Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/55 E. 2020/85 K. 03.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/55
KARAR NO : 2020/85

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/01/2020
KARAR TARİHİ : 03/02/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada dosya üzerinde yapılan incelemeler sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı …’ın kendisine ait olan İstanbul ili, Beyoğlu İlçesi, … Mah. … Sk.N… adresindeki arazisinde kendisinin müvekkiline vermiş olduğu talimatlar neticesinde yüklenici sıfatı ile 31/05/2016 tarihinde inşaat faaliyetlerine başladığını, bu faaliyetler sırasında müvekkilinin çalışmış olduğu taşeronlar ile sözleşmeleri ve bu taşeronlara iş gereği kesmiş olduğu faturalar ve bu faturalara karşılık yapmış olduğu ödemeler bulunduğunu, davalının taşeronlara kesilen bu faturalardan ve yapılan ödemelerden haberi bulunduğunu, bahsi geçen alacağın tamamının müvekkili firmanın yapmış olduğu masraflar olduğunu, emeğinin yani müvekkili firma tarafından gerçekleştirilen yüklenici ücretinin karşılığı olmadığını, yapılan görüşmelerden de olumlu bir sonuç alınmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 73.000,00.-TL tüm harcama alacağının en yüksek faizi ile birlikte ve şimdilik 5.000,00.-TL müteahhitlik/yüklenici alacağının en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir.
Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Mutlak ticari davalar tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer yasalarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır. Nispi ticari davalar ise, TTK’nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır.
Nispi ticari davadan söz edebilmek için iki koşulun bir arada olması gerekir. Birinci koşul her iki tarafın da tacir olması, ikinci koşul ise dava konusu uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasıdır. İş bu davada dayanak sözleşmenin her iki tarafın ticari şirket olmaması, davalının tacir olmaması nedeniyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir.
Davada ileri sürülen dava sebebine göre davalının tacir sıfatını taşımadığı , ticari işletmesi olmadığı ve yine taraflar arasındaki uyuşmazlığın da ticari nitelikte bulunmadığı açıktır. Davacı şirket ile davalı arasında yapılan hizmet sözleşmesi gereğince davacı şirketin yapmış olduğu ödemeler ve masraflara ilişkin alacakların tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı görülmekle; uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemelerinin görevli olmadığı kuşkusuzdur. Bu durumda davaya bakmaya Genel Mahkemeler görevlidir. Bu nedenle, yukarıda belirtilen yasa hükümleri ve açıklamalar uyarınca davada HMK 2 maddesi gereğince genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğunun gözetilerek davanın görev yönünden reddine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
-6100 Sayılı HMK. gereğince dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE,
-Görevli Mahkemenin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine,
-6100 Sayılı HMK.’nun 20. Maddesi uyarınca görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacı tarafın müracaatı halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
-6100 Sayılı HMK.’nun 20. Maddesi uyarınca görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacı tarafın müracaat etmemesi halinde davanın açılmamış sayılacağına,
-6100 Sayılı H.M.K.’ nun 331/2. Maddesi uyarınca yargılama giderlerinin (harç, mahkeme masrafları ve vekalet ücreti v.b.) görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 03/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır