Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/9 E. 2022/384 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/9 Esas
KARAR NO : 2022/384
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 04/01/2020
KARAR TARİHİ : 18/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket 10.03.2014 tarihinde … nolu ve sözleşmede açıkça miktar, cins, ebat ve bedeli yazılı olan Buhar akümülatörü ve ekipmanlarının alım satımına ilişkin toplam bedeli 290.000 USD sözleşmeyi imzaladıklarını, 10.03.2014 tarihli sözleşme kapsamında sözleşme bedelinin ödenmesi ve KDV’lendirme koşulları taraflarca şu şekilde belirlendiğini; ‘sözleme bedelinin 300.000 TL kısmı davalı şirketin … dan hibe destek yolu ile sağlanağından %18 KDV uygulanacaktır.’, 367.000 TL olan kısmın ödenmesi ise davalı şirketin beyanı doğrultusunda işlem yapılarak; yatırım teşvik belgesi çıkarıp iş bitimine kadar ibraz etmesi halinde KDV oranı %0 olarak uygulanacak, ancak sözleşme teslim zamanında makinelerin davalı tarafa teslimi irsaliye ile yapılmakla, yasal mevzuat gereği irsaliyelere en geç bir hafta içinde fatura tarızim edilmesi gerekeceğinden fatura bedelleri içir o tarihteki tahmini kur, 2,30 USD olarak faturalar tanzim edilecek, davalı şirketin teşvik belgesini surması durumunda; iade fatura düzenleyerek gerekli düzeltmelerin yapılacağı yönünde anlaşma sağlandığını, ancak iş tesliminde davalı şirket tarafından teşvik belgesi davacı şirkete ibraz edilmediğinden 2,30 USD kur üzerinden faturalar tanzim edilerek KDV bedelleri müvekkili şirket tarafından ödenmek zorunda kalındığını, taraflar arasında akdedilen 10.03.2014 tarihli sözleşmede makineler teslim edildiğinde 54.000 TL KDV’nin davalı tarafça nakit olarak ödeneceği yazılı olmasına rağmen davalı taraf KDV bedelini müvekkil şirkete ödemediğini, Davalı firma sözleşme bedelinin bir kısmına ilişkin verdiği bonoların ödemelerini vadeleri geçtikten sonra ve eksik şekilde ödenme yaptığından müvekkili şirketin vade farkı alacağı oluştuğunu, öte yandan; Mezkur sözleşmenin İHBAR/İHTAR/ TEYİT başlıklı bölümünün 4. Maddesinde, müvekkil şirketin yazılı izni alınmadan söz konusu makineleri … nı şartlarına aykırı olarak (5 yıl satılamaz kaydı mevcuttur. ) bu süre dolmadan iki yıl önce sattıklarını beyanla; davanın kabulü ile; 10.03.2014 tarihli sözleşme kapsamında; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 USD KDV alacağı ile sözleşme bedelinin vadeli ifasında temerrüt oluştuğundan şimdilik 1.000 TL vade farkı alacağının davalı şirkete ödeme ihtarının tebliğ edildiği 11.12.2018 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca USD faizi ile, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmili yönünden karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesine konu taraflar arasında imzalanmış bulunun 10.03.2014 tarihli satış sözleşmesi … Tic. Ltd. Şti. ile … … arasında imzalandığını, Sözleşme … San Tic.Ltd.Şti. adına imzalanmadığını, Davacı şirket tarafından hazırlanan satış sözleşmesinin alıcı tarafa … Ltd.Şti. olarak hazırlanmışssa da sözleşmede imzası bulunan … … olup kendi adına tek imza ile sözleşme imzaladığını, şirket adına imza atmadığını, Dosyaya ibraz edilen arabuluculuk görüşmeleri sonunda hazırlanan arabuluculuk Son Tutanağında karşı – taraf olarak … Tic. Ltd. Şti. olarak belirtildiği ve başvurucu … ve Tic. Ltd. Şti.’ye herhangi bir borcunun olmadığını beyan ettiklerini, dosyaya ibraz edilen iki adet iade faturasında da grüleceği üzere davacı tarafından 21.04.2014 tarihli … nolu 21.04.2014 tarihli … nolu iki adet faturayı … … adına keseceklerine sehven … San. Tic. Ltd. Şti. adına hatalı fatura kesildiğini ve bu hata fark davacı şirket tarafından edildiğinde yapılan görüşmeler neticesinde … … kesilen iki adet fatura hakkında … … adına 25.12.2014 tarihli … nolu ve 22.05 2015 tarihli … nolu iade fatura düzenleyerek davacı şirkete iade ettiğini, davacı taraf dava dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan 10.03.2014 tarihli satış sözleşmesine konu buhar akümülatörü ve ekipmanlarının teslimine ilişkin sözleşmede; sözleşme bedelinin 300.000,00 TL kısmı davalı şirketin … kalkınma aşamasından hibe destek yolu ile sağlanacağından %18 KDV uygulanacağını, devamında 367.000.00 TL olan kısmının ödemesi ise yatırım teşvik belgesi çıkarıp iş bitimine kadar ibraz etmesi halinde KDV oranı %0 olarak uygulanacağının belirtildiğini, … …’ın sözleşme yükümlülüğünü yerine getirdiğini ve sözleşmeye uygun şekilde ödeme zamanındaki dolar kuru üzerinden satış sözleşmesine konu tüm ödemelerini eksiksiz yaptığını, yapılan ödemelere ilişkin … şubesine ait … ajansının hesabı üzerinden ödeme zamanındaki dolar kuru üzerinden … makina ya tüm ödemeler gerçekleştiğini, yapıları ödemelere ilişkin ilgili bankaya müzekkere yazılmasını talep ettiklerini, … … Tic.Ltd.Şti. ye ait 27.05.2015 tarihli … no lu faturada açıklama kısmında … … tarafından süresinde gönderilen yatırım teşvik belgesine istinaden KD’V’den muaftır şerhi düşüldüğünü, ayrıca davanın vade farkı alacağı talebi yersiz olup sözleşme koşullarına uygun şekilde tüm ödemelerin ödeme tarihindeki dolar kuru üzerinden ve zamamında yapılması nedeniyle davacının vade farkı talebini kabul etmediklerini beyanla; öncelikle husumet yönünden davanın reddini, aksi halde esas yönünden itirazlarımız doğrultusunda haksız davanın reddi ile birlikte, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Arabuluculuk son tutanak örneği, 06/03/2017 tarihli sözleşme örneği, irsaliyeli faturalar, … Noterliği 06/12/2018 tarih … yevmiye numaralı tebliğ şerhli ihtarname örneği, … …’in … 01/01/2014-31/12/2014 tarihleri arasında hesap hareketlerinin, … nden celp edilen … Ltd. Şti. Ve … İnş-… …’in sicil kayıtlarının dosyamız arasında olduğu görüldü.
…nden … Ltd. Şti. Ve … İnş-… …’in sicil kayıtlarının gönderildiği, … – … …’in gerçek kişi ticari işletmesi olduğu, durumunun aktif, faaliyetinin Plastikten/PVC’den kapı, pencere, bunların kasaları, pervazları, kapı eşikleri vb imalatı olduğu; … Malları Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin, aktif olduğu, faaliyetinin Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda hırdavat (nalburiye) malzemesi ve el aletleri perakende ticareti olduğu, yetkilisinin ve ortaklardan birinin … … olduğu, diğer ortağın … … olduğu görülmüştür.
… Bankası A.Ş.’ne yazılan müzekkere cevabından celbine karar verilen …’ne ait … şubesinde bulunan … no.lu hesabından verilen 20.08.2014 tarihli 98.000,00 TL tutarlı ve 21.08.2014 tarihli 36.000,00 TL tutarlı işlemlerine ilişkin dekont suretlerinin gönderildiği, 18.08.2014 tarihli 10.000,00 TL tutarlı işlemin tespit edilemediğinin bildirildiği görüldü.
Davacı vekili tarafından sunulman … A.Ş. 18/07/2014 tarihli dekont ile … … Hesabından alacaklı … … – … İNŞAAT’A 10.000,00 TL ödeme yapıldığı görüldü.
Mahkememizin 21/10/2020 tarihli celsesinin 7 nolu ara kararı gereğince davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi hususunda mahal mahkemesine talimat yazılmasına karar verilmiş olup, talimat bilirkişi raporunda sonuç ve özet olarak:
Davalı … 2014-2015 Ticari defterlerine göre Davalıya borcu kalmadığı, ancak düzenlenen fatura tutarları tevsik edilme zorunluluğu gereği sunulan dekontlar ile faturaların ödemeleri icmal tablosundan anlaşılacağı üzere Davalının Davacıya 27.904.69 t1 borçlu olduğu kanaatinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görüldü.
Talimat bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davacı vekilinin talimat bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir 19/01/2021 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davalı vekilinin talimat bilirkişi raporuna karşı itirazlarını içerir 27/01/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 03/02/2021 tarihli celsesinin 5 nolu ara kararı gereğince incelenen raporunda dava dışı şirketin defterlerinin incelendiği görüldüğünden dava şirketin defterlerinin incelenmesi için yeniden talimat yazılarak ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, talimat bilirkişi ek raporunda sonuç ve özet olarak;
Davalı … E TİC. LTD. ŞTİ Ticari defterlerine göre Davalı … İNŞ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. arasında Ticari ilişki bulunmadığı Alacak ve Borç miktarı bulunmadığı, Dava dışı … … firması ile organik bağı bulunduğu yönünde ek rapor tanzim edildiği görüldü.
Talimat bilirkişi ek raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Mahkememizin 13/10/2021 tarihli celsesinin 3 nolu ara kararı ile dosyanın SMMM bilirkişisine tevdi ile tüm dosya kapsamı üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi 14/02/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
1. Davacının, davalıdan 10.03.2014 tarihli sözleşme kapsamında 5.000 USD KDV alacağı ile sözleşme bedelinin vadeli ifasında temerrüt oluştuğundan 1.000 TL vade farkı alacağını talep ettiği,
2. Yapılan incelemede Davacının, Davalıya 784.410,92 TL karşılığı 340.382,46 USD tutarlı fatura kestiği, davalının faturalara itiraz etmeyerek kayıtlarına işlediği ve davacıya 340.382,46 USD ödediğine dair MK madde 6 gereği ispat yükü altında olduğu,
3. Davacının ticari defterlerinde yapılan incelemede davalıdan 546.506,00 TL karşılığı, 250.907,72 USD tahsilat yaptığını kayıt ettiği, Davalı tarafından davacıya gönderilmiş 10 adet EFT dekontunun (410.000 TL) ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı,
10 adet EFT dekontu 410.000 TL yerine, 200.000 TL virman kaydının yapılmış olduğu,
4. Davacı kayıtları ile istinabe sureti ile … Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/… Talimat dosyasında bilirkişi SMMM … tarafından hazırlanan raporun karşılaştırılması ile yapılan incelemede,
Davalının, davacıya 756.506,00 TL karşılığı, 351.996,92 USD ödeme yaptığı, davacının, davalıdan talep edilebilir 784.410,92 TL karşılığı, 340.382,46 USD ödemesi gerektiği tespiti ve 10.03.2014 tarihli sözleşme nedeniyle 11.614,46 USD fazla ödeme yaptığı ve davacıya herhangi bir KDV borcunun kalmadığı mütalaa edildiği,
Davalının, davacıya KDV borcu olmadığı tespiti karşısında, talep edilen KDV alacağına da,
4.a. borç olmadığından vade farkı talep edemeyeceği,
4.b. borç olsa da sözleşmeye göre vade farkı talep edemeyeceğinden, bu konuda mahkeme takdiri kapsamında da vade farkı hesabı yapılamadığını,
5. Yine davacının davalıya sözleşme dışı 134.000,00 TL EFT yolladığı, bu miktar kadar davacının alacağının olabileceği ancak davacının somut dava ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile Sadece KDV bedeli talep ettiği Davacı KDV alacağını talep ettiğinden ve yaptığım tespitte alacağın sözleşme dışı bir alacak olduğu tespiti yapıldığından, davacının davalıdan 134.000 TL alacaklı olabileceği hakkında kararın mahkemeye ait olduğu,
Eğer mahkemece davacının 134.000,00 TL alacaklı olduğu yönünde karar ittihazı halinde ise, bu kez davalı tarafın fazladan yapmış olduğu ödeme (11.614,46 USD X 2.2062 – 25.623,80 TL olup ) 25.623,80 TL’nin bu alacaktan mahsup edilmesi gerekeceği ve bu durumda da;
108.376,20 TL’ye 11.12.2018 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %19,50 oranından başlayacak, değişen oranlarda avans faiz uygulanması gerekeceği yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görüldü.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir 22/02/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını içerir 08/03/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında düzenlenen buhar akümülatörü ve ekipmanlarının alım satımına ilişkin sözleşmeden kaynaklanan KDV ve vade farkı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Ancak davaya konu Satış Sözleşmesinin … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. İle … TEKNİK-… … arasında şirketlerin kaşe ve imzası ile 10/03/2014 tarihinde düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından sunulan davaya konu irsaliyeli faturaların davacı şirket tarafından … TEKNİK-… … adına düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
… nden … Ltd. Şti. Ve … İnş-… …’in sicil kayıtlarının gönderildiği, … İnşaat – … …’e ait kayıtların yapılan incelemesinde; gerçek kişi ticari işletmesi olduğu, durumunun aktif, faaliyetinin Plastikten/PVC’den kapı, pencere, bunların kasaları, pervazları, kapı eşikleri vb imalatı olduğu anlaşılmıştır.
… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait kayıtların yapılan incelemesinde ise, aktif olduğu, faaliyetinin Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda hırdavat (nalburiye) malzemesi ve el aletleri perakende ticareti olduğu, yetkilisinin ve ortaklardan birinin … … olduğu, diğer ortağın … … olduğu görülmüştür.
… Noterliği 06/12/2018 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesinin tetkikinden; davacı … İNŞ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Tarafndan … İNŞAAT / … … muhatap alınarak
1-) 10/03/2014 tarihinde Şahsınızın ve firmanızın tarafımızdan almış olduğu … ve TESİSİ ile ilgili hizmete dair yapılması gereken ödemeden kalan bedel ile ilgili ekteki cari hesap dökümünde olduğu şekli ile ödemeler yaptınız, ancak yapılan ödemelerin (238.994,27 TL) eksik yapıldı. Kalan bakiye tarafınızdan defalarca ödeneceği taahhüt edilmesine rağmen henüz yapılmamıştır. Bu ödemenin işbu evrakın tarafınıza tebliğinden sonra 5 işgünü içerisinde nakden yapılmasını, aksi durumda hakkınızda icra takip davası açıp alacağımızın tahsiline gideceğimizi ve dava ile ilgili tüm giderlerin tarafınıza yükleneceğinin,
2-) Aramızda yapmış olduğumuz antlaşma gereği ‘İHBAR/İHTAR/TEYİD VE ADRES DEĞİŞİKLİKLERİ/YETKİLERİN DEĞİŞMESİ/DEVİR bölümü 4. maddesi:İş bu sözleşme tarafların bütün kanuni ve akti haleflerini bağlar ve leh ve aleyhe hüküm doğurur. ALICI sözleşme konusu işi, makineleri ve doğacak haklarını SATICI’nın yazılı izni olmadan bir başkasına devir ve temlik edemez maddesine aykırı davrandığınızı ve sözleşmede bulunan makinaları Antalya’ya satarak hükmü ihlal ettiğinizi ve bununla ilgili olarak hakkınızda dava açılacağını, davanın avukatlık ücretleri dahil, harçlar ve giderlerinin tamamının tarafınıza yükleneceğinin,
3-) Kurulmuş olan tesisin kesilen faturalarından da anlaşılacağı üzere bir kısmi YATIRIM TEŞVİK kapsamında bir kısmı ise HİBE TEŞVİK kapsamında satılmış olduğundan ve teşviklerin 5 YIL SATILAMAZ bağlayıcı hükmüne aykırı davranarak, 5 yıllık süre dolmadan bu makinaları satmış olduğunuzdan dolayı ilgili kurumlara yazı ile durumun bildirileceğini ve kurumlardan tarafımıza yansıtılacak herhangi bir borç veya cezai işlemlerin tamamının tarafınıza yükleneceğini ve bu hususlardaki açıfacak davanın avukatlık ücretleri dahil tüm harçlar ve giderlerinin tarafınıza yükleneceğinin ihtar edildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili tarafından davaya konu edilen 10/03/2014 tarihli sözleşme kapsamında KDV alacağı ve sözleşme bedelinin vadeli ifasında temerrüt oluştuğundan vade farkı alacağının faizi ile birlikte tahsili talep edilmişse de; mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu ile talimat raporları uyarınca; tarafların incelenen ticari defter ve kayıtlarına göre; Davalı … – SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ ticari defterlerine göre; Davacı … İNŞ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. arasında ticari ilişki bulunmadığı tespit edilmiş yine dava dışı … … ile davacının incelenen ticari defter ve kayıtlarına göre dava dışı … … ile davacı arasında ticari ilişkinin varlığının tespit edildiği anlaşılmış olup davaya konu Satış Sözleşmesinin … İNŞ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. İle dava dışı … … … arasında şirketlerin kaşe ve imzası ile 10/03/2014 tarihinde düzenlenmiş olduğu, Davacı tarafından sunulan davaya konu irsaliyeli faturaların davacı şirket tarafından … TEKNİK-… … adına düzenlenmiş olduğu, sözleşme kapsamında davaya konu talepler nedeniyle … Noterliği 06/12/2018 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesinin tetkikinden; … İNŞ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Tarafından … İNŞAAT / … … muhatap alınarak ihtarname keşide edildiği görülmüş olup, yine … San. Ve Tic. Ltd. Şti. Ve … İnş-… …’in sicil kayıtları tetkik edilmiş, … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin faaliyet alanının nalburiye malzemeleri perakende satışı olduğu, … İnşaat-… …’in faaliyetinin Plastikten/PVC’den kapı, pencere, bunların kasaları, pervazları, kapı eşikleri vb imalatı olduğu her iki şirketin faaliyet alanlarının ve adreslerinin farklı olduğu ve bu haliyle organik bağın varlığından söz edilemeyeceği gözetilerek davalının iş bu davada taraf sıfatı bulunmadığı anlaşılmakla; davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:2019/12860 sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden kesilen 28/10/2019 tarihli 205 sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verildiği gözetilerek; davacı aleyhine arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 527,49 TL’den mahsup edilerek fazla yatırılan 446,79 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/05/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza