Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/610 E. 2021/95 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/610 Esas
KARAR NO : 2021/95 Karar
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2019
KARAR TARİHİ : 26/01/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … isimli şirket yetkilisi olan müvekkili davacının 02.05.2019 tarihinde davalı … Ticaret Ltd. Şti. ile 60,000,00 TL bedelli otomatik halı yıkama makinesi alımı için sözleşme imzaladığını ödemelerin 30.000,00 TL’si nakit, geri kalan kısmı için de davacının imzaladığı 5.400,00 TL bedelli 6 adet senet ile yapılacağı hususunda anlaşmaya varıldığını, davaya konu halı yıkama makinesinin sözleşmenin imzalanmasından 25 iş günü sonra teslim edilmesinin kararlaştırıldığını, ancak davalı tarafından süresinde teslim edilemeyerek 2 ay sonrasında teslim edildiğini, makine teslim edildiğinde kurulumunun yapılmasını bekleyen davacının parçalar eksik olduğu için kurulumunun yaptıramadığını, davalıya durumu bildirmesine rağmen sürekli oyalandığını ve parçaların gönderilmediğini, bunun üzerine 18.07.2019 tarihinde … Noterliği’nden … yevmiye numaralı ihtarname ile durumu davalıya bildirdiğini, ancak kendisine bir geri dönüş olmadığı gibi, davacının İşyerini artık işletemez hale geldiğini ve kapatmak zorunda kaldığını, aynı ihtarnamede sözleşmeden dönüldüğünü ve malın ihtarnamenin tesliminden itibaren 7 gün içerisinde iade alınmasını talep ettiğini, aksi halde malın depo edildiği her gün için depo parası talep edeceğini bildirdiğini, son olarak arabulucuya başvurulduğunu ancak bu çabaların da sonuçsuz kaldığını iddia ederek; ayıplı malın iadesi ile ödenen toplam 35.400,00 TL’nin 05.07.2019 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile ödenmesini ve imzalanan senetlerin davacıya iadesini, 22.07.2019 tarihinden itibaren davacının uğramış olduğu 24.600,00 TL zararın işlemiş yasal faizi ile Ödenmesini, 29.07.2019 tarihinden itibaren günlük 100,00 TL depo bedelinin işlemiş yasal faizi ile ödemesini arz ve talep ederek dava açmıştır.
CEVAP:
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, davaya konu malın 05.07.2019 tarihinde davacıya teslim edildiğini, davacı tarafından ayıba ilişkin ihtarnamenin ise 18.07.2019 tarihinde yazılıp, 22.07.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, bahse konu eksikliklerin makine üzerinde açıkça görülebilen türde eksiklikler olduğu, bu sebeple davacının TTK 23/1-C maddesinin 1. cümlesinde belirtildiği üzere basiretli tacir olarak açıkça anlamış olduğu ayıbı 2 gün içerisinde ihbar etmediğinden ötürü davanın reddinin gerektiği, ayrıca davacının kalan 5 adet senet için süresi gelenlerin ödemesini yapmadığından, sıralı senetlerden 3. Şahıs firmalara verilenlerin ödemeleri yapılamamış olup, müvekkili davalının icra takibine maruz kaldığı, davacının işyerini kapattığını iddia ederek talep ettiği 24.600,00 TL bedel ile günlük 100,00 TL olarak öngördüğü depo bedelinin fahiş ve kabul edilemez olduğu iddialannda bulunarak; davanın reddini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ticari nitelikteki hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir.
Davadaki Uyuşmazlığın konusu; otomatik halı yıkama makinesi alım sözleşmesi kapsamında malın ayıplı teslim edilip edilmediği, geri iadesinin gerekip gerekmediği, ödenen bedellerinin iadesinin gerekip gerekmediği, depo bedeli şartların oluşup oluşmadığı, noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyanın … Tüketici Mahkemesi’nin 15.11.2019 tarih ve 2019/… numaralı kararı gereği, davanın yürütülmesinde Tüketici Mahkemelerinin görevli olmadığı gerekçesiyle, dava dosyasının yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş olduğu Mahkememizin 2019/… Esas sayılı dosyasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce 08/09/2020 tarihli celsenin 1 nolu ara kararı gereğince Davacı vekiline ödenen davaya konu malla ilgili ödenen senet bedelleri olan 35.400 TL, 32.400 TL kalan senet bedelleri miktarı yönüyle borçlu olmadığının tespiti taleplerinin sözleşmeden dönme dolayısı ile oluşan zarar ile ilgili talep edilen 24.600 TL ve 29/07/2019 tarihinden itibaren günlük 100 TL olmak üzere dava tarihine kadar olan süre zarfında belirlenebilir olan 6.100 TL depo bedeli olmak üzere toplam 98.500 TL alacak üzerinden 1/4 oranındaki peşin harcın mahkeme veznesine 2 haftalık kesin süre içerisinde yatırılmasına, kararı verildiği davacı tarafça 22/09/2020 tarihinde 1.682,13 TL peşin harç ile 54,40 TL başvurma harcını mahkeme veznesine depo edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyanın Makine Mühendisi v e borçlar alanında uman bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup bilirkişi heyeti tarafından sunulan 05/11/2019 tarihli raporda, Davaya konu makinenin DTS model, 2,5 metre halı eni kapasiteli, galvaniz paslanmaz çelik şasiden imal, arka nıto firçalı ve toplamda 8 fırça kapasiteli fırça ünitesine sahip bir otomatik halı yıkama makinesi olduğu, ilk kurulumun davalı satıcı sorumluluğunda olduğu, 05.07.2019 tarihinde davacıya teslim edildiği, ilk kurulum ve devreye alma işleminin sözleşmeye göre davalı sorumluluğunda olduğu, ancak davacı tarafından 18.07.2019 tarihinde davalıya gönderilen yazılı İhtarnamede makinenin rulo, alt fırça, alt davlumbaz, havuz, deterjan motoru ve deterjan tankının eksik olduğu, bu sebeple kurulumunun yapılamadığı, ilk kurulum işleminin mevzu bahis eksikliklerle gerçekleştiremeyeceği ve bu eksiklikler sebebiyle makinedeki bir ayıbın mevcudiyetinin söz konusu olduğu, iş bu ayıbın basit bir inceleme ile ilk bakışta tespit edilip anlaşılabilen bir ayıp olmasından ötürü açık ayıp olduğu, Teknik bilirkişi tarafından, eksik olduğu tespit edilen makine aksamı olmadan makinenin İlk kurulumunun yapılamayacağı ve çalıştırılamayacağı, söz konusu eksikliklerin “teslim sırasında açıkça belli” olmasından dolayı TTK.m.23/l/c gereğince 2 günlük ayıp ihbar süresine tabi olacağı, davacının dosyaya sunduğu belgedeki arama kayıtlanna göre, teslim günü ve takip eden iki gün içinde arayıp görüştüğü yukanda belirtilen telefon numaralannm davalı şirkete ve/veya şirket yetkililerine ait olması halinde, süresinde ayıp ihbarında bulunmuş sayılabileceği, zira ayıp ihbarı TTK.m.l8/3’de sayılan ihtar ve ihbarlardan olmadığından herhangi bir şekle tabi olmadığı, alıcının ayıptan dolayı sözleşmeden dönme hakkı sebebiyle bu kapsamda değerlendirilse dahi 6102 sayılı TTK.m.l8/3’de öngörülen şeklin geçerlilik şekli değil ispat şekli olduğu, davalı şirketin, tespit edilen eksik parçalar olmadan makinenin çalışmayacağım bilecek durumda olması ve meslekten satıcı olması sebebiyle TBK.m.225 gereğince, ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri süremeyeceği, Mahkemenin bu kanaatte olması halinde alıcının ayıp sebebiyle TBK.m.227 gereğince sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının koşullarının oluşmuş sayılabileceği, sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak İfa yükümlülüğünden kurtulup daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceğinden (TBK,m. 125/3), alıcı satılanı geri vermek kaydıyla, ödediği satış bedellerini faiziyle ve vadesi gelmeyen senetleri geri isteyebileceği, ayıp sebebiyle sözleşmeden dönme halinde satıcı, kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alıcının diğer zararlarını da gidermekle yükümlü olmakla birlikte (TBK.m. 229/2), bu zararların ayıplı malın sebep olduğu zararlar ile TBK.m, 125/3’e göre sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı (menfi) zararlar olabileceği, sözleşmeden dönme hakkını kullanan alıcının, aynı zamanda müspet zarar isteyemeyeceği, davacının sırf makinenin geç veya eksik teslim edilmesi sebebiyle işletmesini kapatmasının takdirinin mahkemeye ait olduğu, Davacının işletmesini kapatması ve noter ihtarıyla sözleşmeden döndüğünü belirten ve makineyi alması için 7 gün mehil tanıyan ihtar göndermiş olması gözetilerek, ihtar tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük süre geçtikten sonra, 30.07.2019 tarihinden itibaren günlük 100 TL depo ücreti ödediğini veya borçlandığını ispat etmesi halinde talep edebileceği, bu konuda alacaklının temerrüdünde borçlunun tevdi hakkını düzenleyen TBK.m.107/1’in kıyasen uygulanabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 18/11/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir. Davalı vekili 24/11/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, davacı ile davalı arasında 02.05.2019 tarihinde 60.000,00 TL bedelli” otomatik halı yıkama makinesi” alımı için sözleşme yapıldığı, alıcı taraf (davacı) dava konusu makineyi işyerinde kullanmak üzere satın aldığını, satıcı tarafindan gecikmeli olarak makine teslim edilse de teslim edilmeyen eksik parçalar sebebiyle makinenin hiç çalıştırılamadığını ve bu yüzden işyerini kapatmak zorunda kaldığını iddia etmiş, satıcı taraf ise teslim edilmeyen eksik parçaların makinenin çalışmasına engel olmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını ve alıcının da verdiği senetlerin bir kısmınn ödemediğini savunduğu anlaşılmıştır.
… Noterliği aracılığı ile yapılan 22.07.2019 teslim tarihli ihtarnamede, sözleşmeden döndüğünü, malın iadesi için ihtarnamenin teslim tarihinden itibaren 7 gün içerisinde iade alınmasını aksi halde depo edildiği her gün için depo parasının talep edileceğinin davalı tarafa bildirildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki satışın, her iki tarafın tacir ve ticari işletme olması gözetilerek ticari satış niteliğinde olduğu ve ayıp ihbar süreleri bakımından TTK.m.23/l/c’ye tabı olduğu konusunda tereddüt olmadığı ayıp ihbarının davacının dosyaya sunduğu belgedeki arama kayıtlanna göre, teslim günü ve takip eden iki gün içinde davalı tarafı arayıp görüştüğü kanaatine varıldığı nitekim ilk kurulumu yapmakla yükümlü davalı şirketin, tespit edilen eksik parçalar olmadan makinenin çalışmayacağım bilecek durumda olması ve meslekten satıcı olması sebebiyle TBK.m.225 gereğince, ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri süremeyeceği sonucuna varılmıştır.
6098 sayılı TBK 475. maddesinde eserin ayıplı olması halinde iş sahibinin kullanabileceği seçimlik haklar sayılmıştır. Bunlar 475/1. maddesi hükmünce eserin iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme, 475/2. maddesine göre eseri alıkoyup bedelden indirim isteme, aynı maddenin 3. bendi gereğince aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin ücretsiz onarılmasını isteme haklarıdır. Yine aynı maddede iş sahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkının saklı olduğu belirtilmiştir.Davacı iş sahibi, TBK’nın 475/1-1 maddesi gereğince ayıplı ifa nedeniyle sözleşmeden dönme hakkını kullanarak ödediği bedelin tahsilini talep etmiştir.Toplanan delillerden yapılan işin, tekniğine uygun yapılmadığı ve iş sahibinin kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı olduğu, davacının da sözleşmeden dönerek karşılıklı olarak İfa yükümlülüğünden kurtulup daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceğinden (TBK,m. 125/3), davacı alıcı satılanı geri vermek kaydıyla, ödediği satış bedellerini faiziyle ve vadesi gelmeyen senetleri geri isteyebileceği ancak sözleşmeden dönen davacı tarafın işyerini kapatması nedeniyle 22.07.2019 tarihinden itibaren davacının uğramış olduğu 24.600,00 TL zararın işlemiş yasal faizi ile ödenmesi yönündeki müspet zarar kapsamında talepte bulunması mümkün olmayıp ancak menfi zararını istemesi mümkündür. Menfi zarar kavramına şunların gireceği kabul edilmektedir (Tandoğan age, sh. 427-428);
a-Sözleşmenin yapılmasına ilişkin giderler, harçlar, posta giderleri, noter ücreti gibi
b-Sözleşmeni yerine getirilmesi ve karşılık edanın kabulü için yapılan masraflar,
c-Sözleşmenin yerine getirilmesi dolayısıyla uğranılan zarar, gönderilen şeyin yolda kaybolması gibi
ç-Sözleşmenin geçerliliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolasıyıyla uğranılan zarar; hükümsüz sayılan sözleşmeyle satın alınan şey, örneğin o zaman başkasından 100 liraya alınabilirken, şimdi 120 liraya alınabilmesi,
d-Başka bir sözleşmenin yerine getirilmemesi dolayısıyla uğranılan zarar,
e-Dava masrafları olabilecektir.
Bu haliyle taraflar arasındaki 02.05.2019 tarih ve 2019/552 sözleşme numaralı sözleşmeye konu otomatik halı yıkama makinesi ve mevcut ekipmanlarının davalıya geri iadesi şartıyla sözleşme gereği ödenmiş toplam 35.400,00 TL senet bedellerinin 30/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesi, 32.400,00 TL miktarlı 6 adet Senet borcundan kaynaklı davacının borçlu olmadığının tespitine ve davalı yed’indeki senetlerin davacıya iadesine, davacının iş yerinin kapanmasından kaynaklı 24.600,00 TL zararının ve gene 29.07.2019 tarihinden dava tarihine kadar günlük 100,00 TL den olmak üzere toplam 6.100,00 TL depo masrafı taleplerinin müspet zarar kaleminde olduğu için ve de depo masrafının yapıldığına ilişkin ispata elverişli somut delil de ibraz edilemediğinden bu yöndeki taleplerin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18A/13. fıkrası : “Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.” 14. Fıkrası ;”Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri uyarınca davalı şirketin arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama nedeniyle sonlandığı son anlaşmazlık tutanağı düzenlendiği ve Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: 2019/… sayılı dosyasından arabulucuya 1320 TL tarife bedeli üzerinden ödeme yapıldığı tespit edilerek davalı aleyhine arabulucuk giderlerinin de kabul red oranına göre yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
35.400,00 TL’nin 30/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
32.400,00 TL Senet borcundan kaynaklı davacının borçlu olmadığının tespitine,
Davacının 24.600,00 TL miktarlı maddi zarar istemlerinin REDDİNE,
Davacının 6.100,00 TL miktarlı depo bedeli taleplerinin REDDİNE,
Taraflar arasındaki 02.05.2019 tarih ve 2019/… numaralı sözleşmeye konu davacı tarafından davalı tarafa verilmiş ve davalı yed’indeki 6 adet senedin davacıya iadesine,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 8.912,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/4. maddesine göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Alınması gereken 4.262,54 -TL harcın peşin alınan 1.682,13 -TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 2.580,41 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.682,13 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 187,40 -TL ile 2 adet bilirkişi ücreti 1.500,00.-TL, 54,40.-TL başvuru harcı, 7,80 .-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.749,60.-TL yargılama giderinden kabul red oranına göre 1.172,58 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan kabul red oranına göre 884,66 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan kabul red oranına göre 435,34 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzlerine karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır