Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/541 E. 2021/123 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/541 Esas
KARAR NO:2021/123 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:21/11/2019
KARAR TARİHİ:02/02/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında yapılan iş neticesinde müvekkil şirket miktarı ve fatura numaralı belirli olan mallar davalı tarafa satılmış ve teslim edildiğini, davalı tarafın hesap ekstresine dayanan fatura bedellinin toplamı olan 156.707,99 TL tutarı ödemekten kaçındığını, davalı taraf ile şifahi görüşmelere rağmen ödeme yapılması üzerine davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğü … E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı haksız ve kötü niyetli olarak müvekkili firma tarafından başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, borçlu tarafından yapılan itirazın haksız ve takibi sürüncemede bırakmak kastı ile yapıldığını, dava şartı olan arabuluculuk görüşmelerinde davalı taraf ile herhangi bir anlaşma sağlanamadığını bu sebeple davalının haksız itirazının iptaline ve takibin devamına davalı tarafın kötü niyetli olmasından dolayı davalının kötü niyetli olmasından dolayı %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlığın konusunun, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı mal satışının yapılıp teslim edilip edilmediği fatura alacağının bulunup bulunmadığı, fason üretime konu malların ayıplı olup olmadığı, bundan kaynaklı zararın doğup doğmadığı, varsa miktarının ne kadar olduğu itirazın iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı, noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi, ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya sureti bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen ….İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasının ödeme emrinin incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 17.346,00 -TL toplam alacak, üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için S.M. Mali Müşavir ve Tekstil Mühendisi bilirkişi heyeti tarafından verilen 16/10/2020 tarihli raporda; davacının 18.09.2019 takip tarihli ….icra Müdürlüğü … E.sayılı icra takibi ile 17.346,00 TL talep ettiği takip müstenidatına cari hesap ekstre alacağını sunduğu görülmüş davacının davasının kabulü halinde dava dilekçesindeki beyanı olan 17.346,00 TL talep edebileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 23/12/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması, birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur.Somut uyuşmazlıkta; Davalı şirket ticari defterlerini haklı bir mazereti olmaksızın ibrazdan kaçınması nedeniyle davacı tarafından usulüne uygun kaydedilmiş ticari defter kayıtları HMK:222/3 maddesi uyarınca davalı aleyhine delil teşkil etmiş sayılmıştır. Taraflar arasında fatura düzenlendiği ve fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin davalı tarafça delil de ibraz etmediği,davalının tebellüğ ettiği faturalara süresi içerisinde itiraz ettiği yönünde bir beyan veya belge ibrazında bulunmadığı görülmekle birlikte davalının borcun tamamının ödediğine dair başkaca ödeme belgesi, dekont-makbuz da sunmadığı anlaşılmıştır.
Eser sözleşmesinde TBK’nın 474. maddesi gereğince eser sahibinin, eseri teslim aldığında işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulumaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa uygun bir süre içinde yükleniciye bildirme yükümlülüğü bulunmaktadır. Diğer yandan yüklenicinin ise TBK’nın 472/3. maddesi gereğince, eseri yapmak üzere işi teslim aldığında, eserin yapılışına uygun olmayan bir durum ve eserde bir ayıp varsa eser sahibine ihbar yükümlülüğü bulunmaktadır. Davacı şirket tarafından davalı şirkete yaptırılan fason ürünlerde bulunan hatalar nedeniyle davacıya ürünlerini yaptıran dava dışı … şirketinin raporu ile 3 adet toplam 122.473,85 TL iade faturaları düzenlendiği, davacının da kendilerine iade edilen mallar için davalıya 4 adet toplam 14.722,13 TL reklamasyon faturası düzenlediği, dosyaya ibraz edilen fatura ve irsaliye dökümlerinin usulüne uygun muhasebeleştirildiği ve vergi dairesine bildirilen bs formları ile uyumlu olduğu, davacı şirketin ticari defter kayıtlarında cari hesabın 17.346,92 TL alacak bakiyesi verdiği tespit edilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut olay bakımından da alacağın likit ve borçlu tarafından belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.
Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle 17.346,00 -TL alacaklı olduğu, taraflar ticari şirket olması ve işletmeleriyle ilgili ticari iş olması nedeniyle 3095 sayılı kanun 2/II maddesi uyarınca avans faizi talep edebilecekleri, bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle taleple bağlı kalınarak takip çıktısı miktar yönüyle açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HUAK 18/A-(13) Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: … sayılı dosyasından arabulucuya 1320 TL tarife bedeli üzerinden kesilen 30/12/2019 tarihli 006188 sıra nolu sıra nolu sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek davalı aleyhine arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜNE,
… . İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
İcra takibine vaki itirazın bu şekilde iptali ile icranın DEVAMINA,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 1.184,90 -TL harcın peşin alınan 209,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 975,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 209,50 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 52,00 -TL ile 2 adet bilirkişi ücreti 1.600,00-TL, 44,40.-TL başvuru harcı, 6,40-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.702,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır