Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/203 E. 2022/19 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/203 Esas
KARAR NO : 2022/19 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 31/03/2021
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …A.Ş. ile ticari ilişkisinde olduğu davalı borçlu firmanın talepleri üzerine verilen kargo hizmeti neticesinde toplamda 17.535,53 TL. tutarında alacağı olduğu davalının bu tutarı ödememesi üzerine cari hesap bakiyesi olan 19.185,53 TL alacağına karşılık İstanbul Anadolu … İcra Md. … E. sayılı icra dosyası ile ile icra takibine geçildiğini, Davalının takibe konu borca haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ettiğini, 01.09.2020 tarihinde arabuluculuk toplantısına katılmadığı için “Anlaşmama” olarak tutanak düzenlendiğini, bu tutanağını ibraz ettiğini belirterek, davalının kötü niyetli bir şekilde icra takibine haksız itiraz eden davalı aleyhine yargılama sonunda en az %20 oranında icra-inkar tazminatına ile davalıdan tahsiline hüküm edilmesi talep etmiştir.
CEVAP:Davalı tarafa davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Uyuşmazlığın konusunun; taraflar arasındaki kargo taşımacılığı hizmetinden kaynaklı borcun bulunup bulunmadığı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşıldı.
Dava dilekçesi, İstanbul Anadolu .. İcra Md. …Esas sayılı dosya aslı bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen İstanbul Anadolu … İcra Md. …esas sayılı dosyasının suretinin incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 19.185,53-TL toplam alacak, üzerinden icra takibi yapıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın kök rapor için bilirkişiler Mali Müşavir…, Doktor Öğretim Üyesi …, Karayolu Taş. Uzmanı…tarafından düzenlenen 15/11/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; davacı şirketin incelenen ticari defterlerinden açılış- kapanış tasdiki zorunlu olan Yevmiye ve Defter-i Kebir defterlerinin 2017, 2018, 2019 ve 2020 mali yıllarına ait defterlerin e-defter olarak tutulduğu, 2017, 2018, 2019 ve 2020 mali yılların ilişkin Envanter Defterlerinin de noter tasdiklerinin de süresinde yapıldığı görülmüş olup tüm defterlerin kendi içlerinde birbirini teyid ettiği, genel kabul görmüş muhasebe esas ve tekniğine uygun tutulduğu, davacı, davalı şirket ile cari hesap çalışması içinde olduğu, verdiği hizmetler dolayı düzenlediği faturalar karşılığında zaman zaman tahsilatlar yaptığı ve bunları kayıtlarına aldığı ancak eksik yaptığı ödemeler sonucu 17.10.2018 tarihi itibari ile 17.535,53 TL. bakiye kaldığı bu durumda davacı şirketin davalı’dan cari hesap bakiyesi olarak 17.535,53 TL alacaklı olduğu, Sayın Mahkemenin davada verdiği inceleme kararı üzerine ticari defter incelemesi yapılmak istenmiş ancak mahkeme kaleminde olan incelemeye davalı katılmadığı için ticari defter incelemesi yapılamadığını, davalının taşıma işinin karşılığı olan ücreti ödememesi sözleşmeye aykırı olduğunu, davacının ticari defter kayıtlarının aksini gösterir bir bilgi/belgeye dosyada rastlanmadığını, yukarıdan beri yapılan açıklamalar kapsamında davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 17.535,53 TL. alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması, birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur.Somut uyuşmazlıkta; Davalı taraf ticari defterlerini haklı bir mazereti olmaksızın ibrazdan kaçınması nedeniyle davacı tarafından usulüne uygun kaydedilmiş ticari defter kayıtları HMK:222/3 maddesi uyarınca davalı aleyhine delil teşkil etmiş sayılmıştır. Taraflar arasında e-fatura düzenlendiği ve fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin davalı tarafça delil de ibraz etmediği, davalının tebellüğ ettiği faturalara süresi içerisinde itiraz ettiği yönünde bir beyan veya belge ibrazında bulunmadığı, faturaya konu hizmetin verildiği davacı tarafından teslim alınan mal gönderilene teslim edildiği görülmektedir.
Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle 17.535,53-TL alacaklı olduğu bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle taleple bağlı kalınarak açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Taraflar tacir olup, yapılan iş de ticari işletmesi ile ilgili ticari iş olduğundan talep edilen alacağa 3095 sayılı Yasa’nın 2/II. maddesi uyarınca ticari işlerde uygulanan avans faizi isteyebileceği ve davacı da takip talebinde ticari avans faizi talep ettiğinden, kabul edilen alacağa takip tarihinden sonra avans faiz uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut olay bakımından da alacağın likit ve borçlu tarafından belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.
HUAK 18/A- (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak… Dava Şartı Dosya No:…sayılı dosyasından arabulucu…’a ekte sunulan 1.320,00 TL tarife bedeli üzerinden kesilen 21/09/2020 tarihli 300 sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek taraflar aleyhine kabul red oranında arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın taleple bağlı kalınarak KABULÜ ile; İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 17.535,53 TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi üzerinden DEVAMINA,
2-Asıl alacağın %20’si oranındaki 3.507,11 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 1.197,86 TL harcın peşin alınan 203,54 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 994,32 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 203,54-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekili tarafından yapılan 6 adet posta-tebligat gideri toplamı 52,75-TL ile 3 adet bilirkişi ücreti 3.000,00.-TL, 59,30.-TL başvuru harcı, 8,50.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 3.120,55 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır