Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/138 E. 2021/751 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/138 Esas
KARAR NO : 2021/751
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2020
KARAR TARİHİ : 13/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, … A.Ş aracısı olarak sunmuş olduğu yazılımsal altyapı sayesinde internet üzerinden alışveriş yapan alıcı ve satıcı arasındaki para aktarımını sağlayan bir ödeme hizmeti şirketi olduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasındaki sözleşmenin online olarak internet üzerinden imzalandığını, davalının müvekkil şirkete resmi başvuru yaparak ve sözleşmeyi onayladığını, sonrasında davalının limit artırım talebinde bulunan davalının günlük işlem limiti 15.000 TL’ye çıkartıldığını, ancak ilk 4 işleminin ardından davalının sürekli olarak 15.000 TL sınırında işlem yaptığı tespit edildiğini, 4 adet işlemin ardından 13 işlem daha yapıldığını, davalının yazılı ve sözlü tüm ikazlara rağmen müvekkil şirkete evrak veya log kaydı sunmadığını, bu nedenle davalının üyeliği askıya alınarak müvekkil şirket tarafından son iki işlemden birinin tutarı kullanıcının kredi kartına iade edildiğini, başka bir işlem ise direkt olarak sistem üzerinden müvekkil şirketçe iptal edildiğini beyan ederek müvekkili şirket ile davalı … arasındaki sözleşmenin feshini, …’ya hizmet teminine ilişkin herhangi bir evrak sunmaması sebebiyle almış olduğu 53.980,00 TL’nin müvekkil şirkete iade edilmesini, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/… D.iş 2020/… karar sayılı ihtiyati tedbir kararının devamına, davanın …’e ihbar edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkartılmasına rağmen davaya süresi içerisinde cevap vermemiş olduğu görüldü.
DELİLLER:
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme örneği, mail yazışmaları, arabuluculuk son tutanak örneği, …’nın müvekkili şirkete başvuru yaptığı ve sözleşmeyi IP adresini gösterir Log kayıtları örneği, …’nın … adlı şirketten ödeme aldığına ilişkin şirket yetkilisi … ‘ye ibraz ettiği sahte dekontlar ve hesap açma dekont örneği, hizmet temini itirazına uğrayan işlemleri gösteir yazışmalar, … A.Ş. Hesabından davalı … hesabına aktarılan sanal pos ödemelerine ilişkin dekont örneği, …’in itirazını geri çektiğine ilişkin yazışmalar, … CBS 2019/… Soruşturma sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderilen bir örneği, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… D.iş sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderilen bir örneğinin dosyamız arasında olduğu görüldü.
… Vergi Dairesi müzekkere cevabında; davalının …nın potansiyel vergi mükellefi olduğu ticari faaliyetinin bulunmadığının bildirildiği görüldü.
… ne müzekkere cevabında; davalıya ait kaydın bulunmadığının bildirildiği görüldü.
… na müzekkere cevabında; davalı …’nın gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunmadığının bildirildiği görüldü.
Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin mahkememizce oluşturulan 16/03/2021 tarihli ara kararı ile reddine dair karar verildiği görülmüştür.
Davacı şirket yetkilisi …’nın isticvaben dinlendiği, ‘ben davacı şirketin yetkilisiyim, şirket yazılım, teknoloji firmasıdır, biz pazar yeri yapılmasını satıcı firmalara sağlarız, biz hem yazılım sağlarız, hemde sanal post veriyoruz, yine bu satışlara ilişkin para dağıtımını merkez bankasının yetkilendirdiği ödeme kuruluşları yapar, bizde bu kuruluşlardan … ile anlaşmamızı yaptık, biz …’ya yazılım desteği sunuyoruz, işbu davadaki davalıda bizim yazılım sistemimiz üzerinden davalı satış yapmak istediğini söyledi, bizde davalıya bu hususta satış yapması için kendilerine onay verdik, online olarak onaylı sözleşmemiz vardır, biz …’ya ilk başlangıçta günlük satış limiti olarak günlük 3.000,00 TL aylık 10.000,00 TL limit sağladık, … bize limitlerin yeterli olmadığından arttırılmasını talep ettiğinde kendisinin … raporu ile başka firmalarda çalıştığı post belgelerini kendisinden alarak limitini yükselttik, biz yazılım olarak iyi bir firmayız, ancak risk biriminde eksikliklerimiz vardır, davaya konu edilen miktar davalı … tarafından dava dışı …’e satmış olduğu telefonların bedellerine yöneliktir, … bankaya giderek kendi kartından dava konu 6 kez yapılan işlem sonucuna yönelik satıcı olan …’dan aslında satışa konu telefonları teslim almadığı itirazında bulunmuştur, davaya konu 53.980,00 TL işlem yapıldığı an … aracılığıyla Davalı olan …’nın uhdesine geçmiştir, …’in itirazı üzerine ise chargeback kuralları uyarınca satış miktarının müşterişi olan …’e ödeneceğini söyledi, ancak şuan …’e yapılan bir ödeme yoktur, bedel üzerinde tedbir vardır, biz …’le yapmış olduğumuz görüşmelerde başlangıçta … malları teslim almadım, deyince biz kendisinin bu hususta uyardık, savcılığa suç duyurusunda bulunacağımız söyledik, bu seferde bize malların yarısını teslim aldığını, yarısını da yarın teslim alacağını söyledi ve bu konuda da bankaya yapmış olduğu itirazı geri çekeceğini bildirdi, ancak herhangi bir geri çekilme dilekçesini bankaya vermedi, o şekilde kaldı, bu seferde ben ürünlerin hepsini teslim aldım, ama hepsi imitasyon… çıktı, benim söyleyeceğim bunlardan ibarettir.’ şeklinde beyanda bulunduğu görüldü.
Davanın …’e ihbar olunduğu, ihbara karşı cevap verildiği, ancak verilen kesin süreye rağmen asli yada feri müdahillik dilekçesinin sunulmamış olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava;taraflar arasında ödeme-hizmet-kullanıcı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir.
HMK’nun 114/1-h maddesi gereğince, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen dikkate alınabileceği gibi taraflarca da ileri sürülebilir.
Hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir dava açılabilemesi için, bu davayı açmakta veya hukuki korunma istemekte, ” hukuki ve meşru” , “doğrudan ve kişisel” ve “doğmuş ve güncel” haklı bir yararın bulunmasıdır.
Somut olayda gerek dosya kapsamından gerekse davacı şirket yetkilisi …’nın isticvaben alınan beyanlarına göre; davacının pazar yeri sağlayıcısı olduğu ve satıcılara sanal pos veren ödeme hizmeti kuruluşu olduğu, davalının ise satıcı olduğu ve davaya konu alacak iddiasının temelinin dava dışı alıcı …’in davalı …’dan satın aldığı ürünün kendisine teslim edilmemesi nedeniyle davalı uhdesine satışa konu bedel olan 53.980,00 TL’nin geçişi sonrası bankaya yapmış olduğu itiraz gereği… kuralları uyarınca banka tarafından davacıya başvurulması ihtimaline karşılık açılmış dava olduğu anlaşılmış olup, mahkememizce 3 no’lu celsede davacı vekilinin alınan beyanı ile de bu husus sabit olmuştur. Buna göre davaya konu edilen alacak hakkında dava dışı banka yahut … tarafından davacıyı borçlandırıcı bir eylem bulunmadığı, ve bu alacak miktarının henüz doğmadığı, yine davalı … tarafından haksız olarak ele geçirildiği iddia olunan bedel hakkında davacının alacak hakkı bulunmadığı davacının yapılan satış ilişkisinin tarafı olmadığı gibi salt pazaryeri sağlayıcısı ve ödeme hizmeti kuruluşu olduğu ve henüz kendisi hakkında borçlandırıcı bir işlem meydana gelmediği ve davalı ile dava dışı … arasında yapılan satım ilişkisi nedeniyle meydana gelebilecek zarar hakkında ileride kendisine rücu edilmesi ihtimaline binaen açılan iş bu davada bu aşamada korunmaya değer bir hukuki yarar bulunmadığı kanaatine varılarak; davacının davasının HMK’nun 11 4/1-h maddesi uyarınca hukuki yarar yokluğu nedeni ile reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın HMK’nun 114/1-h ile 115/2 maddeleri uyarınca hukuki yarar yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30-TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 921,85-TL’den mahsup edilerek fazla yatırılan 862,55-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde irad kaydına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/10/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
¸e-imza