Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/212 E. 2022/422 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/212 Esas
KARAR NO : 2022/422 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2021
KARAR TARİHİ : 24/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması yargılaması neticesinde;
DAVA:Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle;Davacı şirket ile davalı arasında 10.08.2015 tarihinde maaş ödeme sözleşmesi imzalanmış, iş bu sözleşmelerin 13. Maddesinde; 5.664-TL’nin sözleşmenin imzasını takip eden ilk maaş ödenmesinden sonra düzenlenen fatura karşılığı ödeneceğinin kararlaştırılmış olduğunu, sözleşmenin imzasını takip eden ilk maaş ödemesinin 07.09.2015 tarihinde gerçekleştirilmiş olduğunu, taraflarca imzalanan sözleşme uyarınca maaş ödemesinden sonra davacı şirket tarafından düzenlenen 08.09.2015 tarihli faturanın davalı bankaya teslim edilmiş olduğunu, davacının, davalı … T.A.Ş.’den 08.09.2015 tarihli … seri sıra no.lu faturadan dolayı alacaklı olup; iş bu alacağın tahsili amacıyla taraflarınca … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı borçlunun işbu takibe itiraz ettiğini, işbu itirazı haksız ve kötü niyetli olup itirazın iptali için iş bu davanın açılması zorunluluğunun hasıl olduğunu, taraflar arasında gönderilmiş mailde, taraflar arasında imzalanan sözleşmeler uyarınca belirlenen bedellere ilişkin faturanın nasıl düzenleneceğinin yer almakta olduğu, davacı şirketin KDV dahil … için 5.664-TL’lik, MCD Kurye için 4.720-TL’lik, … Gümrük Müşavirliği için 13,216-TL’lik olmak üzere toplam 23.600-TL ‘lik alacağının olduğu hususunun belirtilmiş olduğu, Davalı-… Şubesi çalışanlarından Perihan Keklik tarafından davacı çalışanlarından … ‘a gönderilen 08.09.2015 tarihli mailde; “Faturalar tarafıma ulaştı” denilmiş olduğunu, Mail ile yapılan ihtarnamede ise; davacı şirketler tarafından sözleşmelerde belirtilen şekilde hazırlanan faturaların tarafınıza iletildiği halde sözleşmesel edimlerinizin ifası amacıyla defaten yapılan sözlü uyarılara rağmen söz konusu fatura bedellerinin taraflara ödenmediğini, davacı şirket tarafından sözleşmede belirtilen şekilde hazırlanan fatura davalıya iletildiği ve davacı şirket tarafından tüm sözleşmesel edimler eksiksiz bir şekilde yerine getirildiği halde defaten yapılan uyarılara rağmen söz konusu fatura bedelinin davalı tarafından müvekkil şirkete ödenmemiş olduğunu beyan ve gerekçelerle davanın kabulüne, itirazın iptalini, takibin devamını asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine; yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının olduğu iddia ettiği dava konusu hadiseye, sözleşmeye ilişkin talepleri zamanaşımına uğramış olup, zaman aşımı nedeniyle davanın reddini, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesinde itirazın iptali davası açılabilmesi için 1 yıllık hak düşürücü süre öngörülmüş olup müvekkili banka itirazına karşı 1 yıllık hak düşürücü süreden sonra açılmış iş bu davanın reddini talep ettiklerini, dava dilekçesinin eklerinin taraflarına tebliğ edilmemesi hukuk muhakemeleri kanuna aykırılık teşkil ettiğini, davacı … Tic.Ltd. Şti ile müvekkili banka arasında 10/08/2015 tarihinde ” Maaş Ödeme Sözleşmesi” akdedildiğini, davacı tarafından huzurdaki davada müvekkili bankanın sözleşmeye aykırı davrandığını, fatura kesilmesine rağmen sözleşmede öngörülen bedelin tarafına ödenmediğinden bahisle takip başlatıldığını başlatılan takibe haksız olarak itiraz edildiği ve itirazın iptali talebi ile ikame ettirildiğini, davacı firmaca, davaya konu maaş ödeme sözleşmesi kapsamı içerisinde taahhüt verdiği personel sayısı ve aylık ödenecek tutarı ile sözleşmedeki diğer hükümler gereği gibi yerine getirilmediğini, bu nedenle müvekkili bankanın sözleşmedeki taahhüt ve hükümleri gereği gibi ifa etmeyen davacı firmaya karşı herhangi bir borcu bulunmadığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın öncelikle usulden, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE; Davadaki uyuşmazlığın konusunun, taraflar arasında imzalanan maaş ödeme sözleşmesi kapsamında bankacılık işlemlerine aracılık faaliyetlerinden kaynaklı sözleşme kapsamında fatura alacağının bulunup bulunmadığı, varsa alacak miktarının ne kadar olduğu alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı, hak düşürücü sürenin geçip geçmediği, davanın somutlaştırılıp somutlaştırılmadığı, sözleşmedeki taahhütlerin gereği gibi yerine getirilip getirilmediği, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi, beyan dilekçeleri, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas sayılı dosya sureti, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı dosya sureti, …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosya aslı bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza celp edilen ….İcra Müdürlüğü’nün 2020/… sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 7.936,27 TL toplam alacak, üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi heyeti tarafından verilen raporda sonuç ve özet olarak, davacı ve davalı yanların Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varılmış olduğu, taraflar arasında 10.08.2015 tarihinde, Maaş Ödeme Sözleşmesi düzenlenmiş olduğu, bu sözleşme ile davalı kurumda çalışan 14 kişiye ait maaş ödemelerinin davacı … aracılığı ile yapılması hususunda anlaşmış oldukları, işbu sözleşmenin 13. Maddesine göre, KDV Dahil fatura bedelinin 5.664,00 TL olarak belirtilmiş olduğu ve davacı ve davalı tarafından imzalanmış olduğu, davacı yan tarafından keşide edilen 08.09.2015 tarihli … seri sıra no.lu faturanın davalı banka tarafından 08.09.2015 tarihinde teslim alınmış olduğunun, dosyaya sunulmuş maillerden görülmüş olduğu, fatura içeriğinin ne olacağı konusunda, davalı bankanın yönlendirmesi ile mutabık kalınarak davaya konu edilen faturanın oluşturulduğu, davacı yanın incelenen ticari defterlerinde, davacının, icra takip tarihi olan 21.02.2020 itibariyle davalı yandan, takibi yapılan 08.09.2015 tarihli … Numaralı fatura tutarı olan 5.664,00TL kadar alacaklı olduğu, davalı banka ticari defterlerinde, dava konusu edilen 08.09.2015 tarihli … Numaralı faturanın kayıtlı olmadığı, davacının 5.664,00 TL’lik fatura alacağı için icra takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarının 2.272,27- TL olarak hesaplanmış olduğu, davacının işlemiş faiz dahil alacağının toplam; (5.664,00 TL+2.272,27-TL) 7.936,27- TL hesaplandığı, bu tespit ve hesaplamalar neticesinde davalı tarafın takibe itirazında haklı olup olmadığı ile davacının icra inkar tazminatı, davalının kötüniyet tazminatı ve iki tarafın diğer taleplerinin takdirinin tamamen Mahkeme’ye ait olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Bilirkişi heyet raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 15/04/2022 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi ibraz etmiştir. Davacı vekili 18/04/2022 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması, birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında imzalanmış olan 10/08/2015 tarihli Maaş Ödeme Sözleşmesi’nin 2. Maddesinde sözleşmenin başlangıçta 14 kişiyi kapsadığı, kuruma yeni alınacak personelin de sözleşme kapsamına dahil olacağı, bankanın sözleşme kapsamında ödemelere aracılık edeceği, kurumunda sözleşme süresince belirtilen sayının altına düşmeyeceğini taahhüt edilmiştir. Yine sözleşmenin 13. Maddesinde sözleşmenin imzasını takip eden ilk maaş ödemesinden sonra kurumun banka adına düzenlediği fatura karşılığı ödenmek üzere KDV dahil 5.664 TL’lik bütçe ayrılmış olduğu açıkça belirtilmiştir. Davalı bankanın davacının üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediği iddiasına karşılık bu hususların neler olduğu davalı bankaca belirtilmediği ve aksinin de davalı bankaca kanıtlanamadığı ve ödemenin işin başında peşin yapıldığı anlaşılmıştır. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 117.maddesinin ikinci fıkrasına göre, borcun ifa edileceği gün taraflarca birlikte belirlenmişse, bugünün geçmesiyle borçlu temerrüde düşmüş olur. Davalı şirket tarafından davacı banka adına aralarında akdedilen sözleşme gereği keşide edilen faturanın 08.09.2015 tarihinde teslim alındığı görülmekle davacının alacağının 08.09.2015 tarihinde, -faturanın düzenlendiği tarihte- muaccel halde geldiği, 08.09.2015 ve 21.02.2020 arasındaki 1627 gün için yıllık %9 ticari temerrüt faizi uygulanarak 2.272,27 TL işlemiş faiz alacağının talep edilebilir olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle 7.936,27 TL alacaklı olduğu bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle takip çıktısı miktar yönüyle açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut olay bakımından da alacağın likit ve borçlu tarafından belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.
HUAK 18/A-(14). Fıkrası: “Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: 2021/3955 sayılı dosyasından arabulucu … ye ekte sunulan 1.320,00 TL tarife bedeli üzerinden kesilen Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek arabulucuk giderlerinin davalıdan alınması gerektiği anlaşılmıştır.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜ ile;
… İcra Müdürlüğünün 2020/… E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
2-Asıl alacağın %20’si oranındaki 1.132,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 542,13 TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 95,86 TL’nin mahsubu ile eksik kalan bakiye 446,27 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 95,86 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 43,50 TL ile 2 adet bilirkişi ücreti 1.600,00-TL, 59,30 TL başvuru harcı, 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.711,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, kesin olarak, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır