Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/180 E. 2020/568 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/180 Esas
KARAR NO : 2020/568
DAVA : Kira alacağı
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 15/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP;davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil şirket, … Müdürlüğü Antalya Defterdarlığı ile imzalamış olduğu 18.04.2011 tarihli kullanma İzni Sözleşmesi kapsamında (EK-2 18.04.2011 tarihli Kullanma İzni Sözleşmesi) Antalya İli Konyaaltı … Mahallesi’nde yer alan şamandıra ve petrol boru hattı tesislerinin kullanım hakkına sahip olup, ilgili hak sahipliği kapsamında davalı şirket ile 03.12.2012 tarihli deniz üstü şamandıra sistemi kullanılması konulu sözleşme akdedilmiş olduğunu, Antalya İli … Mahallesi’nde bulunan terminale bağlı şamandıra sisteminde 2 adet 10 inçlik, 2 adet 14 inçlik ve bir tane 16 inçlik olmak üzere 5 adet boru bulunduğunu, bu sözleşmeye göre, …’a ait depodan …’e ait şamandıranın bulunduğu alanın kıyı kenar çizgisinde olan manifolta kadar bölümdeki boru hatları … tarafından tesis edilmek suretiyle şamandıra sistemine bağlanacak, bu bağlantı ise anılan 2 adet 10 inçlik boru vasıtasıyla yapılacak ve …’in kullanım hakkına sahip olduğu bu boruların … tarafından kullanılacağını ilgili kullanım hakkı kapsamında …’ın ödeme yükümlülükleri, …, işbu sözleşme kapsamında kullanacağı boru hatlarına dair yapılan tadilatlar için … tarafından ödenen 273.000,00.-TL tutarındaki masraf bedelini, …’in, şamandıra sistemi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki bölüme isabet eden kısmından Antalya Defterdarlığı’na ödediği 2/5 nispetindeki tutarı, şamandıra sisteminde geçireceği ürün için iletim tarifesindaki ücreti, ayrıca bu kullanım nedeniyle …’in Defterdarlığa veya ilgili idareye ödeyeceği hazine payı/hasılat payı ve sair bedellerini …’e ödeyecektir şeklinde belirlenmiş olduğunu, taraflar arasında mevcut sözleşmeye istinaden 2013-2018 yıllarına ilişkin kullanım bedelleri için 31.12.2017 tarih … numara 408.472,39.-TL tutarında, 31.07.2018 tarih … numara ve 309.908,07.-TL tutarlı ve 31.12.2018 tarih … numara ve 466.802,24.-TL bedelli faturalar düzenlenmiştir. Ancak davalı yan işbu muaccel fatura borcunu ödememiştir. Davalının muaccel olmasına rağmen ödemediği başkaca borçları da bulunmaktadır. Bu bağlamda fazlaya ilişkin ve diğer alacak haklarını saklı tuttuklarını belirterek açıklanan nedenler ile Taraflar arasında mevcut kullanım sözleşmesi gereği davalı yana fatura edilen toplam 1.185.182,69-TL’nin davalıdan alınarak davacı müvekkil şirkete ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretini davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, öncelikle görevsizlik itirazlarının bulunduğunu, davacı tarafından düzenlenen ve dosyada mübrez 31/12/2017 tarih ve … fatura nolu temel faturanın içeriğinin 2017 Antalya boru hattı kira bedeli şeklinde olduğunu, bu anlamda HMK m.4 uyarınca kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalarda Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, davacının dava dilekçesinde, boru hatlarına yapılan tadilat bedelleri olarak 273.000 -TL masraf bedelini, davacı tarafından Antalya Defterdarlığı’na ödenen bedelin 2/5 oranındaki bedelini, şamandıra sisteminde geçireceği ürün için iletişim tarifesindeki ücreti, boru hattının kullanımına ilişkin olarak Antalya Defterdarlığı’na veya ilgili idareye ödeyeceği hazine payı ve sair bedellerin Müvekkil Şirket tarafından yükümlendiğini iddia edildiğini, huzurdaki davada dayanak belgeler davacı tarafça düzenlenen haksız faturalar olup yukarıda belirtilen kalemlerin işbu davada ne amaçla ifade edildiği de anlaşılamamış olduğunu. Zira yukarıda sayılan talepler hakkında hiçbir dayanak belge sunulmamış olup davacı tarafından ispat külfeti yerine getirilmediğini belirterek açıklanan nedenler ile görevsizlik kararı verilerek davanın usulden reddine, usuli itirazlarının kabul görmemesi halinde davcı tarafından ispat edilemeyen davanın esastan reddine, yargılama giderleri vekalet ücretinin de davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava: davacı tarafından davalı aleyhine taraflar arasında düzenlenen 03/12/2012 tarihli kira sözleşmesine göre düzenlenen Antalya boru hattı kira bedeli faturalarının tahsili istemine ilişkindir.
18.04.2011 tarihli Kullanma İzni Sözleşmesi ,03.12.2012 tarihli deniz üstü şamandıra sistemi kullanılması konulu sözleşme, 31.12.2017 tarih … numaralı fatura, 31.07.2018 tarih … numaralı fatura, 31.12.2018 tarih … numaralı fatura , … Noterliği 18.02.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname , Banka kayıtları , … Arabuluculuk Bürosu 2019/… numaralı arabuluculuk dosyası, Taraflar arasındaki yazışma ve evrak davamızın delillerini oluşturmaktadır.
Toplanan delillerden de anlaşılacağı üzere taraflar arasında 03/12/2012 tarihindeki sözleşme kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Zira bu sözleşmeye göre dosya içerisine sunulan 2 adet 31/12/2017 – 31/07/2018 tarihli fatura içeriklerinden de anlaşılacağı üzere Antalya boru hattı kira bedeline ilişkin fatura alacaklarının tahsili istenmektedir.
HMK’nın 4-(1).a) maddesinde de açıklandığı gibi kiralanan taşınmazların , 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İİK ‘ya göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere , kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğuna ilişkin mevcut yasal düzenleme karşısında davaya bakmak mahkememizin görevi içerisine girmediğinden, HMK ‘nın 114-(1) .c) ve 115. Maddeleri uyarınca davanın usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine dosyanın HMK ‘nın 20. Maddesi uyarınca görevli mahkeme olan İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın mahkememiz görevli olmaması nedeni ile HMK ‘nın 114-(1) .c) ve 115. Maddeleri uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 20.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve 2 haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli İSTANBUL SULH HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-6100 sayılı HMK nın 20. Maddesi uyarınca görevsizlik kararı kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içerisinde davacı tarafın müracat etmemesi halinde davanın açılmamış sayılacağına,
4-Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/10/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır