Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/481 E. 2021/687 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/481 Esas
KARAR NO : 2021/687 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/10/2020
KARAR TARİHİ : 28/09/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile mal satımına dayalı cari hesap ilişkisi mevcut olduğu, davalıya en son satış tarihi 12.12.2019 olup bu tarihten sonra satış yapılmadığını, davacı müvekkilinin mal satışına karşılık kestiği faturalar davalı tarafından alınıp kabul edildiği halde 8.7.2020 tarihi itibari ile Davacı şirketin muavin kayıtlarına göre davalıdan toplam faturalara konu cari hesap alacağının 8.720,86 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafından borcun ödenmemesi üzerine … İcra Md. 2020/… E. Sayılı dosya ile icra takibine geçildiğini, davalının alacağa ve yetkiye itiraz ettiğini, 09.09.2020 tarihinde arabuluculuk toplantısında “anlaşma sağlanmadığı” ve bunun da tutanağını ibraz ettiğini belirterek, davalının haksız itirazının iptaline, alacağa 08.07.2020 takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; usule, yetkiye ve borca itiraz ederek, takip borçlusunun takip alacaklısına herhangi bir borcu bulunmadığını bu nedenle borcun tamamına itiraz ettiğini belirterek takibin durdurulmasını davacı yan aleyhine hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak ikame edilen davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri, ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlığın konusunun, taraflar arasındaki ticari alım satımdan kaynaklı fatura alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarının ne kadar olduğu taşıma işleri ücretine hangi tarafın katlanması gerektiği itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ve kötü niyet tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi,cevap dilekçesi, …. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosya aslı, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen … İcra Müdürlüğünün 2020/… sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı, davalı borçlu aleyhine 8.720,86-TL asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davalının yetki itirazının da TBK 89. Maddesi uyarınca para alacaklarında alacaklı ikametgah yeri de yetkili olduğundan reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi heyeti tarafından verilen 15/04/2021 tarihli raporda özet olarak; davacı şirket merkezinde yapılan yerinde incelenen davacı ticari defterlerinden açılış- kapanış tasdiki zorunlu olan yevmiye ve defter-i kebir defterlerinin 2019 Mali yılının açılış noter tasdikli olduğu ancak 2019 mali yılına ait yevmiye defterinin noter’den kapanış tasdikinin olmadığı, 2020 mali yılının e-defter üzerinden tutulduğu devamında envanter defterinin noter tasdikinin de süresinde yapıldığı görülmüş olup tüm defterlerin kendi içlerinde birbirini teyid ettiği, genel kabul görmüş muhasebe esas ve tekniğine uygun tutulduğu, defterlerin davacı lehine delil teşkil etmesi kararı Sayın Mahkemenin kararı olduğu, davacının davalıya hitaben düzenlediği 14.03.2018 tarih … numaralı 1.883,74 TL.’lik fatura ile 10.03.2010 tarihli … numaralı 126,88 TL.’lik faturaların davalı’nın hesaplarında olmadığı, davalının davacıya hitaben düzenlediği 27.09.2018 tarih … numaralı 425,73 TL.’lik fatura ile 10.09.2018 tarih … numaralı 1.697,09 TL.’lik fatura davacının davalıya düzenlediği faturaların “fiyat anlaşmalarından dolayı hatalı düzenlenmesinden kaynaklanan iade faturaları” olduğu ve davacının da kayıtlara almadığı, davacı ile davalı arasında imzalanan 25.08.2009 tarihli … sözleşmesi ile Davalı”nın ilgili sözleşmeye göre yaptığı ödemeleri “eksik ödenmiş gibi” davacı kendi cari hesaplarına 3.654,31 TL eksik kaydettiği tespit edilmiştir. Davacı’nın Davalı’dan sonuç olarak neticeten 4.954,35 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin incelenen davalı şirket merkezinde yapılan yerinde incelenen davalı ticari defterlerinden açılış- kapanış tasdiki zorunlu olan Yevmiye ve Defter-i Kebir defterlerinin e-defter üzerinden tutulduğu devamında Envanter Defterinin noter tasdikinin de süresinde yapıldığı görülmüş olup tüm defterlerin kendi içlerinde birbirini teyid ettiği, davalı lehine delil teşkil ettiği görülmüş, genel kabul görmüş muhasebe esas ve tekniğine uygun tutulduğu, defterlerin davalı lehine delil teşkil etmesi kararı Sayın Mahkemenin kararıdır. Davacının … İcra Müdürlüğünün 2020-… Esas sayılı icra takip tarihi itibari ile Davalıdan 4.954,35 TL. Alacaklı olduğu, bu alacağı takip tarihinden itibaren ticari faiz yürütülmesi ve davacının %19,5 oranında faiz, icra ve harç ve giderleri ve inkar tazminat hususunda takdirin mahkemede olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 22/04/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir. Davalı vekili 30/04/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Mahkememizden verilen ara karar gereğince tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda mevcut bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Bilirkişi heyeti ek raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Bilirkişi heyeti 30.07.2021 tarihli ek raporunda özetle; kök raporda hesaplanan davacı cari kalan alacak bakiyesi 4.954,35 TL tespit ve değerlendirmeleri değiştirecek nitelikte bir unsurun tespit edilemediğini, belirtmiştir. Davacı vekili 09/08/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi ek raporuna karşı beyan ve itirazlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir. Davalı vekili 13/08/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması, birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur.Somut uyuşmazlıkta; Mahkememizin 19/01/2021 günlü celsede 12/02/2021 tarihinde mahkeme kaleminde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, davacı ve davalı vekili inceleme gün ve saatinde hazır bulunarak her iki tarafça da mahkemeye sundukları ” yerinde inceleme” taleplerini yineledikleri görülmektedir. Taraflar arasında fatura düzenlendiği ve bir kısım fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin davalı tarafça delil de ibraz etmediği, davalının ve davacının tebellüğ ettiği faturalara süresi içerisinde itiraz ettiği yönünde bir beyan veya belge ibrazında bulunmadığı görülmektedir. Davacının 2020 yılına ait cari hesap bakiyeleri ve defter kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu ve borç bakiyesi verdiği, 2019 yılı yevmiye defterinin ise usulüne uygun kapanış onayı olmadığı için aleyhine değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 15.12.2017 tarihli taşıma sözleşmesi kapsamında tedarikçi konumundaki davacı şirket tarafından temin edilen ürünlerin teslimi davalı şirket tarafından sağlanacak lojistik hizmetle gerçekleştirileceği, ürünlerin … depolarından … mağazalarına sevk edileceği, sevkiyatların … (Toplu Çapraz Sevkiyat) Modeline göre gerçekleştirileceği, davacı tedarikçinin davalı …’nun satın almış olduğu ürünleri, paletli olarak tek sipariş ve tek irsaliye ile toplu şekilde kendisi ve/veya kendisinin yetkilendirdiği nakliye firması aracılığıyla masrafları kendisine ait olmak üzere … Depoya teslim edileceği, iş su sözleşmenin satın alma sözleşmesinin ayrılmaz parçası olduğu, çalışma modeline göre ürünlerin taşınacağı ve lojistik hizmet bedelinin davalı tarafından davacı tedarikçiye fatura edileceği ve bu bedelin davalı tarafından davacı tedarikçi şirketin alacağından doğrudan mahsup edilerek tahsil edileceği kararlaştırılmış, tarafların 2019 yılına ait cari hesap ekstreleri sunmasına karşın asıl ihtilafın ticari defter incelemesi neticesinde 2019 yılından önceki hesaplara kadar uzandığı,davacının davalıya hitaben düzenlediği 14.03.2018 tarih … numaralı 1.883,74 TL.’lik fatura ile 10.03.2010 tarihli … numaralı 126,88 TL.’lik faturaları davalının malları ve faturaları teslim almasına rağmen kayıtlarına işlemediği, davalının da davacıya hitaben düzenlediği 27.09.2018 tarih … numaralı 425,73 TL.’lik fatura ile 10.09.2018 tarih … numaralı 1.697,09 TL.’lik fatura davacının davalıya düzenlediği faturaların “fiyat anlaşmalarından dolayı hatalı düzenlenmesinden kaynaklanan iade faturaları” olduğu ve davacının da bu faturaları kayıtlarına almadığı, gene taraflar arasında mevcut dosyaya ibraz edilen 2017 yılında akdedilen sözleşme öncesi gene 25.08.2009 tarihli … sözleşmesinin de imzalandığı ve bu sözleşme uyarınca da taraf şirketlerin karşılıklı cari hesaplarının bulunduğu ve sözleşmenin 5. Maddesi uyarınca; “… Şirkete verdiği hizmetler karşılığı (madde 1-4) fatura edilmiş olan her ödenebilir tutarın %0,80’i oranında şirketten ücret alacaktır. Ücretin ödeme vadesi bağlantılı şirketler çıkarılmış olan faturalar ödendiği tarih itibarıyla gelmiş olacak ve tahsilat/ ödeme ile fatura edilmiş tutarlardan mahsup edilecektir.” şeklinde kararlaştırıldığı ve davalı tarafça yapılan ödemelerden 3.654,31 TL si kadarını davacı şirket kayıtlarına işlemediği anlaşılmıştır. Bilirkişi ek ve kök raporu göz önüne alındığında; davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle 4.954,35 -TL alacaklı olduğu bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Tarafların ticari şirket olması ve ticari faaliyetleri çerçevesindeki ücret talepleri ile birlikte 3095 sayılı kanunun 2/II maddesi uyarınca avans faiz talep edebilecekleri tespit edilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut olay bakımından da alacağın likit ve borçlu tarafından belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir. İİK 67/2 maddesi uyarınca şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı taleplerinin ise reddi gerekmiştir.
HUAK 18/A-(13) Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: 2020/… sayılı dosyasından arabulucuya 1320 TL tarife bedeli üzerinden kesilen arabulucuk giderlerinin de kabul red oranınca taraflara yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile;
… İcra Müdürlüğünün 2020/… E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 4.954,35 TL üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağın % 20’si oranında (990,87 TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
İcra takibine vaki itirazın bu şekilde iptali ile icranın DEVAMINA,
Şartları oluşmayan kötü niyet tazminat taleplerinin REDDİNE
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.748,51 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Alınması gereken 338,43 TL harcın peşin alınan 105,34 -TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 233,09-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranına göre 751,47 TL sinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranına göre 568,53 TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 105,34 -TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 58,00TL ile 3 Adet bilirkişi ücreti 1.600,00-TL, 54,40-TL başvuru harcı, 7,80.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.720,20-TL yargılama giderinin davacının haklı çıktığı oran itibari ile hesap edilen 979,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 407,80 TL yargılama giderinden davalının haklı çıktığı oran itibari ile hesap edilen 175,63 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır