Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/75 E. 2020/334 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/202 Esas
KARAR NO : 2020/320

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/12/2018
KARAR TARİHİ : 14/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davalı … ‘nun Yeni Mah. … Sk.No:.. adresindeki ticarethanesine sağlanan enerji bedeline karşılık olan 11.01.2010 son ödeme tarihli elektrik tüketim fatura bedellerini ödemediğini, bedelin tahsili amacıyla İstanbul …İcra Müdürlüğünün 07.04.2016 tarihli …E. sayılı dosyasıyla borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, bocrçlu-davalının 05.05.2016 tarihli dilekçe ile iş bu icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, Davalının tüketmiş olduğu kaçak enerji bedelini ödemediği gibi yapılan icra takibine de itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu, davalı-borçlunun haksız itirazının iptali ile asıl alacağa uygulanacak %16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek %18 Katma Değer Vergisi ile birlikte takibin devamı ve davalının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi talep edilmiştir.
CEVAP; Davalı davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır ancak davalı asil duruşmadaki beyanında ”borç benim borcum değil, aboneside değilim, iş yerinden çıkarken borcumu ödemiştim” diyerek beyanda bulunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava: Abonelik sözleşmesine göre tahakkuk edilen fatura bedellerinin miktarının ne kadar olduğu ve fatura borcundan sorumlularının kimler olduğu görülmüştür.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün…Takip sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklının…A.ş. borçlunun … olduğu, 1.137,46 .-TL Enerji Bedeli, 1.267,59 TL Gecikmiş Gün Faizi, 228,15 TL Faizin KKDV’si toplam 2.633,20 TL’nin tahsili için 19/04/2016 tarihinde takip yapıldığı, takibe ve ferilerine borçlunun yapmış olduğu itiraz neticesinde takibin 29/03/2018 tarihinde durdurulmasına karar verildiği saptanmıştır. Davanın İİK 67. maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi Elektrik Mühendisi tarafından verilen 25/10/2019 tarihli bilirkişi kök raporunda, Sonuç olarak; şikayetçi…. PERAKENDE SATIŞ A.Ş tarafından sunulan bilgi ve belgelerin, kaçak elektrik tüketimi yapıldığı iddiasını destekleyen ve pekiştiren içerikte olmadığı, Davacı …SATIŞ A.Ş, kaçak elektrik tüketimi yapıldığına dair iddiasını sayaca müdahale olduğu yönündeki tespitine dayandırmasına rağmen, müdahale edildiği şüphesiyle işlem yapılan sayaca ilişkin dosyada herhangi bir laboratuvar incelemesi bilgisi ve belgesinin olmaması sebebiyle, kaçak elektrik tüketimi yapıldığına dair değerlendirmenin eldeki verilerle mümkün olmadığı, Dava konusu olayda kaçak elektrik tüketimi yapılmış olsaydı, 11.01.2010 son ödeme tarihi itibariyle ödenmesi gereken kaçak elektrik enerjisi bedelinin 1.137,46-TL ve 07.04.2016 takip tarihi itibariyle borç miktarının 2.618,73-TL olacağı, Ancak; eldeki verilerle kaçak elektrik kullanımı yapıldığına dair kanaate varılamayacağı için, davacı tarafın herhangi bir bedeli davalı taraftan talep edemeyeceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı tarafın itirazları doğrultusunda dosya ek rapor için bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi ek raporunda; İlgili Yönetmelik ve Kurul kararlarına göre kaçak elektrik tüketimi tespitinin öncelikle doğru bulgu ve belgelere dayandırılması gerektiği ve davacının kaçak elektrik tüketimi yapıldığına dair iddiasını sayaca müdahale olduğu yönündeki tespitine dayandırmasına rağmenr müdahale edildiği şüphesiyle işlem yapılan sayaca İlişkin dosyaya herhangi bir Laboratuvar incelemesi bilgisi ve belgesi sunamamış olmasının, davacı tarafın öne sürdüğü kaçak elektrik kullanımı yapıldığı yönündeki iddiasını dayanaksız bıraktığı kanaatine varıldığını, Bu nedenle dava konusu olayda kaçak elektrik tüketimi yapıldığı sonucuna varmanın eldeki verilerle mümkün olmadığına dair kök raporda verilen görüşte herhangi bir değişme olmadığını, Davalı tarafın kaçak elektrik kullanımı yapmadığı savunması bir yana, bahse konu adreste herhangi bir aboneliğinin dahi olmadığı savunmasını yapmışken, davacının kaçak elektrik kullanımı yapıldığı yönündeki İddiasını daha somut belgelerle desteklemesi beklenirdi. Bu yönde sayın Mahkeme tarafından da davacıdan bilgi ve belge istenmiş ancak, davacı tarafından herhangi bir bilgi belge sunulamamıştır. Bu nedenle. Mahkeme tarafından zaten istenmiş ancak davacı tarafından dosyaya sunulamamış bilgi ve belgelerin yeniden istenmesine de gerek görülmemediğini, Öte yandan; kaçak elektrik kullanımı yapılmadığı sonucuna varılmasına, müdahale olduğu şüphesiyle işlem yapılan sayaca ilişkin dosyada herhangi bir laboratuvar belgesi olmamasının dayanak gösterilmesinin tek başına yeterli olmayacağı akla gelebilir. Ancak burada dikkat çeken bir husus bulunmadığını, Davalı taraf ilgili adreste bir aboneliğinin olmadığını öne sürmüştür. Kaçak elektrik kullanımının periyodik sayaç değişimi sırasında tespit edildiği iddia edildiğine göre, bu tesisatta abonelik olduğu ve yasal şekilde tesis edilmiş sayacın rutin bir işfem olarak yeni bir sayaçla değiştirildiği esnada mevcut sayaca müdahale edildiğinin tespit edildiği anlaşılmalıdır. Oysa davacı tarafından Mahkemeye ilgili tesisata ilişkin bir abonelik sözleşmesi ve KW-TL tüketim ekstresi sunulamadıdı görülmektedir, Burada akla, ilgili tesisatta yasal olmayan şekilde sayaç tesis edildiği ve elektriğin kaçak olarak kullanrldığı akla gelebilir. Ancak davacı tarafın iddiası da bu yönde değildir. Dava konusu olayda kaçak elektrik tüketimi yapılmış olsaydı, 11.01.2010 son ödeme tarihi itibariyle ödenmesi gereken kaçak elektrik enerjisi bedelinin 1,137,46-TL ve 07.04.2016 takip tarihi itibariyle borç miktarının 2,$18r73-TL olacağına, Ancak; dava konusu olayda sadece kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağının tek başına kaçak elektrik tüketimi yapıldığı sonucuna varmaya yeterli olamayacağı, bu tespitin diğer bilgi ve belgelerle ispatlanması ve desteklenmesi gerektiği halde bu yönde sunulmuş bir bilgi beJge olmadığı için, kaçak elektrik tüketimi yapıldtğına dair kesin bir kanaate varılmasının mümkün olmadığı ve bu nedenle de davacı tarafın herhangi bir bedeli davalı taraftan talep edemeyeceğine, bu nedenle de icra takibinin durdurulmuş olmasının yerinde ve doğru bir karar olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı tarafın tacir mi, esnaf mı olduğuna dair esnaf ve sanatkarlar odası ile vergi dairesine yazılan müzekkereler neticesinde; …Odaları Birliği 08/03/2019 tarih ve 868 sayılı cevabi yazısında ilgilinin herhangi bir kaydının olmadığı ve gene…Vergi Dairesi Müdürlüğü ‘nün … sayı ve 04/03/2019 tarihli cevabi yazısında VUK’un 176 ve 177. Maddelerine göre tacir olarak değerlendirildiği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı tarafın Yeni Mah. … Sk. No:… adresindeki ticari işletmesinde kullandığı elektrik tüketimine karşı tahakkuk eden fatura borcunu ödemediği, Davacı … SATIŞ A.Ş, kaçak elektrik tüketimi yapıldığına dair iddiasını sayaca müdahale olduğu yönündeki tespitine dayandırmasına rağmen, müdahale edildiği şüphesiyle işlem yapılan sayaca ilişkin dosyada herhangi bir laboratuvar incelemesi bilgisi ve belgesinin olmaması sebebiyle, kaçak elektrik tüketimi yapıldığına dair değerlendirmenin eldeki verilerle mümkün olmadığı anlaşılmakla hüküm kurmaya elverişli nitelikteki mevzuata uygun bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan DAVANIN REDDİNE,
Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 54.40.-TL harçtan peşin alınan 44,97 .-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 9,43 .-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/07/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza