Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/451 E. 2022/689 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/451 Esas
KARAR NO:2022/689

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:09/08/2019
KARAR TARİHİ:15/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/12/2017 tarihinde davalı sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plakalı davalı … ait otobüsle … ilçesi, … Mah., … Caddesi üzerinde seyir halindeyken İstanbul Caddesine kavşağına gelip sağa dönüş manevrası ile bu caddeye katılarak, seyrine devam ettiği sırada No:36 önlerinde aracının sağ orta kapı arkasındaki çamurluk kısımlarıyla, seyir istikametine göre yolu sağ kenarında ve kaplama içinde sırtı yola dönük biçimde yolu süpüren belediye temizlik işçisinin davacıya çarpması ve kaldırıma sıkıştırması neticesinde yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiğini, olay sırasında davacının işinin ifası sırasında iş elbiselerinin bulunduğunun göründüğünü, söz konusu kazaya ilişkin olarak devam eden … 5. Asliye Ceza Mahkemesinin …/… esas nolu dosyasıyla kusura ilişkin bilirkişi raporunun alındığını, bu raporla birlikte sürücü …’un asli derecede müvekkili Hakkı İlhan’ın ise, tali derecede kusurlu olduğunu, olayın meydana gelmesinde araç sürücüsünün …’un dikkatsizliği nedeniyle ağır kusurlu olduğunu, emniyet tarafından düzenlenen kaza yeri CD izleme tutanağında otobüs sürücüsünün yolun manevra açısından çok geniş bir yol olmasına rağmen ve ayrıca daha açıktan dönüş yapma imkanı varken daha dar manevra yaptığının görüleceğini, aracın geniş manevra kabiliyeti ortadayken yolda temizlik görevini ifa eden müvekkiline sırtı dönük arkasından çarptığını ağır kusurlu olduğunu, müvekkili …’ın 13/02/1953 doğumlu olduğunu, 09/12/2017 kaza tarihi itibariyle 64 yaşında olduğunu, müvekkilinin geçirmiş olduğu kazadan dolayı 1 yıl çalışamadığını, çalışmadığı sürece gelir kaybına uğradığını, müvekkilinin hastanelere gidiş-geliş yol masraflarını yapmak zorunda kaldığını ve gelir kaybına uğradığını, müvekkilinin hastanelere gidiş-geliş yol masrafları, pansuman, refakatçi giderleri vs. Belgesiz gider olarak toplam şimdilik 3.000,00 TL talep ettiğini, müvekkilinin kazadan sonra 1 yıl çalışamadığını, müvekkilinin ekte sunulan Engelli Sağlık Kurulu raporundan anlaşılacağı üzere %19 derecesinde sakat kaldığını, dolayısıyla hayatının geri kalan ömründe bu engeli ile yaşamak zorunda olduğunu, belirsiz alacak kalemi olarak ileride arttırılmak şartıyla şimdilik 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik talep ettiğini bildirip, müvekkilinin hastanelere gidiş-geliş yol masrafları, pansuman, refakatçi giderleri v.s belgesiz gider olarak toplam şimdilik 3.000-TL, Müvekkilinin çalışamadığı dönemde gelir kaybına uğramasından dolayı belirsiz alacak kalemi olarak ileride artırılmak şartıyla şimdilik 1.000-FL geçici iş göremezlik tazminatı, müvekkilinin geçirmiş olduğu iş bu trafik kazasından dolayı sakat kaldığını, dolayısıyla sürekli iş göremezlik tazminatına hak kazanmış olup belirsiz alacak kalemi olarak ileride artırılmak şartıyla şimdilik 1.000-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, müvekkilinin kaza neticesinde eski sağlığını yitirdiğini, ayağındaki kırılan bölge için platin takıldığını, yakın bir tarihte konulan platinlerin çıkarılması için ikinci kez ameliyat olacağını, yürümesinde bozukluklar mevcut olup sekerek ancak yuürüyebilmekte olduğunu, ayrıca yürüdüğü zaman avağında şişlik ve ağrılar çıktığını kısacası engelli olarak havatının geri kalanını yaşamak zorunda birakıldığını, bu durum müvekkili açısından ruhsal ve yaşamsal çöküntüye sebebiyet verdiğini, kazadan dolayı duyduğu acı elem ile birlikte tedavi sürecindeki sağlığına kavuşamamanın mutsuzluğuyla karşı karşıya kaldığını, bundan böyle yaşam süresinin sonuna kadar yoksun kalacağı yaşama zevkinden yoksunluk hissedeceğinden manevi tazminat karşılığı 50,000-TL. maddi tazminat kalemleri açısından davalı sigorta şirketi bakımından poliçedeki limitleri ile sınırlı kalmak koşuluyla ve sigorta şirketine başvuru tarihi olan 02.11.2018 tarihinden itibaren, sürücü ve araç maliki açısından 09.12.2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, manevi tazminat açısından kaza tarihi olan 09.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahşiline. yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davacı yanın müvekkili sigorta şirketine başvurusu üzerine şirket nezdinde … nolu hasar dosyası açıldığını, dosya kapsamında alanında uzman aktüerlerden TRH-2010 Yaşam tablosuna göre alınan rapor sonucunda davacı yana 07/12/2018 tarihinde 13.636,05 TL tazminat ödemesinin yapıldığını, yapılan bu ödeme ile Karayolları Trafik Kanunu gereği, müvekkili şirket üzerine düşen tüm hukuki sorumluluğunu yerine getirdiğini, müvekkili şirketin davacıya karşı başkaca bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusurun oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekâlet ücreti sorumluluğumuz da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limiti maktuen ödenecek rakam olmadığını poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, meydana gelen kaza nedeniyle davacının talep ettiği geçici iş göremezlik gideri, geçici iş göremezlik dönemine ait tedavi giderleri, bakıcı giderleri ve tedaviye bağlı giderler (belgesiz ulaşım, yemek vs.) müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, zira bu hususta sorumluluğun sosyal güvenlik kurumuna ait olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü dava tarihinde muaccel hale geldiğini, bu sebeple mahkemece faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olduğunu, aleyhine açılan davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; bu davanın, müvekkili İdare aracı sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu varsayımına dayandırıldığını, kazanın meydana gelmesinde idare şoförü …’un ve müvekkili idarenin kusurunun bulunmadığını, İdare şoförü, … Mah. … Caddesi üzerinde Mecidiyeköy istikametine giderken … Caddesinin bitip … Caddesinin başladığı dönemece geldiğinde kaldırımla yolun birleştiği yeri süpüren davacı ile karşılaşmış ve davacı tarafından otobüsün fark edildiğini, fakat bu halde davacının kaldırıma çıkmayıp bulunduğu noktadan ayrılmadığını, otobüsün hacmi dikkate alındığında idare şoförü her ne kadar dönüşü geniş almaya çalışsa da arka tekerleklerin kaldırıma yaklaşmak durumunda kaldığını ve dava konusu kazanın meydana geldiğini, İdare şoförünün hemen yardım etmek ve ambulans çağırmak için davacının yanına gittiğini, yaralının hastaneye ulaştırılması için elinden geleni yaparak kazayı emniyet görevlilerine bildirdiğini, davacının, yolun durumu, büyük araç olması nedeniyle otobüsün hareketi, manevraları, trafikte ani gelişebilecek durumlar gibi faktörleri dikkate alarak daha özenli davranmasının gerektiğini, kimsenin kendi ihmaliyle neden olduğu kazanın sonuçlarından bir başkasını sorumlu tutamayacağını, üzücü bir kaza yaşanmış olmakla birlikte sorumlusunun İdare ve İdare sürücüsünün olmadığını, davacı ve işvereni tarafından hiçbir güvenlik önlemi almadan trafiğin yoğun aktığı ana cadde üzerinde görevini ifa etmesine izin verilmesi ve sonrasında meydana gelen dava konusu elim kazadan müvekkili idare ve şoförünün asli sorumlu olarak hasım gösterilmesinin kesinlikle kabul edilemeyeceğini bildirip, arzedilen nedenlerle davanın öncelikle zamanaşımı ve husumet yönünden reddine karar verilmesini, esasa girilecekse de arz edilen nedenlerle esas açısından da davanın reddine ve masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazının olduğunu, davacı tarafın talepleri iddia konusu kaza tarihine göre zamanaşımına uğramış olup, öncelikle davanın zamanaşımı itirazımız çerçevesinde reddinin gerekmekte olduğunu, süresi içinde zamanaşımı itirazında bulunduğunu, müvekkilinin kaza anında ve öncesinde kurallara uygun olarak seyretmekte olup, davacı tarafın ceza dosyasındaki kusur raporuna dayanarak kusur iddiasında bulunmuş ise de, müvekkilinin kusurlu bir hareketinin bulunmadığını, müvekkilinin, dönemeçten döndüğü esnada hızını gerekli seviyeye getirdiğini ve kontrollü şekilde dönüşünü gerçekleştirirken katılanın uzun süre yolda beklemesi sonucu kazanın gerçekleştiğini, katılan otobüsün geldiğini görmesine rağmen kendi güvenliğini sağlamak için kaldırıma çıkması gerekirken yolda bekleyerek kazaya kendisi sebep olduğunu, ceza dosyasında düzenlenen bilirkişi raporunda müvekkilinin beyanı hiç bir şekilde değerlendirmeye alınmaması raporun yüzeysel şekilde hazırlandığının ve somut gerçekliğin tespiti için yeterli olmadığının açık bir göstergesi olduğunu, ayrıca sanığın verdiği ifadesinden de anlaşılacağı üzere kendisi geniş olan aracı döndürürken dönüşünü geniş almaya çalışmış ise de arka tekerler kaldırıma yaklaşmak zorunda olduğu için katılanın tedbir almasının gerekli olduğunu, bu durumda katılanın kontrolsüzce yolda beklediğini gösterdiğini, kazanın yaşandığı yolun fiziki durumu tam olarak kaza tespit tutanaklarında ve raporda irdelenmediğini, katılanın bulunduğu yolun çok dar bir yolduğunu bu dar yoldan uzun ve geniş olan … aracının geçişinin mümkün olup olmadığının incelenmediğini, manevi tazminat talebinde bulanabilmek ve manevi tazminat alacağına hükmedebilmek için kusursuz olma veya daha az kusurlu olmanın şart olduğunu, somut uyuşmazlıkta müvekkilinin kusursuz olduğunu, davacının daha fazla kusurlu olduğu dikkate alındığında davacının manevi tazminat talebinin reddinin gerekmekte olduğunu bildirip, kusursuz müvekkili yönünden davanın reddi ile yargılama giderleri vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce dosya kusur oranlarının hesaplanması için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, adli tıp raporunda özetle; davalı sürücü …’un %75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğunu, davacı yaya …’ın %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirmiştir.
Yine dosya Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığının sunulan raporunda özetle; mevcut belgelere göre … ve … oğlu 1953 doğumlu …’ın 09.12.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri yönetmenliği ile bu yönetmenlik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında yapılan değerlendirme ile meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak; Gr 1 XII (27Aa…..15) A % 19; E cetveline göre: % 25,0 (yüzdeyirmibeşvirgülsıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, hükümlerine göre değerlendirildiğinde Kas İskelet Sistemi, Tablo 3.10’a göre %7+%7, Tablo 3.11’e göre %5+%2, Balthazard formülüne göre % 19, Tablo 3.2’ye göre % 10 olarak tespit edildiğine göre; 1-Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 10 (yüzdeon) olduğunu, özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceğini, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğini bildirmiştir.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış bilirkişi aktüerya uzmanı … 27/04/2022 tarihli raporu ve 07/07/2022 tarihli ek raporunda özetle; yapılan ödemenin yerindeliğinin tespiti açısından ödeme tarihi esas alınarak yapılacak hesaplamada ödemenin yapıldığı tarihte yürürlükte olan ZMMS … Şartları ve poliçe başlangıç tarihinin … şartların yürürlüğe girdiği 01.06.2015 tarihinden sonra ve ödemenin de 07.12.2018 ‘de yani Anayasa Mahkemesi ‘nin iptal kararından önce gerçekleştiği dikkate alınarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak 1,8 Teknik Faiz uygulanıp Aktüeryal Yönteme göre hesaplama yapıldığını, Karayolları Trafik Kanunu “nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 Tarihinde TBMM ‘de kabul edilerek 19.06.2021 tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu” tarafından 04.12.2021 tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanarak yürürlüğe giren “KARAYOLLARI MOTORLU ARAÇLAR ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI … ŞARTLARINDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR … ŞARTLAR” yürürlüğe girdiği 04.12.2021 tarihinden sonra düzenlenen Poliçeleri kapsayacağından, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından olan T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi “nin 27.09.2021 Tarihli 2021/4391 E. – 2021/5518K. Sayılı ve benzer kararları da dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığını, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından … Plakalı aracın ZMMS Poliçesi kapsamında 07.12.2018 tarihinde davacı tarafa 13.636,05 TL ödeme yapıldığı görülmüş olup, davacı tarafın dava dilekçesi ve diğer beyanları, davacı tarafın hasar Dosyası, dava dilekçesine cevap ve diğer beyanları incelenmiş olup yapılan ödemenin hangi zarar kalemine istinaden yapıldığına dair herhangi bir bilgiye rastlanamadığını, yapılan ödemenin yapıldığı tarih itibariyle davacının hesaplanan Sürekli İş Göremezlik Zararları ile karşılaştırılmış olduğunu, hesap tarihi itibariyle de davacının hesaplanan Sürekli İş Göremezlik Zararından güncellenerek tenzil edildiğini, T.C, … … …. Güv. Mrk. ‘nin 10.09.2019 tarihli yazısı incelendiğinde Dava dışı … tarafından davacıya 15.095,79 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığını, yapılan ödemenin davacının hesaplanan geçiçi işgöremezlik zararından tenzil edildiğini, ödeme tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada yapılan ödemenin yerindeliğinin takdiri Sayın Mahkeme ‘ye ait olmak üzere; dava dışı … tarafından yapılan geçici iş ööremezlik ödemesinin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmı düşüldükten sonra davacının hesaplanan bakiye geçici iş göremezlik zararının 1.884,84 TL olduğunu, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından geçici iş göremezlik zararı yönünden ödeme yapılmadığını, davacının hesaplanan sürekli iş göremezlik zararının 13.415,63 TL olduğu, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan 13.636,05 TL ödeme ile davacının sürekli iş göremezlik zararının %101,64 oranında aşarak karşılandığını, hesap tarihi davacının bakiye geçici iş göremezlik limitinin 330.000,00 TL olduğu, davacının hesaplanan sürekli iş zararının 48.495,53 TL olduğu, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan ödemenin ödeme tarihi ile hesap tarihi arasında geçen süre zarfında %9 yasal faiz oranında güncellenerek tenzili sonrası davacının bakiye sürekli iş göremezlik zararının 30.461,57 TL bakiye kişi başı ölüm ve sakatlanma tazminatı limitinin 316.363,95 TL olduğunu bildirmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2021/637 Esas 2022/285 Karar sayılı kararında “2918 sayılı KTK’nin “sorumluluğa ilişkin anlaşmalar” başlığını taşıyan 111. maddesi gereği, “Karayolları Trafik Kanunu ile öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir”. Bu madde hükmü gereğince, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı Sigorta Şirketi arasında KTK’nın 111. Maddesi kapsamında kalan anlaşma bulunduğu iddia ve ispat edilemediğine göre Mahkemece ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemenin yetersiz olup olmadığının belirlenmesi için rapor alınmamış olmasında ve yine dava tarihinden önce yapılan ödemenin güllenerek belirlenen tazminat miktarından düşülmesi gerektiğinden hükme esas alınan bilirkişi raporunda da yapılan ödemenin güncellenmiş tutarı mahsup edilerek bakiye tazminatın belirlenmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.” belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 09/12/2017 tarihinde davalı …’nin maliki, diğer davalı …’un sürücüsü olduğu … plakalı aracın yaya halde bulunan davacıya çarpması neticesinde davaya konu kazanın meydana geldiği, kaza neticesinde davacının yaralandığı, davalı sigorta şirketi ile diğer davalı … … arasında … plakalı araç yönünden kaza tarihini kapsar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlendiği, davalı tarafça zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de kazanın 09/12/2017 tarihinde meydana geldiği davanın iki yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı, davaya konu kazada kusur oranlarının tespiti yönünden İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor alındığı, raporda davalı sürücü …’un %75 oranında kusurlu olduğunun, davacı yaya Hakkı İlhan’ın %25 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, kusur oranlarının tespiti hususunda alınan raporun denetime elverişli ve uygun olduğu, kaza nedeniyle davacıda oluşan maluliyet oranının ve iş göremezlik süresinin tespiti için Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesinden raporlar alındığı, 26/10/2021 tarihli raporda kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik doğrultusunda davacının maluliyet oranının %10 olduğunun ve iş göremezlik süresinin 9 aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği, alınan bu raporun da denetime elverişli ve uygun bulunduğu, davalı sigorta şirketi tarafından gönderilen hasar dosyası incelendiğinde davacı tarafça sigorta şirketine 02/11/2018 tarihinde başvuruda bulunduğunun ve davacıya 13.636,05 TL ödeme yapıldığının belirtilerek ödeme dekontunun sunulduğu, yine …’dan gelen 10/09/2019 tarihli müzekkere cevabında davaya konu kaza nedeniyle davacıya 15.095,79 TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığının belirtildiği, sigorta şirketinden ve …’dan gelen müzekkere cevapları da değerlendirilerek davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarının hesaplanması ve tespit edilmesi için aktüerya hesap bilirkişisinden rapor alındığı, alınan 07/07/2022 tarihli ek raporda bilirkişi tarafından hesap tarihi ve sigorta şirketi tarafından ödemenin yapıldığı tarih olmak üzere iki farklı hesaplama yapıldığı, sigorta şirketi tarafından gönderilen belgeler incelendiğinde tazminat bedeline ilişkin olarak taraflar arasında sulh ve anlaşmanın bulunmadığı, buna ilişkin bir belgenin davalı tarafça sunulmadığı, davalı sigorta şirketince sadece başvuru üzerine ödeme yapıldığı bu nedenle hesaplama tarihindeki veriler doğrultusunda yapılan hesaplamanın uygun olduğu, bu doğrultuda yapılan hesaplama neticesinde davacının 1.884,84 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 30.461,57 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talep edebileceği, davacı tarafça belgesiz tedavi gideri talebinde de bulunulmuş ise de kaza neticesinde davacının yaralanma sonrasında tedavi sürecinin ve buna ilişkin yapılacak masrafların tespitinin özel ve teknik bilgiyi gerektirdiği, bu hususta uzman doktor bir bilirkişiden rapor alınması gerektiği, 04/10/2022 tarihli celsede davacı vekilince bilirkişi raporu alınmasına ilişkin taleplerinin bulunmadığının, bu hususta bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulması halinde bilirkişi ücretini yatırmayacaklarının, dosya içerisindeki belge ve deliller doğrultusunda karar verilmesi yönünde talep ve beyanda bulunduğu, davacı tarafça bilirkişi ücretinin yatırılmayacağı beyan edilmiş olduğundan bu hususta bilirkişi delilinden vazgeçilmiş sayılması gerektiği yönünde değerlendirme yapıldığı ve davacı tarafça belgesiz tedavi giderlerine ilişkin talebinin ispat edilemediğinden reddine karar verildiği, davacının manevi tazminat talebi yönünden meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması ve maluliyet oluşması nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranı, olay tarihi, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılar …ve … … Müdürlüğünden alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:… sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden ödeme yapıldığı tespit edilerek tarafların arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve kabul ve red oranı dikkate alınarak; 433,00 TL davacı aleyhine, 887,00 TL’nin davalılar aleyhine arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda yazılı gerekçeye istinaden:
1-Davanın kısmen kabulü, kısmen Reddi ile,
-1.884,84 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 30.461,57 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 32.346,41 TL maddi tazminatın davalılar …ve … … yönünden kaza tarihi olan 09/12/2017 tarihinden itibaren, davalı Sigorta şirketi yönünden temerrüd tarihi olan 15/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Davacının belgesiz tedavi giderlerine ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile, 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılar …ve … … Müdürlüğünden alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 3.917,33-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 706,86-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 3.210,47-TL harcın davalılardan alınarak hazineye irad kaydına, (Davalı … Sigorta 2.209,58 TL miktardan sorumlu olmak şartıyla)
5-Davacı tarafından yapılan; 44,40-TL Başvuru Harcı,, 519,00-TL Islah Harcı, 187,86 TL peşin/nisbi harç olmak üzere toplam 751,26 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 2.590,00-TL ATK gideri, 845,00-TL muayene gideri, 1.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 884,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 5.319‬,00‬-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 3.573,97-TL’lik kısmının davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı …’un yapmış olduğu 241,85-TL yargılama giderinin, davanın kabul ve ret oranı nazara alınarak 79,34-TL’nin davacıdan alınıp, bu davalıya ödenmesine, kalan kısmının davalı …üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … Sigorta A.Ş’nin yapmış olduğu 300,00-TL yargılama giderinin, davanın kabul ve ret oranı nazara alınarak 25,46-TL’nin davacıdan alınıp, bu davalıya ödenmesine, kalan kısmının davalı … Sigorta A.Ş üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı … … Müdürlüğünün yapmış olduğu 350,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul ve ret oranı nazara alınarak 114,82 TL’nin davacıdan alınıp, davalı … … Müdürlüğüne ödenmesine, kalan kısmının bu davalı üzerinde bırakılmasına,
11-Maddi tazminat yönünden Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
12-Maddi tazminat yönünden Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 3.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
13-Manevi tazminat yönünden Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar …ve … … Müdürlüğünden müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
14-Manevi tazminat yönünden davalılar …ve … … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden, A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, bu davalılara verilmesine,
15-Zorunlu arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin 887,00 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, 433,00 TL’sinin ise davacıdan alınarak, hazineye irat kaydına,
16-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır