Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/608 E. 2020/435 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/608 Esas
KARAR NO : 2020/435

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 19/12/2019
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıdan olan cari hesap alacağına istinaden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini, kendilerinin 05/11/2019 tarihinde arabuluculuk başvurusunda bulundukları ancak yapılan toplantıda anlaşma sağlayamadıklarını, davalı tarafından icra takip dosyasında yaptıkları itirazın hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını beyanla; davalı-borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, müvekkili lehine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacının faturalarda iddia ettiği gibi bir hizmet almadığını, bu nedenle davacı şirketin yapmış olduğu takibin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili ile davacı şirketin aralarında inşaat dekorasyon işlerine yönelik anlaşma yaptığını ve bu anlaşmaya binaen davacı şirketin yapılacak olan işe ilişkin fatura düzenleyerek müvekkili şirkete gönderdiğini, 14/06/2019 tarihinde 2.500,00 TL, 19/06/2019 tarihinde 2.000,00 TL ve 18/10/2019 tarihinde 20.000,00 TL avans ödemesi yaptıklarını, davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, herhangi bir hizmet sunmadığını, inşaat işlerini yapacak olan firma hiçbir şekilde işe başlamadığı gibi sebepsiz yere müvekkilinden avans ödemesi aldığını, sırf yapılan anlaşma gereği önden fatura keşide edilerek bir işin yapıldığının ispatının mümkün olmadığını, müvekkilinin faturayı da işin yapılmamasından dolayı iade ettiğini, davacının icra takibinin haksız olduğunu beyanla; davanın reddini talep yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, ayrıca davacı şirketin müvekkili ile yapmış olduğu anlaşmaya aykırı olarak müvekkilinden muhtelif tarihlerde toplam 24.500,00 TL avans ödemesi aldığını ancak sözleşme ile yüklendiği işi yapmadığını ve müvekkilini zarara uğrattığını, taraflar arasında her iki tarafa da borç yükleyen bir anlaşma bulunmadığını, müvekkilinin davacı borcu bulunmadığını, davacının kötü niyetli olarak takibe geçtiğini, müvekkilinden haksız bir biçimde avans ödemesi olarak alıp sözleşme ile yüklendiği işi yerine getirmemesi sebebiyle 24.000,00 TL davacı-karşı davalının borcu bulunduğunu beyanla; karşı davanın kabulüne yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşme, yazışma, fatura örnekleri, cari hesap ekstresi, Arabuluculuk Son Tutanağının ve davalıya ilişkin adres araştırma kaydının bir örneğinin dosyada arasında bulunduğu görülmüştür.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının Uyap sistemi üzerinden celp edildiği, icra dosyasının tetkikinden; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 118.000,00 TL asıl alacak yönünden takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 14/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 18/10/2019 tarihinde takibe itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu görüldü.
…Odaları Birliğinin 02/07/2020 tarihli müzekkere cevabında davalının kaydına rastlanılmadığının bildirildiği görüldü.
…Ticaret Odasının 09/07/2020 tarihli yazı cevabında davalının gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunduğunun bildirildiği görüldü.
Mahkememizce 1 numaralı celsenin 6 nolu ara kararı ile davalı-karşı davacının açmış olduğu karşı dava yönünden dosyanın tefrikine karar verilmiş olup, işbu davaya itirazın iptali olarak devamına karar verildiği görüldü.
Davalının UYAP sistemi üzerinden yapılan adres araştırması neticesinde mernis adresinin Kayışdağı Mah. …Sok. No:… Ataşehir/İSTANBUL olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olduğu görüldü.
Somut olayda davalı vekili icra takibine yaptığı itiraz dilekçesinde adresinin Ataşehir/İstanbul olduğunu, icra takibinin yetkisine itiraz ettiğini, yetkili icra dairesinin İstanbul Anadolu İcra Daireleri olduğunu bildirdiği görüldü.
Dava itirazın iptali davası olup usulüne uygun bir takip yapılması dava şartıdır. ( Yargıtay 19. HD.2016/7140 E ,2017/1159 K) Yetkili icra dairesi; İİK’nın 50/1 maddesi yollamasıyla HMK’nın yetkiye ilişkin hükümlerine göre belirlenir. HMK 6. Maddesi gereği genel yetkili mahkeme ve icra dairesi davalı borçlunun yerleşim yeri mahkeme icra dairesidir. Sözleşmeden kaynaklanan davalarda HMK’nın 10. Maddesi gereğince borcun ifa yeri mahkemesi de yetkilidir. 6098 sayılı TBK’nın 89/1 maddesi uyarınca aksine bir anlaşma yoksa para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir.
Tüm izah edilen nedenler çerçevesinde; taraflar arasında yazılı sözleşmenin bulunmadığını bildirmeleri karşısında dosyadaki mevcut bilgi ve belgelere göre; Davacı şirketin işyeri adresinin “Kartal” olduğu, davalının icra takibine itiraz ettiği dilekçesinde adresinin ‘Ataşehir’ olduğu, bu halde yetkili icra dairesinin İstanbul Anadolu İcra Daireleri olduğu anlaşılmaktadır. İstanbul icra dairelerinin yetkisiz olması nedeniyle İcra takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı ve usulüne uygun bir takipte bulunulmadığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-İcra takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı ve usulüne uygun bir takipte bulunulmadığından davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Usulüne uygun bir takip bulunmadığından ve şartları oluşmadığından kötü niyet tazminat isteminin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince maktu olarak hesaplanan 54,40 TL Karar ve İlam Harcının peşin alınan 1.425,15 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 1.370,75 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2 gereği hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza