Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/73 E. 2020/508 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/73 Esas
KARAR NO : 2020/508 Karar
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/11/2014
KARAR TARİHİ : 06/10/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili 04/11/2014 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Milli Savunma Bakanlığı Deniz Kuvvetleri Komutanlığı enirinde görev yapmakta iken 12.09.2009 tarihinde emeklilik nedeni ile iş akdini fesheden işçi … tarafından Milli Savunma Bakanlığı aleyhine açılan meslek hastalığından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda … İş Mahkemesinin 31.12.2010 tarih ve 2009/… Esas, 2010/… sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, söz konusu karar ile hüküm altına alınan alacağın tahsili için Milli Savunma Bakanlığı aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2012/… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yapıldığını ve işçi …’a 06.11.2012 tarihinde 83.053,67 TL ödeme yapıldığını, işçi …’ın, … Sanayi A.Ş … bölümünde meydancı olarak çalışmaya başladığını, farklı meslek kollarında görevlendirildiğini, işçi … hakkında … San. A.Ş.’de görev yapmakta iken … Hastanesince düzenlenen 25.12.1997 tarih ve 2127 sayılı Sağlık Kurulu raporunda “Nörosansoriel İleri Derecede İşitme Kaybı” teşhisi konularak çalışma gücünün %20’sini kaybettiğinin belirtildiğini, …’ın periyodik muayene için 28.03.2000 tarihinde … Hastalıkları Hastanesine gönderildiğini, muayene sonucunda periyodik muayene formuna “her iki kulak zarında çökme ve kalıplaşma, odiyolojik tetkikte her iki kulakta neuro-sensorial tipte ileri derecede işitme kaybı tespit edildi” yazılarak kanaat ve sonuç bölümünde mesleki patoloji saptanmadığı belirtildiğini, dolayısıyla işitme kaybının mesleki olmadığı sonucuna ulaşıldığını, söz konusu işçi personelin rahatsızlığının İstanbul Tersanesinde çalışmaya başlamadan önce ortaya çıktığımı, müvekkili idarenin meslek hastalığının oluşmasında etki ve kusuru olmadığını, işçi …’a … İş Mahkemesinin 31.12.2010 tarih ve 2009/… Esas 2010/… sayılı kararı gereğince 06.11.2012 tarihinde ödenen 83.053,67 TL’nin … Sanayi A.Ş.’ne ait … ne ilişkin düzenlenen 11.10.1999 tarihli protokolün ilgili maddesi gereğince (… Sanayi A.Ş.’nin 14.05.2002 tarihinde tüzel kişiliğinin sona erdirilerek … A.Ş ile birleşmiş olması nedeniyle) … A.Ş.’den yasal faizi ile birlikte tahsili için işbu davanın açılması zorunluluğunun doğduğunu ileri sürerek fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne, 83.053,67 TL hazine alacağının ödeme tarihi olan 06.11.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın ödemesine dayanak teşkil eden … İş Mahkemesinin 31.12.2010 tarih ve 2009/… E 2010/… K. sayılı dosyasında taraf sıfatları bulunmadığını, dolayısıyla savunma yapamadıktan mahkeme kararı ile ilgili olarak dosya kapsamında aleyhlerine olan tüm hususları kabul etmediklerini, adı geçen işçinin 15.11.1999 tarihinden itibaren Milli Savunma Bakanlığında çalışmakta olduğunu, işbu dava nedeniyle müvekkili kuruluşa herhangi bir kusur ve sorumluluk affedilemeyeceğini, davacı tarafın adı geçen işçinin meslek hastalığına 15.11.1999 tarihinden önce yakalandığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, meslek hastalığına yakalandığı iddia edilen işçinin 15.11.1999 tarihine kadar … Sanayi A.Ş.de meydanı olarak çalıştığını ve altı ayda bir defa olmak üzere genel sağlık muayenesine tabi tutulduğunu, davaya konu işyerinin müvekkili idaresinde iken donanımlı iki hekim ve sağlık ekibi bulundurulduğunu, Toplu İş Sözleşmelerinde İşçi Sağlığı ve Güvenliğine ilişkin tüm tedbirler alınarak uygulandığını, adı geçen işçinin 15.11.1999 tarihinden sonra da uzun yıllar çalışmış olup, işçinin çalıştığı tüm işverenlerinin çalışma koşullarının incelenmesi, hangi görevlerde bulunduğunun belirlenmesi ve meslek hastalığına neden olabilecek tüm hususların incelenmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/… Esas 2016/… Karar 29/03/2016 tarihli kararı, davacı yan tarafından temyiz edilmiş olup temyiz olunan kararı 2017/1038 E. numarası altında tetkik eden yüce Yargıtay’ın … Hukuk Dairesi, 04.06.2018 tarihli 2018/… K. sayılı kararıyla “görevsizlik” gerekçesiyle, maddi hukuk tartışmasına girmeden, sayın bidayet mahkemesi kararını usul yönünden bozmuştur.
Dava dosyasının … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… E. 2018/… K. Sayılı ve 18/12/2018 tarihli GÖREVSİZLİK Kararı ile mahkememize tevzi edildiği ve 2019/… Esasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Dava, rücuen alacak isteğine ilişkindir.
Davadaki uyuşmazlık; Deniz kuvvetleri komutanlığında çalışan işçi …’ tarafından milli savunma bakanlığı aleyhine açılan meslek hastalığından kaynaklı açılan dava sonucunda verilen karar doğrultusunda yapılan takip sonucu 06/11/2012 Tarihinde 83.53,67 TL yapılan ödemenin … A.Ş’ye rücusunun mümkün olup olmadığı, rücu şartları var ise ne miktarda alacağın rücu edilebileceği, … Sanayi A.Ş bünyesinde çalışan işçiye ödenen meblağdan işletmenin devrinden itibaren ne kadar süre ile … A.Ş’nin devir protokolü uyarınca sorumlu tutulup tutulamayacağı hususlarında toplandığı görülmüştür.
Mahkememizden verilen ara karar doğrultusunda dosya nihai rapor için ticari alanda hesap uzmanına tevdi edilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 02/01/2020 tarihli raporda, bozmanın usul hukukuna müteallik olduğu gözetilerek, sayın … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını oluşturduğu proseste nazara aldığı maddi ve hukuki vakıaların ve orada maddi hukuk yönünden dikkate alınan hususların vazifelendirmeniz kapsamıyla sınırlı surette içeriğine bakılmıştır. Buna nazaran, sayın … Hukuk Mahkemesi’nin “davanın reddi’ kararının ve proses içinde o kararı oluşturan gerekçelerin maddi hukuk açısından yerinde olduğu naçiz görüşüne ulaşılmıştır. Ancak önemle kaydetmek isteriz ki; 6100 sayılı HMK’nın md. 266/C.2 ve md. 279/4 ahkâmıyla 6754 sayılı Kanun’un md. 3/3 hükmü gereği çekişmeye ilişkin bilcümle hukuki takdir ve tavsif tamamen muhterem Mahkemeye aittir. HMK md. 282 hükmü gereği bilirkişi görüşü de muhterem Mahkemeyi takyit etmediğinden, delillerle doğrudan temas eden muhterem Mahkeme, tamamen davacı yan savlan veya tamamen davalı yan savunmaları yönünde hüküm kurmakta muhtardı, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
818 Sayılı BK.nun 179 md. (6098 son TBK 202 md) gereğince bir ticari işletmenin devralınmasında, devralan, devraldığı işletmenin tüm borçlarından sorumlu olup, ayrıca devredenin de 2 yıl süreyle devralanla birlikte müteselsil borçlu olarak sorumluluğu devam eder.
İktisadi Devlet Teşekküller 233 Sayılı KHK.da saklı tutulan hususlar dışında “özel hukuk hükümlerine” tabidirler ve teşebbüs, müessese ve diğer birimlerin tasfiye ve devrini düzenlemiş bulunan KHK.da sorumluluk yönünden özel bir hüküm getirilmemiştir.
Somut olayda; dava dışı işçi …’ın, … Sanayi A.Ş. … Tersanesinde 15.10.1987 tarihinde işe başladığı, işyerinin 25.11.1999 tarihinde yapılan protokolle Milli Savunma Bakanlığı’na (Deniz Kuvvetleri Komutanlığı) geçirildiği, devir tarihi itibariyla yürürlükte bulunan 818 Sayılı TBK.nın 179 md. (29.06.1956 tarih 4763/4. Md.değişik) devir halinde tarihinden itibaren 2 yıl süreyle devreden davalının da borçlardan dolayı müteselsilen sorumlu olduğu; bu itibarla sorumluluk durumunun tespiti yönünden dava dışı işçinin hastalık başlangıç tarihi ve seviyesinin önem arzettiği, İş Mahkemesi dosyası kapsamında hükme esas alınan ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen doktor raporlarına göre dava dışı işçiye, davalı şirket nezndinde çalışırken 1998 tarihinde işitme kaybı tanısının konulduğu, dava dışı işçinin işitme kaybına maruz kaldığını belirten raporlara dayanarak yaptığı işin değiştirilmesi talebinde bulunduğu, sözü geçen bilgiler işçinin özlük dosyasında bulunmasına rağmen 1999’da gerçekleşen devir işlemleri rızasının da bu hususları dikkate almayan davacının kusurunun %80 oranında belirlendiği yönündeki kesinleşen somut olgu ve kusur durumuna göre; davacı hakkında kusur oranına göre belirlenen işçi alacaklarından, gerek protokol hükümleri ve gerek BK 179 md.uyarınca devralan davacının sorumlu olacağı, iş mahkemesi ilamı da gözetildiğinde devralan işverenliğin, davacı sigortalının durumu hakkında devreden işverenliğe yasal düzenlemelerde belirtilen iki yıllık süre içerisinde herhangi bir yazılı veya sözlü talepte bulunmadığı, davacının davalıdan talep edebileceği bir tutar olmayacağı kanaatine varılmıştır.
Yapılan yargılama sonucu toplanan tüm deliller, … İş Mahkemesi dosyası, icra dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan DAVANIN REDDİNE,
Davacı harçtan muaf olduğundan harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 11.596,98 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafın bu dava sebebiyle yaptığı 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır