Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/536 E. 2021/139 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/536 Esas
KARAR NO : 2021/139
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2019
KARAR TARİHİ : 08/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; temlik veren banka ile davalı borçlu … arasında bankacılık işlemleri sözleşmesi imzalandığını ve davalıya çek karnesi verildiğini, mezkur borcun sözleşme hükümlerine aykırı kullanımı neticesinde borçlarını ödemeyen borçluya; … Noterliği 13.07.2010 tarih ve … yevmiye no.lu hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, ihtarname her ne kadar 11.08.2010 tarihinde davalının adresten taşındığı gerekçesi ile bila iade olmuşsa da, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 15. Maddesi gereğince; sözleşme sonunda bildirilen adres yasal tebligat adresi olduğundan ve adres değişiklikleri bankaya noter kanalıyla bildirilmedikçe yapılan tebligatlar geçerli sayılacağından ihtarnamenin 11.08.2010 tarihinde davalıya tebliğinin kabulü gerektiğini, borcunu ödememekte direnen davalı borçlu aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2010/… E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının adresine gönderilen ödeme emrinde belirtilen borca itiraz ettiğini, fazlaya dair talepleri saklı kalmak kaydıyla; 3.523,81-TL yasal alacağın temerrüt tarihinden itibaren yıllık % 16 mahrum kalınan kar payı ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafları ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya T.K.’nun 21/2 mad. gereğince dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmiş olmasına rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamış, duruşmalara katılım sağlanmamış, yokluğunda karar verilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; bankacılık işlemleri sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, bankacılık işlemleri sözleşmesi, , bilirkişi ön ve kök raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2010/… E. Sayılı dosyasının yapılan incelemesinde, … Bankası A.Ş ve … tarafından davalı … aleyhine 1.088,34.-TL toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı görülmüştür.
Davacı tarafından 20/10/2020 tarihli dilekçe ile davalu uhdesinde bulunan çeklerin dökümünü içerir CD dosyamız içerine ibraz edilmiştir.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; dava dışı banka ile davalı borçlu arasında bankacılık işlemleri sözleşmesi imzalandığı davacı banka takip talebinde 2010 yılında uygulanan %16 oranında temerrüt faizi talep etmiş olup talebinin yerinde olduğu hususunun mahkemenin kanaatinde olduğunu, dava dışı banka tarafından davalı borçluya … Noterliğinin 13.07.2010 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edildiğini, davalıya gönderilen ihtarnamenin 28.07.2010 tarihinde iade edildiği ancak taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “Yasal Tebligat Adresleri” başlıklı 15.maddesine istinaden tebliğ edilmiş sayılabileceğini, davalıya gönderilen ihtarnamenin tebellüğ edilmemesi karşısında, yasa ve emsal Yargıtay kararlarına göre, temerrüdünün ihtarname ile verilen 2 günlük sürenin sonunda 31.07.2010 tarihi itibarı ile gerçekleşmiş sayılabileceğini, davalının ihtarname ile 31.07.2010 tarihinde temerrüde düşmüş ise de davacı banka yasanın davalıya tanımış olduğu yasal süreyi beklemeden 14.07.2010 tarihi itibariyle takibe geçmiş olduğundan temerrüdünün takip tarihi itibarı ile başlayacağını, davacı banka tarafından sunulan CD içerisindeki hesap ektresinin incelenmesi neticesinde davacı banka alacağının dayanağı banka tarafından ödenen çek sorumluluk bedeli oluşturturduğu ve kat tarihi itibarı ile davacı banka alacağı 3 adet çek sorumluluk bedeli (3×370=)1.110.00 TL olduğunu, dava dışı bankanın ….İcra Müdürlüğü’nün 2010/… E. sayılı dosyasından 14.07.2010 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığını, takip tarihinden başlamak üzere 1.084.00 TL asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %16 oranında temerrüt faizi davalıdan istenilebileceğine ilişkin görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “Delil Sözleşmesi” başlıklı 16.maddesi uyarınca “Taraflar, işbu sözleşme hükümlerinden vs uygulamalarından doğabilecek ihtilaflarda, Bankanın defter kayıtları ve müstenidi evraklar ile Müşteri tarafından imzalanmış her türlü formlar/talepnameler/belgelerin telefon kayıtlı mikrofilmlerin, mikrofişlerin, bilgisayar kayıtlarının HUMK.’nun 237. kapsamında kesin delil ve bu hükmünde münhasır delil sözleşmesi olarak kabul, bayan ve taahhüt etmişlerdir.” hükmü uyarınca, davalı banka vekili tarafından ibraz edilen kayıtları esas almak gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, takip dosyası, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre, dava dışı banka ile davalı borçlu arasında bankacılık işlemleri sözleşmesi imzalandığı, dava dışı banka tarafından davalı borçluya ….Noterliğinin 13.07.2010 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edildiği, davalıya gönderilen ihtarnamenin 28.07.2010 tarihinde iade edildiği, ancak taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “Yasal Tebligat Adresleri” başlıklı 15.maddesine istinaden ihtarnamenin tebliğ edilmiş sayılabileceği, davalıya gönderilen ihtarnamenin tebellüğ edilmemesi karşısında, yasa ve emsal Yargıtay kararlarına göre, temerrüdünün ihtarname ile verilen 2 günlük sürenin sonunda 31.07.2010 tarihi itibarı ile gerçekleşmiş sayılabileceği dosyada mübrez bankacı bilirkişi raporuyla sabittir.
Tüm bu delillerden ve dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere; davacı banka tarafından sunulan CD içerisindeki hesap ektresinin, davacı bankanın alacağının dayanağı banka tarafından ödenen çek sorumluluk bedelini oluşturduğu ve kat tarihi itibarı ile davacı banka alacağı 3 adet çek sorumluluk bedelinin 1.110.00.-TL olduğu alınan bilirkişi raporuyla da hesaplanarak, 1.084.00.-TL asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %16 oranında temerrüt faizini davalıdan talep edebileceği hususunda mahkememize tam kanaat geldiğinden kaldı ki aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla; ve bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile 1.084,00-TL banka asıl alacağına 31/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek %16 oranında temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile ,
1.084,00-TL banka asıl alacağına 31/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek %16 oranında temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-74,04.-TL HARCIN DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3- 1.084,00. -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 117,00-TL , bir bilirkişi ücreti 850,00-TL, 6,40.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 973,40.-TL yargılama giderinin red ve kabule göre taktiren 300,00.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır