Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/361 E. 2021/371 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/361 Esas
KARAR NO:2021/371 Karar

DAVA:Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:12/08/2020
KARAR TARİHİ:20/04/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15/02/2019 tarihinde saat 05:00 sularında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı sayılı aracı ile … ili …. Sokak üzerinde aracını park etmek için geri manevra yapmak istediği esnada park halinde bulunan müvekkili …’e ait … plaka sayılı aracın ön tarafına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, bağımsız eksper … LTD.ŞTİ tarafından yapılan ekspertizde müvekkilinin aracında 8.850,38 TL hasar tespit edilmiş olduğunu, alınan ekspertiz hizmeti için 354,00 TL ödemiş olduğunu, ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak kabul edilmesi gerektiğini, ayrıca söz konusu araçta değer kaybı oluştuğunu, 12.06.2019 tarihinde davalıya ihtarname gönderildiğini davalı tarafından davacının gerçek zararının karşılanmadığını bu nedenler ile şimdilik 100,00 TL hasar ve 10,00 TL değer değer kaybının en yüksek temerrüt faizi ile birlikte tazmini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, … plakalı aracın …-… nolu 31.01.2019-31.01.2020 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta(Trafik) poliçesi ile davalı … şirketinde sigortalı olduğu, müvekkilinin dava konusu olay kapsamında … plakalı araç hasarının davacı tarafın 15.02.2019 tarihli kaza sonucu müvekkili şirkete müracaatı nedeniyle sigorta şirketi tarafından ….Şti.’ne yapılan ekspertiz neticesinde tespit edilen 4.500,00 TL tutarın 22.02.2019 tarihinde ödenmesi suretiyle zararı tazmin etmiş ve poliçeden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirmiş olduğunu dosya kapsamında kusur ve hasar tespitinin yapılması gerektiğini anlaşmalı tamirhane iskontosunun uygulanması gerektiğini ve KDV’den sorumlu olmadıklarını bu nedenlerle davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Uyuşmazlığın konusunun, maddi hasarlı trafik kazası neticesinde kusur oranının ve hasar miktarının ne kadar olduğu, KDV’ nin hasar miktarına dahil olup olmadığı tazminattan iskonto uygulanıp uygulanamayacağı, değer kaybının oluşup oluşmadığı, varsa miktarının ne kadar olduğu ekspertiz ücretinin talep edilip edilemeyeceği varsa ne kadar olduğu, temerrütün ne zaman gerçekleştiği faiz oranının ve miktarının ne kadar olduğu, noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce … Merkezi’ne yazılan yazıya cevap verilerek, … plakalı aracın 15/02/2019 tarihini kapsayan Trafik Sigortası, Poliçe ve hasar bilgisi, Kasko Poliçesi ve hasar bilgisi, ekspertiz rapor bilgisi, kaza tespit tutanağı bilgisi, ihtiyari mali mesuliyet sigortası ve Yeşil kart poliçe bilgileri sorgulanarak bilgilerinin gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; … plaka sayılı araç sürücüsü …’in %100 kusur oranı ile asli ve tam kusurlu olduğu, dava konusu kazanın … plaka sayılı aracın park halinde iken meydana gelmiş olması ve kural ihlali yapmamış olması nedeni ile kusursuz olduğu, dava konusu kazada bulunan … plakalı aracın …-… nolu 31.01.2019-31.01.2020 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta (Trafik) poliçesi ile davalı … şirketinde sigortalı olduğu ve kaza tarihinden poliçesinde Maddi araç başına 36.000,00 Teminatın bulunduğu dava konusu kazada … plakalı araç sürücüsü …’in %100 kusur oranı ile asli ve tam kusurlu olduğu tespit edilen hasar tutarının poliçe teminat limitleri içinde olduğunu, dava konusu kazalı araçta orjinal parçaların kullanılması ile KDV hariç, işçilik dahil 5.579,39 TL(iskonto hariç) hasar meydana gelmiş olduğunu, davalı … tarafından 4.500,00 TL ödeme yapılmış olduğundan davacının 5.579,39 TL-4.500,00 TL=1.079,39 TL bakiye hasar miktarı alacağının bulunduğunu, değer kaybının 2.000 TL civarında olacağı, yedek parça ve işçilik bedellerinin rayiç değerinde indirim, iskonto uygulanmasının doğru olmadığı orjinal parça değerlerinin ödenmesi gerektiği, hasar tespit raporunun oluşturulmasında alınan ekspertiz raporunun zorunlu bir hizmet olması nedeni ile ödenmesi gereken tazminatın sigortalı veya sigorta ettiren yasa sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişi tarafından atanan eksperin ücret ödenmesi de sigorta şirketi tarafından yapıldığını görüş ve kanaati bildirilmiştir. Bilirkişi heyet raporu tüm taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
ISLAH: Davacı vekili dava konusu hasar miktarına yönelik taleplerini 1.079,39 TL ye arttırdığını hasarın bedelinin tespiti için ödenen 354,00 TL eksper ücretinin ( TTK 1448/3 maddesi gereği sigortacı hasarın tespitine ilişkin masrafları ödemekle yükümlüdür) HMK 323/F gereğince yargılama gideri olarak davalı tarafından müvekkiline ödenmesi şeklinde taleplerini arttıklarını, ıslah dilekçelerinin kabulü ile dava dilekçesi ve iş bu dilekçe talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde dosyasında mevcut bilgi ve belgelerde belirtildiği üzere; belirsiz alacak davası davacının, davada talep edeceği miktarı veya değeri tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin objektif şekilde imkânsız olması ya da bunun kendisinden beklenememesi halinde mümkündür. Davacı dava tarihinde davanın miktarını tam ve kesin olarak biliyorsa veya bunu bilebilecek durumda ise, belirsiz alacak davası açılamaz.
Talep konusu açıkça taraflar arasında tartışmalıysa ya da açıkça belirli değilse açılan bir kısmi davada davacının hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir. Açılmış olan bir kısmi davada alacağın taraflar arasında tartışmalı olup olmadığı ya da açıkça belirli olup olmadığı davalının davaya vereceği cevapla anlaşılabilir. Nihayet hakim, ön inceleme aşamasında bu hususu tespit edebilir. Şayet, davalı davaya cevabında alacağı tartışmalı hale getirmişse artık, açılmış olan kısmi davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddedilmeyip işin esası hakkında hüküm kurulması gerekir (Pekcanıtez/Atalay/Özekes, Medeni Usul Hukuku, 11.bası,s.320-321) T.C.YARGITAY Hukuk Genel Kurulu ESAS NO: 2017/17-1099 KARAR NO : 2019/460 16.04.2019 T. içtihadı)
Bir alacak hakkında daha fazla miktar için tam dava açma imkanı bulunmasına rağmen, alacağın bir kesimi için açılan davaya kısmi dava denir. Bir davanın kısmi dava olarak nitelendirilebilmesi için, alacağın tümünün aynı hukuki ilişkiden doğmuş olması ve bu alacağın şimdilik bir kısmının dava edilmesi gerekir.
“(…) Davacı vekili fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000-TL talep ederek, kısmi dava açmıştır. Davacı tarafın iddiasına göre, araç davacının arkadaşının sevk ve idaresi sırasında meydana gelen kaza nedeniyle aracında oluşan hasar bedelini talep etmiştir. Buna göre, davacının iddiası ile araçta oluşan gerçek hasar bedeli ve aracın pert olup olmadığı kesin olarak belirlenebilmesi için yargılama yapılması gerekmektedir. Yukarıda anılan kanun hükümlerine göre, davacının kısmi dava açmasında hukuki yararın bulunduğunun kabul edilmesi gerekmektedir. Mahkemece, açıklanan nedenlerle işin esasına girilerek hüküm verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın usulden reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.” T.C.YARGITAY 17.Hukuk Dairesi ESAS NO:2015/17305 KARAR NO:2015/14311 17.12.2015 tarihli içtihadı uyarınca davacının fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik 100.00 TL hasar bedeli tazminatı ile 10,00 TL değer kaybı bedelinin davalıdan tahsil etmesi HMK: 109/1 ve 3. Fıkra uyarınca kısmı dava olarak nitelendirilmiştir.
15.02.2019 tarihinde saat:05:00 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile park halinde bulunan …’e … plaka sayılı aracın ön tarafına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır. Somut olayda; 15/02/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plaka sayılı araç sürücüsü …’in KTK 47/d, 67/a, 84/f-g-j bentlerindeki kuralları ihlal ettiğinden %100 kusur oranı ile asli ve tam kusurlu olduğu, dava konusu kazanın … plaka sayılı aracın park halinde iken meydana gelmiş olması ve kural ihlali yapmamış olması nedeni ile kusursuz olduğu, dava konusu kazada bulunan … plakalı aracın …-… nolu 31.01.2019-31.01.2020 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta (Trafik) poliçesi ile davalı … şirketinde sigortalı olduğu ve kaza tarihinden poliçesinde Maddi araç başına 36.000,00 Teminatın bulunduğu dava konusu kazada … plakalı araç sürücüsü …’in %100 kusur oranı ile asli ve tam kusurlu olduğu tespit edilen hasar tutarının poliçe teminat limitleri içinde olduğu, dava konusu kazalı araçta orjinal parçaların kullanılması ile KDV hariç, işçilik dahil 5.579,39 TL(iskonto hariç) hasar meydana gelmiş olduğu, Yargıtay 17. HD. 2015/14700 E. 2016/4229 K. Ve 04.04.2016 tarihli içtihadı uyarınca; “(…) 6762 sayılı TTK’nın 1283. maddesi hükmü uyarınca, sigortacı, sigorta ettiren veya sigortadan yararlananın uğradığı gerçek zararı tazminle yükümlü olup mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hasar bedeli tespit edilirken davalı … şirketiyle servis arasında yapılan anlaşma gereği olduğu belirtilen %10 iskonto esas alınarak yedek parça ve işçilik bedellerinin rayiç değerinde indirim uygulanması doğru değildir.” içtihadı uyarınca iskontosuz hasar miktarı değerlendirildiğinde davalı … tarafından 4.500,00 TL ödeme yapılmış olduğundan davacının 5.579,39 TL-4.500,00 TL=1.079,39 TL bakiye hasar miktarı alacağının bulunduğu, yedek parça ve işçilik bedellerinin rayiç değerinde indirim, iskonto uygulanmasının doğru olmadığı orjinal parça değerlerinin ödenmesi gerektiği, değer kaybının 2.000 TL civarında olabileceği anlaşılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1426. maddesi, “Sigortacı, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından, rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makul giderleri, bunlar faydasız kalmış olsalar bile, ödemek zorundadır.” şeklindedir. TTK’nun 1426. maddesinden kaynaklanan giderleri ödeme borcu, madde başlığından da anlaşılacağı üzere, sigortacının sigorta sözleşmesinden doğan borç ve yükümlülükleri arasında düzenlenmiştir. Bu nedenle davacı tarafından yaptırılan ekspertiz ücreti masrafından da sigorta şirketinin sorumlu olduğu, hasar tespit raporunun oluşturulmasında alınan ekspertiz raporunun zorunlu bir hizmet olması nedeni ile ödenmesi gereken tazminatın sigortalı veya sigorta ettiren yasa sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişi tarafından atanan eksperin ücret ödenmesi de sigorta şirketi tarafından yapılması gerektiği tespit edilmiştir. Bu doğrultuda; hüküm kurmaya elverişli ve bilimsel bilirkişi raporu ve dosyada toplanan tüm deliller doğrultusunda davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 100 TL hasar tazminatının temerrüt tarihi olan 22/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber, 969,39 TL hasar tazminatının ıslah tarihi olan 18/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber,10 TL değer kaybı alacağının temerrüt tarihi olan 22/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber , 354 TL ekspertiz ücretinin yargılama giderlerinden sayılarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak … Arabuluculuk Bürosu Arabuluculuk Dava Şartı Başvuru Dosya No: … Dosyasından arabulucu olarak atanan … ekte sunulan 1320 TL tarife bedeli üzerinden kesilen 08/09/2020 tarihli … sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. Davalı … aleyhine arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı tarafına açılan davanın KABULÜ ile;
Taleple bağlı kalınarak; 100 TL hasar tazminatının temerrüt tarihi olan 22/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
969,39 TL hasar tazminatının ıslah tarihi olan 18/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10 TL değer kaybı alacağının temerrüt tarihi olan 22/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
354 TL ekspertiz ücretinin yargılama giderlerinden sayılarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 1.079,39 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 73,73-TL harcın peşin alınan (54.40-TL Peşin harç+16,55 TL ıslah harcı olmak üzere) toplam alınan 70,95 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 2,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan (54.40-TL Peşin harç+16,55 TL ıslah harcı olmak üzere) toplam alınan 70,95 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 83,50 -TL ile 2 adet bilirkişi ücreti 1.200,00 -TL, 54,40 -TL başvuru harcı, 7,80 -TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.345,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır