Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/122 E. 2023/802 K. 12.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/122 Esas
KARAR NO : 2023/802
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/02/2021
KARAR TARİHİ : 12/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle: 02.12.2019 Tarihinde … İli … İlçesinde … plakalı araç ile … plakalı otobüsün çarpışması sonucu çift taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada … Plakalı araçta yolcu konumunda bulunan müvekkillerinin … ve … … yaralanarak sürekli malul hale geldiklerini, kaza ile ilgili olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı 2020/… soruşturma 2020/… karar numaralı dosyasında bulunan kaza tespit tutanağı ve diğer belgeler ile de sabit olduğu üzere davalıya sigortalı … plakalı araç 2918 sayılı KTK’ nın 56/1-A maddesine göre kusurlu olduğunu, bilindiği üzere zorunlu mali sorumluluk sigortası sigorta ettirenin üçüncü kişilere verdiği zararı karşılamak üzere oluşturulmuş bir sigorta türü olduğunu, dolayısıyla kazaya sebebiyet veren şoför haricinde, kazadan zarar gören konumunda olan müvekkilinin üçüncü kişi olması sebebiyle zararlarının tazmininin sigorta şirketinden talep edilebileceğinin kabulünün gerektiğini, kaza sonrasında müvekkilinin maddi zararının sürekli maluliyet geçici maluliyetinin tazmini için … plakalı araçların ZMSS bulunduğu … Sigortaya müracaat edilerek açılan … ve … nolu hasar dosyası üzerinden 15.12.2020 tarihinde müvekkil … … için 15.273,68 TL, 08.12.2020 tarihinde ise … için 41.384,48 TL cismani zararı tazmin edildiğini, fakat müvekkiline yapılan ödeme gerçek zararı karşılamakta yetersiz olduğunu, davalıya yeniden müracaat edilmiş olup yasal süre içerisinde cevap vermemesi sebebi ile fark tazminat taleplerinin zimmi olarak reddedilmiş bulunduğunu, davalı şirket tarafından müvekkillerine ödeme yapılırken gerçek maluliyet oranı üzerinden Yargıtay ölçütlerine uygun olarak aktüer hesabı yapılmadığını, bu sebeple müvekkilinin gerçek zararı ile davalının yaptığı ödeme arasında bir fark oluşturduğunu, bu farka ilişkin olarak hasar dosyaları üzerinden 16.12.2020 tarihli dilekçe ile müracaat edilmiş ise de yasal süre içerisinde cevap verilmemesi sebebi ile taleplerinin zimmi olarak reddedildiğini, müvekkilinin cismani zararı karşılanmaması sebebi ile 2021/… arabuluculuk numarası ile arabuluculuğa müracaat edildiğini, ve davalı anlaşmaya varılamadığını, müvekkillerine … Sigorta A.Ş tarafından ödenen sürekli ve geçici maluliyetine karşılık miktarın yeterli olmadığını, maluliyet tespiti yapılmamış ve müvekkilinin maluliyetindeki artış dikkate alınmadığını, müvekkilinin kazadan sonra … Devlet Hastanesinde tedavi gördüğünü, müvekkilinin gerçek maluliyet oranının belirlenmesi için sevkinin gerektiğini, … Mahkemesi … Hukuk Dairesi 2017/… E. 2017/… K. 04.05.2017 tarihli kararda ” sigorta şirketince belirtilen eksik belgelerin dava aşamasında da tamamlanabileceği ve bu sebeple davacının haklarının sürüncemede kalmasına yol açacak nitelikte olduğundan başvurunun sonuçsuz kaldığının kabulüne” kararı gereği maluliyeti gösterir sağlık raporu yargılama aşamasında tedarik edilebileceğini, ilgili dava sigorta hukukunu ilgilendirdiğinden görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olup, davanın davalının müdürlüklerinin bulunduğu ilde de açılabileceği sabit olduğundan yetkili mahkemede açıldığını, müvekkilinin kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyetinin belirlenebilmesi için ilgili kuruma sevkine, belirsiz alacak olarak fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile … için 500 TL sürekli işgöremezlik, 500 TL geçici işgöremezlik, … … için 500 TL sürekli işgöremezlik, 500 TL geçici işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 2.000 TL fark cismani zarar tazminatının 02.12.2019 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekilinin vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle: … plakalı kazaya karışan araç müvekkili şirkete, 28.10.2019-28.10.2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi ile sigortalı olduğunu, işbu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere bedeni zararlarda şahıs başına azami 390.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanmasını amaçlandığını, yeni gelen şartlar uyarınca maluliyet tazminatı hesaplamaları Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre değil, ZMM genel şart ekinde yer alan TRH-2010 kadın/erkek tablosu ve %1,8 teknik faiz kullanılarak hesaplama yapılmasının gerektiğini, Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmış, 14 Mayıs 2015 tarihli 29355 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde geçerli olmak üzere yürürlüğe girdiğini, bu bağlamda 01.06.2015 tarihinden önce gerçekleşen trafik kazalarına önceki genel şartlar, 01.06.2015 tarihinden sonra gerçekleşen kazalara ise 14 Mayıs 2015 yayın tarihli genel şartların uygulanacağını, müvekkili sigorta şirketi tarafından, başvuru sahibinin hesabına 08.12.2020 tarihinde … için 41.384,48 TL, … … için 15.273,68 TL ödeme yapıldığını, başvuran vekilinin sunmuş olduğu raporda herhangi bir maluliyet artışı bulunmadığından bakiye tazminatının da bulunmadığını, taleplerinin kabul edilmemesi ve müvekkili şirketin karşı tarafa tazminat ödemesi gerektiği yönünde karar verilmesi halinde bu durumda yapılacak hesaplamada şirketlerince ödenen tazminatların yasal faiz oranında güncellenmek sureti ile tespit edilecek tazminattan düşülmesinin gerektiğini, müvekkil şirketin sorumluluğundan bahsedebilmek için öncelikle sigortalı araç sürücüsünün kusurunun ispat edilmesinin gerektiğini, dava konusu olayda kusur durumunun araştırılmasının gerektiğini, kaza tespit tutanağından da görüldüğü üzere kazazede, sigortalı araçta yolcu olarak seyahat etmekte iken kazanın meydana geldiğini, bu bakımdan hatır taşımasının unsurlarından olan karşılıksız taşınma söz konusu olduğunu, Yargıtay da vermiş olduğu birçok kararında hatır taşıması bulunması takdirde tazminat miktarında esaslı indirimlerin yapılmasının vurgulandığını, tüm bu açıklanan nedenler müvekkili sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda başvuru sahibine tazminat ödemesi yapılmış olup tamamen haksız ve mesnetsiz olarak müvekkili şirket aleyhine ikame edilen işbu başvurunun reddine, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Uyuşmazlığın konusunun, çift taraflı yaralamalı trafik kazası neticesinde kusur oranının ne kadar olduğu, geçici ve sürekli maluliyet durumlarının oluşup oluşmadığı, varsa tazminat miktarının ne kadar olabileceği, bakiye tazminat alacağının bulunup bulunmadığı, müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı hatır taşımasının bulunup bulunmadığı, faiz oranının ne oranda olabileceği, noktalarında toplandığı anlaşıldı.
Dava dilekçesi ve ekleri, dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ nün 2021/… esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
… CBS Hazırlık Bürosu’ nun 2020/… soruşturma sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
…. Asliye Ceza Mahkemesi’ nin 2021/… Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
… İlçe Emniyet Müdürlüğü’ ne müzekkere yazılarak, … …, … hakkında Sosyal Ekonomik Durum araştırılmasının yapılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiştir.
… İlçe Emniyet Müdürlüğü’ nün yazı cevabı dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
… Sosyal Güvenlik Müdürlüğü’ nün yazı cevabının dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
… Devlet Hastanesi’ nden gelen tüm tedavi evrakları dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
Mahkememizin 01/06/2021 tarihli celsesinin 3 numaralı ara kararı gereğince dosyanın ATK’ ya tevdi ile rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, ATK … İhtisas Kurulu’ nun 27/12/2021 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak,
”A-) Sürücü … ‘ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu,
B-) Sürücü …’ın kusursuz olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
ATK … İhtisas kurulunun 08/08/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak,
“… ve … oğlu 14/03/1993 doğumlu …’nin 02.12.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik /30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde;
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 15 (onbeş) güne kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
ATK … İhtisas kurulunun 08/08/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak,
“… ve … oğlu 05/08/2003 doğumlu … …’un 02.12.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde;
Kas İskelet Sistemi: Dirsek fleksiyon ve ekstansiyon kısıtlılığı Şekil 2.8 %3 Tablo 2.3’e göre: %2 (yüzdeiki)
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %2 (yüzdeiki) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4(dört) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Adli Tıp İkinci Üst Kurulunun 11/07/2023 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak,
“… … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
Zeki ve Serpil oğlu 05/08/2003 doğumlu … …’un 02.12.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde;
Kas İskelet Sistemi: Dirsek fleksiyon ve ekstansiyon kısıtlılığı Şekil 2.8 %3 Tablo 2.3’e göre: %2 (yüzdeiki)
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %2 (yüzdeiki) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4(dört) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Adli Tıp İkinci Üst Kurulunun 24/07/2023 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak,
“… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
Mehmet oğlu, 1993 doğumlu …’nin 02.12.2019 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının;
A-)30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan;
Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
B-)20/02/2019 tarih ve 30692 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Erişkinler İçin Engellilik değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde;
Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu,
C-)İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 15(onbeş) güne kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı vekili 05/12/2023 tarihli dilekçesi ile, davadan feragat ettiğini beyan etmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinden, davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Feragat, HMK md. 307 vd. maddeleri uyarınca davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi anlamında olup, karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne bağlı değildir. Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Feragat kayıtsız ve şartsız olarak yapılmalıdır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının feragatinin usul ve yasaya uygun olması sebebiyle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan, Harçlar kanunu gereğince Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan, maktu karar ve ilam harcının üçte ikisi olan harçtan 120,60-TL eksik harcın davacılardan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.360,00.-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır