Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/531 E. 2022/783 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/531 Esas
KARAR NO : 2022/783

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/11/2019
KARAR TARİHİ : 13/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile aralarında olan Akaryakıt Alım Sözleşmesinin teminatı olarak verilen Banka Teminat mektuplarının Davalı Şirket tarafından haksız ve sözleşme hükümlerine aykırı olarak nakde çevrilmesi nedeniyle Davalı’dan 30.000,00 TL asıl alacak, 785,34 TL ise işlemiş yasal faizi ile birlikte toplam 30.785,34 TL. Alacaklı olduğunu, Davalının borcu ödememesi üzerine Samsun… Md. … E. Sayılı dosya ile icra takibine geçildiğini, Davalının alacağa itiraz ettiğini, 27.09.2019 tarihinde arabuluculuk toplantısında “anlaşma sağlanmadığı” ve bunun da tutanağını ibraz ettiğini beyanla; Davalının haksız itirazının iptaline, Davalının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile aralarında Akaryakıt Satış Sözleşmesi olduğunu, sözleşme maddeleri gereği teminat mektubu alındığını, Davacı şirketin Davalı şirkete olan cari hesap borcundan kalan bakiyeyi ödemediğini, devamında ilgili sözleşmenin 8. maddesine dayanarak Davalı şirket tarafından sözleşmenin fesih edildiğini ve sözleşme kapsamında olan cihaz bedelleri ile Fesih bedelleri teminat mektuplarının nakde çevrildiğini ve bedellerinden karşılandığını ve cari hesabın kapatıldığını, Davacının alacağı olmamasına rağmen Davacı tarafından yapılan icra takibinin kötü niyetli olduğunu ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini beyanla; açılan Davanın esastan reddine, Davacı aleyhine %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Samsun … Müdürlüğünün… Esas sayılı dosya örneğinin tetkikinden; alacaklı … LİMİTED ŞİRKETİ tarafından borçlu … ANONİM ŞİRKETİ aleyhine 30.000,00 TL asıl alacak 785,34 TL Geçmiş gün faizi olmak üzere toplam 30.785,34 TL üzerinden takip başlatıldığı, borçlu vekilinin 26/11/2018 tarihli dilekçesi ile ödeme emrine itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 27/10/2020 tarihli celsesinin 2 nolu ara kararı gereğince Samsun … Mahkemelerine talimat yazılarak davacı şirketin davaya konu ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar verilmiş olup, talimat bilirkişi raporunda sonuç ve özet olarak;
1- Davacı taraf şirketin yasal deflerlerinin usulüne uygun olarak açılış ve kapanış noter tasdiklerinin yapıldığı, kayıtlarda muhasebe usul ve esaslarına uyulduğu görülmekle, deflerlerin delil olma hüviyetine sahip oldukları.
2- Davacı şirketin defter kayıtlarından, davalı şirketten aralarında yapılan sözleşme dahilinde toplam 2018 yılında 94.718,01 TL tutarında mal aldığı, bu malların bedellerini tamamen ödediği, davalı şirkete borcunun olmadığının kayıtlı olduğu,
3- Davalı şirket … A.Ş, nin iddiaları arasında yer alan ve davacı şirketin 30.000-TL tutarlı 2 adet banka teminat mektuplarını nakde çevirerek tahsil ettiği 30.000-TL nin alacak gerekçesi olarak belirttiği,
Geç Ödeme Faizi + KDV olarak: 4.412,34 TL
Tüketim Bedeli Olarak : 379,10 TL
İade Edilmeyen Cihaz Bedeli : 882,17 TL
Sözleşme Fesih Bedeli Cezai şart : 25.729,90 TL
Tutarlı faturaların davacı şirketin yasal defter kayıtlarında yer almadıkları, gibi bu konuda davalı şirketi alacaklandıracak bir kaydında mevcut olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 02/02/2021 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı gereğince; talimat bilirkişi raporu, davalı tarafın ticari defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamında 3 kişiden oluşan bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 25/06/2021 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
Davalı Ticari Defterlerinden Açılış- Kapanış Tasdiki zorunlu olan Yevmiye ve Defter-i Kebir defterlerinin e-defter üzerinden tutulduğu devamında Envanter Defterinin noter tasdikinin de süresinde yapıldığı görülmüş olup tüm defterlerin kendi içlerinde birbirini teyid ettiği, Defterlerin Davalı lehine delil teşkil ettiği,
Davalı ticari defterleri üzerinde Davacı ile ilgili olarak, Cari Hesap Alacak bakiyesine temel teşkil eden 23.11.2018 tarih ve … sıra nolu … Bedeli açıklamalı 21.930,30 TL. tutarında ve yine aynı tarih… sıra nolu … Çıkarma — cihaz bedeli açıklamalı 751,90 TL. tutarında faturalar düzenlediği ve kayıtlarına işlediği görülmüş ve bu Faturalara ilişkin Kasım 2018 dönemine ilişkin BS Formunu bağlı olduğu … Vergi Dairesine beyan ettiği,
Davacı Firma Muhasebe yetkilisi 31.12.2020 tarihli Davalı’nın Alacak olarak belirttiği Cari hesap bakiyesi olan 1.516,17 TL’yi sistem üzerinden mutabakatı onaylayarak kabul ettiği,
Davalının 17.08.2018 tarihinde, davacının bakiye borcu sebebiyle toplam 30.000TL bedelli teminat mektuplarının paraya çevrilmesi amacıyla bankaya başvurmakta haklı olduğu, Davalının teminat mektuplarını nakde çevireceği hususunda davacıya bildirimde bulunmasının gerekmediği,
Banka tarafından teminat mektubu bedellerinin 19.08.2018’de davalıya ödendiği, ancak davacının da 18.08.2018 tarihinde EFT ile bakiye borcunu ödediği,
Davalı fesih iradesini eylemli olarak 23.11.2018 tarihli “… Sözleşme Fesih Bedeli” olarak 21.930,30 TL ve “… Çıkarma Bedeli” olarak 751,90 TL bedelli faturalarla gösterdiği,
Davacının, davalının göndermiş olduğu 23.11.2018 tarihli faturalarına 8 günlük süresi içerisinde itiraz ettiği ve faturaların doğruluğunu ispat külfetinin davalıda olduğu,
Davalının sözleşmeyi fesih sebebini “teminat mektubunun yenilenmemesi” olarak belirtmesinin, fesih tarihinde davacının herhangi bir borcu olmadığı gibi, davalı uhdesinde teminat mektuplarının tazmini ile davacı lehine yeterli nakit güvencesinin olduğu gerekçesiyle, davalı yönünden haklı sebeple fesih koşullarının oluşmadığı ve cezai şart talep edemeyeceği,
Davalı PO’nun sözleşmeyi eylemli olarak feshetmesiyle, aradaki sözleşme ilişkisinin sona ermesi nedeniyle tazmin edilen teminat mektup bedellerinin iadesinin gerektiği,
Mektup bedeline ek olarak, davacının 02.10.2018 tarihinde yapmış olduğu ihtarın, 08.10.2018 tarihinde tebliğ edilmesi ve 3 günlük mehil verilmesi sebebiyle davalı şirketin iade konusunda 12.10.2018 tarihinde temerrüde düştüğü ve bu takip tarihine kadar ticari temerrüt faizi talep edebileceği,
Davalı ile davacı arasındaki bakiye alacak konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunduğu ve bu konunun aynı zamanda dava konusu olması gerekçesiyle, muhasebe elemanları arasında elektronik ortamda sağlanan şekli hesap mutabakatının neticeyi değiştirmeyeceği,
Takip tarihi itibariyle, davacı şirketin davalı … A.Ş’den 30.000 TL Anapara ve 448,77TL faiz olmak üzere toplamda 30.448,77 TL alacaklı olduğu,
Davacı’nın icra inkar tazminatı, davalının kötüniyet tazminatı talepleri ile diğer talepleri konusunda taktirin Mahkeme’ye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazlarını içerir 12/07/2021 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 14/09/2021 tarihli celsesinin 2 nolu ara kararı gereğince dosyanın itirazlar doğrultusunda ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 17/10/2021 tarihli ek raporunda sonuç ve özet olarak; kök rapordaki görüşlerinde değişiklik olmadığı yönünde ek rapor düzenledikleri görülmüştür.
Ek raporun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin ek rapora itirazlarını içerir 03/11/2021 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 21/12/2021 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı gereğince; Tarafların beyan ve itirazları ile ihtimalli olarak tarafların teminat mektubunun paraya çevrilmesinden önce bakiye borcunun bulunup bulunmadığı, tarafların mutabakat sağladığı hususlarda göz önüne alınarak ödenen bedelin sözleşme uyarınca gecikmeden kaynaklı faiz ve kdv ile akaryakıt tüketiminden kaynaklı miktarlar ve talimat mahkemesinden alınan raporlarda gözetilmek kaydıyla bakiye borcun kalıp kalmadığı varsa ne kadar olduğu yönünde ihtimalli değerlendirilme yapılmak suretiyle tekrardan 2. Ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 07/04/2022 tarihli 2. Ek raporunda sonuç ve özet olarak;
1.Alternatif hesaplama : Davlı …’nin teminat mektuplarının tazmini için bankaya talepte bulunduğu tarih itibariyle, gecikmiş alacağı bulunduğundan, mektupların tazminini istemekte haklı olduğuna, ancak bu tarihte davalı …’nun fesih iradesi bulunmadığı, iki tarafı tacir olan ilişkide fesih bildiriminin TTK.m.18/3’teki yöntemlerden biriyle yapılmadığı, fesih iradesinin faturalarda bildirildiği 23.11.2018 itibariyle davacı şirketin tazmin edilen mektup bedellerinden dolayı davalı şirket nezdinde 19.09.2018’den beri 25.209 TL alacağı bulunduğu tespit edildiğinden, davalının yeni teminat mektubu verilmediği gerekçesiyle sözleşmeyi feshetmesinin haklı olmadığına dair kök ve ek rapordaki tespit ve değerlendirmelerimizde bir değişiklik olmamıştır. Mahkemenin değerlendirmesi bu yönde olursa, davalı … tarafından teminat mektuplarının tazmini sonucunda, takip tarihi itibariyle, davacı…Ltd Şti’nin davalı … A.Ş’den 25.209 TL Anapara ve 377.10 TL faiz olmak üzere toplam 25.586.10 TL alacaklı olduğu,
2.Alternatif Hesaplama : Mahkemenin değerlendirmesi, davalı … tarafından gecikmiş alacak tahsil edildikten ve tazmin edilen teminat mektubu bedellerinden gecikme faizleri ve bakiye borç da tahsil edildikten ve davalı … nezdinde davacı şirketin 25.209 TL nakit bakiyesi bulunuyorken, yaklaşık iki ay sonra yeni teminat mektubu verilmemesi sebebiyle yapılan feshin haklı olduğu yönünde olursa, takip … Ltd Şti’nin davalı … A.Ş’den 1.516,17 TL Anapara ve 22,68 TL faiz olmak üzere toplam 1.538,85 TL alacaklı olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi 2. Ek raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi 2. Ek raporuna beyan ve itirazlarını içerir 06/06/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Davalı vekilinin bilirkişi 2. Ek raporuna beyan ve itirazlarını içerir 06/06/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 20/09/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı gereğince; Dosyanın daha önce rapor hazırlayan bilirkişi heyetine tevdii edilerek, kök ve ek raporda teminat mektubu miktarında mahsup edilen ve davalı tarafça iddia edilen faiz ve tüketim miktarları yönünden önceki raporlarda bir hesaplama ve değerlendirme yapılmadığı görülmekle, taraflar arasında düzenlenen sözleşme, yine dosya içerisine giren defter ve diğer deliller doğrultusunda ek ve kök raporda belirtilen ve davalı tarafça iddia edilen faiz ve tüketim miktarı alacağı yönünden varlığı ve miktarına ilişkin değerlendirme ve hesaplama yapılmasının istenilmesine, yine düzenlenecek olan ek raporda taraf itirazlarının değerlendirilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 3. Ek raporunda sonuç ve özet olarak:
Akaryakıtın kullanımı sebebi le dosya kapsamında düzenlenen rapor, duruşma tutanakları, dava – taraflarının beyan ve – itirazlarıyla diğer belgeler birlikte değerlendirildiğinde özellikle akaryakıtın TSE STANDARTLARINDA VE EPDK İLE BELİRTİLEN ŞARTLARDA satışı ve temininin yapıldığı. İş bu akaryakıt kullanımı sonucu maddi kullanımın gerçekleştiği araçlarda maddi hasara yol açmadığı anlaşılmaktadır. Akaryakıt ile ilgili gerek benzin ve gerekse motorinde standart dışı bir unsurunun bulunmadığı görülmektedir. Netice itibariyle TSE Standartlarına haiz olduğu kuvvetle muhtemel olduğu, İnceleme konusu akaryakıt tüketim miktarı ve…fiyat genel toplam yönüyle yapılan tespitlerde; benzin, …motorin ve …motorin alımları toplam olarak 58.984,52 LİTRE (Ellisekizbindokuzyüzseksenbeş yaklaşık litre) — akaryakıtın TÜKETİLEREK kullanıldığı ve elde edilen tüketim bedeli değerin ise; 236.189,42 TL (İkiyüzotuzaltıbinyüzseksendokuzlirakırkikikuruş) — total fiyat miktarına tekabül ettiği ancak TÜKETİM miktarı ve satış fiyatları baz alındığında tablo verileri işlemsel olarak hesaplandığında ise olması gereken fiyat total değerinin ise 235.992,52 TL (İkiyüzotuzbeşbindokuzyüzdoksanikiliraellükikuruş) olduğu hesaplama sonucu yakın bir rakam olmakla birlikte bir miktar farkın oluştuğu görülmektedir. Aradaki cüzi farkın ise negatif olarak yani -196,90 TL (yüzdoksanaltıliradoksankuruş) OLDUĞU YANİ İNDİRİM vb. gibi lebileceği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 02.10.2018 tarihli Samsun … Noterliği… y.no ile ihtarnamesi ile feshedilmiş olması durumunda da aradaki sözleşme ilişkisi sona erdiğinden, Mahkemenin feshin haklı olduğunu değerlendirmesi halinde hesap yönünden aynı sonuca varılacağı,
Davalı …’nin davacı şirket ile cari hesap ilişkisinde 16.05.2018-18.09.2018 dönemi için alacaklı olduğu, bakiye için faiz talep edebileceğinin kabulü halinde, bu dönem boyunca geciken alacakları için 1.273,39 TL faiz 229,31 TL KDV olmak üzere toplam 1.502,60 TL faiz talep edebileceği,
Davalı PO, davacı ile olan Cari Hesap ilişkisine ait Güncel Cari Hesap Mutabakatı için 31.12.2020 tarihli davacı şirketin 1.516,17 TL borçlu olduğuna dair mail yoluyla Cari hesap Mutabakat Formu göndermiş olduğu ve davacının bu mutabakatı kabul etmiş olduğu,
Davacı şirketin davalıya tüketim bedelinden kaynaklı borcu olmadığı,
Mahkemece, sözleşmenin davacı şirket tarafından feshinin haklı olduğunun değerlendirilmesi halinde, kök raporda hesapladığı şekilde, takip tarihi itibariyle, davacı şirketin davalı … A.Ş’den 30.000 TL Anapara ve 448,77 TL faiz olmak üzere toplamda 30.448,77 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin teminat mektuplarını tazmin ettiği tarihe kadar faiz talebi kabul edilirse, bundan tarafımızca hesaplanan 1.502,60 TL faiz alacağı düşülerek davacı şirketin takip tarihi itibariyle alacağının 30.448.77- 1.502.60 = 28.946,17 TL alacaklı olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildirildiğinde; davacı ile davalı arasında 09/02/2018 tarihli akaryakıt alım ve satım sözleşmesi düzenlendiği, sözleşmenin 6.2 maddesinde sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıya teminat olarak teminat mektubu verilebileceğinin düzenlendiği, davacı tarafından da her biri 15.000 TL bedelli iki adet teminat mektubunun davacı tarafından davalıya verildiği, davalı tarafından sözleşme kapsamında taraflar arasındaki ticari alım satım ilişkisinden kaynaklı alacağı nedeniyle teminat mektuplarının nakte çevrilmesi için bankaya 17/09/2018 tarihinde başvuruda bulunulduğu, davacı tarafından davalıya olan akaryakıt alımına ilişkin borcu nedeniyle 18/09/2018 tarihinde 28.300,00 TL ödemede bulunulduğu, banka tarafından davalının teminat mektuplarının nakde çevrilmesine ilişkin talebinin kabul edilerek davalıya 19/09/2018 tarihinde teminat mektuplarının tutarları olan toplamda 30.000 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafça akaryakıt borcunun ödendiğinin teminat mektuplarının haksız olarak nakte çevrilerek tahsil edildiğinin beyan edilerek davaya konu icra takibinin başlatıldığı, davalı tarafından icra takibine süresi içerisinde itiraz edilmesi ile takibin durdurulmasına karar verildiği ve davacı tarafından süresi içerisinde bu davanın açıldığı, davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde teminat mektuplarının akaryakıt borcu nedeniyle nakde çevrilerek tahsil edildiğinin, davacının 28.277 TL faturalanmış alacağı dışında faturaların süresinde ödenmemesi nedeniyle faturalanmamış 4.412,34 TL+KDV faiz bedeli alacak bedeli ve 379,10 TL tüketim bedeli olmak üzere faturalanmamış alacağının bulunduğunun, davacının 28.300 TL ödeme yapmasıyla yukarıda belirtilen faturalanmamış alacaklarının kaldığının, kalan bu alacağın teminat mektuplarının bedellerinden tahsil edildiğinin, teminat mektuplarının alacağa karşılık tahsil edilmesiyle, davacı tarafça yeni teminat mektubu sunulmadığından davalı tarafça sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin, fesih nedeniyle sözleşme kapsamında davacıya verilen ve iade edilmesi gereken 882,17 TL cihaz bedeli ile sözleşmenin 8.maddesi kapsamında cezai şart bedeli olan 25.729,90 TL’nin teminat mektubundan bakiye kalan tutardan karşılandığının ve davacının fesihten kaynaklı borçlarının sona erdiğinin davacının alacağının bulunmadığının beyan edildiği, tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, bilirkişilerden raporlar alındığı bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davalı tarafça teminat mektupları tahsil edilmeden önce davacının davalıya akaryakıt alımından kaynaklı faturalandırılmış ve vadesinde ödenmeyen 28.277,25 TL borcu bulunduğu, bu hususun tarafların kabulünde olduğu, davacı tarafından davalıya 28.300,00 TL ödemede bulunulduğu, teminat mektuplarının nakde çevrilmesine ilişkin olarak banka tarafından davalıya 19/09/20218 tarihinde 30.000 TL ödemede bulunulduğu, davalı tarafça 28.277,25 TL faturalı alacak dışında faturalanmamış 4.412,34 TL+KDV faiz bedeli alacak bedeli ve 379,10 TL tüketim bedeli alacağının bulunduğu beyan edilmiş ise de faiz yönünden faturaların vade tarihlerinden davacı tarafından yapılan ödeme tarihine kadar olacak şekilde 06/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda işlemiş faiz hesabı yapıldığı ve davalının ödeme tarihinde ödenmeyen faturalar yönünden 1.273,39 TL işlemiş faiz talep edebileceği, davalının 379,10 TL’lik tüketim bedeli alacağı bulunduğuna ilişkin beyanı yönünden davalı tarafça bu alacağa ilişkin fatura düzenlenmemiş olup alacağın varlığına ve miktarına ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı ve ispat edilemediği, davacı tarafça ödeme yapılmadan önce faturalı borç toplamı olan 28.277,25 TL ile işlemiş faiz toplamı olan 1.273,39 TL’nin toplamından davacı tarafça 18/09/2018 tarihinde ödenen 28.300 TL mahsup edildiğinde kalan 1.250 TL işlemiş faiz ve bunun KDV’si ile birlikte toplam 1.475,75 TL davalının alacağının kalacağı, bu alacağın da davalı tarafça 19/09/2018 tarihinde tahsil edilen 30.000 TL teminat mektuplarının bedellerinden mahsup edildiğinde teminat mektuplarının bedellerinden bakiye kalan tutarın 28.524,25 TL olacağı, davalı tarafça yeni teminat mektubu verilmemesi nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği iddiasında bulunulmuş ise de yukarıda açıklandığı üzere davacı tarafça ödenen bedel ile tahsil edilen teminat mektuplarının bedelinin toplamından davalının toplam alacağı mahsup edildiğinde davalının elinde fazladan 28.524,25 TL nakdi paranın bulunduğu, davacı tarafça davalıya verilen teminat mektuplarının miktarlarıyla bu bedel karşılaştırıldığında davalının elinde kalan bu bedelin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yeterli nakdi teminat oluşturacağı bu nedenle davalı tarafça yapılan feshin haklı olmadığı, davalı tarafça yapılan fesih haklı nedene dayanmadığından davalının davacıdan sözleşme kapsamında cezai şart talep edemeyeceği, yine davalı tarafça fesih iradesiyle sözleşme ilişkinin sona erdirildiği ve davalı tarafça sözleşme kapsamında davacıya verilen cihazlara ilişkin alacağı olduğu iddia ve beyan edilmiş ise de davalı tarafça sözleşme kapsamında davacıya ariyeten verildiği iddia edilen cihazlara, miktarına ve teslimine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı ve ispat edemediği anlaşılmakla davacının, tahsil edilen teminat mektuplarının bedellerinden davalının alacağı mahsup edildiğinde bakiye kalan 28.524,25 TL ile teminat mektuplarının bedellerinin iadesi için davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarnamenin tebliğinden itibaren ihtarnamede belirtilen üç günlük sürenin sonundan icra takibine kadar işlemiş 426,69 TL faizi talep edebileceği anlaşıldığından yukarıda açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davalının Samsun … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, 28.524,25 TL asıl alacak, 426,69 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 28.950,94 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacağın %20’si olan 5.704,85 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak … Dava Şartı Dosya No: …sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00.-TL tarife bedeli üzerinden 27/09/2019 tarihli 421 sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek tarafların arabuluculuk ilk oturumuna katıldığı ve davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği gözetilerek kabul ve red oranına göre taraflar aleyhine arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile,
-Davalının Samsun … Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, 28.524,25 TL asıl alacak, 426,69 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 28.950,94 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Asıl alacağın %20’si olan 5.704,85 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.977,64-TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 371,81-TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 1.605,83-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 3.366,71-TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre 3.166,05-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından bu dava sebebi ile yapılan 1.500,00-TL ve 1.200,00 TL bilirkişi ek ücreti olmak üzere 2.700,00 TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre 160,92-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geri kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul olunan miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 1.834,40-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
8-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin ret ve kabul oranına göre 1.241,33 TL’sinin davalıdan, 78,67 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/12/2022

Katip
¸e-imza

Hakim
¸e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
44,40 TL BAŞVURMA HARCI 371,81 TL PEŞİN HARÇ
371,81 TL PEŞİN HARÇ + 1.605,83 TL EKSİK HARÇ
2.800,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ 1.977,64 TL KARAR VE İLAM
+ 150,50 TL TEBLİGAT ÜCRETİ HARCI
3.366,71 TL TOPLAM