Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/416 E. 2020/725 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/416 Esas
KARAR NO : 2020/725
DAVA : Tahkim (Hakem)
DAVA TARİHİ : 03/09/2020
KARAR TARİHİ : 19/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tahkim (Hakem) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP; davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı tarafın müvekkiline ait olan … Mah. … Cad. No: … Esenyurt/İstanbul adresinde 15/01/2016 başlangıç tarihli kira kontratı ile 12 yıl 6 ay süre ile kiralandığını, söz konusu kira kontratının feshi sebebiyle davalı ile aralarında bir uyuşmazlık meydana geldiğini, bu nedenle uyuşmazlığın çözümü için hukuki bir süreç başlayacağını, davalının tahkim şartının geçersizliği konusundaki beyanlarının yersin ve mesnetsiz olduğunu çünkü davalı ile aralarında oluşan uyuşmazlık sürecine ilişkin yargılamayı uzatmaya ve sürüncemede bırakmaya çalıştığını, oysaki kira sözleşmesinin 11. Maddesinin son derece açık ve kesin olduğunu, buna göre taraflar arasında bu sözleşmeden kaynaklı uyuşmazlıkların çözümünün öncelikle tahkim yolu ile olacağının kararlaştırıldığı gibi hakem kurulunun nasıl oluşturulacağının da açıkça kararlaştırıldığını dolayısıyla tahkim konusunda bu kadar açık ve kesin olan bir anlaşmaya rağmen tahkimin geçersizliğini iddia ederek hakem kurulunu oluşturmamak adına üye belirlememenin işi uzatmaya matuf ve hukuka aykırı bir iddia olduğunu belirterek açıklanan nedenler ile davalı ile yapmış oldukları sözleşmede kararlaştırılmış oldukları tahkim yolu ile ihtilafların çözümü hükmü gereğince sözleşmede kararlaştırıldığı gibi hakem kurulunu oluşturamadıklarını bu nedenle hakem kurulunun oluşturulmasına karar verilerek hakem kurulunun mahkememizce seçilmesine, yargılama gideri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili ile aralarında ” … Mah. … Cad. No: … Esenyurt /İstanbul adresindeki mecura ilişkin 15/01/2016 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, söz konusu sözleşmenin feshi ile taraflar arasında uyuşmazlık oluştuğunu , uyuşmazlığın çözümü için hakem atanmadığını ve bu suretle yargılamanın uzatıldığının iddia edildiğini ancak iş bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını , söz konusu hakem ataması istenen uyuşmazlıkta müvekkilinin davacılara her hangi bir borcu bulunmadığını bu hususun kendilerine … Noterliğinin 22/07/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile bildirilmediğini, uyuşmazlığa ilişkin itirazlarının bak kalmak kaydıyla bir an için uyuşmazlık olduğu kabul edilse bile bunun çözümünün sözleşmede yer alan tahkim yoluyla olmasının mümkün olmadığını belirterek açıklanan nedenler ile davacı tarafından müvekkili aleyhine açılan işbu haksız , kötü niyetli ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava: davacılar tarafından davalı aleyhine HMK ‘nın 416. Maddesi gereğince hakem kurulunun belirlenmesi istemi ile dava açılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen 15/01/2016 tarihli kira sözleşmesi davacıların davalıya göndermiş olduğu … Noterliğinin 27/07/2020 tarihli ihtarnamesi davalı tarafın davacılara göndermiş olduğu … Noterliğinin 07/08/2020 tarihli cevabi ihtarnamesi banka dekontları , tapu kayıtları davamızın delillerini oluşturmaktadır.
Toplanan delillerden de anlaşılacağı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık 15/01/2016 tarihli kira sözleşmesinin feshi nedeni ile meydana gelen uyuşmazlığın ne şekilde çözümleneceği noktasında toplanmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen bu kira sözleşmesinin 11. Maddesinde ” taraflara arasındaki ihtilafların çözümü, önceki tahkim yolu ile olacaktır. Tahkim heyeti 3 kişiden oluşacak ve birer üyesi taraflarca seçilecek, seçilen bu üyeler ise 3. Üyeyi seçecektir. Diğer konularda 6100 sayılı HMK ‘nın tahkime ilişkin hükümleri uygulanacaktır. Taraflar arasında iş bu sözleşmeden kaynaklanacak ihtilafların çözümünde İstanbul merkez mahkemeleri ve icra daireleri yetkili kılınmıştır.” düzenlemesi dikkate alındığında uyuşmazlığın tahkim yolu ile çözümlenmesi anlaşılmaktadır.
Davalı taraf mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunmuş ise de sözleşmenin 11. Maddesinde bu sözleşmeden kaynaklı uyuşmazlıklarda görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul merkez mahkemeleri olduğuna ilişkin düzenleme bulunduğundan yetki itirazına ilişkin talebi yerinde görülmemiştir. Yine davalı taraf davacıların bir kısmının sözleşmenin tarafı olmadığını ileri sürerek aktif dava ehliyeti itirazında bulunmuş ise de her ne kadar sözleşmede davacı olarak gösterilen … ve … Ltd . Şti lerinin bu gayrimenkulü … A.Ş den satın almış olduğu anlaşıldığından aktif dava ehliyetleri varlığı kabul edilmiş buna ilişkin davalı itirazları da yerinde görülmemiştir. Davanın esası yönünden yapılan değerlendirmede kira sözleşmesinin 11. Maddesinde tahkim şartının öncelikli olduğu işaret edilmektedir. Diğer bir ifadeyle mahkemece çözümleneceğine dair bir sonuca ulaşmak mümkün değildir.bu nedenler ile HMK’nın 416. Maddesinin 2. Fıkrasının c bendinde belirtildiği gibi tarafların hakem seçiminde anlaşamadıkları sonucuna varılarak açılan davanın kabulüne karar verilmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1 -Davacılar tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜNE ,
Bu sebeple taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için oluşturulacak hakem kurulunda, PROF. DR. … , DOÇ. DR. … , AV. … in hakem olarak TAYİNLERİNE,
2-Alınması gereken harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraf vekillerince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın, avansı yatıran tarafa karar kesinleştiğinde talep halinde iadesinenin yüzlerine karşı,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/11/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır