının kabul edilebilmesi 48 maddede sayılan eylemlerin gerçekleşmesi gerektiğini, davalı tarafından kaçak kullanım olduğuna dair bir tutanak ya da ikaz mevcut olmadığını, davalı tarafından yönetmeliğin 42. maddesinde belirlenen kıstasların hiç birisinin uygulanmadığını, müvekkili tarafından elektrik hattından çekilen enerji bedeli ile faturanın birebir aynı olduğunun, sayaçtan geçmeyen enerji olmadığının davalı kayıtları ile sabit olduğunu, düzenlenen faturaların Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’ ne aykırı olduğunu, iptali gerektiğini beyan ve gerekçelerle Enerji Piyasası Kanunu; yönetmelikleri ve Tüketici Hukukuna aykırı olarak tanzim edilen ve yargılamayı gerektiren … Nolu 07/04/2021 tarihli, 499.262,02 TL bedelli 19/04/2021 son ödeme tarihli fatura nedeni ile 349.262.03TL için borcu olmadığının tespitini, 19/04/2021 tanzim tarihli …Nolu 407.845.54 TL bedelli ve 03/05/2021 son ödeme tarihli fatura nedeni ile borçlu olmadığının tespitine; davanın devamı esnasında davaya konu edilen faturalar nedeni ile enerji kesintisi nedeni ile üretim yapılamayacağından davacının müşterileri tarafından açılacak tazminat davaları da davacının ekonomik olarak iflasına sebep olacağından ve enerji kesilmesi davacı açısından ağır sonuçlar doğuracağından; Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.iş … d.iş karar numaralı ve Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … D.iş… d.iş karar numaralı tedbir kararlarının devamını, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İşbu davada müvekkili ticari işletmeye kaçak elektrik kullanımı tespitinde bulunulduğu için TTK’nın 4. maddesi uyarınca her iki tarafın ticari işletmesiyle alakalı ve ticari davalardan olduğunu, ticari davalarda Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, TTK 5/A’ya göre ticari davalarda arabulucuk şartı olduğunu, davacı tarafça arabuluculuğa başvurulmadığını, müvekkilinin alanında uzman çalışanları tarafından; … sayılı tüketim noktasına ait mahalde tüketicinin güç aşımı sebebiyle 23/02/2021 tarihinde enerjisi kesilerek KM 193704 nolu mühür ile sayacı mühürlendiğini, tüketici yükümlülüklerini yerine getirmeden enerjiyi açması sebebiyle …Apre San. ve Tic. Ltd. Şti. adına 02/04/2021 tarihinde H/412981 nolu kaçak tespit tutanağı ile 499.262,02-TL kaçak faturası tahakkuk edildiğini, akabinde tüketicinin başvurusuna istinaden H/412981 nolu kaçak tespit tutanağı ile ticarethane tarifesi ile tahakkuk edilen 499.262,02 TL fatura iptal edilerek … tarifesine göre 407.845.54 TL olarak düzeltmesinin yapıldığının tespit edildiğini, bu bedel üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacı tarafça da söz konusu borç hakkında bir takım ödemeler yapıldığını, taraflarınca kaçak elektrik kullanım tahakkukunun hesaplanmasında kanun ve yönetmeliğe uygun davranıldığını, müvekkili tarafından ilgili mevzuat gereğince davacı tarafın kaçak elektrik kullandığı tespit edildiğini ve davacı hakkında mevzuata uygun biçimde gerekli işlemler yapılarak, kullanılan kaçak elektriğin bedeli mevzuat gereği hesaplanmak sureti ile tahakkuk ettirildiğini, işbu davada davacının iddialarını doğrular yönde yaklaşık bir ispat olmadığı gibi müvekkili şirket kayıtları dosyaya ibraz olunduğunda davacının davasında haksız olduğunun açıkça ortaya çıkacağını, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin yerinde olmadığını, müvekkilinin tacir olduğunu, sattığı enerji bedelini almak ve bunun için yürürlükteki mevzuatı çerçevesinde kendisine tanınan yetkileri kullanmak durumunda olduğunu, İstanbul Avrupa Yakası Elektrik Dağıtım Hizmetleri, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 07/03/2013 tarih, 2013/20 sayılı kararı ile şirketin %100 oranındaki hissesinin …grubuna satılmasına karar verildiğini ve 28/05/2013 tarihi itibarıyla tüm devir süreci gerçekleştirildiğini, dağıtım hizmetinin artık kamu tarafından yürütülmediğini, bu bakımdan sosyal devletin yükümlülüklerinin müvekkilinden beklenilemeyeceğini, kaçak elektrik enerjisi kullandığı açık olan ve taraflarınca başlatılan icra takibi neticesinde enerji bedelini ödemeyen davacıya verilen ihtiyati tedbir kararının yerinde olmadığını, davacı tarafın istirdat davası ile ödediği bedellerin iadesini talep etmiş ise de bu taleplerinin kabulü mümkün olmadığını beyan ve gerekçelerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/590 Esas Sayılı Dosyasında davacı … A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin kullandığı elektrik faturasının ödenmemesi nedeniyle enerjisinin kesildiği ancak sayacın açılarak enerji kullanıldığının tespit edilmesi üzerine kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiği, bu tutanağa istinaden 499.262,02 TL tutarında kaçak elektrik tüketim tahakkuku yapıldığı, ilgili faturanın sehven ticarethane tarifesine göre tahakkuk edildiğinin tespiti üzerine 22/04/2021 tarihli ve 5029 sayılı Komisyon Kararı ile işbu faturanın iptal edilerek söz konusu kaçak kullanım için davalının dahil olduğu O.G. Sanayi tarifesine göre 407.845,54-TL tutarında fatura tanzim edilmiş olduğunu, davalı tarafından işbu fatura için 225.000,00-TL tutarında kısmi ödeme yapılmış olduğunu, bakiye 182.845,54-TL tutarında kaçak elektrik fatura borcu kalmış olduğunu, davalı borçlu aleyhine yukarıda arz edilen ödenmemiş kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek 194.352,62-TL’nin tahsili amacıyla İstanbul… İcra Müdürlüğü’ nün…Esas sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderilmiş olduğunu, davalı borçlu tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun, ilgili kaçak elektrik faturasının son ödeme tarihi geçmiş olmasına rağmen borcunu ödememiş olduğunu, alacağın muaccel olup, rehin ile de temin edilmemiş olduğunu, işbu davanın sonuçlanması ve icra takibinin kesinleşmesi beklenildiği takdirde, “kamu alacağı” niteliğinde olan kaçak elektrik bedelinin tahsili tehlikeye gireceğini, borçlunun mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğundan, hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar mahkemece borçlunun borca yeter miktarda menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için İİK m. 257 gereği ihtiyati haciz talep ettiklerini, davalı tarafından işbu davaya konu kaçak elektrik bedelinden sorumlu olunmadığının tespiti maksadıyla İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas sayılı dosyasında menfi tespit davası ikame edilmiş olduğunu, huzurdaki itirazın iptali davası ile ilgili menfi tespit davası arasında irtibat bulunması nedeniyle, iş bu dosyanın ilgili menfi tespit dosyası ile HMK 166 gereği birleştirilmesini talep ettiklerini, davalı tarafın icra takibine itirazlarının haksız olduğunu beyan ve gerekçelerle öncelikle davalı borçlunun borca yeter miktarda menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için İİK m. 257 gereği ihtiyati haciz kararı verilmesine, iş bu dosyanın İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü …ı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamını, davalı borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmilini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/590 Esas Sayılı Dosyasında davalı …Şirketi vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı-birleşen davada davalı şirket …Mah…. Yavuz … Sok.No:.. Avcılar/İST adresinde faaliyet gösterdiğini, faaliyetlerin devamı için ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisinin temini için dava dışı … Perakende Satış Anonim Şirketi ile Elektrik Enerjisi Sat. sözleşmesi akdettiğini, davacıdan her ay düzenli olarak elektrik enejisi temin ettiğini, temin edilen elektrik enerjisi karşılığında her ay duzenli olarak gelen faturanın ödemesiniin yapıldığını, son olarak … no’lu 147.138,10. TL bedel1i fatura tanzim edildiğini ve fatura süresinde ödendiğini, davacının ödenmemiş elektrik faturası bulunmadığını, davalı tarafından …sayılı tüketim noktasına ait mahalde tüketicinin güç aşımı sebebiyle 23/02/2021 tarihinde enerjisi kesilerek… nolu mühür ile sayacı mühürlendiği ve bu tarihten sonra elektriğin sayaç olmaksızın kullanıldığı iddiası ile kaçak tahakkuku yapıldığını, 23/02/2021 tarihinde sayacın mühürlendiği ve elektriğin kesildiğine dair dosyaya ibraz edilen bir belge mevcut olmadığını, 02/04/2021 tarihli tutanağın ise dosyaya sunmuş oldukları ve ekte tekrar sundukları davalı-birleşen davada davacı şirket yetkilileri ile davacı-birleşen davada davalı şirket yetkililerinin imzasını taşıyan 25/03/2021 tarihli ilk endeks ve değiştirme protokolü ile çeliştiğini, 25/03/2021 tarihli tutanakta; elektriğin kesik olduğuna, sayacın söküldüğüne dair bir ibare mevcut olmadığını, 23/02/2021 tarihinde elektriğin kesildiği iddia edilmesine rağmen 25/03/2021 tarihli tutanakta kaçak kullanım ya da elektrik kesintisinden bahsedilmediğini, 02/04/2021 tarihli tutanakta ise …Ltd Şti.’nin imzası mevcut olmadığını, davacı-birleşen davada davalı tarafından 02/11/2020 tarihinde güç arttırımı için başvuru yapıldığını, talep üzerine davalı şirket ile 25.03.2021 tarihli ilk Endeks ve Degi§tirrne Protokolu akdedildiğini ve bu protokol ile He 2016 imalat tarihli Luna Marka ve 67346772 seri numarah aktif sayacın davalı firma yetkililerince söküldüğünü ve yerine sayaç takıldığını, davacıya ait elektrik enerjisinin sağlandığı trafoda da mevcut gücün 800KW ya çıkarılması için davalıya başvuru yapıldığını, başvuru ile elektriğin alındığı trafoda güç arttırımı için işlemlerin başlatıldığını, 25/03/2021 tarihli tutanakta davalı-karşı davacı elemanlarınca düzenlendiğini, tutanağa göre sayacın aktif olarak çalıştığını, kaçak kullanım olduğuna dair tespit bulunmadığını, müvekkili tarafından kullanılan elektriğin trafodan verilmekte olduğunu, elektrik kesme işleminin trafodan yapıldığını, trafodan yapılan kesinti sonrasında ise elektriğin kullanılmasının fiilen mümkün olmadığını, trafonun davacı şirketin müdahale edebileceği bir yerde olmadığı gibi trafoya müdahale ancak davalı tarafın yetkilileri tarafından yapıldığını, dosyaya sunulan tutanakta davacı şirket ya da çalışanlarının imzasının bulunmadığını, davacı ve davalı arasında bağlantı gücünün arttırılması için sözleşme yapıldığını, davacının usulsüz elektrik kullanımının mevcut olmadığını, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 48 maddesinde Usulsüz elektrik enerjisi tüketimi ve yapılacak işlemler belirlendiğini, 9 maddesinde belirtilen işlemlerin 25/03/2021 tarihinde başlatılmış olup davalı tarafından sonuçlanması beklenildiğini, maddedeki düzenlemeye göre usulsüz kullanım halinde yükümlülükleri yerine getirmesi için verilmesi gereken 15 günlük süreye ilişkin davalı tarafından bir belge düzenlenemediğini ve süre verilmediğini, davalı tarafın yasa ve yönetmeliklere aykırı olarak enerji kesme tehdidi ile yasadan kaynaklanan haklarını kötüye kullanarak yüksek tutarlı bir faturayı ödemeye zorladığını, davacı tarafından alınan mahkeme kararının uygulanmasını önlemek amacıyla ilk faturadan 14 gün sonra aynı mahiyette ikinci bir fatura düzenlemesi hakkın kötüye kullanıldığının ispatı olduğunu beyan ve gerekçelerle menfi tespit dava ve cevap dilekçesinde belirttikleri ve resen tespit edilecek nedenlerle haksız ve mesnetsiz açılan İstanbul 6. İcra Müdürlüğü’ nün 2021/20643 Esas sayılı takip dosyasına borcun olmaması nedeni ile takibin iptalini, davalı-birleşen davada davacı haksız ve kötü niyetli olarak takip yapmış olduğundan takibin % 20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatı ödemeye mahkûm edilmesini, dosyada tedbir bulunduğundan ve alacağın 4 katı oranında teminat olduğundan ihtiyati haciz talebinin reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı-birleşen davada davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizin 14.10.2021 tarihli ara kararı ile; ” Dosyadaki mevcut bilgi ve belgelere göre yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği, talebin yargılamayı gerektirdiği anlaşıldığından davalı-birleşen dosya davacı vekilinin İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2021/590 Esas 2021/622 Esas sayılı birleşen dosyadaki ihtiyati haciz talebinin reddine, davacı-birleşen dosya davalı vekilinin 18/08/2021 tarihli dilekçesi ile mahkememizde açılan işbu menfi tespit davasından sonra davalı tarafından İstanbul …İcra Dairesi’nin… Esas sayılı dosyası ile 194.352,62 TL tutarlı alacak yönünden menfi tespit davasına konu faturalara ilişkin olarak takip başlatıldığı, yapılan takibe itiraz üzerine takibin durduğunu beyanla; İstanbul … İcra Dairesi’nin… Esas sayılı takip dosyasında müvekkilinin borcunun olmaması nedeniyle takibin dava sonuna kadar tedbiren durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği, ancak icra dosyasının incelenmesinde borçlunun-dosyamız ana dosya davacısının ödeme emrine itirazı ile takibin durduğu anlaşılmakla talep eden Davacı-birleşen dosya davalı vekilinin talebinde hukuki menfaat bulunmadığı anlaşıldığından bahisle Davalı – birleşen dosya davacı vekilinin birleşen İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2021/590 Esas 2021/622 Karar sayılı dosyasından talep ettiği ihtiyati haciz talebinin reddine, davacı-birleşen dosya davalı vekilinin İstanbul …İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı icra takibinin durdurulması talebinin hukuki menfaat yokluğu nedeniyle reddine, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.iş Esas… D.iş sayılı ihtiyati tedbir kararına itiraz dilekçesinin davacı-birleşen dosya davalı vekiline tebliğine, Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … D.iş Esas … D.iş sayılı ihtiyati tedbir kararına itirazının duruşma tarihi yakın olduğundan duruşmada değerlendirilmesine karar verildiği, mahkememizin 29.11.2021 tarihli ara kararı ile; Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirildiğinde, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş ve … D.İş sayılı dosyasında verilen tedbir kararına yapılan itirazın ; davacının ticari işletmesinin devamı için elektriğin zorunlu olması, tedbir kararının makul ve sınırlı düzeyde olup davanın esasının çözüme kavuşuncaya kadar tedbir isteyenin elektrik enerjisinin verilmemesinin ciddi zararların doğumuna sebebiyet verebileceği, HMK 389. Maddesi uyarınca tedbir şartlarının mevcut olduğu göz önüne alınarak İhtiyati hacze itiraz eden vekilinin itirazlarının reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkeme ara kararının istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. HD’ nin 2021/2609 esas, 2021/3232 karar sayılı kararı ile; kaçak elektrik tespit tutanağı nedeniyle düzenlenen faturanın dava konusunu teşkil ettiği, bu nedenle kaçak kullanımın varlık ve kulanım var ise miktarının yargılama sonucu belirleneceği, davacı tarafından fatura nedeniyle esas takibin başlatıldığı itiraz üzerine takibin durduğu değerlendirildiğinde İİK’nın 257 maddesindeki koşulların gerçekleşmediği, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından bahisle mahkememiz kararının usul ve yasaya uygun olup, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı kanaatine varılarak davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. HD’ nin 2022/205 , 2022/244 karar sayılı ilamı ile; Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… D.İş ve … D.İş sayılı dosyalarında verilen kararda husumetin …’a yöneltildiği, esas davada ise dava dilekçesinde davanın …’A yöneltilmiş olduğu görülmekle HMK’nın 397. Maddesinde öngörülen sürede aleyhine tedbir verilen taraf aleyhine açılmış dava olmadığı, tedbirin kendiliğinden kalkmış olduğu nazara alınarak tedbir kararının kaldırılmasına karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığını, bu itibarla davalının istinaf isteminin kabulüyle HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince karar kaldırılarak tedbirin kalkmış sayıldığının tespitine karar vermek gerektiği şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.
… CBS Hazırlık Bürosu’nun … soruşturma sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden bir örneğinin gönderildiği, dosyanın incelenmesinde, … Anonim Şirketi tarafından … aleyhine Elektriği Kesik Olan Sayacı Kullanmak suretiyle Karşılıksız Yararlanma suçunu işlediği iddiası ile yürütülen soruşturma olduğu, dosyada alınan bilirkişi raporunda 331.031,64 kWh
elektrik enerjisi tüketildiğini, 02/04/2021 tarihi itibarıyla Vergili –Cezasız 276.781,23 TL
elektrik enerjisi tedarik edene ödeme yapılmasının gerektiği, faal elektrik sayacına ölçüm yapmasını engelleyecek herhangi bir müdahalenin bulunmadığı ve elektrik sayıcının tüketim miktarını kaydettiğinin kanaatine varıldığı, C. Başsavcılığı tarafından 08/04/2022 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verildiği, müşteki vekili tarafından yapılan itirazın değerlendirildiği Küçükçekmece …Sulh Ceza Hâkimliği’nin … D.İş sayılı dosyasında itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 04/12/2021 tarihli dilekçesi ile; Davanın … A.Ş. ne karşı açılmış olup sehven … Parekende A.Ş. yazıldığını, davaya dayanak teşkil eden tedbir kararlarının alındığı dosyalarda ve yazışmaların tamamında davalı olarak … A.Ş. gösterilmiş olup sehven bir dilkeçede … Parekende Satış A.Ş. Olarak yazıldığını, dava dosyası incelendiğinde bunun maddi bir hata olduğu dilekçe içeriğinde ve belgelerde davalı … A.Ş. Nin isminin geçtiğinin görüleceğini ifade ederek HMK madde 183 gereğince açmış oldukları davalının davalısı hakkında tedbir kararı verilmiş ve davayı takip etmekte olan … A.Ş. Olduğunu bildirdiği görülmüş olup, mahkememizce davacı vekilinin hatasının dürüstlük kuralına uygun mazur görülebilir bir hata olduğu kabul edilerek ana davada davalının … A.Ş. olarak kabulüne karar verilmiştir.
Her ne kadar ana dava açısından davalı vekili arabuluculuk dava şartının davacı tarafça yerine getirilmediği ifade olunmuş ise de; ana davanın menfi tespit davası olduğu, TTK’nın 5/A maddesine göre, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı ise de; menfi tespit davalarının alacak davası mahiyetinde olmadığından arabuluculuk başvurusunun işbu menfi tespit davası açısından dava şartı olmadığı kanaatine varılmıştır.
Bilirkişiler …,…,…,… ve… tarafından sunulan 27/04/2022 tarihli raporda neticeten;02.04.2021 tarihli dava konusu kaçak elektrik tespit tutanağında, kesilen elektriğin açılarak
kullanılmaya devam edildiği tespitinde bulunulmuşsa da bu işlem dayanak olarak davalılar tarafından verilen 23.02.2021 tarihinde eğer elektrik kesilmişse ve sayaç mühürlenmişse, bu durumda fiziki olarak alt kapağı mühürlenmiş olması gereken sayaç mührünün fiziki müdahale ile kopartılarak elektrik kullanımına devam edilebileceği,02.04.2020 tarihinde elektriği kesildiği belirtilen tesisatta elektrik kullanımına sayaç mührükopartılarak mı devam edildiğinin belirsiz olması bir yana, sayacın mühürlendiği belirtilen23.02.2021 tarihinden sonra söz konusu tesisatta işlem yapıldığı anlaşılan 25.03.2021
tarihinde elektrik kesik olması gerektiğine dair bir kayıt düşülmediği gibi akım ve gerilimdeğerlerinin ölçüldüğü ve kayıt altına alındığı ve bunun 25.03.2021 tarihinde elektriğin
kesik olmadığını zaten gösterdiği, kaçak tespitine ilişkin paylaşılan fotoğrafta sayacın durumuna ilişkin bir bulguya rastlanmadığı, görüntü kaydının dava konusu tespitle ilgisinin
olmadığı, söz konusu tesisatta elektrik kesme işlemi ve sayaç mühürleme işleminin yapıldığına dair açıklayıcı herhangi bir belgede paylaşılmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu tesisatta aslında elektriğin fiziki olarak belki de hiç kesilmediği, davacı tarafından sayaç mührünün kopartıldığına dair bir kanıtta olmadığı ve davacının dağıtım sistemine bir müdahalesi olduğuna dair bir tespitte de bulunulmadığı için Yönetmeliğin kaçak elektrik tespitinin doğru bulgu ve belgelere dayandırılması hükmü gereğince 02.04.2021 tarihli tutanağın kaçak elektrik kullanımı olarak değerlendirilemeyeceği, davacı tarafın elektriği kesilmeyen tesisatta sayaç üzerinden elektrik kullanmaya devam ettiği ve tüketilen elektrik enerjisinden sorumlu olduğu, bu sebeple sayaç endeks değerleri kullanılarak bulunan tüketim miktarına tahakkuk edecek normal dönem fatura tutarını ödemekle yükümlü olduğu, davacı … TEKSTİL’in asıl davada talebinin doğru ve yerinde olduğu, birleşen davada ise yapılan tüketime karşılık tahakkuk eden fatura bedelini ödemekle yükümlüolduğu,02.04.2021 tarihli tutanakta kayıt altına alınan tüketimi doğru şekilde kaydetmeye devam eden sayaç endeks değerleri kullanılarak bulunan 331.031,64.-kW/h tüketim miktarına dönem birim fiyatları ile yapılan tahakkuk hesabı ile 03.05.2021 son ödeme tarihli faturabedeli 276.792,46.-TL olarak hesaplandığı, Asıl Dava yönünden, davacının, adına düzenlenen 19.04.2021 tanzim tarihli 407.845.54 TL bedelli 03.05.2021 son ödeme tarihli faturadan (407.845.54 TL – 276.792.46 TL = ) 131.053.08 TL’lık kısmından borçlu olunmadığı,Birleşen Dava dosyası yönünden ise: Birleşen dava dosyası dayanağı olan İstanbul … İcra Md… E Sayılı Takip dosyasından Talep edilebilecek ASIL ALACAK TUTARI 51.792.46 TL için Takip 11.08.2021 tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasanın 2/2 maddesine uygun olarak %16,75 ve değişen oranlarda Ticari avans Faizi ve faizin %18 KDV ile birlikte talep edilebileceği, Fazla Taleplerin yerinde olmadığı, Kaçak Elektrik Kullanıldığının benimsenmesi halinde ise, Asıl dava yönünden 407.845.54 TL – 406.677.80 TL = 1.167.74 TL’lık kısmından davacının borçlu olmadığı, Birleşen Dava yönünden İse: 406.677.80 TL – 225.000.00 TL =
181.677.70 TL asıl alacak için takip tarihinden itibaren %16,75 ve değişen oranlarda avans faizi ve faizin %18 KDV talep edilebileceği,” şeklinde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
Dava, asıl dava yönünden kaçak elektrik kullanımı nedeniyle düzenlenen fatura nedeniyle menfi tespit, birleşen dosya yönünden ise kaçak elektrik kullanımı nedeniyle düzenlenen fatura borcunun ödenmemesi nedeniyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama, alanında uzman bilirkişi heyetinden aldırılan rapor, C.Savcılığı’nca verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ve soruşturma dosyasından aldırılan bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, ana dava açısından taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu 07.04.2021 tarihinde 499.262.02 TL bedelli faturadan davacının borçlu olunmadığının tespitine ilişkin talebi açısından, davalı beyanlarından da anlaşılacağı üzere, söz konusu faturanın davalı tarafından iptal edildiği ve işbu fatura yerine 21.04.2021 tarih… nolu 407.845.54 TL bedelli ve 03.05.2021 son ödeme tarihli faturanın düzenlendiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla 499.262.02 TL bedelli fatura açısından davacının hukuki yararı bulunmadığı, davacının, iptal edilen 499.262.02 TL bedelli faturaya karşılık 09.04.2021 tarihinde … Bankası A.Ş üzerinden 225.000 TL ödeme yapıldığı, işbu kısmi ödemenin iptal edilen faturadan sonra düzenlenen 21.04.2021 tarihli 407.845.54 TL bedelli faturadan düşülmek suretiyle 182.845.54 TL bakiye tutar üzerinden İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … E sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, takibe itiraz üzerine, İstanbul…ATM’ nin …E sayılı (mahkememize birleşen) dosyasından itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce atanan bilirkişi heyetindeki teknik görüşe göre, 02.04.2021 tarihli dava konusu kaçak elektrik tespit tutanağında, kesilen elektriğin açılarak kullanılmaya devam edildiği tespitinde bulunulmuşsa da; bu işleme dayanak olarak davalılar tarafından verilen 23.02.2021 tarihinde eğer elektrik kesilmişse ve sayaç mühürlenmişse, bu durumda fiziki olarak alt kapağı mühürlenmiş olması gereken sayaç mührünün fiziki müdahale ile kopartılarak elektrik kullanımına devam edilebileceği, 02.04.2020 tarihinde elektriği kesildiği belirtilen tesisatta elektrik kullanımına sayaç mührü kopartılarak mı devam edildiğinin belirsiz olması bir yana, sayacın mühürlendiği belirtilen 23.02.2021 tarihinden sonra söz konusu tesisatta işlem yapıldığı anlaşılan 25.03.2021 tarihinde elektrik kesik olması gerektiğine dair bir kayıt düşülmediği gibi akım ve gerilim değerlerinin ölçüldüğü ve kayıt altına alındığı ve bunun 25.03.2021 tarihinde elektriğin kesik olmadığını zaten gösterdiği, kaçak tespitine ilişkin paylaşılan fotoğrafta sayacın durumuna ilişkin bir bulguya rastlanmadığı, görüntü kaydının dava konusu tespitle ilgisinin olmadığı, söz konusu tesisatta elektrik kesme işlemi ve sayaç mühürleme işleminin yapıldığına dair açıklayıcı herhangi bir belgede paylaşılmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu tesisatta aslında elektriğin fiziki olarak belki de hiç kesilmediği, davacı tarafından sayaç mührünün kopartıldığına dair bir kanıt da olmadığı ve davacının dağıtım sistemine bir müdahalesi olduğuna dair bir tespitte de bulunulmadığı için yönetmeliğin kaçak elektrik tespitinin doğru bulgu ve belgelere dayandırılması hükmü gereğince 02.04.2021 tarihli tutanağın kaçak elektrik kullanımı olarak değerlendirilemeyeceği, davacı tarafın elektriği kesilmeyen tesisatta sayaç üzerinden elektrik kullanmaya devam ettiği ve tüketilen elektrik enerjisinden sorumlu olduğu, bu sebeple sayaç endeks değerleri kullanılarak bulunan tüketim miktarına tahakkuk edecek normal dönem fatura tutarını ödemekle yükümlü olduğu yönünde görüş ve kanaate varıldığı, kesinleşen savcılık dosyası içeriği ve dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporlarının özü itibariyle birbirini doğrulaması nedeniyle mahkememizce teknik bilirkişi raporuna aynen itibar edilmiştir.
Bu halde mahkememizce varılan kanaati destekleyen bilirkişi heyetince yapılan hesaplama neticesinde; 02.04.2021 tarihli tutanakta kayıt altına alınan tüketimi doğru şekilde kaydetmeye devam eden sayaç endeks değerleri kullanılarak bulunan 331.031,64.-kW/h tüketim miktarına dönem birim fiyatları ile yapılan tahakkuk hesabı ile 03.05.2021 son ödeme tarihli fatura bedelinin 276.792,46.-TL olarak hesaplandığı, asıl dava yönünden, davacının adına düzenlenen 19.04.2021 tanzim tarihli 407.845.54 TL bedelli 03.05.2021 son ödeme tarihli faturadan ( 407.845.54 TL- 276.792.46 TL =) 131.053.08 TL’lik kısmından borçlu olunmadığı, birleşen dava dosyası yönünden ise: İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyasından talep edilebilecek asıl alacak tutarının 51.792.46 TL için takip 11.08.2021 tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasanın 2/2 maddesine uygun olarak %16,75 ve değişen oranlarda ticari avans faizi ve faizin%18 KDV ile birlikte talep edilebileceği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Davacı birleşen dosya davalı vekilinin 16.05.2022 tarihli dilekçesi ile; dava açılmadan önce yapılan 225.000 TL ve dava devam ederken elektrik kesintisi yapılması tehdidi nedeni ile ödenmek zorunda kalınan 244.510 TL olmak üzere toplam 469.510 TL ödeme dekontlarını ekte sunduğunu bildirmiş olup davacı-birleşen davalı vekilince yapılan ödemelerin icra müdürlüğünce infaz aşamasında değerlendirilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacı tarafın 07/04/2021 tarihli 499.262,02 TL bedelli faturadan dolayı menfi tespit talebi açısından faturanın davalı tarafından iptal edildiği anlaşıldığından hukuki yararı bulunmayan talep açısından davanın hukuki menfaat yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Davacı tarafından 21/04/2021 tarih ve 407.845,54 TL’lik fatura nedeniyle menfi tespit talebinin KISMEN KABULÜ ile 131.053,08 TL borçlu olmadığının TESPİTİNE,
BİRLEŞEN DAVA AÇISINDAN;
3-İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 51.792,46 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, hükmolunan asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 2/2 maddesi uyarınca %16,75 ve değişen oranlarda ticari avans faizi ve faizin %18 kdv’si ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Alacak yargılama neticesinde ortaya çıktığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
5-Davacı-Birleşen Davalı vekilince yapılan ödemelerin icra müdürlüğünce infaz aşamasında DEĞERLENDİRİLMESİNE,
ANA DAVA YÖNÜYLE:
6-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 8.952,24-TL harcın, peşin yatırılan 12.929,48-TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 3.977,24-TL harcın davacıya aidesine,
7-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 8.952,24.TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 20.658,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 20.658,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davacıya verilmesine,

10-Davacı tarafça yapılan 220,25.TL posta-tebligat gideri, 6.000,00.TL bilirkişi ücreti, 59,30.TL başvurma harcı, 8,50.TL vekalet harcı olmak üzere toplam 6.288,05.TL yargılama giderinden, davacının haklı çıktığı oran itibari ile hesap olunan 908,45.TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
11-Davalı tarafça yapılan 44,00.TL posta gideri ve 8,50.TL vekalet harcı olmak üzere toplam 52,50.TL yargılama giderinden, davalının haklı çıktığı oran itibari ile hesap edilen 44,91.TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
BİRLEŞEN DOSYA YÖNYÜLE:
12-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 3.537,94-TL harçtan, peşin yatırılan 2.347,30-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.190,64-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
13-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.347,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
14-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
15-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davacıya verilmesine,
16-Davacı tarafça yapılan 135,00.TL posta-tebligat gideri, 6.000,00.TL bilirkişi ücreti, 59,30.TL başvurma harcı, 8,50.TL vekalet harcı olmak üzere toplam 6.202,80.TL yargılama giderinden, davacının haklı çıktığı oran itibari ile hesap olunan 1.652,96.TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
17-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranında 968,24.TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
18-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranında 351,76.TL’sinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

19-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/10/2022

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır