Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/636 E. 2022/367 K. 16.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/636 Esas
KARAR NO : 2022/367

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 16/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 22.07.2018 tarihinde…idaresindeki … plakalı aracıyla Batman’dan Diyarbakır’a seyir halinde iken, … Petrol istasyonundan manevra yaparak karşı Batman istikametine geçmek için açılan kaçak geçiş için doldurulmuş toprak yoldan karşı yola geçmek isteyen … idaresindeki kaza tarihinde geçerli bir poliçesi bulunmayan … plakalı traktörün arkasına takılı tırmığın son tellerine çarpması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiğini, kazada …plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’ın yaralanarak malul kaldığını, anlatılan biçimde meydana gelen trafik kazasında müvekkili küçüğün ağır şekilde yaralandığını, mezkur kazada tarafların kusur durumunu gösteren rapor bulunmamakla birlikte 22.07.2018 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağında trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı traktör sürücüsünün kusurlu olduğunun belirlendiğini, olay ile ilgili olarak … Savcılığında soruşturma dosyası açıldığını, kaza sonrasında müvekkilinin …Devlet Hastanesine götürüldüğünü, … müvekkili için …protokol numaralı dosyayı açarak tedavisine başladığını, müvekkilinin ilköğretim öğrencisi olup geçirdiği kaza nedeniyle uzun süren tedavilere katlanmak zorunda kaldığını, bu durum nedeniyle okul zamanında derslerinden geri kaldığını, başarısında düşme yaşandığını, netice itibariyle bu trafik kazası nedeniyle kendisi ve ailesi mağdur olduğunu, tedavisinin halen devam ettiğini, bu nedenle müvekkillerin gerek hastanede yattığı, gerekse de tam olarak iyileşinceye kadar maddi kayba uğradığını, bu kaybın tazminini talep ettiklerini, müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet veren kaza nedeniyle müvekkili lehine hesaplanacak tazminatın ödenmesi istemiyle davalıya 04.09.2019 tarihli dilekçeyle başvuruda bulunulduğunu, ticari davalarda dava şartı arubuluculuk kapsamında davanın ikamesinden evvel İstanbul Arabuluculuk Bürosuna başvuruda bulunulduğunu beyanlarla Borçlar Kanunu 54. Madde gereği trafik kazasından kaynaklı cismani zararına dair tazminat hesabı yaptırılarak olay tarihindeki sigorta limiti çerçevesinde, 50,00 TL sürekli çalışma gücü kaybı ve 50,00 TL’de süreli veya sürekli yardımcı bakıcı gideri olmak üzere toplam 100,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; 6704 sayılı kanun gereği dava açılmadan önce sigorta şirketlerine başvuru şartı bulunduğunu, kazaya sebebiyet veren ve sigortasız olduğu iddia edilen araç sürücüsüne ve işletenine davanın ihbarını talep ettiklerini, davaya konu kazaya ilişkin kusur oranlarının tespiti Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesi’nden Özürlü Sağlık Raporu Alınması gerektiğini, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, geçici iş göremezlik kaybından doğan zararının tazmini hususunda müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını, bakıcı giderinden dolayı da sorumluluğu bulunmadığını, hesaplanan tazminat miktarı üzerinden müterafik kusur indirimine ve hatır taşıması indirimine gidilmesi gerektiğini, SGK tarafından davacıya ödenmiş rücuya tabi tazminat miktarının tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulayacağını, öte yandan davacı tarafın ticari temerrüt faizin talebi mesnetsiz olup, müvekkili kurum yönünden ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini beyanla açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son tutanağının bir suretini, 22/07/2018 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağ ve Krokisi, davacı tarafından davalıya yapılan 04/09/2019 tarihli başvuru dilekçesinin bir suretini, davalının başvuruya ilişkin cevabi yazı suretlerini sunmuş olduğu görüldü.
…Cumhuriyet Başsavcılığı … soruşturma nolu dosyanın celp edildiği, yapılan incelemesinde dava konusu kazaya ilişkin şüpheliler hakkında şikayet yokluğu nedeniyle 18/09/2018 tarihli kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiği görülmüştür.
Güvence Hesabı tarafından davaya konu kazaya ilişkin 157312 sayılı hasar dosyası dosya içerisine gönderilmiştir.
…Sosyal Güvenlik Merkezi’ne yazılan yazıya cevap verildiği,…’a velayeten … ve … ‘e dava konusu kaza sebebiyle kurumları tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, maaş bağlanmadığı belirtilmiştir.
…Üniversitesi Hastanesi’ne ve… Hastanesi’ne yazılan müzekkerelere cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davacıya ait kaza ile ilgili tedavi evraklarının gönderilmiş olduğu görüldü.
Mahkememizce dosyanın Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderildiği, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nin 02/12/2020 tarihli kusur raporu ile; “A)-…’ in kusursuz olduğu, B)-Sürücü …’ ın % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.
şeklinde tespitte bulunulduğu görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan rapor taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı vekilinin 15/01/2021 tarihli kusur raporuna karşı beyan dilekçesinin dosyada olduğu görüldü. Davalı vekilinin 12/01/2021 tarihli kusur raporuna karşı itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizce 30/11/2020 tarihli celsede … Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na dosyanın tevdii ile maluliyet raporu alınmasına karar verilmiş, 25/01/2021 tarihli maluliyet raporunda; “11.08.2006 doğumlu, …TC Kimlik No’lu…’nın 22.07.2018 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle oluşan arızası mevcut tıbbi belgelerkapsamında;03.08.2013 gün ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Maluliyet Tespit İşlemleriYönetmeliği” hükümlerine göre (bu yönetmeliğin eki 60 maluliyeti belirlemek içindüzenlendiğinden; bir önceki yönetmelik çizelgesi kullanılarak 11.10.2008 gün ve 27021 sayılıResmi Gazetede yayınlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespitİşlemleri Yönetmeliği” kullanılmıştır) ve meslek grup numarası bildirilmemekle düz işçi kabuledilerek (Grup 1) değerlendirildiğinde; %8,5, E cetvelinde yaşına göre (olay tarihindeki yaşı:12); maluliyetinin (sürekli iş göremezlik oranının) %6.3 oranında sayılacağı, 22.07.2018 tarihinden itibaren kişinin tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı (temizlik, banyo, tuvalet, yeme – içme, vb.) ihtiyaç süresinin 3 Hafta olduğu, 22.07.2018 tarihinden itibaren kişinin iyileşme süresinin 1,5 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında %100 özürlü sayılması gerektiği, Görme keskinliği, otorefraktometrik ölçümleri ve son durum bildirir muayenesi gözönünealındığında korneal perforasyon yaralanması olan gözünde iyileşme olduğu…” yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
… Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı vekilince 17/03/2021 tarihli dilekçe ile maluliyet raporuna karşı itirazda bulunulmuştur.
Tüm eksik hususlar giderildikten sonra aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 21/04/2021 tarihli raporunda sonuç ve özetle; “1. Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 136.805,27 TL olduğu, 2. Davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının 1.420,65 TL olduğu, 3. Temerrüt başlangıcının 25.09.2019 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu…” yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Aktüer bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 28/04/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı itirazlarını sunmuştur. Davalı vekili de 05/05/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna itirazlarını dosyaya ibraz etmiştir. 20/09/2021 tarihli celsede taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verildiği, bilirkişi 08/11/2021 tarihli ek raporunda kök raporda herhangi bir değişiklik gerektiren bir hususun olmadığını beyan etmiştir. Davacı vekili 16/11/2021 tarihinde bilirkişi ek raporuna itirazda bulunmuştur.
Mahkememizce 20/12/2021 tarihli celsede … Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na dosyanın yeniden tevdii ile maluliyet raporu alınmasına karar verilmiş, 25/01/2021 tarihli maluliyet raporunda; “11.08.2006 doğumlu, …TC Kimlik No’lu …’nın 22.07.2018 tarihindemaruz kaldığı trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle oluşan arızası mevcut tıbbi belgelerkapsamında;30.03.2013 gün ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırmasıve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre değerlendirildiğinde; %5, kişinin özür oranının %5 ve sürekli olduğu, 22.07.2018 tarihinden itibaren kişinin tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı (temizlik, banyo, tuvalet, yeme – içme, vb.) ihtiyaç süresinin 3 Hafta olduğu, 22.07.2018 tarihinden itibaren kişinin iyileşme süresinin 1,5 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında %100 özürlü sayılması gerektiği, Görme keskinliği, otorefraktometrik ölçümleri ve son durum bildirir muayenesi gözönünealındığında korneal perforasyon yaralanması olan gözünde iyileşme olduğu…” yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir. İşbu maluliyete ilişkin alınan rapor taraflara tebliğ edilmiş ve dosya Aktüer raporu düzenlenmek üzere yeniden bilirkişiye gönderilmiştir. Aktüer bilirkişi 29/03/2022 tarihli raporunda; “1. Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 166.486,46 TL olduğu, 2. Davacının nihai ve gerçek bakıcı gideri maddi zararının 1.420,65 TL olduğu, 3. Temerrüt başlangıcının 25.09.2019 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu…” yönünde hesaplama yapmıştır. Bilirkişi ek raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 01/04/2022 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna itirazları ile değer artırım talebinde bulunarak 574,00.-TL tamamlama harcını yatırmıştır. Talep arttırım dilekçesinin bir suretinin davalı tarafa tebliğ edildiği görüldü. Davalı vekili de 13/04/2022 tarihinde bilirkişi raporuna itirazlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
22.07.2018 tarihinde saat:22.05 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki …plaka sayılı kamyonet ile Batman istikametinden Diyarbakır yönüne seyir halinde iken kaza mahalline geldiğinde aracının ön kısmıyla; seyir istikametine göre yolun sağ tarafındaki petrol istasyonu üzerinden gelip, orta refüj üzerindeki kaçak geçiş için doldurulmuş toprak alandan geçerek Batman yönüne dönmek isteyen sürücü … idaresindeki … plakalı traktör ve traktöre bağlı tırmığın sol arka teker kısımlarına çarpması ile neticelenen … plakalı kamyonette yolcu olarak bulunan…’ın yaralandığı dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Dava konusu olayın meydana gelmesinde, … plakalı araç sürücüsü …’ in kusursuz olduğu, … plakalı araç sürücüsü…’ ın % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu mahkememizce alınan 02/12/2020 tarihli Adli Tıp Kurumu Başkanlığı raporuyla tespit edilmekle ve …Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın raporunda; davacı küçüğün maluliyetinin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırmasıve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre (sürekli iş göremezlik oranının) %5 oranında, 22/07/2018 tarihinden itibaren kişinin tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı (temizlik, banyo, tuvalet, yeme – içme, vb.) ihtiyaç süresinin 3 Hafta olduğu, 22.07.2018 tarihinden itibaren kişinin iyileşme süresinin 1,5 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında %100 özürlü sayılması gerektiği belirtilmekle; davacının maluliyetine ilişkin olarak nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 166.486,46.-TL, gerçek bakıcı gideri maddi zararının 1.420,65.-TL olduğu alınan aktüer bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir.
Tüm bu delillerden ve dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere; davacının 5684 sayılı Sigortacılık Kanun’unun 14. ve Güvence Hesabı Yönetmeliğinin 9. maddeleri uyarınca, Güvence Hesabına başvuru şartları oluştuğu ve dava konusu edilen maluliyet tazminatının bedensel zarar kapsamında olduğu, böylelikle davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararından ve bakıcı gideri maddi zararından Güvence Hesabı’nın sorumlu olduğu, hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi ek ve kök raporu doğrultusunda bu hesaplama şeklinin mevcut kriterlere ve içtihatlara uygun olduğu, talep doğrultusunda ve sigortası bulunmayan … plakalı aracın tescil belgesinde kullanım amacının hususi olduğu dikkate alınarak yasal faiz işletilmesi 25/09/2019 tarihinin temerrüt başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmakla; bu haliyle davacı tarafından davanın kabulü ile, 167.907,11.-TL maddi tazminatın 25/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ve (14). Fıkrası hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak …Dava Şartı Dosya No: … sayılı dosyasından arabulucu olarak atanan … ekte sunulan 1.320,00.-TL tarife bedeli üzerinden kesilen 01/10/2019 tarihli … belge nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek, davanın kabulüne karar verildiği de dikkate alınarak davalı aleyhine arabulucuk giderine yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın KABULÜ ile ,
167.907,11.-TL maddi tazminatın 25/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.469,73.-TL Karar ve İlam Harcından, peşin ve tamamlama harcı olan 618,40-TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 10.851,33.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-19.901,18.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 357,20.-TL , bir bilirkişi ücreti (kök ve ek rapor) 1.350,00.-TL, 44,40.-TL başvuru harcı, 6,40.-TL vekalet harcı, 618,40-TL peşin ve tamamlama harcı, 300,00.-TL ATK fatura bedeli olmak üzere toplam 2.676,40,-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/05/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır