Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/363 E. 2021/145 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/363 Esas
KARAR NO : 2021/145 Karar

DAVA TARİHİ : 03/07/2019
KARAR TARİHİ : 09/02/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacılardan …’in keşideci ve diğer davacı …’in ciranta olduğu 30.000 TL tutarındaki çeki davalı … firması diğer davalı olan … firmasına verdiği, … firmasının iş bu çeki takibe koyduğu, davalıların iş bu çekten dolayı borcunun olmadığı, iş bu çekin herhangi bir mal alımına dayanmadığını, iş bu çekle ilgili suç duyurusunda bulunulduğu ancak herhangi bir sonucun alınamadığını, davacılardan … ve … adlı kişilerin çeki paraya çevireceğini beyan edilerek çekin alındığını, çekin paraya çevrildiğini ancak davacılara paranın ödenmediği, iş bu işlemin faktoring yönetmenliğine aykırı olduğunu, çekin herhangi bir mal alım satımı sonucu temlik alınmadığı, faktoring şirketinin çeki takibe yetkili olmadığını, netice ve talep olarak müvekkillerinin … 37.İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasından dolayı davalılara borcunun olmadığının tespitine , dava konusu çek dolandırıcılık yoluyla elde edildiğinden ve hakkında ceza süreci başladığından takibin dava sonuna kadar teminatsız olarak durdurulmasına, başkaca dava hakları saklı olarak haksız takip yapan davalılardan %20 tazminatla cezalandırılmasına, masraflara vekalet ücretinin davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Tic.Ltd.Şti.’nin davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Davalı … Vekili Cevap dilekçesinde özetle, Davacıların hukuki dayanaktan yoksun iddialarının aksine, davalı ile müşterisi arasındaki faktoring işlemi, 6361 sayılı Kanun’un 9/3 maddesine uygun şekilde yapıldığı ekte sunulan Faktoring Sözleşmesi ve eklerinden anlaşılacağı üzere, alacak, fatura ile tevsik edilmiş ve davaya konu çek ödeme aracı olarak devir alındığını, dolayısıyla yapılan faktoring işleminin usul ve yasaya uygun olduğu, davacılardan … Faktoring işleminin tarafı olmadığından bedelsizlik defi’ini iyi niyetli davalıya karşı ileri sürmesi hukuken mümkün olmadığı, davacılardan …’in hukuki dayanaktan ve delilden yoksun şekilde ileri sürdüğü bedelsizlik defi davalıya karşı hüküm ifade etmediği, takibe konu çek fatura ile tevsik edilerek ciro yoluyla devir alındığı, davacılar …, … ve şikayet ettikleri … ve … ile birlikte davalı şirkete getirdikleri, zira … … şirketinin yetkilisi olduğu, davalı temlik alınan alacağı tevsik eden belgeleri kontrol etmiş, bu kapsamda konunun kendisine yüklediği yükümlülükleri yetine getirdiği, davalının müşterisi ile borçlu arasındaki alacağın gerçek bir alacak olup olmadığı, bedelsiz kalıp kalmadığını araştırması gibi bir yükümlüğü bulunmamakta olduğu, kötü niyet tedbir isteminin reddine, yargılama neticesinde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, İİK 72/4 gereğince davacı aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlığın, Çek takibine ilişkin alacak hakkının doğup doğmadığı, çekin elden rıza dışı çıkıp çıkmadığı, faktoring sözleşmesi kapsamında usulüne uygun belgelerle tevsik edilip edilmediği, çekin iade koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür.
… Ticaret Odası Yazı Cevabı, … Vergi Dairesi Yazı Cevabı, … CBS’nin … soruşturma sayılı dosyasının sureti,Finansal Kurumlar Birliği yazı cevabı, … 37. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının, … 7. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı çek iptali dava dosyası mahkememiz dosyası arasında olduğu görüldü.
Celp edilen … 37. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyanın tetkikinden alacaklı … tarafından borçlular …, …, … TİC.LTD.ŞTİ. Aleyhine 26.355,00 TL asıl alacak (çek) + 596,98 TL işlemiş faiz + 79,08 TL çek komisyonu toplam 33.220,00 TL üzerinden 03/05/2019 tarihinde takip başlatıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 2019/363 Esas 10/09/2019 tarihli ara kararı ile davacının dava içerisinde ihtiyati tedbir talebine ilişkin talebi değerlendirilmiş olup, kararımızda davacının icra dosyasındaki asıl alacak rakamı olan 30.0000,00 TL’nin %15’i (4.500,00 TL) oranında nakit olarak mahkeme veznesine yatırdığı veya aynı oranda kesin ve süresiz teminat mektubunu mahkememize ibraz ettiği taktirde, … 37.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmesinin İİK’nun 72/3. maddesi gereğince tedbiren durdurulmasına, kararı verildiği, ancak davacı tarafından teminatın mahkememiz dosyasına yatırılmadığı görülmüştür.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın rapor için bilirkişi Mali Müşavir … tarafından verilen 03/03/2020 tarihli bilirkişi kök raporunda; İncelemenin dava dosyası üzerinde yapılmasının asıl nedeninin: Davalı … vekili … ‘ ün bürosu 10.02.2020 tarihinde aranarak mail adresi istendiği vekil personeli olan … Hanım tarafından mail adresi verildiği, avukata ait internet sitesinden kendi şahsi mail adresine birlikte 10.02.2020 tarihinde saat 13:16 da mail gönderildiği ve bir dönüş olmadığından tekrar bu defa davalı … şirketinin internet sitesinde var olan mail adresine 24.02.2020 tarihinde saat 14:28 de mail gönderildiği, davalı firma tarafından 24.02.2020 tarihinde saat 14:28 gelen cevap da “Talebiniz işleme alınmıştır. Sizinle ilgilenen Müşteri Temsilcisi arkadaşımız en kısa sürede sizi arayacaktır.” Yazılı olduğundan ve şu ana kadar ne vekilden ne de davalı … firmasından herhangi bir dönüş olmadığı, Dava konusu uyuşmazlığın; Çek takibine ilişkin alacak hakkının doğup doğmadığı, çekin elden rıza dışı çıkıp çıkmadığı, faktoring sözleşmesi kapsamında usulüne uygun belgelerle tevsik edilip edilmediği, çekin iade koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı, Dava dosyasında mevcut olan davalılar arasında düzenlenmiş olan 01.03.2019 tarihli Faktoring Sözleşmesinin var olduğu, sözleşmenin …. ile … İnşaat Otomotiv Ltd. Şti. arasında imzalandığı ve müteselsil kefil olarak … isim ve imzasının, ekinde 01.03.2019 tarihli kefil kabul beyanının var olduğu, Davalı … Ltd Şti tarafından davacı … adına düzenlenmiş … tarih … nolu 30.090.00 Tl. toplam tutarlı 75 KW lancoil cihazın malzeme ve işçilikle birlikte teslim edildiği, fakat fatura üzerinde teslim alan kısmında herhangi bir isim ve imzanın var olmadığı, dolayısıyla faturanın üzerinde yazan ürünün davacı … tarafından teslim alınmadığının değerlendirmesinin Sayın Mahkemeye ait olduğu, Çek işleme alınmadan önce faturanın ve fatura muhteviyatı malların ya da malzemelerin özellikle teslim alınıp alınmadığına dair teyit belgesi ile ilgili gerekli araştırma ve incelemelerin yapıldığına dair dava dosyasında herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmamış olduğu, 21.05.2019 tarihli çek karşılığı faturanın (fatura kontrol ekranı) kontrol edildiğine dair bir bilgi ve belgenin dava dosyasında var olmadığı, dava dosyasında davalı … şirketinin Finansal Kurumlar Birliğinden gelen kayıp ve çalıntı çek yazılarının kontrol edildiğine dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmamış olduğu, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiş olup, davacı vekili 31/03/2020 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ibraz etmiştir. Davalı … vekili 27/03/2020 tarihli dilekçesi ile rapora karşı beyan ve itiraz dilekçesi ibraz etmiştir.
Mahkememizin 14/07/2020 tarihli celsesinde bilirkişi incelemesine karar verilmiş olup ara karar gereğince dosya Mali Müşavir Serdar Kocabaş tarafından verilen raporda; Davacı … tarafından ibraz edilen 2019 yılına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve dava konusu ile sınırlı kalmak kaydıyla defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, davacı tarafın defterlerinin kayıt nizamı bakımından uygun olduğu, davacı lehine delil kabiliyetinin bulunduğu, Davalı …. tarafından ibraz edilen 2019 yılına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve dava konusu ile sınırlı kalmak kaydıyla defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, davalı tarafın defterlerinin kayıt nizamı bakımından uygun olduğu, davalı lehine delil kabiliyetinin bulunduğu, Davalı … Ticaret Ltd.Ştİ’nin ticari defterleri adresinin İstanbul olmaması sebebiyle incelenememiştir. Ancak ilgili vergi dairesinden gelen Form Bs ile dava konusu faturayı bildirdiği tespit edilmiştir. Davaya konu düzenlenen faturanın, irsaliyeli fatura olduğu, teslim alan kısmında imzanın bulunmadığı, iş bu faturanın davacı …’in ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, ilgili dönemde Form BA ile vergi dairesine bildirmediği neticesinde malın tesliminin ispatlanamadığı, davacı …’in davalı … Ltd.Şti.ne borcunun bulunmadığı, Dava dosyasında bulunan davacı tarafından verilen ifade tutanaklarından anlaşıldığı üzere, dava konusu çeki, davacı …’ in kendi rızası ile teslim ettiği, 29257 sayılı Faktorin İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5/1 maddesi uyarınca; Davalı ….’nin, İrsaliyeli faturanın tarifi, şekli ve nizamına ilişkin düzenlemeleri dikkate alarak işlemleri yapması gerektiği, teslim alan kısmında imzası bulunmayan irsaliyeli faturayı kabul ederek işlem yaptığı, müşterisinin mali durumunu değerlendirdiğine dair dava dosyasına herhangi bir belgeyi sunmadığı, fatura borçlusuna başvurarak borcu veya çeki teyit etmediği, sadece müşterisinin beyanı ile işlem yaptığı tespit edilmiş olup davalı ….’nin olağan düzen ve dikkati göstermediği için kusurlu olduğu ancak davalı ….’nin dava konusu faturanın, mükerrer olup olmadığının kontrolünü yaptığı, davalı tarafından Merkezi Fatura Kaydı sistemine, 08.04.2019 tarihinde dava konusu faturanın bildiriminin yapıldığı, sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiş olup, davacı vekili 03/12/2020 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ibraz etmiştir. Davalı … vekili 22/12/2020 tarihli dilekçesi ile rapora karşı beyan dilekçesi ibraz etmiştir.
TTK ‘nun 790. maddesine göre; “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”. TTK’nun 792. maddesine göre; “çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür.”
6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu’nun 9/2. Ve 3. fıkralarına göre; “faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulaca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz ve tahsilini üstlenemez.”
“Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktöring şirketine devri hâlinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri faktöring şirketine karşı ileri süremez; meğerki, faktöring şirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.”
04.02.2015 tarih ve 29257 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik” 8/1 madesinde ise; “faturalı alacağa istinaden kambiyo senedi veya diğer senetlerin alınması halinde alınan kambiyo senedi veya diğer senetteki ciro silsilesinde kuruluşa kambiyo senedi ve diğer senedi ciro edip veren kişinin, devralınan faturada alacaklı olarak gözüken kişi ve bu kişiden bir önceki cirantanın veya keşidecinin de faturadaki borçlu ile aynı kişi olması gerekir. Fatura ile kambiyo senedi veya diğer senetteki tutarın uyumlu olmasına dikkat edilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Yönetmeliği’nin 5. maddesinin c fıkrası, faktöring şirketine; ”Müşterilerin mali durumlarının değerlendirilerek bunların itibârı ve işlem geçmişleri de dikkate alınmak suretiyle gerektiğinde fatura borçlusu ve kambiyo senedi veya diğer senedin keşidecisine de başvurularak borcun teyit edilmesini sağlayacak yöntemler geliştirilmesi ve ulaşılabilmesi mümkün olan ilgili veri tabanlarından yararlanılması yoluna gidilmesi hususları dâhil olmak üzere asgari olarak yukarıda belirtilen usul ve esasları içerecek şekilde yapılır ve bunların yetersiz kalması durumunda ilave yöntemlere başvurulması borcunu yüklemektedir. Söz konusu Yönetmelik hükmü, faktöring şirketinin kendisine alacağı temlik eden müşterinin söz konusu alacağın doğumuna neden olan ticari ilişkiyi kurduğu taraftan da teyit almasını öngörmektedir. Aynı yönetmelik’in 8. Maddesi alacağın varlığının fatura tahtında sınanması gerekliliğine işaret etmektedir. Bu durumda davalı faktöring şirketi, kambiyo alacağının faturaya özgü dayanağını sınamış; faturalı bir alacağı devralmıştır. Ancak davalı faktöring şirketinin yönetmelik m. 5 hükmünün gereğini ne şekilde yerine getirdiği hususunda bir delil dosyada bulunmamaktadır.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, her ne kadar … 37. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile … Bankası A.Ş. … şubesine ait, 21/05/2019 keşide tarihli , keşidecisi … Olan, … numaralı, 30.000,00.-TL bedelli çeke dayanarak icra takibi başlatılmış ise de; mahkememizce bilimsel veri ve içeriğe sahip olarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla dava dosyasında bulunan davacı tarafından verilen ifade tutanaklarından anlaşıldığı üzere, dava konusu çeki davacı …’in kendi rızası ile teslim ettiği ancak ticari ilişki kurulduğuna ilişkin somut delil bulunmadığı, Davacıların davalı … firma yetkilisi … ile dava dışı … hakkında dolandırıcılık şikayetinde bulundukları, … CBS … soruşturma sayılı dosyadan ihtilafın hukuki ihtilaftan kaynaklandığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ve bu karara yapılan itirazın reddi ile beraber kararın kesinleştiği, 29257 sayılı Faktorin İşlemlerinde Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5/1 maddesi uyarınca; Davalı ….’nin, İrsaliyeli faturanın tarifi, şekli ve nizamına ilişkin düzenlemeleri dikkate alarak işlemleri yapması gerektiği, teslim alan kısmında imzası bulunmayan davalı … şirketi tarafından düzenlenmiş 16.03.2019 tarihli 004251 seri nolu 30.000,00 TL miktarlı irsaliyeli kapalı faturayı kabul ederek işlem yaptığı, müşterisinin mali durumunu değerlendiğine dair dava dosyasına herhangi bir belgeyi sunmadığı, fatura borçlusuna başvurarak borcu veya çeki teyit etmediği, sadece müşterisinin beyanı ile işlem yaptığı tespit edilmiş olup davalı ….’nin olağan düzen ve dikkati göstermediği için kusurlu olduğu ancak davalı ….’nin dava konusu faturanın, mükerrer olup olmadığının kontrolünü yaptığı, davalı tarafından Merkezi Fatura Kaydı sistemine, 08.04.2019 tarihinde dava konusu faturanın bildiriminin yapıldığı hususu tespit edilmekle, bu haliyle davacı tarafın iddiasının mahkememizce sübut bulduğu anlaşılmakla esasa ilişkin başkaca inceleme yapılmadan bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile … 37. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra takip dosyasında takip dayanağı … Bankası A.Ş. … şubesine ait, 21/05/2019 keşide tarihli , keşidecisi … Olan, … numaralı, 30.000,00.-TL bedelli olan çekten dolayı davacıların davalılara borçlu olmadığının tespitine, İİK 72/5 maddesi uyarınca şartları oluşmadığından davalılar aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
Davacılar tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜ ile;
Davacıların … 37. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı (davaya konu … Bankası A.Ş. … şubesine ait, 21/05/2019 keşide tarihli , keşidecisi … Olan, lehtar cirantası … olan … seri numaralı, 30.000,00.-TL bedelli çekle ilgili) dosyasından borçlu olmadığının tespitine,
Davacıların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 4.500,00 -TL vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
Alınması gereken 2.049,30 -TL harcın peşin alınan 512,33 -TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 1.536,97 TL harcın müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 512,33 TL harcın müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 187,60 -TL ile 1 adet bilirkişi ücreti 700,00 -TL, 44,40 .-TL başvuru harcı, 12,80 .-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 944,80 TL yargılama giderinin müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı …. tarafından yapılan 1 adet bilirkişi ücreti 700,00 – TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, davalı … İnş. Otov. Aracılık Hiz. San. Ve Tic. Ltd. Şti yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2021
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır