Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/316 E. 2022/594 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/316 Esas
KARAR NO : 2022/594
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2020
KARAR TARİHİ : 03/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine aleyhine ….İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, … numaralı … Sigorta Poliçesi ile dava dışı sigortalı … Tic. Ltd. Şti’ye ait … Mah. … No:…/İstanbul adresindeki işletme binası içinde bulunan emtia kıymetlerinin teminat altına alındığını, Sigortalı İş Yerinin … Marka Alarm Sistemi ile korunduğunu, Sigortalı İşletmede 25.10.2019 tarihinde hırsızlık hadisesinin yaşanmasından 1 saat sonra fark edilerek polis ekiplerine bildirildiğini, 25.10.2019 tarihinde 07.03 sıralarında dava dışı sigortalı şirket yetkilisi Sinem Sanal’ın aranarak kamera kayıtlarının kontrol edilmesinin istendiğini, Şirket yetkilisinin kamera kayıtlarında bir olumsuzluk görmediğini, akabinde kayıtları geriye doğru sardığında 06.15 sularında iş yerinin arka kısmına beyaz renkli siyah camlı bir aracın yanaştığını, araçtan inen 4 kişinin sürgülü kapıyı kısa süre içinde açtığını, içeriye girerek çeşitli ebat ve markalarda oto lastiği ve aküyü geldikleri araca yükleyerek hızlıca uzaklaştıklarını tespit ettiğini, Yapılan incelemede sigortalı iş yerinde … Marka Alarmın bulunduğunu, olay esnasında kurulu vaziyette olduğunu, ancak hadiseden yaklaşık 45 dakika sonra alarm sinyali alındığını, sigortalı şirket tarafından yapılan ihbarın 07.03 sıralarında gerçekleştiğini, alarm sinyalleri detayının dilekçe ekinde sunulduğunu, Davalı şirketin özen yükümlülüğüne aykırı olarak hırsızlık hadisesini geç bildirdiğini, Ceza soruşturmasının … CBS 2019/… numaralı dosyada devam ettiğini, Sigortalıdan hasardan bir gün önceki stok emtia listesinin alındığını ve iş yerindeki tüm stoğun sayıldığını, Stok listesinde toplam 273 adet ürün olduğunu, sayım neticesinde toplam lastik ve akü sayısının 195 adet olduğunu, Bunların 13 tanesinin akü, kalan 182 tanesinin de çeşitli ebatlarda lastik olduğunu, bu nedenler ile, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava neticesinde alacaklarının imkansız hale gelmemesi adına davalı üzerine kayıtlı olması halinde tespit edilecek araç ve ve gayrimenkuller üzerine 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi adına ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulü ile yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; hırsızlığın meydana geldiği tarihte saat 07.02 ve 07.03′ de alarm sisteminin sorunsuz şekilde devrede olduğunu, müvekkili şirketin sistemde kayıtlı kullanıcılara eksiksiz olarak ve gecikmeden alarm bildiriminin yapıldığını, müvekkili şirket tarafından derhal polis yönlendirme yükümlülüğünün yerine getirildiğini, sinyal kayıtları, arama kayıtları ve aramaya ilişkin ses kayıtlarının bu iddialarını ispat ettiğini, dava dışı sigortalı firmaya ait kameranın saatinin hatalı olması bu hususun kamera kaydı ekran görüntüsü resminde açıkça gözükmesi ve sinyal kayıtlarıyla da açıkça ispat edildiğini, davacının dava dışı sigortalının uğramış olduğu zararı Türk Ticaret Kanunu ve ilgili yasal mevzuat hükümleri uyarınca ispat edemediğini, tüm bu hususlar göz önünde bulundurularak fazlaya ilişkin her türlü talepte bulunma haklarının saklı kalmak kaydı ile öncelikle yetkisizlik sebebiyle davanın usulden reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde esasa ilişkin olarak haksız ve hukuki mesnetten yoksun iş bu davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine, davacı taraf aleyhine %20′ den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… Cumhuriyet Başsavcılığı’ na müzekkere yazılarak, 2019/… Soruşturma numaralı dosyasında bulunan hırsızlık anını gösteren 25/10/2019 tarihli kamera görüntü kayıtlarının mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
… İlçe Emniyet Müdürlüğü’ ne müzekkere yazılarak, 2019/… olay nolu soruşturma evrakının mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ nün 2020/… Esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’ na müzekkere yazılarak, 2019/… soruşturma sayılı dosyasının mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
… Asliye ceza mahkemesi’ ne müzekkere yazılarak, dava dışı iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayına dair ceza dosyası celp edilerek incelenmiştir.
18/04/2022 tarihli ve 23/09/2021 tarihli iki adet bilirkişi kök rapor ve 13/12/2021 tarihli bilirkişi ek raporu alınmıştır.
GEREKÇE:
Dava; davanın davadışı sigortalı işyerinde meydana gelen hırsızlık dolayısıyla oluşan hasardan kimin sorumlu olduğu, hasar miktarının ne kadar olduğu, itirazın iptali ve icra inkar ve kötü niyet tazminat şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesine ilişkindir.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/19-2076 E. ve 2020/117 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
Somut olayda dava dışı iş yerinde hırsızlık meydana geldiği ve davacı sigorta şirketinin meydana gelen hırsızlık sebebi ile dava dışı sigortalıya tazminat ödediği hususunda ihtilaf yoktur. Taraflar arasındaki ihtilaf, hırsızlık olayında davalı tarafın kusurunun bulunup bulunmadığı ve davacının, dava dışı sigortalıya ödediği tazminatı davalıya rücu edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Dava dışı sigortalı ile davalı arasındaki sözleşme ile 5188 sayılı Özel Güvenlik Kanunu ve ilgili mevzuat incelendiğinde davalının yükümlülüğü, meydana gelen hırsızlık olayında gelen sinyaller sonucu ilgili birimlere ihbarda bulunmaktan ibarettir. Mahkememize sunulan 23/09/2021 ve 18/04/2022 tarihli bilirkişi raporları uyarınca teknik yönden yapılan inceleme sonucunda davalının sözleşme ve mevzuat gereği üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği, alarm geldiği anda makul süre içerisinde ilgili birimlere ihbarda bulunduğu tespit edilmiştir. Davacı sigorta şirketi her ne kadar kameraların mülkiyetinin davalı tarafta olduğundan bahisle kameraların incelenmesini talep etmiş ise de, kameralarda meydana gelen saat farklarının dava dışı sigortalı tarafından fark edilebilecek bir husus olması, bu konuda davalı şirkete yapılan herhangi bir ihtarın bulunmaması sebebi ile kameraların incelenmesi talebi mahkememizce yerinde görülmemiştir. 18/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda da kameraların saatinin güncel olmamasının nedeni internetin olmaması, ana kart pilinin zayıf olması veya pilin bitmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca kamera saatinin dava dışı sigortalı tarafından ayarlanabileceği rapor edilmiştir. Tüm bunlar dava dışı sigortalının sorumluluğunda olup, kameraların saatinin güncel olmamasında davalı tarafa atfedilebilecek bir kusur bulunmamaktadır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, dava dışı sigortalının iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayında davalının herhangi bir kusurunun bulunmaması sebebi ile davacı sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın davalıya rücu edilemeyeceği kanaati ile davanın reddine ve davacının başlattığı takipte ve işbu davada kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatının REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 642,72.-TL mahsubu ile kalan bakiye 562,02.-TL ‘nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı vekili tarafından yapılan 7,80.-TL vekalet harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinden bırakılmasına,
8-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır