Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/174 E. 2023/229 K. 03.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/174 Esas
KARAR NO : 2023/229
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2021
KARAR TARİHİ : 03/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı işverenin davalı yüklenici ile yaptığı 15/06/2015 tarihli sözleşme ile davalının davacıya ait konut inşaatının mekanik tesisat işlerini kusursuz ve noksansız olarak yapmayı üstlendiğini, taraflar arasında yapılan sözleşme gereği yüklenicinin bütün dairelere ait pis su tesisat işlerinin malzemeli olarak yapılmasını, bütün dairelere ait temiz su tesisat işlerinin malzemeli olarak yapılmasını, dairelerin doğal gaz tesisatlarının malzemeli olarak çekilmesini, dairelere her dairenin büyüklüğüne göre ve … marka olmak şartıyla kombilerinin takılmasını ve dairelere her dairenin büyüklüğüyle orantılı olacak şekilde … marka ya da eşdeğerde bir markada klimaların takılmasını üstlendiğini ancak yüklenicinin yapılan sözleşme ile söz konusu edimleri yüklenmiş olmasına rağmen tesisat işlerini yok denecek kadar az yaptığını, doğal gaz tesisatlarını ayıplı olarak yapıp tamamen de bitirmediğini, bununla birlikte yangın tesisatlarında büyük eksiklikler olduğunu, dairelerin kombi ve kombi tesisatlarının büyük bir bölümünün tamamlanmamış ve daire klimalarının çoğunun çalışır vaziyette olmadığını, taraflar arasında yapılan sözleşme doğrultusunda yüklenicinin sözleşmede taahhüt edilen borcu zamanında ve eksiksiz olarak teslim etmesi gerektiğini, yüklenicinin bu borcunu zamanında yerine getirmemesi, yüklenicinin borcu açısından temerrüde düşmesine neden olduğunu, sözleşme doğrultusunda yüklenicinin 15 Haziran 2015 tarihinde işe başlayıp, iş programına uygun kalarak 145 gün içerisinde işi bitirerek 01 kasım 2015 tarihinde işin tamamını teslim etmeyi taahhüt ettiğini, böylelikle yüklenicinin 01 kasım 2015 tarihinde işi eksiksiz olarak işverene teslim etme yükümlülüğü altına girdiğini ancak bu tarihte söz konusu işlerin teslim edilmediğini ve ayıplı yapılan işler sebebiyle sözleşme bedelinin iade edilmediğini, sözleşmenin toplam miktarının 525.000,00 TL+ (%18 KDV 94.500,00) TL olduğunu, müvekkilinin ilk ödemesini 05/01/2016 tarihinde 300.000,00-TL şeklinde yaptığını, ardından 11/01/2016 tarihinde 100.000,00-TL nakit, 03.05.2016 tarihinde 250.000,00 TL nakit, 30.05.2016 tarihinde 50.000,00 TL çek, 01.07.2016 tarihinde 50.000,00 TL çek, 30.09.2016 tarihinde 50.000,00 TL çek ile yükleniciye ödeme yaptığını sonuç olarak müvekkilinin davalıya toplamda 800.000,00-Tl ödemede bulunduğunu, yüklenicinin işleri tamamlamamış olmasına rağmen 619.500,00 TL faturalandırma yaptığını, davalı tarafa birçok kere uyarıda bulunulduğunu ve kendilerine süre verildiğini ancak davalının iş görme edimini tamamlamadığını yahut sözleşme bedelini iade etmediğini, işteki ayıp oranında indirime de gitmediğini, bu nedenlerle müvekkilinin ödemiş olduğu 800.000,00-TL den faturalandırılmış olan 619.500,00-TL’nin mahsup edilerek 180.500,00-TL’nin taraflarına ödenmesini ve toplamda ödemiş olunan 619.500,00-TL’lik kısım için ise yapılan işlerdeki eksiklik ve ayıplar göz önünde bulundurularak indirim yapılmasını ve indirilen tutarın taraflarına ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirket ile müvekkili şirket arasında 15/06/2015 tarihinde sözleşme yapıldığını, müvekkilinin bu sözleşme uyarınca işlemlerine başladığını ve çalışmalarını sözleşmeye uygun olarak tamamladığını, bu nedenle açılan davada ileri sürülen hususların gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin herhangi bir kusurlu yada ayıplı, eksik iş yapmasının söz konusu olmadığını, bununla birlikte müvekkilinin yangın pompası ile kullanım suyu hidroforunu teslim edip monte edemediğini, ancak bunun sebebinin de davacı şirket olduğunu, davacı şirket yetkilisi … ‘ın uzun bir süre şantiyeye gelmediğini, başında bulunmadığını, müvekkilinin de dahil olmak üzere şantiyede iş yapan diğer firma sahipleri ile iletişiminin koptuğunu ve kendisinden haber alınamadığını, şantiye kapatıldığı için ve iş yapılması bazı dönemlerde verilen talimatlarla ertelendiği için ve şantiyeye girilemediği için müvekkilinin bir iki kalem işinin davacıdan dolayı yerine getirilemediğini, müvekkili her ne kadar uğraştıysa da davacıdan kaynaklı olarak daha sonra da bu kalemleri teslim edemediğini, bilahare yapılan görüşmelerde ise davacı şirket kendi kusurlarını müvekkiline yükleme yaklaşımı gösterdiği için sonuç alınamadığını, dolayısıyla müvekkilinin iş yapmaması veya geç yapması söz konusu olmadığını, aksine basiretli tacir gibi davranmayan tarafın davacı taraf olduğunu, ayrıca iş bitirme tarihi 01 kasım 2015 olmasına rağmen davacı şirketin ödemelerini ancak 2016 yılında yapmaya başladığını, davacı tarafın kendisinin ödemelerini sözleşmeye uygun olarak yapmadığını, hem şantiyedeki fiili durumlar hem de ödemelerin geç yapılmasından kaynaklı olarak teslimin geç gerçekleştiğini, dolayısıyla ödemelerin geç başlaması ve yapılmasının da beyanlarını doğruladığını, davacının sözleşmeye uygun davranmayan tarafın açık olduğunun ortada olduğunu, bu nedenle dava dilekçesinde yüzeysel olarak dile getirilen ayıp ve eksik iddialarını kabul etmediklerini, müvekkili şirketin tüm bloklara her türlü tesisatı yaptığını, kombi ve klimalar da olmak üzere tüm işlemleri tamamladığını, belirtilen ve teslim edilemeyen malzemelerin ise davacıdan dolayı yerine getirilemediğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizin 14/03/2022 tarihli ara kararı ile Kırklareli Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ ne talimat yazılarak davalı taşınmazda keşfen inceleme yapılarak eksikliklerin tespiti ve konu hakkında ayrıntılı rapor yazılması nedeniyle uzman bilirkişilere tevdi edilmesi için talimat yazılmasına karar verildiği, SMMM, inşaat mühendisi ve makine mühendisi alanında uzman bilirkişiler aracılığı ile 08/09/2022 tarihinde talimat mahkemesinden rapor alınmıştır.
… Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … marka klimaların bayi satış fiyat listelerinin gönderilmesi istenilmiştir.
… …’ya müzekkere yazılarak … marka klimaların bayi satış fiyat listelerinin araştırılarak gönderilmesi istenilmiştir.
… …’e müzekkere yazılarak … marka klimaların bayi satış fiyat listelerinin araştırılarak gönderilmesi istenilmiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak 2021/… değişik iş sayılı dosyasının gönderilmesi istenilmiştir.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasındaki eser sözleşmesi uyarınca fazla ödemenin iadesi, ayıp ve eksik iş sebebiyle bedelde indirim talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık 15/06/2015 tarihli su işçiliği yapım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. İşbu sözleşme kapsamında davalı yüklenici davacı tarafından yapılan inşaatta sözleşmenin 2. maddesinde 6 kalem olarak sayılan işlerin yapımını üstlenmiştir. Sözleşmenin incelenmesinde iş bitim süresinin 01/11/2015 tarihi olduğu, ayıplardan dolayı davalı yüklenicinin 2 yıl garanti verdiği ve davacı iş sahibi tarafından yapılan işlerin kontrolünden sonra hak edişlerin ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden davacı iş sahibi tarafından ödemelerin 2016 yılında yapıldığı anlaşılmıştır. Davacı taraf eksik ve ayıplı işler sebebiyle delil tespiti davasını 24/06/2021 tarihinde açmıştır. İşbu dava ise, 18/03/2021 tarihinde açılmıştır.
Davacı taraf öncelikle yapılan fazla ödemenin iadesini talep etmiştir. Dava konusu sözleşmede bedelin 525.000,00 TL + KDV olarak götürü bedel niteliğinde kararlaştırıldığı görülmüştür. Davacı taraf 800.000,00 TL ödeme yapmasına rağmen 619.500,00 TL’lik fatura düzenlendiğini ve fazla ödeme yaptığını iddia etmiş ise de, iş kapsamında yapılan ödemelere ilişkin ispata yeter bir delil bulunmamaktadır. Zira taraflar ticari defter ve kayıtlarını dosyaya ibraz etmemişlerdir. Dolayısıyla tarafların ticari kayıtları incelenememiştir. Davacının yaptığı ödemelere ilişkin sunduğu hesap ekstresi, davalı tarafın imzası ve kabulü bulunmadığından tek başına iddiaların ispatı açısından yeterli değildir. Yukarıda açıklandığı üzere taraflar arasındaki sözleşmede, davacı iş sahibinin yapacağı kontrolde sonra ödeme yapacağı düzenlenmiştir. Dolayasıyla davalı tarafından iş yapıldıktan sonra davacının ödeme yaptığı gözetildiğinde, davacının fazla ödeme yaptığı iddiasını ispat edemediği kanaatine varılmıştır.
Davacı iş sahibi eksik ve ayıplı işler sebebiyle bedelde indirim talep etmiştir. Ancak dava dilekçesinde eksik ve ayıplı işlerin neler olduğu açıklanmamıştır. Yapılan bilirkişi incelemesinden sonra birtakım eksik ve ayıplı işlerin bulunduğu tespit edilmiştir. TBK md. 477’ye göre eserin açık veya örtülü kabulünden sonra yüklenici her türlü sorumluluktan kurtulur. Aynı maddenin 2. fıkrasına göre iş sahibi eseri gözden geçirmeyi ve ihbarda bulunmayı ihmal ederse eseri kabul etmiş sayılır. Taraflar arasındaki sözleşmeye göre iş bitim tarihinin 01/11/2015 olması, davacı iş sahibinin 2016 yılında ödemelerini yapmış olması ve ödemelerin yapılan işlerin kontrolünden sonra yapılacağına dair sözleşme hükmü uyarınca davalı yüklenici tarafından yapılan işin davacı iş sahibi tarafından kabul edildiği kanaatine varılmıştır. Sözleşmede kararlaştırılan 2 yıllık garanti süresi içinde davacı tarafından herhangi bir başvuru yapılmadığı ve işbu davanın yaklaşık 5 yıl sonra açıldığı gözetildiğinde, davacının yapılan işi kabul ettiği ayıp ve eksik iş sebebiyle başvuru hakkından vazgeçtiği mahkememizce kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan sebeplerle davacı iş sahibinin 2016 yılında ödemeleri yapması ve ödemelere ilişkin ticari kayıtlarını ibraz etmemesi sebebiyle fazla ödeme yaptığına ilişkin iddiasını ispat edememesi sebebiyle; ayıp ve eksik işlere ilişkin iddiasının ise, işin bitimi üzerinden geçen yaklaşık 5 yıllık sürede sessiz kalınması, garanti süresinin dolması ve yapılan iş karşılığı ücretin ödenmesi gözetilerek TBK md. 477 uyarınca işin kabul edilmesi sebebiyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 2.902,59-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 28.075,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan; 68,75-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Fazla yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının dosya kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır