Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/40 E. 2020/802 K. 14.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
STANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/40 Esas
KARAR NO : 2020/802

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2020
KARAR TARİHİ : 14/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı şirketlerden …Hizmetleri’nin şubesi ve temsilcisi olduğu… Ltd. Şti. İle “Aplikasyon ve geliştirmeye yönelik ulaşım hizmetleri sağlama” işinde, teknolojik hizmet alımı için sözleşmeyi imzalayan, sözleşme hükümleri gereğince Türk Hukuk Sistemi’ne göre vergi yükümlüsü olan, sürücü ve müşteri tarafında yer alan, ulaşım hizmeti tedarikçisi ve araç sürücüsü gerçek kişi olduğunu, şirket ile akdedilen 10/08/2018 Tarihli hizmet sözleşmesi gereğince, davacılardan …’ın üzerine olan turizm şirketi adına,… Plakalı, sözleşme hükümleri gereğince 1.sınıf VIP haline getirilen, sözleşmenin tarafı olan, davacı …’ın işletme ve sürücülüğünde davalı şirketin sağlayacağı aplikasyon ve teknolojik hizmet ile davalı şirketin aplikasyon hizmetinin yaygınlaştırılması sureti ile sözleşme dışı 3.şahısların, ulaşım hizmetinden davalı şirketin belirleyeceği asgari fiyatlandırma üzerinden yararlanmaları sureti ile söz konusu VIP araçlarla ücretli seyahatlerinin sağlanması, verilecek ulaşım hizmeti neticesinde davalı şirket tarafından ücretlendirilip, bu ücretten davalı şirketin sözleşme gereğince elde edeceği gelirin, davacılar tarafından ödenmesi gereken vergilerin, hizmet sunumundaki iade ve benzeri ödemelerin, davalı şirketçe makbuz kesilmek sureti ile muhasebeleştirilip, kalan bedelin sözleşmede sürücü ve müşteri olarak addedilen tarafın hesabına yatırılması sureti ile müşteri ve sürücünün kazanç sahibi olması, davalı şirketin sözleşmenin tarafı olan müşteri ve sürücüler üzerinden ve 3.şahıs ulaşım hizmetinden faydalanacak kişiler üzerinden, bila bedel kendisi lehine reklam yapması, sunulan hizmetin yaygınlaştırılması, aksaklıkların giderilmesine yönelik ulaşım hizmeti tedarikçisi ve ulaşım hizmeti tedarikçisinin çalışanı ya da patronu sıfatına haiz, davacı tarafa ve bu hizmetin kullanılması taahhüdünü taşıyan davalı yana, sözleşmenin 13,1 maddesi hükmü gereğince, bağımsız yüklenici sıfatı yükleyen, yolcu taşımacılığı işine yönelik ticari iş niteliğindeki faaliyet olduğunu, taraflar arasında bu sözleşme akdedilmiş olmasına rağmen ve sözleşme gereğince davacı müvekkilleri tarafından, tüm yükümlülükler maddi ve manevi bedeller ödemek sureti ile yerine getirilmiş, sözleşme 10/07/2018 tarihinde yürürlüğe girip, aradaki ticari faaliyet devam ederken, sözleşmeden önceki hukuk kurallarıyla, sözleşme sırasındaki iç hukuk kuralları dikkate alındığında herhangi bir değişiklik olmamasına rağmen, 31/05/2019 tarihinde … tarafından sunulan, internet üzerinden aplikasyon hizmeti, herhangi bir bildirim yapılmadan durdurulmuş olduğu, bu güne kadar sözleşme gereğince hizmetin sürmesi gerekirken, halen hizmet alamadıklarından, ticari faaliyetleri sonlandığını, davalının herhangi bir gerekçe göstermeden, bildirim yapmadan 31/05/2019 tarihi itibariyle, 10/07/2018 tarihinde imzalanan sözleşme hükümleri gereğince sunması gereken internet üzerinden aplikasyon ve teknolojik bağı tek taraflı olarak sonlandırdığını, sözleşmeye ve hukuka aykırılık sebebi ile zarara uğrandığını, davacı … ile davacı …’ın, davalı yanca yapılan sözleşmede kendilerine yüklenen yükümlülükler sebebi ile dava konusu aracın temini, 1.sınıf, lüks, VIP hale getirilmesi için harcanan masraflar ile dava konusu aracın, sözleşmenin hukuken ve fiilen davalıya yüklenilen edimin yerine getirilmesi mümkün olmaması itibariyle doğan maddi zararlara ilişkin olarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile daha sonra bilirkişi tarafından tespit edilmek suretiyle şimdilik her iki davacı için de 1.000,00’er TL maddi tazminatın, davacıların, davalı şirketin sözleşme hükümleri gereğince tamamlanmasını talep ettiği ve davacı … tarafından tamamlanan tüm belgelere ve işlemlere dair masraflar yönünden, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile daha sonra bilirkişi tarafından tespit edilebilecek maddi zarara dair, şimdilik ayrı ayrı 1.000,00’er TL maddi tazminatın, davalı şirketin, sözleşmenin imzalandığı tarihten sonra, 30/05/2019 tarihinden itibaren edimini yerine getirmekten kaçınmış olması nedeni ile daha sonra bilirkişi tarafından tespit edilecek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik, davacı … ve hizmet tedarikçisi sıfatıyla turizm işletmesi sahibi olan …’ın kazanç kaybına dair ayrı ayrı 1.000,00’er TL maddi tazminatın, davalı şirketin haksız fiil niteliğinde, davacılar nezdinde yarattığı haklı beklentilerin yerine getirilmemiş olması, koruma yükümünün ihlal edilmiş olması, davalı şirketçe sözleşme konusunun haksız rekabet kapsamında, haksız fiil olduğunun başından beri bilinmiyor olmasının mümkün olmadığı, davalı şirketin davacıları kasıtlı olarak yanıltmak sureti ile böyle bir faaliyete dahil etmiş olduğu, güven sorumluluğuna aykırı hareketinin açık olduğu, bu nedenle de sözleşmenin yerine getirilememesinden kaynaklı olarak, davacılar tarafından yapılan yatırımlar sebebi ile davacıların, davalının haksız fiil niteliğindeki eylemi nedeniyle ticari itibar kaybına yol açıldığı, ağır borç yükü altında geçim sıkıntısına düşürüldükleri, bu hususun sosyal çevrelerinde zarara uğramalarına sebebiyet verdiği sabit olmakla, her iki davacı yönünden, uğranılan manevi zararların tazmini açısından ayrı ayrı 5,000,00’er TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; usule ve esasa ilişkin itiraz ve beyanlara geçmeden önce … uygulamasının işleyişine ilişkin bazı açıklamalar yapılmasında fayda mülahaza edildiğini, …uygulamasının özetle; ulaşım hizmeti sağlamaya yetkili kişiler (araç sahipleri) ile bu ulaşım hizmetinden faydalanmak isteyen yolcuların (… uygulaması kullanıcılarının) çevrimiçi (online) bir platformda bir araya getirilmesine hizmet ettiğini, başka bir ifadeyle, … taşımacılık faaliyeti yapmamakta, sadece bir teknolojik hizmet sunarak taşımanın taraflarının bir araya gelmesine çevrimiçi (online) olarak aracılık ettiğini, bu anlamda …in, BiTaksi, …gibi diğer birçok internet sitesi ve mobil uygulamadan bir farkı olmadığını, öncelikle usule mütedair itirazları incelenerek davacıların huzurda görülen davayı müvekkili şirket ve diğer davalı … International aleyhine ikame etmekte hukuki yararları bulunmadığından, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, davada müvekkili şirkete pasif husumet tevcih edilemeyeceğinden davanın usulden reddine, davacıların müvekkiline karşı herhangi bir nedenle aktif husumet ehliyetleri bulunmadığından davanın usulden reddine, tahkim ilk itirazı uyarınca davanın usulden reddine, mesnetsiz ve ispatlanamayan davanın esastan reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; davalının haksız fiil eylemleri sebebiyle davacının maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği, edecek ise miktarının ne olduğunun belirlenmesi noktalarında toplanmıştır.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmesi, sözleşme dosyası, fotoğraflar, dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizce 06/10/2020 tarihli ara karar gereğince ” Dosyanın davalı …yönünden tefriki ile ayrı bir esas numarasına kaydedilmesine, ” karar verilmiş, bu davalı yönünden mahkememiz …E. Sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine karar verilmiştir.
Davacı … ile dosyanın tefrikten önceki davalısı … arasında akdedilen 09/09/2015 son güncelleme tarihli Hizmet Sözleşmesi Sürücü Eki Anlaşması ve 16/09/2015 son güncelleme tarihli Hizmet Sözleşmesi incelendiğinde, davacının sürücü olarak, dosyanın tefrikten önceki davalısı … ise tedarikçi olarak anılacağı belirtilmiştir. Anlaşmanın giriş bölümünde … hizmetlerinin, yetkili bir ulaşım hizmetleri tedarikçisinin, … mobil uygulamasının yetkili bir kullanıcısından gelen ulaşım hizmetleri isteklerini talep etmesini almasını ve yerine getirmesine olanak sağladığı kararlaştırıldığı görülmektedir.
…’nin bu sözleşmedeki faaliyet kapsamı davacı …’a destek hizmeti sunmaktan ibaret olduğu belirtilmiş; bahse konu destek hizmetlerinin … INTERNATIONAL HOLDING BV’nin diğer ülkelerdeki destek ofisleri gibi verildiği belirlenmiştir. Bu durumda davacı, … INTERNATIONAL HOLDING BV’nin sözleşmede tanımlanan bağlı kuruluşu olan davalı … ‘ın da bu Anlaşmanın tarafı olduğu kabul edilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen Hizmet Sözleşmesinin 15. maddesinde uyuşmazlıkların çözümü yolunda;
“15. Uygulanacak Hukuk; Tahkim. Bu Sözleşmede aksi belirlenmediği takdirde bu Sözleşme kanunlar ihtilafına dair kurallar hariç olmak üzere münhasır şekilde Hollanda yasalarına tabidir ve onlara göre yorumlanır. 1980 tarihli, Malların Uluslararası Satışına dair Viyana Sözleşmesi (CIGS) geçerli değildir. Bu Sözleşmenin geçerliliği, yapısı ve uygulanabilirliği dâhil olmak üzere, ondan veya geniş anlamda onunla bağlantılı ya da ilişkili bir şekilde ortaya çıkan her türlü anlaşmazlık, uyuşmazlık veya ihtilaf öncelikle zorunlu olarak Uluslararası Ticaret Odası Arabuluculuk Kuralları (“…Arabuluculuk Kuralları”) kapsamında arabuluculuk sürecine tevdi edilir. Adı geçen ihtilafın belirtilen …Arabuluculuk Kuralları kapsamında İhtilafların Barış Yoluyla Halli isteğinin ibraz edilmesinden itibaren altmış (60) gün içinde halledilmemesi durumunda, söz konusu ihtilaf, münhasıran ve nihai olarak Uluslararası Ticaret Mahkemesi Tahkim Kuralları (“… Tahkim Kuralları”) kapsamında tahkim yoluyla çözüme kavuşturulur…. Kuralları Acil Durum Hakemi hükümleri hariç tutulmuştur. İhtilaf,… Kurallarına uygun olarak görevlendirilecek olan bir (1) hakem tarafından çözüme kavuşturulacaktır. Tahkim yeri Hollanda’nın Amsterdam kenti olacaktır. Tahkim dili İngilizce olacaktır. Taraflarca teslim edilen belgeler ve evraklar,…’ye yapılan ve ondan gelen yazışmalar, tek hakem tarafından verilen emirler ve tahkim kararları dâhil olmak üzere arabuluculuk ve tahkim süreçlerinin varlığı ve içeriği gizli kalır ve aşağıdaki durumlar dışında diğer tarafın yazılı izni olmadan başka üçüncü şahıslarla paylaşılamaz: (i) arabuluculuk ve tahkim süreçlerini gerçekleştirirken üçüncü şahsa ifşaat makul bir sebeple gerekliyse; (ii) üçüncü şahıs, bu Sözleşmede şart koşulan gizlilik zorunluluğunu koşulsuz olarak yazılı bir şekilde kabul ediyorsa. ” şeklinde kararlaştırılmıştır.
Tarafların sözleşme veya sözleşme dışı bir hukuki ilişkiden doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıkların tamamının veya bir kısmının çözümünü hakem veya hakem kuruluna bırakılması hususunda yaptıkları anlaşmalar tahkim sözleşmesi olarak adlandırılmakta olup yalnızca iki tarafın iradeleriyle tasarrufta bulunabilecekleri konularda tahkim sözleşmesi yapılabilir. İster bağımsız bir tahkim sözleşmesi şeklinde isterse bir tahkim şartı şaklinde yapılsın tahkim sözleşmesinin geçerliliği için aranan temel unsurlar geçerli bir tahkim iradesinin varlığı ve yazılı şekil şartıdır.
Tahkim anlaşması yazılı şekilde yapılır. Yazılı şekil şartının yerine getirilmiş sayılması için, tahkim anlaşmasının taraflarca imzalanmış yazılı bir belgeye veya taraflar arasında teati edilen mektup, telgraf, teleks, faks gibi bir iletişim aracına veya elektronik ortama geçirilmiş olması gerekir.
Yukarıda belirtildiği üzere sözleşme genel şartlarında tahkim şartının düzenlendiği, tüm yasal unsurların karar altına alındığı gibi esaslı unsurlarda herhangi bir eksiklik olmadığı, ayrıca tahkimde tespit edilen tüm hususların kanuna uygun olup herhangi bir aykırılık bulunmadığı değerlendirilmiştir. Netice olarak taraflar tarafından imzalanan tahkim şartının geçerli olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede tahkim ilk itirazının kabul gördüğü tartışmasızdır. Bu konuda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf da bulunmamaktadır.
HMK. 116. Maddesi delaletiyle HMK. 117. Maddesi gereğince tahkim ilk itirazı ön sorun olarak ele alınmış olup, tahkim yoluna başvurulmadan iş bu davanın açıldığı anlaşılmış olup davalının tahkim ilk itirazının kabulü ile davacının davasının usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-6100 Sayılı HMK ‘nın 413. Maddesi uyarınca tahkim itirazı sebebiyle HMK’nın 116/1-b bendi uyarınca uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözülmesi gerekeceğinden HMK’nın 413/1 maddesi gereğince davanın usulden REDDİNE,
2- 54,40.-TL harcın peşin alınan 273,24-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 218,84.-TL harcın DAVACIYA İADESİNE,
3-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.080,00.-TL ücret takdirine, bunun davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,

4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır