Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/377 E. 2023/326 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTA NBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/… Esas
KARAR NO : 2023/326
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 09/07/2019
KARAR TARİHİ : 17/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin … …’nin mirasçıları olduğunu, … …’nin armatör olup, hal-i hayatında … ve …’da gemilerinin ve ticari faaliyette bulunduğunu, … yılında kurulan … yılında ve … yılında davalı … Bankası A.Ş.ye devredilen … Bankasından hisse senetleri aldığı … yılında kurulan … Bankası A.Ş hisse senetleri satın aldığını, davacıların dedeleri … …’nin … … Politikası çerçevesinde … yılında kurulan ve … yılında kurulan … Bankası A.Ş.’ye devredilen … … … Bankası hisse senetleri aldığı gibi … yılında kurulan … Bankası hisse senetleri aldığının bilindiğiniş; hem … İtibarı … ve hem de … Bankası A.Ş.’nin kuruluş aşamasında hisse senedi alarak bankaya kurucu ortak olduğunun … Bilirkişi ile banka kayıt ve defterlerinde yapılacak inceleme ile ortaya çıkacağını, 21 Haziran … tarihli … … Bankasının, … Bankası Devrine ve … Bankası Hisse Senedâtının … Sayılı Kanun ile düzenlendiği, açıklanan nedenlerle Müteveffa … …’nin … … Bankası ve … Bankası hissesi satın alıp almadığının tespiti ile birlikte hissedarı ise kaç adet kök hissesinin bulunduğunun tespit edilmesine, davacı vekili tarafından, … …’nin Miraslarının vekâletnamelerini ibraz ederek 24 kişinin daha davacı sıfatı ile eklenmesini, yargılama giderleri ile avukatlık vekâlet ücretinin davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/… esas dosyasından verilen mirasçılık belgesinde …’nin 56 mirasçısının olduğu halde davacı olarak on kişinin isimlerinin dava dilekçesinde yazılı olduğunu, tüm mirasçıların birlikte dava açmaları gerektiğini, Davacılar arasında bulunan üç kişinin dışındakilerin mirasçı olup olmadıklarının Sayın Mahkeme tarafından araştırılması gerektiğini, Dava açıldıktan kısa bir süre sonra davacılar vekilinin talebi ile dosyaya davacı sıfatı ile 24 kişi daha eklendiğinin görüldüğünü, dosyaya sonradan davacı eklenmesi olmadığını (Yargıtay HGK’nun 31,05.2013 tarih, 2012/23-183 E. ve 2013/803 K. Ve Yargıtay 1.HD.2014/7892 E. 2016/5927 K. sayılı İlamına göre); belirtilen kararlar ışığında HMK 124. Maddesi uyarınca da davaya davacı eklenmesinin hukuken mümkün olmadığını, HMK 106/2 Maddesine göre davacıların huzurdaki davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, huzurdaki dava ile talep edilen hususun, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/… E., 2013/… K. sayılı ilâmı ile tespit edildiğini, HMK 303 Madde anlamında kesin hüküm teşkil ettiğinden, davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, huzurdaki davanın müvekkili bankaya yöneltilmesi ve davacıların beklediği hukuki yararı sağlamayacağı gibi, bankanın taraf sıfatı da bulunmadığından, davanın husumet nedeniyle reddinin gerektiğini, Davacıların murisi … …’ye ilişkin olarak … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/… Esas sayılı dosyası kapsamında, 25.10.2013 günü saat 13:30 saatinde müvekkili bankanın sermaye pay hisse defterlerinin incelendiğini; … …’ye ait, banka nezdinde 46530 seri nolu, 10 TL” lık bir adet hissesinin bulunduğu, karşılığının 0,002 TL nominal değerinde “A” grubu ve 189.874 TL nominal değerinde “C” grubu pay senedi olduğunun tespit edildiğini; bunun dışında müvekkili banka yahut … Bankası nezdinde her ne ad altında olursa olsun herhangi bir hisse/pay senedinin bulunmadığını, davaya konu … seri numaralı 10 TL nominal değerde pay senedine ait hak edişler, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/… Esas sayılı dosyasından verilen 31.12.2012 tarihli ihtiyati tedbir kararına istinaden Yatırımcıları Tazmin Merkezine devri yapıldığı, Merkezi – Kayıt Kuruluşu nezdinde “… … …” adına kaydileştirildiği, Kesinleşmiş yargı kararının mevcudiyeti nedeniyle müvekkili banka tarafından yargı kararının gereği yerine getirildiğinden davacıların iddiaları mahkeme kararı ile tespit edilmiş olduğu beyanla; Davacıların dayanaksız iddialarının reddine karar verilmesi gerektiğini, dilekçesinde yer verdiği aleyhe tüm iddia, beyan anlatım, yorum ve taleplerin gerçek dışı ve hukuki dayanaktan yoksun olup, dilekçe ve içeriğine itiraz ederek, itirazlarının incelenerek usulden davanın reddine ve tüm yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/… Esas 2017/… Karar sayılı ve 07/11/2017 karar tarihli … ve … ‘dan olma 01/07/1861 doğumlu, … T.C. Kimlik numaralı, muris …’nin mirasçılık belgesi örneğinin dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin 1982/… Esas 1983/… Karar sayılı karar örneği, … Dilekçe Komisyonu Başkanlığı… tarihli kararının 5. Paragrafındaki Hazine Müsteşarlığı’nın verdiği cevap örneğinin dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
…. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/… Esas sayılı dosyasına ait gerekçeli kararı örneğinin sistem üzerinden bir örneğinin gönderilmiş olduğu görülmüştür.
Amasra Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/… Esas sayılı dosyasına ait gerekçeli karar örneğinin gönderilmiş olduğu, dosyanın tetkikinden; … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/… Esas 2021/… Karar sayılı 10/11/2021 tarihli gerekçeli kararı ile müteveffa … … Terekesine Temsilci Atanması davasının kabulü ile … TC Kimlik nolu, … ve … ‘den olma, … 21/02/1970 doğumlu, … ili, … ilçesi, … Mah/Köy nüfusuna kayıtlı. … … ‘nın, … ve … Hanım’dan olma, … 01/07/1861 doğumlu, … TC Kimlik Nolu müteveffa … terekesine …. Asliye Ticaret mahkemesinin 2019/… Esas sayılı dava dosyasında TEMSİLCİ OLARAK ATANMASINA karar verildiği görülmüştür.
Av. … tarafından Tereke Temsilcisi … … ‘ndan alınan vekalet örneğini dosyaya sunmuş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 28/06/2022 tarihli ara kararı gereğince dosya üzerinde 3 kişiden oluşan bilirkişi heyeti ile inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 26/12/2022 üst yazı ekinde sunmuş oldukları müşterek imzalı raporlarında sonuç ve özet olarak;
1- … …’NİN … BANKASI HİSSESİ SATIN ALIP ALMADIĞININ TESPİTİ, HİSSEDARI İSE KAÇ A, KÖK HİSSESİNİN BULUNDUĞU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ;
Davacıların; dedesi … …’nin … yılında kurulan … … … Bankasının kuruluş aşamasında hisse senedi alarak bankaya kurucu ortak olduğunu iddia ettikleri fakat kurucu ortak olduğunu tevsik edecek somut bir belgenin dosyaya sunulmadığı,
… Bankasının 21 Haziran … yılında Davalı … Bankasına devredildiği, Hisse Senedâtının … Bankası … ne Dair … Sayılı Kanun ile düzenlendiği,
Davalı … Bankası A.Ş. nezdinde, … Bankasının devir işlemine ilişkin … herhangi bir kayıt veya belgenin bulunmadığı, dolayısıyla yerinde inceleme çalışmalarında … inceleme ve araştırmanın yapılamadığı,
… ‘nin … Bankasının kuruluş aşamasında ne kadar hisse alarak bankaya ortak olduğunun tespit edilmesine ilişkin herhangi bir kayıt ve belgenin bulunmadığı,
2- … …’NİN … BANKASI HİSSESİ SATIN ALIP ALMADIĞININ TESPİTİ, HİSSEDARI İSE KAÇ ADET KÖK HİSSESİNİN BULUNDUĞU,
… …’nin … yılında kurulan … Bankası A.Ş.’nin kuruluşu aşamasında hisse alarak bankaya kurucu ortak olduğu, Banka nezdinde yerinde yapılan inceleme de “… ” yazan defterin ilk sayfasında “… … ”şeklinde Alfabetik sıraya göre düzenlenmiş fihristin 12. Sayfasında; “… … … … 1 adet … no.lu hisse yekünü 1” açıklamalı kayıt bulunduğunun görüldüğü,
… Bankası A.Ş.’nin yazılı beyanlarına göre … Bankası tarafından ihraç edilmiş, … seri numaralı, 10 TL nominal değerdeki | adet hisse senedinin bulunduğu, karşılığının 0,002 TL nominal değerinde “A” grubu ve 189,874 TL nominal değerinde “C” grubu, pay senedi olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı dosyasının bir suretinin UYAP sisteminden gönderilmiş olduğu görülmüştür.
… Birimi’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, 2021/… Esas sayılı dosyanın bir suretinin UYAP üzerinden gönderilmiş olduğu görülmüştür.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, 2021/… Esas sayılı dosyanın bir suretinin UYAP üzerinden gönderilmiş olduğu görülmüştür.
… Bankası A.Ş.’ye yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu görülmüştür.
SPK tarafından mahkemeye gönderilen yazı cevabında, Muris’e ait payların …’ye intikal edip etmediği hususuna ilişkin olarak; SPK’nun 13 üncü maddesinin mülga dördüncü fıkrası uyarınca süresi içinde kaydileştirilmeyen paylar; payların seri numaraları, küpür değerleri, hak sahibinin ad soyad bilgisi, hangi hak sahibinin ne kadar paya sahip olduğu bilgisi olmaksızın toplu olarak …’ye aktarılmıştır. Bu nedenle, davaya konu payların …’ye aktarılıp aktarılmadığı hususunda … nezdinde herhangi bir bilgi/kayıt bulunmdığı, belirtilen hususun tespiti, ancak hak sahiplerinin Yönetmelik hükümleri uyarınca sahip olduğu fiziki payların asıllarını bir tutanak ile Banka’ya teslim ederek …’ye başvurulması sonrasında yapılabildiği, bununla birlikte, Banka’nın 04.11.2019 tarihli davaya cevap dilekçesinde, dava konusu payların, üzerlerinde ihtiyati tedbir kararı bulunması nedeniyle …’ye aktarılmayıp “… … …” adına kaydileştirildiği ifade edildiği,
Muris … …’ye ait paylar nedeniyle Yönetmelik kapsamında …’ye iletilen herhangi bir başvuru bulunmadığından … tarafından ilgililere herhangi bir ödeme de yapılmadığı,
Davaya konu payların kaydileştirilip kaydileştirilmediği hususuna ilişkin olarak; SPK’nun 81 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca sermaye piyasası araçlarının kaydileştirilmesine yönelik iş ve işlemler … A.Ş. (…) tarafından yürütülmekte olup … nezdinde ihraççı şirketlere, paylara veya pay sahipliğine yönelik herhangi bir kayıt tutulmadığı, bu çerçevede kaydileştirilme konusundaki bilgi taleplerinin MKK’ya yönlendirilmesinin yerinde olacağı şeklinde cevap verildiği görülmüştür.
… A.Ş. ‘ne yazılan müzekkere cevabında; hisse senetlerine ait detaylı bilgi bulunmadığından işlem yapılamadığının bildirildiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; müteveffa … … ‘nin … Bankası ve … Bankası hissesi satın alıp almadığının tespiti ile hissedarı ise kaç adet kök hissesinin bulunduğuna ilişkindir.
Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun Sermaye Piyasası Araçlarının Kaydileştirilmesi başlıklı 13.maddesinin 1. fıkrasında “Sermaye piyasası araçlarının senede bağlanmaksızın elektronik ortamda kayden ihracı esastır. Kurul, kayden ihraç edilecek sermaye piyasası araçlarını ve kayden izlenecek hakları belirler; türleri ve ihraççıları itibariyle kaydileştirilmesine, kayıtların tutulmasına ve üyelik şartlarını kaybeden ihraççıların paylarının kayden izlenmesinin sona erdirilmesine ilişkin usul ve esasları düzenler “, hükmü mevcuttur.
Aynı yasanın 13. maddesinin 4.fıkrasında ise; “Kaydileştirilmesine karar verilen sermaye piyasası araçlarının kurulca belirlenen esaslar çerçevesinde teslimi zorunludur. Teslim edilen sermaye piyasası araçları kendiliğinden hükümsüz hale gelir. Teslim edilmeyen sermaye piyasası araçları ise kaydileştirme kararından sonra borsada işlem göremez, aracı kurumlarca bu sermaye piyasası araçlarının alım satımına aracılık edilemez ve katılma belgelerinin geri alımı yapılamaz. Kayden izlenmeye başladığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmeyen sermaye piyasası araçları … Merkezine intikal eder. Bunların üzerindeki sınırlı ayni haklar kendiliğinden sona ermiş sayılır. Bunlar … Merkezinin hesabına geçmesinden itibaren üç ay içinde satılır.”, hükmü düzenlenmiştir.
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 13/(4).maddesinde yer alan “ve katılma belgelerinin geri alımı yapılamaz”, ibaresi ile “kayden izlenmeye başladığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmeyen sermaye piyasası araçları …’ye intikal eder. Bunların üzerindeki sınırlı ayni haklar kendiliğinden sona ermiş sayılır. Bunlar …’nin hesabına geçmesinden itibaren üç ay içinde satılır.”, cümleleri Anayasa Mahkemesi’nin 22/10/2015 tarihli ve 2015/95 sayılı kararı ile Anayasanın Mülkiyet Hakkını güvenceye alan 35 ve “Temel Hak ve Hürriyetlerin Sınırlanması” başlıklı 13.maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrası 31/12/2012 tarihi itibariyle kaydileştirilmediği için …’ye intikal etmiş olan pay (hisse) senetleri ve yatırım fonu katılma belgelerinin hak sahiplerinin uğradığı kaybın nasıl telafi edileceği gündeme gelmiştir. Bu çerçevede, 26/04/2016 tarihli 26695 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “6704 Sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanun ile Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununda değişiklik yapılarak kanuna eklenen “Mülkiyeti …’ye İntikal Eden Sermaye Piyasası Araçlarının Hak Sahiplerine Yapılacak Ödemelere İlişkin Usul Ve Esaslar” başlıklı geçici 10.maddesinde; “(1) Kayden izlenmeye başlandığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmediği için mülkiyeti …’ye intikal etmiş olan sermaye piyasası araçlarının iadesi ile satışlarının yapılmış olması halinde bunların bedellerinin ödenmesi talebiyle yapılacak başvuruların ve başvuru üzerine hak sahiplerine … tarafından yapılacak ödemelerin usul ve esasları, hak sahiplerince teslim edilecek sermaye piyasası araçlarının iptal ve imha esasları ile ihraççıların bu başvurulara ilişkin yükümlülükleri kurumca belirlenir. Şu kadar ki, …’ye intikal eeden sermaye piyasası araçlarından; ilgili mevzuat uyarınca satışı yapılmamış olanlar aynen; satışı yapılmış olanlar ise, Kurulca belirlenen esaslar çerçevesinde hesaplanacak satış tutarları üzerinden nakden ödenir. Yapılacak ödemelerde, ilgili tutarın 4749 sayılı Kanunun 12.maddesi çerçevesinde değerlendirilmesi sonucu … tarafından fiilen elde edilen getirinin ödenecek tutura isabet eden nemaları esas alınır. Bu madde uyarınca yapılacak ödemelere ilişkin işlemler ve bu işlemlerle ilgili oluşturulacak kayıtlar ve düzenlenecek kayıtlar damga vergisinden müstesnadır.” hükmünü içermektedir.
Buna göre, kayden izlenmeye başlandığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmediği için mülkiyeti …’ye intikal etmiş olan sermaye piyasası araçlarında; ilgili mevzuat uyarınca satışı yapılmamış olanlar aynen; satışı yapılmış olanlar ise SPK’ca belirlenen esaslar çerçevesinde hesaplanacak satış tutarları üzerinden nakden ödenecektir. Yapılacak ödemelere ilişkin işlemler ve bu işlemlerle ilgili oluşturulacak kayıtlar ve düzenlenecek kağıtlar damga vergisinden istisna tutulacaktır. Bu ödemeler için hak sahiplerince yapılacak başvurulara ve bu başvurular üzerine hak sahiplerine … tarafından yapılacak ödemelerin usul ve esasları SPK tarafından yapılacak bir düzenleme ile belirlenecektir.
Kayden izlenmeye başlandığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmediği için mülkiyeti …’ye intikal etmiş olan sermaye piyasası araçları nedeniyle hak sahiplerine … tarafından yapılacak ödemelere ilişkin usul ve esasları düzenleyen “6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 13. Maddesinin Dördüncü Fıkrasının Kısmen İptali Üzerine … Merkezi Tarafından Yatırımcılara Yapılacak Ödemelere İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” 07/09/2016 tarihinde 29824 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Yönetmelik uyarınca, kayden izlenmeye başlandığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmediği için mülkiyeti …’ye intikal eden sermaye piyasası araçlarından satışı yapılmamış olanlar Yönetmeliğin 8. maddesinde belirtilen esaslar çerçevesinde, satışı yapılmış olanlar ise 9. maddedeki esaslar çerçevesinde, 10. maddede belirtilen nemaları ile birlikte ödenecektir. Söz konusu ödemeler, …’ye başvuran hak sahiplerine, Yönetmelik’te Ek-1 olarak yer alan taahhütname ve ibraname alınmak suretiyle yapılacaktır.
Hak sahipliğinin tespiti için öncelikle yatırımcılar sahibi oldukları fiziki hisse senetlerini bir tutanak ile ihraççı şirkete teslim edecektir. …’ye hiçbir şekilde fiziki hisse senedi teslimi söz konusu olmayacaktır. Hak sahiplerince veya Noter onaylı vekalet ibraz eden vekilleri tarafından, Yönetmeliğinin yürürlülük tarihinden itibaren 10 yıl içinde iadeli taahhütlü posta yolu ile veya özel şirketler aracılığıyla imza karşılığı teslim suretiyle, Yönetmeliğin 5.maddesinde belirtilen belgeler ile birlikte …’nin merkez adresine başvurulması gerekmektedir. Sermaye piyasası araçlarının teslimi, imhası ve hak sahipliğinin tespitine ilişkin hususlar Yönetmeliğin 6 ve 7.maddelerinde, ödemelere ilişkin usul ve esaslar ise Yönetmeliğin 8, 9 ve 10.maddelerinde düzenlenmiştir.
Dava önce, … ‘a vekâleten … … olmak üzere toplam 10 davacı adına açıldığı, Davacılar vekili tarafından Mahkememize sunulan 05.08.2019 tarihli dilekçe ile … olmak üzere toplam 23 kişinin davacı sıfatı ile dosyaya eklenmesini talep edilmiş olduğu, Mahkememizin 05.09.2019 tarihli Ara Kararı uyarınca talebin kabulü ile davacı vekilinin dilekçesi ile bildirmiş olduğu şahısların davacı sıfatı ile dosyaya eklenmesine karar verildiği, Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 07.10.2020 tarihli dilekçe ile …’in HMK 60. maddesine göre davaya katılmak istediğini beyan ve talep ettiği, aynı tarihli başka bir dilekçe ile …’nin HMK 60. Maddesine göre zorunlu dava arkadaşlığı gereğince davaya katılmalarına karar verilmesinin talep edildiği, Davacı vekilinin 04.06.2022 tarihli dilekçesine ekli, … Sulh Hukuk Mahkemesi 10.11.2021 tarih, 2020/… E., 2021/… K. sayılı kesinleşmiş ilamı ile … T.C. kimlik numaralı … … …’nın, huzurda bulunan …. Asliye Ticaret Mahkemesi, 2019/… E. sayılı dava dosyasında temsilci olarak atanmasının tayinine karar verilmiş olduğu görülmüştür.
Davada sıfat; tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Taraf sıfatı (husumet); maddi hukuka göre belirlenen, bir subjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir subjektif hakkın davalı olarak talep edilebilme yetkisini gösteren bir kavramdır. Dava şartı olan taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve davayı takip yetkisi, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir. Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; anılı kanuni düzenlemeler ve emsal içtihatlar uyarınca; somut olayda davacıların talepleri bakımından öncelikle yukarıda düzenlenen kanun ve yönetmelikler uyarınca hareket ederek … Merkezine başvurması gerekmekte olup … Merkezine devredilen hisse senetlerinin davalı tarafından davacı tarafa verilmesi mümkün değildir. Davacı taraf, … Merkezi cevabi yazısında bildirildiği gibi … Merkezinden ancak duruma göre aynen iade veya bedel talep edebilir. Hal böyle olunca davacı tarafın dava konusuyla ilgili olarak davalıdan talep edebileceği bir hakkı bulunmadığı, dolayısıyla davalıya husumet yöneltilemeyeceği anlaşılmış olup, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 44,40-TL’den mahsup edilerek eksik yatırılan 135,5-TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/05/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza