Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/236 E. 2023/451 K. 19.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/236 Esas
KARAR NO : 2023/451
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/06/2020
KARAR TARİHİ : 19/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ün 16/10/2018 tarihinde sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile seyir halinde iken, … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın müvekkilinin motosikletine çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında ağır şekilde yaralandığını, kaza tespit tutanağına göre … ’ın asli kusurlu olduğu beyanla; müvekkilinin ekonomik durumu dikkate alınarak öncelikle adli yardım talebinin kabulüne, yargılama sonucunda davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6100 sayılı yasanın 107. Maddesi uyarınca toplanacak delillere göre, trafik kazası sonucunda oluşan cismani zararlar nedeniyle belirlenecek maddi tazminatın davalı … şirketinin temerrüde düştüğü tarihten işleyecek faizi ile birlikte şimdilik geçici iş göremezlik tazminatı için 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı için 50,00 TL ve davalı şahıs yönünden manevi tazminat için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 100,00 TL maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminat talebinin kabulüne, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddiasının aksine ortada kesinleşmiş ceza/mahkumiyet kararının mevcut olmadığını, dava konusu olayda taraflar ve idare ettikleri taşıtlar arasında çarpma veya temas olmadığını, davacının kendi ikrar ettiği üzere hızlı ve frenleri tutmadığı için refüje çarparak yaralandığını, müvekkilinin sigorta poliçesinin buluduğu … Sigorta Şirketine ihbarı talepleri olduğunu beyanla; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce müvekkili sigorta şirketine başvuru yapılmadığı, dava şartı noksanlığı nedeniyle dava usulden reddi gerektiği, Davacı tarafın 16.10.2018 tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazasında yaralanarak vücut fonksiyonunu kaybettiğinden bahisle uğradığı maluliyet zararının … Plakalı aracın müvekkil şirket nezdindeki Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesinden tazminini talep ettiğini, … Plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde … nolu 07.12.2017-2018 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, Müvekkili şirketin poliçe sebebiyle sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğu, Yaralanma ve ölümlerde poliçe kişi başına azami teminatı : 360.000-TL olduğunu, davacının maluliyet iddiası ispata muhtaç olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, var ise kusur oranı konusunda uzman bilirkişi marifeti ile belirlenmesi gerektiğini beyanla;davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Poliçe ve hasar dosyası örneği, SGK müzekkere cevabı, tedavi evrakları, arabuluculuk son tutanak örneğinin dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
… Polis Merkezi Amirliğine yazılan müzekkere cevabında davacıya ait sosyo ekonomik durum araştırmasına ilişkin işlem yapılamadığına dair tutulan tutanağın gönderildiği görülmüştür.
…. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/… Esas sayılı dosyasının bir örneğinin gönderilmiş olduğu görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesinden maluliyet hususunda rapor aldırılmış olup, davacının tüm vücut engellilik oranının %7 olduğu, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği yönünde rapor düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesinden kusur hususunda rapor aldırılmış olup, davalı sürücü …’ın %50 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’ün %50 oranda kusurlu olduğu yönünden rapor düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince aktüer bilirkişisinden rapor aldırılmış olup, raporda sonuç ve özet olarak; Davalı …. ya da dava dışı SGK tarafından davacı … ‘e Geçici ve Sürekli İş Göremezlik Zararı yönünden ödeme yapılmadığı, davacının Geçici ve Sürekli İş Göremezlik Zararlarından yapılan ödeme kaynaklı herhangi bir tenzil yapılmadığı,
Davacı … ‘in hesaplanan; Geçici İş Göremezlik zararının 8.605,51 TL olduğu, kaza tarihi itibariyle Kişi Başı Tedavi ve Sağlık Giderleri Teminatı Limitinin 360.000,00 TL, teminat limiti aşan zararının olmadığı,
Sürekli İş Göremezlik zararının 101.465,81 TL olduğu, kaza tarihi itibariyle Kişi Başı Ölüm ve Sakatlanma Tazminatı Limitinin 360.000,00 TL, teminat limiti aşan zararının olmadığı yönünde rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Mahkememizin 20/03/2023 tarihli celsesinin 2 nolu ara kararı gereğince dosyanın bilirkişi …’ya tevdi ile 2023 yılı asgari ücret oranlarına göre ek rapor hazırlanmasının istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi 29/03/2023 tarihli ek raporunda sonuç ve özet olarak;
Pasif Dönemde eski adıyla AGİ ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnası Hariç Asgari Ücrete Göre 154.411,85 TL olduğu, Yargıtay kararlarına istinaden kaza tarihi itibariyle Sürekli İş Göremezlik zararının karşılanacağı Kişi Başı Ölüm ve Sakatlanma Tazminatı Limitinin 360.000,00 TL olduğu, teminat limiti aşan zararının olmadığı,
Pasif Dönemde eski adıyla AGİ ‘ye karşılık gelen Vergi Asgari Ücrete Göre 162.520,80 TL olduğu, Yargıtay kararlarına istinaden kaza tarihi itibariyle Sürekli İş Göremezlik zararının karşılanacağı Kişi Başı Ölüm ve Sakatlanma Tazminatı Limitinin 360.000,00 TL olduğu, teminat limiti aşan zararının olmadığı yönünde ek rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 31/05/2023 tarihli talep arttırım dilekçesi ile 8.605,51 TL geçici iş göremezlik, 162.520,80 Tl sürekli iş göremezlik olmak üzere maddi tazminat talebini 171.126,31 TL olarak arttırdığı, davalı şahıs yönünden 30.000,00 TL manevi tazminat talebi olduğunu yinelediği görülmüş olup, talep arttırım dilekçesinin karşı taraflara tebliğ edildiği, tamamlama harcının yatırıldığı görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Trafik kazaları nedeniyle maddi ve manevi tazminat talepleri asıl olarak haksız fiil sorumluluğuna dayanır. TBK md. 49’a göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar gören karşı tarafın kusurunu ve zarara uğradığını ispat yükü altındadır.
KTK md. 85 ve 88 uyarınca trafik kazası sonucu meydana gelen kazadan aracın işleteni veya aracın bağlı bulunduğu işletmenin sahibi de müştereken ve müteselsilen sorumludur. İşleten veya aracın bağlı bulunduğu işletmenin sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusursuz olması ve kazanın araçtaki bir bozukluktan meydana gelmemesi şartıyla, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya 3. kişinin ağır kusurundan kaynaklandığını ispat ederek sorumluluktan kurtulur. Hem TBK md. 52 hem de KTK md.86/2 uyarınca kazada zarar görenin de kusurunun bulunması halinde tazminat miktarından indirim yapılması gerekir.
TBK md. 54 uyarınca bedensel zarar halinde tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar zarar olarak tazmin edilir.
Zarar gören TBK md. 56 uyarınca manevi tazminat talep edebilir. Manevi tazminatın niteliği konusunda doktrinde tatmin görüşü hâkimdir. Bu görüşe göre manevi tazminat, zararın telafi edilmesini veya zarar verenin cezalandırılmasını değil, zarar görende, uğramış olduğu manevi zararı, acı ve üzüntülerini dindirecek veya hiç olmazsa hafifletip azaltacak bir tatmin fonksiyonu görmektedir.
Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına göre manevi tazminat miktarının belirlenmesinde paranın değeri gözetilmeli; zarar gören açısından zenginleşmeye sebep olmayacak, aynı zamanda da sadaka vasfında bir tazminat miktarı belirlenmemelidir. Bunun yanında diğer tarafın da ekonomik olarak mahvına sebep olunmaması gerekir.
Trafik kazasından doğan tazminat davalarında 2 ve 10 yıllık zamanaşımı süreleri uygulanır. Ancak fiilin cezayı gerektirmesi durumunda, ceza kanununda daha uzun bir zamanaşımı süresinin öngörülmesi şartıyla, bu süre uygulanır.
Dava konusu trafik kazası 16/10/2018 tarihinde meydana gelmiştir. Davacı, … plakalı aracın sürücüsü; Davalı … plakalı aracın sürücüsü ve Davalı … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısıdır.
Tarafların kusur durumlarının araştırılmasında davacı ve davalı sürücünün %50-50 kusurlarının bulunduğu tespit edilmiştir. … ASCM 2019/… Esas sayılı dosya ile yapılan ceza yargılamasında da davacının asli, davalının tali kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Kaza tarihi itibariyle esas alınan Özürlülük Ölçütü Yönetmeliği hükümleri uyarınca hazırlanan maluliyet raporunda davacının, %7 oranında maluliyetinin ve 9 aya kadar iyileşme süresinin bulunduğu tespit edilmiştir. Tazminat hesaplamasında davacı vekilinin 08/12/2022 tarihli dilekçesinde asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamanın kabul edildiği bildirilmiştir. 29/03/2023 tarihli aktüer bilirkişi raporunda güncel ekonomik verilerin esas alındığı, hesaplama yöntemlerinin doğru olduğu ve raporun denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır. … BAM … HD 2022/… Esas ve 2023/… Karar sayılı ilamı ile “Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücretin, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığı olduğu, ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif dönem (devre) zararının hesaplanmasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira, asgari geçim indirimi (AGİ), ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemez (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 05/02/2019 tarih, 2016/2455 E. ve 2019/1005 K. sayılı kararı).” şeklinde karar vererek, pasif devre tazminat hesaplarında aginin ücrete dahil edilmemesi gerektiğini belirtmiştir. Dolayısıyla agi hariç tutularak hesap yapılması usul ve yasaya uygundur. Bu doğrultuda davacının 8.605,51 TL geçici, 154.411,85 TL sürekli iş göremezlik zararının bulunduğu hesaplanmıştır.
Davacının dava açmadan önce davalı … şirketine başvuruda bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılsa da, dava dilekçesinin ekinde başvuru tarihine ilişkin evraklar bulunmamaktadır. Davacı, davalı … şirketine gönderilen mail görüntülerini, delillerini sunması için verilen süre sona erdikten sonra mahkemeye bildirmiştir. HMK md. 139 ve 141 hükmü gözetilerek davacının sonradan sunduğu deliller hükme esas alınmamış ve davalı … şirketinin dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebinin değerlendirilmesinde; davacının muhasebeci olduğu, davalının sigortalı çalışma kaydının bulunmadığı, tarafların kusur oranları, davacının maluliyet oranı ve paranın alım gücü gözetilerek 15.000,00 TL manevi tazminat miktarının makul ve hakkaniyetli olduğu kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan sebeplerle davanın maddi ve manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmolunan bedellere davalı … şirketi yönünden dava, diğer davalı yönünden kaza tarihinden itibaren faiz işletilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1)DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
-8.605,51 TL geçici iş göremezlik ve 154.411,85 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 163.017,36 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; bu bedele Davalı … yönünden dava (16/06/2020), diğer Davalı … yönünden kaza (16/10/2018) tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
-15.000,00 TL manevi tazminatın kaza (16/10/2018) tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2)Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 12.160,36-TL harçtan daha önceden ödenen 102,80 TL peşin harç ile 584,15 TL tamamlama harcı toplamı 686,95‬-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 11.473,41‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Maddi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 25.452,60-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Maddi tazminat yönünden; Davalı …. kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 8.108,95-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …. verilmesine,
5-Manevi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin Davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden; Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 102,80 TL Peşin/nisbi Harcı, 584,15-TL Tamamlama Harcı, olmak üzere toplam 741,35-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan; 2.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 349,25‬-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.349,25-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 2.079,32-TL lik kısmanın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.360,00.-TL arabuluculuk ücretinin ret ve kabul oranına göre 1.203,74-TL’sinin davalılardan, 156,26-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır