Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/139 E. 2022/586 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/139 Esas
KARAR NO : 2022/586
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/03/2021
KARAR TARİHİ : 28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı … alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, davalı banka tarafından yapılan hatalı işleme kadar her yıl cirosunu arttırarak büyümeye ve gelişmeye devam ettiğini, davacı şirketin 2019 yılının ilk altı aylık cirosunun 16 milyon civarında olduğunu, hatalı işlem sonrasında davacı şirketin çekinin karşılıksız kalması üzerinde davacıların maddi ve manevi anlamda büyük bir zarara uğradığını, davacı şirketin davalı banka ile olan … anlaşması sebebiyle … A.Ş.’den gelecek olan ödeme 08.07.2019 tarihinde davalı bankaya geldiğini, davacı şirket tarafından internet bankacılığı ile alacak bildirim formu düzenlendiğini, şube onayı aşamasına gelindiğini, bu işlemler sonrasında … firması tarafından yapılan ödemenin davacı şirket hesaplarına geçmesi için sadece şubenin onay vermesi gerektiğini, banka tarafından gerekli işlemler yapılmadığını ya da hatalı yapılmış olması sebebiyle … firması tarafından yapılan ödeme davacı şirket hesaplarına geçmediğini, 09.07.2019 tarihinde … tarafından faturalar …’a yönlendirildiğini, işlemler kısa süre içerisinde tamamlanarak ödeme davacı şirket hesabına geçtiğini, davalı banka ödemeyi davacı şirket hesabına geçemediğini ve bu ödemeye göre planlanan 3 adet çek yazıldığını, davacı şirketin çeklerinin yazılması üzerine piyasadan çekle alım yapamaz hale geldiğini, bankalardaki BCH ve KMH hesapları kapatıldığını, kredi kartları dondurulduğunu, davacı … hakkında karşılıksız çek suçundan ceza davaları açıldığını, haciz yapıldığını, davacının siparişleri iptal edildiğini, bu hatalı işlem sonrasında Müşterilerin verdikleri siparişlerin tümünü iptal ettiğini ve davacı şirket çalışamaz hale geldiğini, izah edilen sebeplerle davanın kabulüne, davacı şirketin uğramış olduğu gerçek değeri bilirkişi marifetiyle belirlendikten sonra artırmak üzere şimdilik 5.000 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davalı banka tarafından … işlemleri kapsamında tedarikçi veya firmalara herhangi bir taahhütte bulunmadığını, faturaların vade tarihlerine bakıldığında … sistemi olmasaydı bu ödemelerin ancak vade tarihinde yapılacağını, bu durumda davacının sadece 08.07.2019 tarihinde davalı banka tarafından ödeme yapılamaması sebebiyle ticari hayatının sona erdiği iddiaları hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı bankanın bankacılık faaliyetleri uyarınca objektif özen sorumluluğu taşıması sebebiyle dava konusu işlemde … üzerinden faturaları teyit edemediğinden talep edilen ıskontoya onay vermesi de mümkün olmadığını, davalı banka davacı şirketin talebini derhal işleme almışsa da yaptığı sorgulamalar sonucunda faturaların görüntülenmemesi sebebiyle talep edilen işleme onay veremediğini, davalı bankanın bu işlemlerde herhangi bir kusuru olmadığı da davacı şirketin bilgi talebine karşılık yazı ile bildirildiğini, davalının yasanın gerektirdiği özen yükümlülüğünün gerekenlerini yerine getirdiğini, açıklanan nedenlerle davacıların davasının usulden reddine, aksi kanaatte ise davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacıların … Bankası ile yapılan yazışmaları, … Raporu örneği, davacı şirketin demirbaş listesi, davacı şirketin ticari limit ve risk raporları, Sipariş mailleri, Arabuluculuk tutanak örneği,
… A.Ş. Müzekkere cevabında; aldıkları hizmete istinaden … adına düzenlenen sipariş formları ile birlikte işbu siparişlere ilişkin düzenlenen sipariş formları ile birlikte işbu siparişlere ilişkin düzenlenen faturaların örneklerin CD olarak gönderilmiş olduğu görülmüştür.
… Risk Merkezi adına vekaleten … A.Ş. Müzekkere cevabında Kredi Limit Kredi Risk ve Tasfiye Olunacak Alacaklara İlişkin Bilgilerin aylık periyotlar ile güncellendiğini, Mart 2021 verileriyle rapor hazırlanarak gönderilmiş olduğu görülmüştür.
… ne yazılan müzekkere cevabında taraflara ilişkin kaydın bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizin 07/07/2021 tarihli ara kararı gereğince dosya üzerinde bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyetinin 03/03/2021 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
Dava konusunun, davalı bankanın hatalı işlem yaptığı iddiası ile davacı şirketin uğramış olduğu zararlardan dolayı şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın davalı yandan tahsili talebinden ibaret olduğu,
Davacının 2019-2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil olma ihtimalinin bulunduğu,
Davacı yan tarafından tarafımıza ibraz edilen 2019 ve 2020 yıllarına ait kurumlar vergisi beyannameleri ekindeki Gelir Tablosu incelendiğinde, Davacı şirketin 2019 yılında Net satışlarını 23.836.625,68 TL olduğu, 2019 yılı dönem sonunda net -1.418.551,57 TL zarar ettiği görülmektedir. Davacı şirketin 2020 yılı mali dönemi incelendiğinde ise davacı şirketin 2020 yılında satışının bulunmadığı, firmanın gayri faal durumda olduğu,
Neticeten; Davacı şirketin maddi tazminat talebine ilişkin dosya içeriğinde hesaplamaya elverişli mali bir veri görülmediğinden maddi zarar hesabı yapılamadığı,
Ödemenin kredi limiti kapsamında bir ödeme olması halinde, bankanın davacıya derhal ödeme hususunda sözleşmeye göre yükümlülüğünün olmadığı,
Bir an için bankanın sorumluluğunun bulunduğu kabul edilse dahi davacının zarar iddiasının da ispata muhtaç olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiş olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını içerir 11/02/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Davacılar vekilinin bilirkişi raporuna itirazlarını içerir 14/02/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 17/02/2022 tarihli ara kararının 2 nolu maddesi ile taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 15/06/2022 tarihli ek raporunda sonuç ve özet olarak;
Dava konusunun, davalı bankanın hatalı işlem yaptığı iddiası ile davacı şirketin uğramış olduğu zararlardan dolayı şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın davalı yandan tahsili talebinden ibaret olduğu,
Davacı vekilinin itirazları kapsamında yapılan değerlendirmede, davacı yanın bahse konu maddi zararı ticari defterler üzerinden tespit edilemeyeceği, yine beyannamelerin incelenmesinde davacı şirketin 2019 yılında Net satışlarını 23.836.625,68 TL olduğu, 2019 yılı dönem sonunda net -1.418.551,57 TL zarar ettiği 2020 yılında satışının olmadığı ve gayri faal durumda olduğu, davacı yanın itiraz dilekçesinde atıf yaptığı sipariş formları üzerinden zarar hesabının yapılamadığı, sektörel yönden yapılacak inceleme ile yaklaşık bir hesaplamanın yapılmasının daha doğru olacağı kanaati ile kök rapordaki mali yönden belirtmiş olduğumuz görüş ve kanaatimiz değişmediği yönde ek rapor düzenledikleri görülmüştür.
Ek raporun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin 24/06/2022 tarihli bilirkişi ek raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesini sunmuş olduğu görülmüştür.
Davacılar vekilinin 18/07/2022 tarihli bilirkişi ek raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesini sunmuş olduğu görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; bankanın hatalı işlemi sebebiyle davacıların uğramış olduğu maddi zararın tazmini talebine ilişkindir.
Davacılar vekilinin 13/07/2021 tarihli dilekçesi ile adli yardım talebinde bulundukları, davalı bankanın hatalı işlemi nedeniyle müvekkili adına başlatılan birçok icra takibi bulunduğu ve dökümünün sunulmuş olduğu, mahkememizce davacılar üzerine kayıtlı menkul ve gayrimenkuller, SGK ve GIB sorguları yapılmış, mahkememizin 14/07/2021 tarihli ara kararı ile talebin reddine dair karar verildiği görülmüştür.
Taraflar arasında 13 Mart 2019 tarihinde akdedilen davacı şirketin tedarikçi sıfatı ile yer aldığı Firma Risk Takipli Tedarikçi Finansmanı Katılım Belgesi’nin ilgili maddeler incelendiğinde;
Madde 2: … Uygulama Esasları
2.2 Firmanın bankaya gönderdiği ödeme bilgileri, bankanın gerekli gördüğü sözleşmeleri ve tüm belgeleri imzalaması kaydıyla, tedarikçiye sunacağı kanallardan tedarikçi tarafından izlenip takip edilebilecektir.
İşbu katılım belgesini imzalan tedarikçinin talebi doğrultusunda banka, gerekli gördüğü incelemeleri yapıp evrakı talep ederek firmaya tahsis edebileceği kredi limitinden tedarikçiye, sadece … kapsamından firmadan olan vadeli alacakları karşılığında vadesinden önce ödeme yapabilecektir. İş bu madde kapsamındaki erken ödemeye konu tutar firma için bankanın tahsis etmiş olduğu kredi limitinden veya firma ve banka tarafından münhasıran tedarikçi için belirlenen üst limitten yüksek olamayacaktır. Tedarikçi ve firma, kredi limiti kapsamında ödeme yapılması hususunun bankanın insiyatifinde olduğunu, banka tarafından uygun bulunmayan – hallerde ödeme yapılmayabileceğini, kredi limiti kapsamındaki ödemelerin sadece tedarikçinin henüz vadesi gelmemiş alacaklarının ödenmesi için bankaya yazılı talep iletilmesi halinde gerçekleşebileceğini, kredi limitinin herhangi bir ödeme garantisi teşkil etmediğini peşinen kabul ve beyan eder…” denmektedir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında … Katılım Sözleşmesi bulunduğu, Davacılar, davalının bu sözleşme kapsamında ödemenin tahsilat hesabına aktarılmaması üzerine üçüncü kişilere planladıkları ödemeleri yapamadıklarını, bu nedenle ekonomik olarak kötüleştikleri iddiasında bulunmuşsa da; somut olayda dava dışı … A.Ş. ile davalı banka arasında kredi limitinin de tahsis edilmiş olduğu, Davalı banka, davacının tedarikçi sıfatıyla … A.Ş.’ne kestiği faturayı online sistem üzerinden görüntülemesi mecburiyeti bulunduğu gibi ayrıca mal alıcısı – … A.Ş.’nin kredi limitinin de müsait olması gerekeceği, alıcı … A.Ş.’nin faturayı 08.07.2019 günü mesai saatleri içinde sisteme tanımlamaması ya da … A.Ş. ile davalı banka arasındaki online sistemin sıhhatli olarak o gün ya da o saatte çalışmaması halinde, davalı banka, davacı/tedarikcinin düzenlediği faturayı görüntüleyip gerekli teyit aşamalarından geçirememiş olması nedeniyle 08.07.2019 günü ödemenin gerçekleştirilememiş olduğu, öte yandan davacı takip eden 09.07.2019 günü bu kez … üzerinden fatura bedelini tahsil etmiş olduğu, uyuşmazlık konusu ödemenin sözleşmeye göre kredi limitinden yapılacağının tespiti halinde bankanın ödeme konusunda bir insiyatifi olduğu ve bu nedenle derhal ödemenin gerçekleştirilmemesinin sözleşmenin 2.2 maddesindeki “Tedarikçi ve firma, kredi limiti kapsamında ödeme yapılması hususunun bankanın insiyatifinde olduğunu, banka tarafından uygun bulunmayan hallerde ödeme yapılmayabileceğini, kredi limiti kapsamındaki ödemelerin sadece tedarikçinin henüz vadesi gelmemiş alacaklarının ödenmesi için bankaya yazılı talep iletilmesi halinde gerçekleşebileceğini, kredi limitinin herhangi bir ödeme garantisi teşkil etmediğini peşinen kabul ve beyan eder…” hükmü uyarınca davalının sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü bulunmadığı ve sözleşmeye aykırılık teşkil etmeyeceği mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile sabit olup, mevcut delil durumu gözetilerek davalı bankaya bir kusur isnat ettirilememiş olmakla; ispatlanamayan davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:2019/… sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden kesilen 19/02/2020 tarihli … sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın reddine karar verildiği gözetilerek; davacı aleyhine arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN REDDİNE;
2-Yeterince harç alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 5.000,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/09/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza