Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/225 E. 2021/529 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/225 Esas
KARAR NO : 2021/529
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 21/05/2020
KARAR TARİHİ : 28/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından 02/07/2018 tarihinde “Avcılar İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, No: ” adresinde yapılan çalışma esnasında müvekkili şirket enerji dağıtım altyapısına hasar verildiğini, meydana gelen hasar ve enerji kesintisinin onarımın yapıldığı ve bu hasarın giderilmesinde kullanılan malzeme, montaj ve işçilik gibi bedellerin zarar verenden tahsil edilmesi amacıyla KDV dahil toplam 1.278,94-TL borcun davalı yana tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından yine 02/07/2018 tarihinde “Fatih İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, No: … ” adresinde yapılan çalışma esnasında müvekkili şirket enerji dağıtım altyapısına hasar verildiğini, meydana gelen hasar ve enerji kesintisinin onarımın yapıldığı ve bu hasarın giderilmesinde kullanılan malzeme, montaj ve işçilik gibi bedellerin zarar verenden tahsil edilmesi amacıyla KDV dahil toplam 1.632,51-TL borcun davalı yana tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine 2.911,45-TL hasar bedeli, 98,35-TL gecikmiş gün faizi olmak üzere toplam 3.009,80-.TL’nin tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiğini, bu itirazın haksız ve dayanaksız olduğunu, icra takibine yapmış olduğu haksız ve yersizi itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu yerlerde müvekkili tarafından değil, dava dışı … İnş. Ve Tic. A.ş. … İnş. Turizm Tic. Ltd. Şti İş Ortaklığı ve yine dava dışı … İnş. San. Ve Tic. A.ş.& … İnş. Taah. Ve Tic. A.Ş. tarafından çalışma yapıldığı ve müvekkilinin ilgili kanunlar gereği işveren sıfatı olmadığını, müvekkilleri ile yüklenicileri arasında işlerin yapılması amacıyla istisna akdi çerçevesinde yapıldığını, sözleşme gereği yüklenicilerin kendi hesabına ve idareden bağımsız olarak iş yapmayı üstlendiklerini, bu nedenle iş bu dava konusu yerlerde diğer şirketlerin iş sırasında başkalarına zarar vermişse bile bundan bizzat kendisinin sorumlu olduğunu, bağımlılık ilişkisi bulunmadığından idarenin sorumlu tutulamayacağının Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarından olduğunu, müvekkilinin işlerini işin gereği ve teknolojik nedenlerle sahasında uzman kişilere (gerçek veya tüzel kişi) eser sözleşmesi kapsamında ihale yaptığını, dava konusu olayda da sahasında uzman olan şirkete işi ihale ile tümüyle verdiğini, müvekkilinin affı kabil bir husumet olmadığını, idarenin işi müteahhit firmaya ihale ettikten sonra müteahhit firma çalışanlarını seçme ve kontrol etme ve onlara talimat verme yetkisi olmadığını, dolayısıyla yüklenicinin vermiş olduğu zararlardan da sorumlu tutulabilmesinin hukuken mümkün olmadığını, müvekkilinin ilgili dairesinden gelen 19.06.2020 tarihli yazıda ‘… Mahallesi, … Sokak no: … adresinde … İnşaat ve Tic. A.Ş. + … İnş. Tur. Tic. Ltd. Şti. iş ortaklığı tarafından su arızası çalışması yapılmış olup ilgili evraklar ekte gönderilmektedir’ denildiğini, diğer hasar için ilgili dairesinden gelen 18.06.2020 tarihli yazıda ‘Konu ilgili yapılan tetkiklerde söz konusu adresteki çalışmanın “2018 yılı … Avrupa … … işi (4) yüklenicisi sorumlu … İnş. San. ve Tic. A.Ş. + … Tic. A.Ş. iş ortaklığı tarafından yapıldığı tespit edilmiş ve gerekli ödemelerin İlgİ(b) yazımız doğrultusunda İdaremiz Mali Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından 06.7 7.2019 tarihinde … nolu fişle alacaklarından mahsup edilerek yapıldığıé tespit denildiğini, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiğini, yani davacıya ait altyapı tesislerinin, projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediğinin araştırılarak, gerekirse projelerinin de getirtilerek yerinde kazı yapılmak suretiyle incelenmesi gerektiğini ve davanın esastan ve husumetten reddine, alacağa yasal faiz uygulanmasına karar verilmesine, … İnş. Ve Tic. A.Ş.& … Tic. Ltd. Şti İş Ortaklığı ve … İnş. San. Ve Tic. A.Ş.’ye dava dilekçesinin tebliğe çıkartılması ve davanın ihbar edilmesine karar verilmesini talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; davanın alt yapı kazı çalışmaları esnasında davalı kurumca davacı kuruma ait tesislere zarar verilip verilmediği, zarar verilmiş ise hasar miktarının ne kadar olduğu, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi hususlarında toplandığı görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, Arabuluculuk Son Tutanağı, … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
… İcra Dairesi’nin 2018/… takip sayılı icra dosyasının incelenmesinde, davacı …tarafından davalı … aleyhine 3.009,80.-TL tutarındaki toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından 10/07/2020 tarihli dilekçesi ile, davanın … İnş. Ve Tic. A.ş. Ve … Tic. Ltd. Şti İş Ortaklığı ve yine dava dışı … İnş. San. Ve Tic. A.ş.& … Ve Tic. A.Ş’ye ihbar edilmesini talep etmesi üzerine, mahkememizce ihbar dilekçesi iki şirkete de tebliğ edilmiştir.
… İnş. San. Ve Tic. A.ş.& … İnş. Asfalt Taah. Ve Tic. A.Ş ihbar olunan vekili 07/01/2021 tarihli dilekçe ile cevaplarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
… ve … İşletme Müdürlüğü Hizmet Alım Sözleşmesi örneği, Hasar Tespit Tutanakları, Hasar Keşif Belgeleri, Hasar Hesap Cetvelleri, Hizmet Alım Sözleşmesi, Dağıtım Tesislerine verilen Hasar Tespit Tutanağı Formu, Hasar Tespit Tutanağında Kullanılan Malzeme Formu, İş Görev Emri Formu, Tranşe Arıza Formu, çıkış bonosu örnekleri ve davaya konu yerde çekilen fotoğrafın dosyamız arasında olduğu görüldü.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası 20/01/2021 tarihli düzenlenen bilirkişi raporunda sonuç ve özetle;
“Davacı … tarafı, her ikisi de 02.07.2018 tarihli, iki ayrı noktadaki elektrik kesintisine sebep olan enerji dağıtım alt yapılarında oluşan hasarların, davalı … Genel Müdürlüğü tarafından bu noktalarda yürütülen kazı çalışmalarından dolayı oluştuğunu öne sürmekte ve bu sebeple arızaların giderilmesi için harcanan masrafların davalı tarafından ödenmesini talep etmektedir.
Davalı … Genel Müdürlüğü tarafı ise, ilgili adreslerde yapılan kazı çalışmalarının kendileri tarafından değil, işlerin yürütülmesi amacıyla ihale ile verildiği dava dışı şirketler tarafından yapıldığını, bu sebeple de oluşan hasarların kendilerinden değil bu şirketlerden tazmin edilmesi gerektiğini öne sürmektedir.
Ayrıca davalı … Genel Müdürlüğü tarafı, davacı tarafın yer altı elektrik sistemlerinin projeye ve yapı tekniğine uygun olarak döşenip döşenmediğinin araştırılması gerektiğini belirtmiştir.
Davalı … Genel Müdürlüğü tarafının, davalı …’ ın elektrik tesislerine zarar verildiği belirtilen iki ayrı adreste kendileri tarafından çalışma yapılmadığını, bu kazı çalışmalarının kendileri tarafından su ile ilgili işlerin yürütülmesi için ihale ile verildiği müteahhit şirketler tarafından yapıldığını ve bahse konu arızalarında bu çalışmalar sırasında meydana geldiğini kabul ve beyan ettiği anlaşılmaktadır.
Davacı … tarafından hasara ilişkin sunulan belgelere göre; hasar gören yer altı elektrik kablosu 0,4 kV gerilim değerinde olduğu için, elektrik dağıtım kablosunun yeryüzünden 40 ile 50 cm aralığında derinliğe döşenmiş olmasının gerektiği anlaşılmaktadır.
Buradan hareketle; 40-50 cm derinliğin, olağan bir kazı çalışmasında erişilebilir bir derinlik olması sebebiyle, kazı yapılacak noktada 0,4 kV elektrik dağıtım kablolarının bulunması halinde kazı çalışmasında yüksek olasılıkla zarar görmesi beklenmelidir. Bu halde elektrik yer altı tesisinin olduğu noktada kazı yapılmaması gerekmektedir,
Dolayısıyla davacı …’ a ait yer altı elektrik kablo güzergahında kazı yapılması halinde elektrik kablolarının hasar görebileceğinin anlaşılması sebebiyle, davalı … Genel Müdürlüğü tarafının davacının elektrik kablolarının projeye ve yapı tekniğine uygun şekilde döşenmesi halinde hasar görmeyeceği anlamına gelen itirazlarının bir karşılığının olmadığı değerlendirilmiştir.
Dava konusu elektrik tesislerinde meydana gelen hasarların oluşmasında sorumluluğun asıl işveren olarak … Genel Müdürlüğünde olduğu tespitinden sonra şimdi meydana gelen hasarlara ilişkin davacı … tarafının onarım bedeli olarak çıkarttığı tutarlar üzerinde duralım.
Davacı … tarafından sunulan bilgi ve belgelere göre; iki ayrı adreste meydana gelen hasarların onarımı için aşağıdaki çizelgede belirtilen kalemlerde harcama yapılmıştır.
Bu çizelgelere göre; elektrik tesislerinde meydana gelen hasarların giderilmesi için malzeme, onarım işini yapan teknik personel ve bu personelin ulaşımı için kullanılan araçların ayrı ayrı birim fiyatları verilmiş ve kullanılan süre ve miktar üzerinden toplam tutarlar hesaplanmıştır.
Davacı … tarafından, bu faturada verilen harcama kalemlerinin birim fiyatlarının hangi kriterlere göre belirlendiğini gösterecek bir bilgi belge veya birim fiyat çizelgesi paylaşılmamıştır.
Dosyada bulunan “AG-YG Elektrik Dağıtım Tesislerinde Yeraltı AOB İşlemleri Hizmet Alım Sözleşmesi” bu konuda fikir vermektedir. Bu sözleşmeye göre, hasarın meydana geldiği alanda arıza giderme, bakım-onarım ve yeni tesis vb. işleri yürütmek üzere … Adi Ortaklığı ‘ nın sözleşme ile çalışma yapmak üzere yetkilendirildiği ve meydana gelen hasarın bu sözleşme gereği ilgili ortaklık tarafından onarıldığı anlaşılmaktadır. Dava dosyasında bulunmamakla birlikte bu tip hizmet alımı sözleşmelerinin eki olan teknik şartname veya birim fiyat teklif cetvelinde hizmet alımı yapılacak işe ilişkin çalışacak personelin özellikleri ile birlikte kullanılacak ekipmanın özellikleri ve gider kaleminin tipine göre birim ve/veya birim saat ücretleri verilmektedir.
… tarafından hasarın giderilmesine ilişkin verilen harcama kalemleri incelendiğinde malzeme kalemlerinin kablo ve kablo ek yerlerini korumak için kullanılan muflar olduğu, bu malzemelerin kullanılan miktarlarının oluşan hasarın onarımında kullanılabilecek yeterli ve doğru miktarlar olduğu ve verilen birim fiyatlarının doğru ve geçerli fiyat bilgisini gösterdiği anlaşılmaktadır.” şeklinde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 27/01/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı itiraz ve beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya sunmuş, davacı vekili tarafından da 03/02/2021 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçe dosyaya ibraz edilmiştir.
29/03/2021 tarihli celsede taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmek ve takip öncesi öncesi işlemiş faizin hesaplanması için dosyanın ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdii edilmesine karar verilmiş, bilirkişi tarafından 26/04/2021 tarihli ek raporun dosyaya sunularak görüş ve kanaatleri belirtilmiştir. Davacı vekili 08/05/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi ek raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya sunmuş, yine davalı vekili tarafından bilirkişi ek raporuna karşı itirazları ve beyanları dosyaya ibraz edilmiştir.
6098 sayılı T.B.K’nun 49. Maddesine göre “kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır.
Haksız fiil öğreti de hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmakta ve unsurları eylem hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak belirlenmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğması, zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ve zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir. Bu unsurların varlığı halinde zarar veren zarara uğrayan kişi ya da kişilerin zararlarını karşılamak durumundadır. Davacı zararı, haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, takip dosyası, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre; 02.07.2018 tarihinde Avcılar İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, No: … adresinde yapılan çalışma esnasında davacı şirketin alt yapısına dahil olan kablo ve tesisatların davalı tarafından hasara uğratıldığı, her ne kadar davalı cevap dilekçesinde işin yüklenicilere yaptırdığını, yüklenicilerle imzalanan sözleşme gereğince her türlü zarar ve ziyandan yüklenicilerin sorumlu olduğunu bildirmişse de; hasara sebebiyet veren yüklenicisinin … İnş. Ve Tic. A.ş. Ve … Tic. Ltd. Şti İş Ortaklığı ve yine … İnş. San. Ve Tic. A.ş.& … İnş. Asfalt Taah. Ve Tic. A.Ş olarak beyan edildiği, davalının su ile ilgili altyapı bakım ve onarım işlerinin yürütülmesi için ihale ile dava dışı “… İnş. Ve Tic. A.ş. Ve … Tic. Ltd. Şti İş Ortaklığı ve yine dava dışı … İnş. San. Ve Tic. A.ş.& … Ve Tic. A.Ş” yi çalışma yapmak üzere sözleşme ile yetkilendirdiği, aralarındaki sözleşmelerin davalı ile sözleşme ile yetkilendirdiği bu şirketler arasında bağlayıcı olması gerektiği ve davalı kuruluş yönetmeliğinin ilgi hükümlerinde geçen asli görev tanımı gereği başvurulması gereken asıl sorumlu olduğu hususunda mahkememize tam kanaat gelmiştir.
Eser sözleşmelerinde kural olarak, iş sahibi ile yüklenici arasında bağımlılık ilişkisi bulunmamakta, yüklenici iş sahibinden bağımsız olarak üstlendiği işi sözleşme koşullarına uygun olarak tamamlayıp teslim etmeyi üstlenmektedir. Bu özellik dikkate alındığında bağımlılık ilişkisi, bir başka deyişle iş sahibinin adam çalıştıran sıfatı bulunmadığından eser sözleşmelerinin yerine getirilmesi ve işin yapımı sırasında yüklenicinin üçüncü kişilere zarar vermesi halinde iş sahibinin zarardan sorumlu tutulamayacağı kabul edilmektedir. Ancak bu kesin bir kural değildir. İş sahibi ile yüklenici arasındaki sözleşmede iş sahibine yükleniciye emir ve talimat verme, yapılan işi kontrol ve denetleme yetkisinin tanınmış olması halinde, iş sahibi ile yüklenici arasında bağımlılık ilişkisi kurulmuş olacağından iş sahibinin Borçlar Kanunu’nun 66. maddesi gereğince “adam çalıştıran” sıfatıyla zarardan sorumlu tutulması gerektiği ve sorumluluk türünün de aynı Kanunun 61.maddesi hükmü uyarınca müteselsil (zincirleme) sorumluluk olacağı kuşkusuzdur. Davalı ile diğer dava dışı şirketler arasında imzalanan sözleşmelerin 22. maddesi hükmünde ise iş sahibi olan davalı … Genel Müdürlüğü’ne sözleşme süresi içinde, sözleşme konusuna giren işleri kontrol, denetleme ve yükleniciye talimat verme yetkisi tanınmıştır. Bu olgu dikkate alındığında davalı iş sahibinin işin yapımı sırasında yüklenici ve alt yüklenicileri tarafından üçüncü kişilere verilen zararlardan dolayı zincirleme (müteselsil) olarak sorumlu olduğunun kabul edilmesi gerekir. Sözleşmenin bunun aksine hükümleri sözleşmenin tarafları arasındaki iç ilişkiyi ve işin yapımı sırasında verilecek zararları en son kimin üstleneceğini düzenlemektedir. İç ilişkiyi düzenleyen bu hükümlerin zarar gören üçüncü kişilere karşı öne sürülmesi mümkün değildir (benzer yönde Yargıtay 7.Hukuk Dairesi’nin 19.09.2012 tarih ve 2012/1181-6161 sayılı içtihadı). Bu nedenlerle davalı İski zarardan sorumludur.
Ayrıca davalı zararın meydana geldiği kısımda kendi çalışmalarının olmadığını iddia etmişse de, cevabında zararın dava dışı yüklenici şirketler tarafından meydana getirildiğini savunduğu, sunulan belgelerden söz konusu yerlerde davalının diğer şirketlerin yaptığı anlaşma çerçevesinde yapılan çalışmalardan dolayı hasarın meydana geldiği anlaşıldığından bu yöndeki savunmasına da itibar edilmemiştir.
Mahkememizce alınan teknik bilirkişi raporuyla; davacı tarafından sunulan harcama kalemlerine göre; kazı çalışmalarından kaynaklandığı belirtilen hasarların onarımı için kullanılan malzeme kalemlerinin kablo ve kablo ek yerlerini korumak için kullanılan muflar olduğu, bu malzemelerin kullanıldığı belirtilen miktarlarının söz konusu hasarın onarımında kullanılabilecek yeterli ve doğru miktarlar olduğu ve verilen birim fiyatlarının doğru ve geçerli fiyat bilgisini gösterdiği, diğer harcama kalemlerinin arızaların giderilmesi için çalışan teknik personel ve bu personelin ulaşımında kullanılan araçlar olduğu ve bu birim fiyatlarının ve kullanıldığı belirtilen sürelerin doğru ve geçerli olarak belirlenmiş personel ve araç gereç fiyatlarını gösterdiği tespit edilmiştir.
Tüm bu delillerden ve dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere; dava konusu olayın meydana gelmesinde davalı çalışanlarının tedbirsiz ve dikkatsiz çalışmalarının etken olduğu, kaldı ki yapılan iş yüklenici tarafından gerçekleşmiş olsa dahi yerleşmiş Yargıtay içtihatları uyarınca davacının uğramış olduğu zarar sebebiyle davalının adam çalıştıran gibi sorumlu olduğu, davacı tarafın 02/07/2018 tarihinde meydana gelen yer altı elektrik kablo arızalarının giderilmesi için yapılan onarımlara karşılık olarak çıkarılan sırasıyla 1.278,94.-TL ve 1.632.51.-TL fatura tutarlarının doğru ve geçerli tutarlar olduğu, bu alacakların tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin doğru ve yerinde olduğu kanaatine varılarak ve alacak tutarının takip tarihi itibariyle 1.302,59.-TL + 1.652,64.-TL = 2.955,23.-TL olarak hesaplandığı görülmekle, bu hali ile davalı borçlunun takibe haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği kanaatine varıldığından, kaldı ki aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla;ve bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile; takibin 2.911,45-TL asıl alacak, 43,78 -TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.955,23-TL üzerinden takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faiz üzerinden takibin devamına, asıl alacak likit olmayıp alacağın tespiti yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat talebinin reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut uyuşmazlık bakımından ise; alacağın likit olmadığı ve davalı tarafından da belirlenebilir olmadığı için icra inkar tazminatı şartları oluşmadığı için reddi gerekir.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: 2020/… sayılı dosyasından arabulucu olarak atanan … ekte sunulan 1.320,00.-TL tarife bedeli üzerinden kesilen 02/12/2020 tarihli … sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek ara buluculuk ilk oturumuna katılarak anlaşamadıkları ve mahkememizce verilen kısmen kabul kısmen red kararı gözetilerek red ve kabul oranına göre taraflar aleyhine arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile ,
-Davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile;
-Takibin 2.911,45.-TL asıl alacak, 43,78.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.955,23.-TL üzerinden takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faiz üzerinden takibin devamına,
-Asıl alacak likit olmayıp alacağın tespiti yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat talebinin reddine,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-201,87.-TL harcın peşin alınan 69,45-TL harcın (15,05.-TL’si icra dosyasından) mahsubu ile bakiye 132,42-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- 2.955,23.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- 54,57.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 264,,00-TL , bir bilirkişi ücreti 800,00.-TL, 54,40.-TL başvuru harcı, 7,80.-TL vekalet harcı, 69,45.-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.195,65.-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1.171,73.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6–Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin 1.293,60-TL’sinin davalıdan 26,40-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğund istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır