Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/11 E. 2021/471 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/11 Esas
KARAR NO : 2021/471 Karar
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali)
DAVA TARİHİ : 06/01/2020
KARAR TARİHİ : 08/06/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Ltd.Şti ticareti sebebiyle … Ltd.Şti. Şirketi ile aralarında borç- alacak ilişkisi olduğunu ekinde sunmuş oldukları senet fotokopilerinden de anlaşılacağı üzere, müvekkili şirketin lehdar olduğu, karşılığında … Ltd.Şti. Firmasının da keşideci olarak yer aldığı 26/04/2019 tarihinde düzenlenen 30/08/2019 vade tarihli 16.600 TL ve yine 216/04/2019 tarihinde düzenlenen 30/09/2019 vade tarihli 16.600 TL olmak üzere 2 adet senedin kaybolması/ çalınması sebebiyle zayi davası açıldığını, … ATM 2019/… dosya numarası ile görülen davada … senetlerin kendisinde olduğu ve kendisinin hamil olduğu şeklinde beyanda bulunduğu, müvekkili şirketin rızası dışında elinden çıkan senetlerin detaylı soruşturmasına rağmen bulamamış bu sebeple senetlerin iptaline ilişkin dava açıldığını, senetleri kendisinde olduğu iddia eden kişinin … olduğunu, müvekkili şirketin sahipleri Azerbaycanlı olup Türkiye’de iş yapmak üzere şirket kurduklarını, Türkiye’ye bu sebeple alınmış olan müvekkillerinin Türkiye’de ihtiyaçları olduğu takdirde kendilerine yardımcı olabilmesi adına Azerbaycan’daki aile dostlarınca bir kaç kişi tavsiye edildiğini, … da tavsiye edilen bir kaç kişiden biri olduğunu, hatta Azerbaycan’daki aile dostu olan kişiler …’u müvekkilleriyle tanışmak üzere müvekkilinin şirketine yönlendirmiş ve bu kişi defalarca müvekkili şirkete gelip gittiğini, aile dostlarının yönlendirme üzerine gelen bu kişiye müvekkillerinin güvendiği ve şirkete rahatça girip çıkmasına müsaade ettiklerini, hatta müvekkili şirket, işlerinden birini davaya konu senedin keşidecisi … Ltd.Şti. Şirketi ile yapmış olduğundan ve vadeli senetle ilk defa çalışmış olduklarından …’a söz konusu şirketin güvenilir olup olmadığını sormak adına senetlerden bazılarını çıkartarak ilgili şahsa gösterdiğini şirket hakkında bilgisi olmadığını söylemesi üzerine müvekkili senetleri geri alarak masanın üzerinde bıraktıklarını, karşı tarafın bu sırada veya başka bir zaman diliminde senetleri aldığını, ancak müvekkilinin aile dostu tarafından tavsiye edilen bu kişinin senede el koyacağını tahmin dahi edilmediğini, bu hususta tanıklarınında mevcut olduğunu, senet hamili olduğunu iddia eden davalıya herhangi bir rıza dahilinde bu senetler verilmediğini, müvekkili şirket bu senetlerin zilyedi iken, senetler rıza dışında elden çıktığını dava konusu bu senetler davalının elinde olup, davalı bu senetleri kötü niyetle iktisap ettiğini, zira müvekkili davalı tarafça alınan senetlerin arkasını ciroladığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile dava konusu edilen … Ltd. Şti. firmasının da keşideci olarak yer aldığı 26/04/2019 tarihinde düzenlenen 30/08/2019 vade tarihli 16.600 TL ve yine 26/04/2019 tarihinde düzenlenen 30/09/2019 vade tarihli 16.600 TL senetlerin davalıdan istirdadına ve müvekkiline iadesine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki, Uyuşmazlığın konusunun, davaya konu senetlerin elden rıza dışı çıkıp çıkmadığı, en son hamilin iyi niyetli olup olmadığı senetlerin iadesinin gerekip gerekmediği, noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, … İcra Dairesi’nin 2019/… Takip dosyası, alınan bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
…. İcra Dairesi’nin 2019/… takip sayılı icra dosyasının incelenmesinde, alacaklı … … tarafından borçlu …, … Amb. Ltd.Şti. Ve … aleyhine 33.200,00-TL tutarındaki toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf tanık deliline dayandığı görülmüş olup davacı tarafın tanığı … duruşma huzurunda beyanı alınmıştır.
Davacı Tanığı … Mahkeme huzurunda alınan beyanında ” Tanıklık ücret talebim yoktur. Ben … kağıtçılık şirketinde bir dönem yetkili idim şimdi şirket çalışanı olarak devam etmekteyim, … Ltd. Şti’ den kağıt bardak satın almıştı, bunun mukabilinde 5 tane 16.500 TL lik senet düzenlenerek aynı zamanda …-‘ da senetlere kefil olarak bize bu senetleri vermiştir, senetlerin bir kısmı şirket kaşesi ile kaşelenmişti ancak imza atılmamıştı, imzaları şirket yetkilisi olarak ben atmadım. …’ u Azerbaycan’daki arkadaşlarımız önermişti, yabancı olduğumuz için piyasayı çok iyi bilmiyorduk … bize yardım etmek istedi bizde kabul ettik ancak kendisi şirket patronuymuş gibi davrandı, sonra senetler ile ilgili icra takibi başlatıldığını gördük ancak herhangi bir senet vermedik senetlerde imzamız yoktur, kendisi ile bir alışverişimiz olmadı daha öncesinde avukat dava açmak için işlememiz olacaktı …’a 500 USD para verdim gene ufak tefek paralar aldı ama vermedi. …’un herhangi bir çalışması ve danışmanlığı olmadı.” diyerek beyandan bulunmuştur.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda inceleme ve değerlendirme kısmında; yazı ve imza incelemelerinde geçerli tüm grafolojik tanı yöntemleri dikkate alınarak, muhtelif büyütme oranlarını haiz lupla, dijital stereomikroskop , bilgisayar/ scan ve bilgisayar programları kullanılarak yapılan incelemelerde, inceleme konusu … tarafından düzenlenmiş 26.04.2019 tarih ve On altı bin yüz TL bedelli arka yüzünde … nolu senedin arka yüzünde bulunan … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine adına düzenlenmiş kaşenin üst bölgesindeki imzalar … ‘in eli ürünü olmadığı kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
Takip tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 Sayılı TTK’nun 778. maddesinin göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 681. maddesi gereğince kambiyo senedi niteliğinde olan bonodaki hakkın devri ancak ciro ve teslim yolu ile mümkündür. Aynı Kanun’un 686. maddesi gereğince, bonoyu elinde bulunduran kimsenin hak sahibi olabilmesi için fiili zilyetliği yeterli olmayıp, aynı zamanda hakkını müteselsil ve birbirine bağlı cirolarla tevsik etmesi gerekir. Bonoda ilk cironun lehtara ait olması zorunludur. Ciroların birbirine bağlı olması, her şeyden önce, ilk cironun lehtar tarafından yapılmasıyla mümkündür. İlk ciro lehtara ait değilse, ciro zinciri düzensiz demektir. Ancak lehtarın cirosundan sonra senedi devralan hamiller, yetkili hamil olurlar.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, her ne kadar …. İcra Dairesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyası ile kambiyo senedinden kaynaklı senede alacaklısı … … , 26/04/2019 tarihinde düzenlenen 30/08/2019 vade tarihli 16.600 TL ve yine 26/04/2019 tarihinde düzenlenen 30/09/2019 vade tarihli 16.600 TL senede dayanarak icra takibi yapılmış ise de; mahkememizce bilimsel veri ve içeriğe sahip, denetime elverişli olduğu anlaşılan imza bilirkişi raporuyla dava konusu senetteki imzanın mukayese imza örneklerine kıyasla davacı şirket yetkilisi …’in eli ürünü olmadığı hususu tespit edilmekle, bu haliyle davacı tarafın iddiasının mahkememizce sübut bulduğu anlaşılmakla ve kaldı ki dava konusu senetlerin lehdarı … San. Ve Tic. Ltd.Şti olmasına rağmen ilk cironun … Dış. Tic. Ltd. Şti. tarafından yapıldığı görülmektedir. Bu durumda ciro silsilesinde kopukluk olduğundan senedi takibe koyan dava dışı … …’ın davalı yetkili hamil olduğu da kabul edilemez. Ciro silsilesinde kopukluk olduğundan davalının da ciranta olarak davacı lehtardan alacaklı olduğu düşünülemez. Davanın kabulü ile … İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı takip dosyasına konu … İnş. Ltd.Şti tarafından düzenlenmiş 26/04/2019 düzenleme tarihli 30/08/2019 vade tarihli 16.600,00 TL miktarlı bono ile gene, 26/04/2019 düzenleme tarihli 30/09/2019 vade tarihli 16.600,00 TL miktarlı bonolardan kaynaklı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜ ile,
….İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı takip dosyasına konu … Dış. Tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenmiş 26/04/2019 düzenleme tarihli 30/08/2019 vade tarihli 16.600,00 TL miktarlı bono ile gene, 26/04/2019 düzenleme tarihli 30/09/2019 vade tarihli 16.600,00 TL miktarlı bonolardan kaynaklı lehtar davacı şirketin BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE ve söz konusu bonoların davacı şirkete İADESİNE
-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 4.980,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 2.267,89 -TL harcın peşin alınan 566,97-TL harçtan (512,57 TL+54,40 TL peşin harç) mahsubu ile bakiye kalan 1.700,92-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 566,97-TL harçtan (512,57 TL+54,40 TL peşin harç) -TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 113,25 -TL ile 1 adet bilirkişi ücreti 800,00 .-TL, 54,40-TL başvuru harcı, 7,80.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 975,45.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzlerine karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır