Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/644 E. 2021/713 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/644 Esas
KARAR NO : 2021/713
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 11/12/2020
KARAR TARİHİ : 04/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına davalı şirket tarafından “harici hat çekilerek kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğine dair” 19.08.2020 tarih ve H/… seri numaralı kaçak/usulsüz elektrik kullanımı tespit tutanağı düzenlendiğini, ardından davalı şirket tarafından tutanağa dayanılarak 21.08.2020 tarihli 55.898,74-TL bedelli kaçak tahakkuk faturası ile 21.08.2020
tarihli 6.417,82-TL bedelli kaçak ek tahakkuk faturası olmak üzere toplam 62.316,56-TL elektrik tüketim borcu tahakkuk ettirildiği, ardından ….İcra Müdürlüğünün 2020/… E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, kanuni süresinde itiraz edilmediği için takibin kesinleştiğini, somut uyuşmazlığa ilişkin tespit ve görüşlerini içeren ve H.M.K. m.293 hükmü uyarınca “uzman görüşü” olarak sunulan rapora göre müvekkil aleyhine olması gerekenden fazla kaçak elektrik tüketim borcu tahakkuk ettirildiğini, hal böyle olmakla müvekkilinin 55.898,74-TL bedelli faturanın 55.674,60-TL kısmından ve 6.417,82-TL bedelli faturanın ise tamamından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu … tüketim numaralı mahalde zabıt tarihi öncesinde davacı adına abonelik kaydı bulunduğu ve 27.08.2020 tarihinde söz konusu aboneliğin sonlandırıldığını, 19.08.2020 tarihinde müvekkili şirket personellerince yapılan kontrolde kaçak elektrik kullanımı yapıldığı tespitinde bulunularak davacı adına … numaralı tutanak düzenlendiğini, kaçak olarak kullanılan elektriğin sayaç harici bir kablo ile alınarak sayaçtan geçirilmeksizin tüketildiğinin tespit edildiğini, harici hatta bağlı cihazların gücünün 27.400 W olduğu tespit edildiğini, mevzuat hükümleri uyarınca 19.08.2020- 21.02.2020 tarihleri arası 180 gün x 27,4 kW x 8 saat= 39.456 kW/h karşılığı 55.898,74.-TL kaçak tahakkuku ile 21.02.2020- 21.01.2020 tarihleri arasında 31 gün x 27,4.kW x 8 saat= 6.795.kW/h karşılığı 6.417,82.-TL kaçak ek tahakkuku hesaplandığını, müvekkili şirket tarafından yapılan hesaplamaların yönetmeliğe uygun olduğunu, bu hesaplamalar yapılırken 0.6 diversite oranının hesaba dahil edilmeyeceğini, davacının iddialarını dayandırdığı uzman görüşünde yönetmeliğin yanlış yorumlanması sonucu hatalı değerlendirmelerde bulunulduğu belirtilmiş ve davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davanın; kaçak elektrik bedelinin tahsili amacıyla başlatılan … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı takip dosyasında kısmi borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, 03/12/2020 tarihli uzman görüş raporu, kaçak elektrik tespit ve tahakkuk dosyası, kaçak elektrik kullanımını gösterir videoyu havi CD, abonelik sözleşmesi, ….İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2020/… takip sayılı icra dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı aleyhine 63.963,71.-TL tutarındaki toplam alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan 03/12/2020 tarihli uzman raporunda; davalı şirket tarafından düzenlenen kaçak elektrik kullanım tespit tutanağının yasal prosedürü tamamlanmamış evrak niteliğinde olduğundan kaçak elektrik kullanımından söz edilemeyeceği, tutanak üzerindeki akım değerleri kullanılarak kurulu güç hesabı yapıldığı, tüketime esas süre için ilgili tesisatta sayaç okuması yapılan 18.08.2020 tarihi esas alınarak kaçak elektrik tüketim miktarı bulunduğu ve 224,14-TL tutarında fatura hesaplandığı ayrıca herhangi bir belge ve bulguya dayanmayan ek tahakkuk faturasının tamamının iptal edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Mahkememizce 22/12/2020 ara karar ile verilen ihtiyati tedbir kararının, teminatın yatırılmadığı da anlaşılarak, 05/04/2021 tarihli celsenin 5 nolu bendinde HMK 393/1 maddesi gereğince tedbirin uygulanması istenilmediğinden kendiliğinden kalktığının tespit edildiği görülmüştür.
Mahkememizce Elektrik Mühendisi bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda sonuç ve özetle; ” 1. Aksi kanıtlanmadıkça resmi ve geçerli belgelerden olan 19.08.2020 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağına göre, sayaçtan geçirilmeksizin ayrı bir hat çekilerek elektrik enerjisinin kullanıldığı ve bunun ilgili Yönetmelik hükümlerine göre kaçak elektrik kullanımı olarak nitelendirilmesi gerektiği kesin olarak anlaşılmış olmaktadır.
2. İlgili Yönetmelik hükümlerine göre, kaçak elektrik kullanımı tespiti halinde kullanım yerinin elektriğinin kesilerek, Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulması gerektiği halde dava
dosyasında, 19.08.2020 tarihli kaçak elektrik tüketimi tespitinden sonra Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğu gösteren herhangi bir belgeye rastlanmamıştır.
3. Kaçak elektrik tüketim miktarı hesabında, Yönetmeliğin ilgili hükümleri doğrultusunda, kaçak elektrik tüketiminin yapıldığı ayrı hat üzerinden beslenen cihazların kurulu güçlerinin toplamı kullanılarak kaçak elektrik tüketimi miktarı hesabı yapılmasının doğru ve geçerli hesaplama yöntemi olduğu, ayrı hattın enerjisi kesildikten sonra bu hattan beslenen cihazların kolaylıkla tespit edilebileceği bilindiği ve güç bilgileri verilen cihazlar fırın olarak işletilen işyerinde kullanıldığı varsayılabilecek cihazlar olduğu için zabıt tarihinde tespit edilen 27,4.-kW kurulu gücün doğru ve geçerli olarak kabul edilebileceği,
4. 19.08.2020 tarihli kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağında, ayrı bir hat çekilerek kaçak elektrik kullanıldığı açıkça tespit edilmişken, davacı tarafından dayanak olarak sunulan uzman görüşünde, Yönetmeliğin kaçak elektrik tüketimi olarak kabul edilen kullanım biçimlerinden olmasına rağmen, tutanaktaki tespite uymayan ölçü sistemine müdahale edilerek kaçak elektrik kullanılması halinin esas alınarak süre hesabı yapıldığı ve bunun da hatalı bir değerlendirme olduğu,
5. Davalı kurum … tarafından, kaçak elektrik tüketimi tahakkukuna ek olarak, ilgili Yönetmeliğe göre, başlangıç tarihi olarak belirlenen 21.01.2020 tarihinden kaçak elektrik tüketiminin başladığı
21.02.2020 tarihine kadar 31 gün üzerinden normal tüketim tahakkuku yapılmışsa da, Yönetmelik hükümlerinde doğru bulgu ve belgelerle tespit edilmesi koşuluyla, başlangıç tarihinden kaçak elektrik tüketiminin başladığı varsayılan tarihe kadar geriye dönük normal tüketim hesabı yapılabileceğinin hüküm altına alındığı, dolayısıyla dosyada davalı … tarafından normal tüketim miktarı hesabında başlangıç tarihi olarak verilen 21.01.2020 tarihinde Yönetmeliğin açık hükmüne göre kesme-bağlama, sayaç mühürleme veya bu tarihte tesisatta işlem yapıldığını gösteren bir belge olmadığı için, kaçak elektrik tüketimine ek olarak yapılan ek tüketim tahakkukunun geçerli olmadığı, 6. 19.08.2020 tarihli kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağına istinaden hesaplanan 39.456.-kWh kaçak elektrik tüketimi miktarının doğru hesaplanmış geçerli kaçak tüketim miktarı olduğu, 7. Yönetmeliğin kaçak elektrik tüketimi hesabında tüketimin yapıldığı varsayılan dönem birim fiyatlarının kullanılması gerektiği yönündeki hükmü gereği, 21.02.2020- 19.08.2020 tarihleri arası 180 gün üzerinden ilgili dönemdeki birim fiyatlarla normal tarifenin 1,5 katı üzerinden yapılan tahakkuk sonucu 21.08.2020 tarihli ve 31.08.2020 son ödeme tarihli fatura tutarı 54.910,85.-TL olarak hesaplanmıştır.
8. Sonuç olarak; Yargıtay kararları uyarınca aksi kanıtlanmadıkça resmi ve geçerli belgelerden olan 19.08.2020 tarihli tutanağa göre, ilgili adreste ayrı hat çekilerek elektrik enerjisi kullanıldığı ve
bunun da ilgili Yönetmelik hükümlerine göre kaçak elektrik kullanımı olarak nitelendirildiği açıkça anlaşılmakla, davalı … tarafının haklı olduğu davada, davacı …’ dan 31.08.2020 son ödeme tarihi itibariyle 54.910,85.-TL, alacaklı olduğu, alacak tutarının 13.10.2020 takip tarihi itibariyle 56.362,77.-TL ve davacı tarafın dava konusu icra takibinin bu kısmından sorumlu olduğu…” şeklinde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 02/06/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna ilişkin itirazlarını içerir dilekçe sunmuştur. Davacı vekili ise, 31/05/2021 tarihli bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını içerir dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Mahkememizce taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda dosyanın ek rapor düzenlenmek için bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiş, bilirkişi ek raporunda; “Yargıtay kararları uyarınca aksi kanıtlanmadıkça resmi ve geçerli belgelerden olan 19.08.2020 tarihli tutanağa göre, ilgili adreste ayrı hat çekilerek elektrik enerjisi kullanıldığı ve bunun da ilgili Yönetmelik hükümlerine göre kaçak elektrik kullanımı olarak nitelendirildiği açıkça anlaşılmakla, davalı … tarafının haklı olduğu davada, davacı …’ dan 31.08.2020 son ödeme tarihi itibariyle 54.910,85.-TL, alacaklı olduğu, alacak tutarının 13.10.2020 takip tarihi itibariyle 56.362,77.-TL ve davacı tarafın dava konusu icra takibinin bu kısmından sorumlu olduğu…” yönünde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 01/07/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını dosyaya sunmuştur. Davalı vekili de, 14/07/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi ek raporuna itiraz ve beyanlarını dosyaya sunmuştur.
Dosya kapsamında, davalı çalışanları tarafından 19/08/2020 tarihinde davacı ait fırın işyerinde kofradan direk hat çekilerek elektriğin kaçak olarak kullanıldığına ilişkin usulsüz elektrik kullanımı tespit tutanağının düzenlendiği, bu tespit tutanağına dayanılarak 55.898,74.-TL bedelli kaçak tahakkuk faturası ve 21/08/2020 tarihli 6.417,82.-TL bedelli kaçak ek tahakkuk faturası ile toplam 62.316,56.-TL kaçak elektrik tüketim borcunun tahakkuk ettirildiği, 19/8/2020 tarihli tespite istinaden geriye dönük 180 gün üzerinden kaçak elektrik tüketimi hesaplandığı ve tahakkuk ettirildiği, kaçak elektrik kullanımının başladığı varsayılan tarihten geriye dönük 31 gün üzerinden de ek tüketim tahakkuku hesaplandığı görülmüştür. Tahakkuk ettirilen faturaların ödenmemesi üzerine davalı kurum tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatılmıştır. Somut uyuşmazlığın dava konusu ticarethanede kaçak elektrik kullanımı olup olmadığının tespit edilmesi ve kullanım söz konusu ise hesaplama noktasında izlenecek yolun ne olduğuna ilişkin olduğu görülmüş, mahkememizce bu hususta Yüksek Elektrik Elektronik Mühendisi bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi raporunda; “Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili maddelerine
göre, ayrı bir hat çekilerek elektrik enerjisinin sayaçtan geçirilmeksizin kullanılmasının kaçak elektrik kullanımı olarak nitelendirildiği, kaçak elektrik hattının bağlandığı tesisatta bu hat üzerinden beslenen cihazların 27,4.-kW kurulu gücü kullanılarak, hesaplamada elektriğin kesildiği veya mühürleme işleminin yapıldığı tarihten kaçak kullanımın tespitinin yapıldığı güne kadarki sürenin esas alınarak, ayrı bir hat çekilerek elektrik kullanıldığı tespit edildiği için günlük 8 saatlik çalışma saati üzerinden en fazla 180 günlük tüketimin hesaplanması” gerektiği şeklinde görüş bildirmiştir.
Dosya kapsamından ayrı bir hat çekilerek elektrik enerjisinin sayaçtan geçirilmeksizin kullanılması ile davacı tarafından kaçak elektriğin kullanıldığı, davacı tarafın da kaçak elektrik tüketimi yapıldığı tespitine herhangi bir itirazının olmadığı, itirazın tüketim ve tahakkuk hesabına olduğu beyanlardan anlaşılmaktadır.
Buna göre; mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde ve alınan teknik bilirkişi raporu doğrultusunda; Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin kaçak elektrik tüketimi hesabında tüketimin yapıldığı varsayılan dönem birim fiyatlarının kullanılması gerektiği yönündeki hükmü gereği, 21/02/2020- 19/08/2020 tarihleri arası 180 gün üzerinden ilgili dönemdeki birim fiyatlarla normal tarifenin 1,5 katı üzerinden yapılan tahakkuk sonucu 21/08/2020 tarihli ve 31/08/2020 son ödeme tarihli fatura tutarı 54.910,85.-TL olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm bu delillerden ve dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere; her ne kadar davalı tarafından takip tarihi itibariyle 63.963,71.-TL icra takibi yapılması karşısında davacı tarafından mahkememize açılan işbu dava dosyasında toplam 62.092,42.-TL’lik faturalardan sorumlu tutulamayacağı talep edilmiş ise de; davacıya ait ticarethane ile ilgili davalı şirket tarafından “harici hat çekilerek kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğine dair” 19/08/2020 tarih ve … seri numaralı kaçak/usulsüz elektrik kullanımı tutanağın düzenlendiği, davacı tarafından usulsüz elektrik kullanımının olduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan bilimsel veri ve içeriğe sahip, denetime elverişli olduğu anlaşılan bilirkişi teknik raporuyla da tespit edilen hususlar, dosyaya sunulan deliller bir arada değerlendirilerek; resmi belge niteliğindeki tespit tutanağının aksinin ispatının dosyada mevcut deliller karşısında mümkün olmadığı, bu haliyle 19/08/2020 tarihli tutanağa göre, ilgili adreste ayrı hat çekilerek elektrik enerjisi kullanıldığı açıkça anlaşılmış olup bilirkişi raporunda hesap edildiği ve ilgili yönetmelik de dikkate alınarak davalı şirketin davacıdan 31/08/2020 son ödeme tarihi itibariyle 54.910,85.-TL alacaklı olduğu, davacı tarafın dava konusu icra takibinin bu kadarlık kısmından sorumlu tutulabileceği, kaldı ki aksinin davacı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla ve bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile davacıya, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 62.092,42.-TL borcun 7.181,57.-TL’sinden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen miktar yönünden her ne kadar kötüniyet tazminatı talep edilmiş ise de davalı tarafından tutulan tutanakların usulünce tutulup tutulmadığı yargılaması sırasında belirlendiğinden davalının kötüniyetinden söz edilemeyeceğinden davacı tarafın tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
-Davacıya, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 62.092,42.-TL borcun 7.181,57.-TL’sinden davacının DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TEPSİTİNE,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Kabul edilen miktar yönünden koşulları oluşmadığından davacı tarafın tazminat isteminin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 490,57.-TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 1.060,39- TL’nin mahsubu ile fazla yatırılan 569,81.-TL harcın kararın kesinleşmesini müteakip ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3- 4.080,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Kısmi red nedeniyle 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 100,75-TL , bir bilirkişi ücreti 800,00.-TL, 54,40-TL başvuru harcı, 7,80.-TL vekalet harcı, 490,57.-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.453,52.-TL yargılama giderinin red ve kabule göre taktiren 167,15.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye gider avansının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/10/2021

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır