Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/188 E. 2022/137 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/188 Esas
KARAR NO : 2022/137

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 25/03/2021
KARAR TARİHİ : 10/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin ithalatını gerçekleştireceği ürünler için, 24/03/2020 tarihinde davalı banka vasıtasıyla, “…” şirketine yaptığı 36.221,37 Euro para transferi esnasında, havale talebine alıcı şirketin unvanı tam olarak yazılmakla beraber, yanılgıya düşülerek alıcı şirkete ait olmayan bir banka hesap numarası yazıldığı sonradan fark edildiğini, davacı şirketin havale alıcısı “…” firmasına ait banka hesap numarasını hatalı yazmasına sebebin; davalı bankadan havale talebinde bulunduğu günün bir gün öncesinde, dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği bilahare anlaşılan kişiler tarafından, havale alıcısı firmanın resmi e-posta adresi üzerinden gönderilmiş gibi gönderilen 24.03.2020 tarihli bir e-posta alması ve bu e-postada belirtilen banka hesap numarasına itibar etmesi olduğunu, davaca şirkete İngilizce olarak gönderilen işbu e-posta, tedarikçi firma ile davacı şirket arasında daha önce yapılan mail yazışmaları üzerine yazılmış olup tercümesinin: “…, Lütfen son e-postamızı not edin ve … banka bilgilerimizi bir sonraki duyuruya kadar bize yapacağınız tüm ödemeler için kopyalayın. Muhasebe kayıtlarımızı ve olası ödeme tarihlerini teyit etmek için onayınızı bekliyoruz. Aşağıda tüm banka bilgilerini içerir fatura ektedir. Banka adı: … Bank UK, (…) IBAN (…) Saygılarımızla. …” İşbu ileti ekinde yer alan faturanın alt kısmına mail metninde olduğu şekilde aslında tedarikçi firmaya ait olmayan banka bilgileri eklenerek tahrifat yapıldığını, banka hesap numarası konusundaki bu yanılgının, havale alıcısı firma ile yapılan yazışmalar neticesi havale alıcısı “…” firmasının. 17 Nisan 2020 Cuma günü mesai bitiminden sonra saat 18:08’de gönderdiği e-posta ile ortaya çıktığını, durumun anlaşılması üzerine, davacı şirket tarafından davalı banka derhal şifahen haberdar edilmiş ve gelişmeyi takip eden ilk mesai gününde 36.221,37 Euro tutarındaki para transferinin iadesinin sağlanması; davalı … Bankası A.Ş. / Merkez Şubesine tevdi edilen 20.04.2020 tarihli iki adet yazı ve takiben 04.05.2020 tarihli yazı ve bu yazılardan netice alınamaması üzerine davacı şirketçe Beşiktaş … Noterliği’nin 29.05.2020 tarihli ve… yevmiye numaralı ihtarname ile talep edildiğini, davalı bankanın Beyoğlu … Noterliği’nin 10.07.2020 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnameyle yanıt vererek: havale işleminin 24.03.2020 tarihli talimata istinaden gerçekleştiği, paranın havale alıcısına ulaşmamasında bankanın bir hatasının bulunmadığını, TBK hükümleri uyarınca havale işleminin gerçekleşmesi anına kadar havale edenin havaleyi geri alma imkânının bulunduğu, ayrıca söz konusu para transferi işleminin dolandırıcılık unsuru taşıdığının bankaya 04.05.2020 tarihinde bildirilmesi ile bankanın hem muhabir bankaya ve hem de alıcı bankaya bildirimler ileterek ödemenin iptalini talep ettiğini, alıcı banka tarafından söz konusu tutarın çekildiğinin ve dolayısıyla transfer işleminin iptal edilemeyeceğinin bildirilmesi sebebiyle davacı şirketin talebinin yerine getirilemeyeceği bildirildiğini, bankanın komisyon karşılığı müşterisine verdiği havale hizmetini yerine getirirken, havale alıcısına ait olmadığını gördüğü bir banka hesabına havale tutarını intikal ettirmemesi ve durumdan havale göndericisi olan müşterisini haberdar etmesi gerektiğini, davalı bankanın yükümlülüğünü yerine getirmeyerek davacı şirketin mağduriyetine sebep verdiğini, arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını beyan ederek 36.221,37 Euro’nun, fazlaya ilişin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 Euro tutarındaki kısmının, davacı tarafından gönderilen ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 02.06.2020 tarihini takiben ihtarda verilen üç günlük ödeme süresinin dolduğu 05.06.2020 tarihinden itibaren, 3095 Sayılı Kanun’un 4/a maddesi gereğince Devlet Bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesaplarına uyguladığı en yüksek oranda faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu transfer işleminde davalı bankanın herhangi bir kusuru olmadığını, davacı şirketin yurt dışına transfer talimatında ve müracaat formunda geçen bilgilere göre işlem yapıldığını, davacı şirketin kendisine gelen e-mail bildirimini kontrol etmeden dava konusu olayın kendi kusuru ile gerçekleştiğini, davacı şirketin kaşe ve imzası olan 24.03.2020 tarihli yazılı talimatı ve müracaat formuna istinaden, bu yazılı talimat ve müracaat formunda bilgilerini verdiği alıcı ve İBAN numarasına davalı banka tarafından yurt dışına para transfer işlemleri başlatıldığını, aynı gün davalı banka tarafından Para transferi işlemi için muhabir bankaya swift Mesajı gönderildiğini, davacı şirket tarafından 20.04.2020 tarihli dilekçeleri ile 36.221,37 Euro tutarındaki ithalat transferinin iade alınmasını ve dilekçelerinde yeni olarak bildirdikleri hesaba yapılmasını istediğini, davalı banka tarafından davacı şirketin talebinin aynı gün yurt dışında bulunan muhabir bankaya iletildiğini, davalı bankanın muhabiri olan banka tarafından 21.04.2020 tarihinde alıcının bankasından, söz konusu tutarı iade etmesini talep ettiğini, muhabir banka tarafından verilen 24.04.2020 tarihli cevapta: alıcı bankasının söz konusu tutarı 24.03.2020 tarihli bildirilen IBAN Numarasına geçtiğinin ve tutarın İngiltere’de bulunan alıcı bankasının yapılan bildirime istinaden söz konusu tutarı ilgili hesap sahibinden iade istediği yönünde bilgi verildiğini, muhabir bankanın 29.04.2020 tarihinde ilettiği bilgide ise İngiltere’de bulunan alıcı bankasının ilgili tutarın iade gelmediği için değişikliğin gerçekleştirilemediğinin iletildiğini, davacı şirketin 04.05.2020 tarihli dilekçesi ile olayın bir dolandırıcılık olduğunu ikrar ettiğini, yurt dışına yapılan havale işlemlerinde davalı bankanın yurt dışına ait bir IBAN Numarasının sorgulamasını ve hesap sahibinin kim olduğunu tespit etmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafın dava dilekçesinde davalı bankanın yükümlülüğünü yerine getirmediği yönündeki suçlamalarının hukuki bir dayanağı olmadığını, davacı tarafın kendi kusurundan dolayı dolandırıldığını beyan ederek davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde 24/03/2020 tarihli müracaat formunun fotokopisini, 27/02/2020 tarihli İngilizce e-mail yazışmalarının bir suretini, davacı şirket tarafından davalı bankaya yazılmış 20/04/2020 tarihli 24/03/2020 tarihinde yapılan 36.221,37 Euro bedelli transferin hatalı hesap numarasına gönderildiği ve gönderilen tutarın gönderilen hesaptan iade alınarak doğru hesap numarasına aktarılması taleplerine ait 2 adet yazının fotokopisini, Beşiktaş … Noterliği’nin 29/05/2020 tarih …yevmiye numaralı ihtarname fotokopisini, 02/06/2020 tarihli tebliğ mazbatası fotokopisini, Beyoğlu 18. Noterliği’nin 10/07/2020 tarih 010022 yevmiye numaralı ihtarname fotokopisini ve arabuluculuk son tutanağının bir suretini sunmuş olduğu görüldü.
Beşiktaş … Noterliği’nin 29/05/2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamenin incelenmesinde davacı şirket tarafından davalı bankaya gönderilen 24/03/2020 tarihli … firmasına ait olmayan hesaba gönderildiği sonradan fark edilen 36.221,37 Euro tutarındaki transferin 3 gün içerisinde davacının hesabına iade edilmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin davalı bankaya 02/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği görüldü.
Beyoğlu …, Noterliği’nin 10/07/2020 tarih…yevmiye numaralı ihtarnamenin incelenmesinde davalı bankanın davacı şirkete cevap olarak ihtarnamede belirtilen havale işleminin davacı şirketin yetkilileri tarafından verilen 24.03.2020 tarihli talimata istinaden gerçekleşmiş olduğunu, havale işlemi neticesinde gönderilen paranın havale alıcısına ulaşamamasında bankanın bir hatası olmadığını, Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca havale işlemi gerçekleşmesi anına kadar havale edenin havaleyi geri alma imkânı bulunmadığını, ayrıca davacı tarafından işlemin dolandırıcılık işlemi olarak bildirilmesi üzerine hem muhabir bankaya hem de alıcı bankaya gerekli bildirimleri yaptıklarını ve ödemenin iptalini talep ettiklerini, alıcı banka tarafından söz konusu tutarın çekildiğini, işlemin iptalinin yapılamayacağını bildirmesi üzerine davacı şirketin talebinin yapılamadığının bildirildiği görüldü.
Davacı vekilinin 16/04/2021 tarihli dilekçesi ekinde davalı bankanın şube yetkilileriyle davacı şirket yetkilisi arasındaki whatsapp yazışmalarının çıktısını sunmuş olduğu görüldü.
Davalı bankaya yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davacıya ait hesabın 2020 yılına ait ekstresinin, davaya konu işleme ait bilgilerin ve yazışmaların CD olarak gönderildiği görüldü.
Davalı vekilinin 22/09/2021 tarihli delil dilekçesi ekinde davacı şirketin 24/03/2020 tarihli müracaat formu ve para transfer talimatının fotokopisini, davalı banka tarafından muhabir bankaya iletilen para transferi işlemi yapılması için gönderilen ödeme emri ile ilgili 24/03/2020 tarihli … mesajı fotokopisini, 20/04/2020 tarihli değişiklik için gönderilen …Mesajı fotokopisini, 29/04/2020 tarihli değişiklik yapılamadığı için gönderilen …mesajı fotokopisini, 08/05/2020 tarihli davacı talebine istinaden dolandırıcılık nedeniyle muhabir bankaya iptal için gönderilen…mesajı fotokopisini, 14/05/2020 tarihli alıcı bankasının iptal talebine Cevap … mesajı fotokopisini, 20/04/2020 tarihli davacı şirket tarafından davalı bankaya yazılan dilekçe fotokopisini, 04/05/2020 tarihli davacı şirket tarafından davalı bankaya yazılan dilekçe fotokopisini sunmuş olduğu görüldü.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasının bir suretinin UYAP sisteminden gönderilmiş olduğu görüldü.
Davalı bankaya yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta taraflar arasında imzalanan Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi’nin bir suretinin gönderilmiş olduğu görüldü.
Mahkememizin 22/09/2021 tarihli celsesinin 8 numaralı ara kararı gereğince dosya üzerinde bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 10/01/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
Davalı bankanın davacı firmadan aldığı ithalat işlemine ilişkin transfer talimatını müşterinin talimatı ile değişiklikleri de yaparak yurtdışı aracı ve alıcı bankalara aynen bildirdiği,
Aracı bankanın aktardığı tutarı da alıcı bankanın talimatta belirtilen IBAN hesabına aktararak ödediği,
Bu işlem düzeninde davalı banka açısından hatalı ve eksik bir hususun bulunmadığı,
Davacı … firmasının ise daha önce alışveriş yaptığı firmadan gelen ani hesap no. değişikliğini sorgulamadan, teyit etmeden ve gelen e-mail mesajındaki küçük de olsa uyarıcı olabilecek yazım hatalarına dikkat etmeden transfer talimatını değiştirdiği, bunun da dolandırıcılık işleminin gerçekleşmesine neden olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görüldü.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davacı vekilinin 31/01/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davalı vekilinin 03/02/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; hatalı havale işlemi nedeniyle oluşan zarar bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Somut olayda hukuki ihtilaf ; davalı bankaca yapılan havale işleminde bankanın sorumluluğunu doğuracak bir hata/eksik inceleme veya bankacılık mevzuatına aykırı bir işlem olup olmadığı, davacının oluşan zararından davalı bankanın sorumlu olup olmadığı noktasındadır.
Davacı yanca ithalatını gerçekleştireceği ürünler için, 24.03.2020 tarihinde davalı… Katılım Bankası A.Ş. vasıtasıyla, “…” şirketine yaptığı 36.221,37 Euro para transferi esnasında, havale talebine alıcı şirketin unvanı tam olarak yazılmakla beraber, yanılgıya düşülerek alıcı şirkete ait olmayan bir banka hesap numarası yazıldığının sonradan fark edildiğini davacı taraf bu durumun dolandırıcılık fiili ile havale alıcısı firmanın resmi e posta adresi üzerinden gönderilmiş gibi bulunan mail sebebiyle yönlendirildikleri IBAN a ödeme yaptıkları konusunda beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan deliller, iddia ve savunmalar, mahkememizce aldırılan bilirkişi heyet raporu ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket ile davaya konu para transferinin gönderildiği …. firması arasında dava konusu olayla ilgili ilk iletişimin 27/01/2020 tarihinde gönderilen e-mail ekindeki sipariş listesi ile başladığı, 21/02/2020 tarihinde … firmasınca faturanın da olduğu bir kısım belgelerin incelenmesi için davacı firmaya gönderildiği, davacı firmanın talebi üzerine düzeltmelerin yapıldığı, sonra ATR belgesiyle ilgili yazışma yapıldığı, 23/03/2020 tarihinde… firmasından gelen e-mailde muhasebe departmanını da e-maile eklendiklerini, ekli belgeleri teyit etmelerini ve ödeme için faturada da olan banka detaylarını kopyalamaları, muhasebe belgelerinin ve ödemenin ne zaman kullanıma hazır olacağının teyit edilmesi, cevabın acilen beklendiğinin ifade edildiği,… firmasından 24/03/2020 tarihinde saat 10:35 olarak geldiği görülen e-mail ile “Son e-mailimizi not alın… BANK detaylarımızı yeni bir uyarımıza kadar sonraki tüm ödemeler için kopyalayın, muhasebe kayıtlarımız ve olası ödeme günü için teyidinizi acilen bekleriz, fatura aşağıdaki banka bilgilerini içermektedir” diyerek ödemenin yapılacağı banka bilgilerini bildirdiği, e-mail aynı adresten geliyor gözükse bile firma yetkililerinin yazışma adreslerinde…com – … .com farklılığı olduğu, davacı şirket 24.03.2020 tarihli “Müracaat Formu” ile 36.221,37 EURO tutarında Peşin İthalat işlemi için davalı bankaya başvurmuş olup, ihracatçı firmanın … …, …, … adresli olduğu, ödeme bankasının…,, … No. … İBAN No. ise … olduğu, belirtilmesi Uygun görülen hususlara ise ithal edilecek malın fatura numaralarının yazıldığı, formun davacı şirket yetkilileri tarafından kaşe üzerine imza ile tamamlandığı, bu Peşin ithalat işlemi ile ilgili olarak davacı firmaya 9 ay vadeli İşletme Finansmanı kullandırımında bulunulduğu ve 24/03/2020 tarihli “Proje Geri Ödeme Planı Formu”nun fırma yetkililerince imzalandığı, 24/03/2020 tarihinde davacı firmanın verdiği “Müracaat Formu”ndaki bilgilere uygun olarak 36.221,37 Euro tutarındaki ödemenin …Mesajı ile muhabir … Bank…bankasına bildirildiği, davacının dava dışı … firması ile yapılan yazışmalar neticesinde paranın… firması hesabına gitmediğini öğrenmesi üzerine durumu davalı bankaya bildirdiği, davalı bankanın paranın iadesi için gerekli yazışmaları yaptığı, 04/05/2020 tarihinde davacı şirket tarafından davalı bankaya yazılan dilekçe ile durumun dolandırıcılık olduğunun tespit edildiğini, alıcı banka tarafından paranın hesaptan çekildiğinin, bu nedenle iadenin mümkün olmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi’nin 10.22 maddesi “Müşteri vereceği her havale emrinde havale alıcısının adını, açık adresini, telefon numarasını, havale edilecek tutarı Ve ayrıca belirtilmesi gereken hususları açıkça belirtmek zorundadır.” 10.4 maddesi “Müşteri, havale talimatı verdikten sonra, havale alıcısına bankaca Yapılacak her türlü ödemeden sorumlu olacağını, ayrıca havale alıcısına davet/bildirim yapılmasından sonra geri alma hakkının bulunmadığını ve davet/bildirim yapıldıktan sonra geri dönse dahi Bankanın havale alıcısına ödeme Yapabileceğini kabul eder.” 10.5 maddesi “Yurtdışına yapılacak yabancı Para cinsinden havalelerde Bankanın sorumluluğu, bankanın muhabir nezdindeki hesaplarına borç kaydedilmesiyle sona erecektir.” şeklinde olduğu, somut olayda davalı banka sözleşme maddeleri gereğince davaya konu para transferini davacı şirketin verdiği talimata uygun olarak yerine getirildiği anlaşılmıştır. Türkiye Bankalar Birliği tarafından IBAN konusunda yayınlanan bilgilerde: “IBAN ile hesap numaraları belli bir standarda göre ve belli bir algoritma kullanılarak düzenlendiğinden bankalar, havale yapılacak hesap numarasının geçerli bir IBAN olup olmadığını kontrol edebilmektedir. Ancak, yapılan kontrol sadece hesap numarasının IBAN formatında veya standardında olduğunu gösterir, hesabın var olduğunu veya alıcıya ait olduğunu göstermez. Alıcıya ait IBAN bilgisini ancak hesap sahibinden öğrenebilirsiniz. IBAN’ın standarda uygun formatta oluşturulup oluşturulmadığını kontrol eder. Bir başka ülkeye ya da bankaya para transferi yapmak isteyen bir müşteri, alıcının IBAN’ını gönderici bankaya verdiğinde, transfer yapılmadan önce alıcının IBAN’ı gönderici banka tarafından kontrol edilir. IBAN hatalı ise, para karşı bankaya gönderilmez ve hatalı işlem yapılması en başta engellenir. Para transferinden önce yapılan IBAN doğrulaması sadece geçerli bir IBAN kullanıldığını göstermekte, kişi ile hesap numarasını eşleştirmemektedir.” şeklindedir. Davacı şirket tarafından işlem yaptığı firma ile hesap numarasını teyit etmediği, e-mail yazışmalarındaki adreslerdeki değişikliği fark etmediği, basiretli bir tüccar olarak gerekli özen ve dikkati göstermemiş olduğu davalı bankanın davacı firmadan aldığı ithalat işlemine ilişkin transfer talimatını müşterinin talimatı ile değişiklikleri de yaparak yurtdışı aracı ve alıcı bankalara aynen bildirdiği, aracı bankanın aktardığı tutarı da alıcı bankanın talimatta belirtilen IBAN hesabına aktararak ödediği, bu işlem düzeninde davalı banka açısından hatalı ve eksik bir hususun bulunmadığı alınan bilirkişi raporu ile de tespit edilmiş olup rapor doğrultusunda ; davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HUAK 18/A-(13) “Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak… Dava Şartı Dosya No:..sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın reddine karar verildiği gözetilerek: davacı aleyhine arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80.70-TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 1.614,99-TL’den mahsup edilerek fazla yatırılan 1.534,29-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 12.937,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/02/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza