Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/339 E. 2021/381 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/339 Esas
KARAR NO : 2021/381

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/06/2019
KARAR TARİHİ : 28/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinden …’nun … plakalı aracın sahibi diğer müvekkili …’nun da sürücüsü olduğunu, … plakalı müvekkili adına kayıtlı aracın …SİGORTA A.Ş.’nde kasko sigortası bulunduğunu, davalı … şirketine kayıtlı olan … plakalı minübüsün 08/02/2018 tarihinde yağışlı havada kontrolsüz bir şekilde gelerek önce müvekkilinin aracına çarparak savrulduğu ve park halindeki …plakalı araca çarptığını, müvekkilinin … plakalı aracın yağışlı havada kontrolsüz bir şekilde aracı sürdüğünü, kendisinin suçsuz olduğunu ifade etmişse de; kaza tutanağını düzenleyen polis tarafından maddi hata yapılmak suretiyle müvekkilinin ‘suçlu’ olduğunu tutanağa geçirdiğini, işbu kaza sebebiyle davalı … tarafından …plakalı minibüs için hasar bedelini ödediği gerekçesiyle müvekkilleri aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkiline kayıtlı aracın… SİGORTA A.Ş.’nde kasko sigortası bulunduğu halde davalı tarafından müvekkiline kayıtlı aracın sigorta şirketine başvurulmaksızın müvekkilleri aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkillerinin işbu icra takibinden yabancı olmaları sebebiyle banka hesaplarına haciz konulduğunda haberdar olduklarını, bunun üzerine İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasından icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı aldıklarını, davalının kasko teminat kapsamındaki hasar bedelinin müvekkillerinden istenmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki takibin iptaline, davalının kötü niyetli olduğundan inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılardan …’in maliki olduğu ve …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, 08/02/2018 tarihinde, müvekkil şirket nezdinde … numaralı… Sigorta Poliçesi ile sigortalı…plakalı araca çarpması neticesinde sigortalı araçta maddi hasar meydana geldiğini, kaza neticesinde sigortalı aracın ağır hasar gördüğü ve bu nedenle sigortalıya 160.000-TL ödendiğini, sigortalı aracın sovtaj bedeli olan 72.682-TL mahsup edildikten sonra kalan 87.318-TL alacağın, davalı sürücünün %75 kusuruna isabet eden 65.488,50-TL si için müvekkil sigorta şirketi, TTK m.1472 hükmü gereği sigortalısının haklarına halef olduğunu, anılan 65.488,50-TL alacağın tahsili için davacı sürücü ve işleten aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takibin kesinleşmiştiğini ve uygulanan hacizler üzerine huzurdaki dava açıldığını, huzurdaki davanın menfi tespit değil; takibin iptali davası olarak kabulü halinde görevli mahkeme İcra Hukuk Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle görev itirazları olduğunu, davacılar vekilinin, … plakalı aracın … Sigorta nezdinde Kasko sigortalısı olduğunu belirttiğini, ancak kasko sigortasının mal sigortası olduğu ve üçüncü kişilere verilen zararı değil, sigortalı araca verilen zararı karşıladığını, bu nedenle kasko sigortasından talepte bulunulması mümkün olmadığını, eğer davacı tarafın kastettiği sigorta poliçesi, ZMMS ise bu durumda müvekkil şirketin talep hakkı olacağını, ancak kaza tespit tutanağı yeterince okunamadığından zorunlu ve varsa ihtiyari trafik sigortası tespit edilemediğini, kaldı ki bu hususlar tespit edilse dahi bu durumun, müvekkil şirketin sürücü ve işletenden tazminat talep edebilmesine engel olmadığını, müvekkil şirketin, zararını sürücü, işleten ve sigortacıdan (poliçe limitleri dahilinde olmak üzere) yalnız birinden veya birkaçından talep edebileceğini, bu hususta kanuni bir engel bulunmadığını, ayrıca ZMMS sigortası poliçe limitleri dahilinde zararı karşılamakta olup müvekkili şirketin zararı 65.488,50-TL’ olduğunu, oysa kaza tarihi itibariyle ZMMS poliçesinin maddi araç başı üst limiti 36.000-TL olduğunu beyanla; davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde davanın esastan reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
08/02/2018 tarihli Kaza tespit tutanağı örneği, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderilen bir örneği, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderilen bir örneği, Davalı vekili tarafından sunulan … nolu … aracın zararı nedeniyle açılan hasar dosyası, 0001 0210 20852819 numaralı …plakalı aracın kasko
sigorta poliçesi, Mutabakatname, Ödeme belgesinin dosyamız arasında olduğu görüldü.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasının tetkikinden; davacılar … ve … tarafından davalı …Ş. Aleyhine ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …D.iş Esas …D. İş Karar sayılı 12/06/2019 tarihli Değişik İş Kararı ile ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip konusu icra veznesine yatırılması halinde paranın dava sonuçlanıncaya kadar alacaklıya ödenmemesi yönünde karar verildiği,teminatın yatırıldığı ve tedbirin icra edildiği görülmüştür.
Mahkememizin 18/12/2019 tarihli celsesinin 8 nolu ara kararı gereğince dosya üzerinde kusur ve hasar ile sigortacı bir bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler 08/06/2020 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
Davacı sürücü …’nun olayda %65 oranında kusurlu olduğu,
Davalıya sigortalı aracın sürücüsü …’ın olayda %35 oranında kusurlu olduğu, davalı tarafından hasar bedeli ödenen aracın toplam hasar bedelinin 87.318,00 TL olduğu, davacıların bu tutarın %65’i olan 56.756,00 TL’den sorumlu olduğu,
Teknik bilirkişi tarafından hesaplanan bedelden davacının %65 kusuru oranında davalı … şirketinin rücu taleinde bulunabileceği, bu kapsamda icra takibi yapılmış olmasında sigortacılık tekniğine aykırı bir durum bulunmadığı,
Sigorta şirketinin ödeme tarihinden itibaren faiz talep edebileceği yönünde görüş bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içeren 26/06/2020 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içeren 30/06/2020 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 07/10/2020 celsesinin 1 nolu ara kararı gereğince dosyanın İTÜ trafik kürsüsünde kayıtlı 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdi ile kusur yönünden rapor tanzim edilmesinin istenmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 03/12/2020 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
1.Davacı sürücü …nun % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu,
2.Davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü …ın % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında tali kusurlu olduğu, yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
GEREKÇE:
Dava; meydana gelen trafik kazası neticesinde davalı tarafından davadışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin kusurlu davacılardan rücuen tahsili amacıyla başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ötürü davacıların davalıya borçlu olunmadığı tespiti istemine ilişkindir.
UYAP sisteminden bir örneği gönderilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasının tetkikinden; alacaklı … tarafından borçlular … ve … aleyhine 65.488,50 TL asıl alacak , 4.453,22 TL faiz olmak üzere toplam 69.941,72 TL üzerinden takip başlatıldığı görülmüştür.
Dava konusu olaya ilişkin olarak düzenlenen Yaralanmalı ve Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre 08.02.2018 günü saat 16:55 sıralarında İstanbul Bayrampaşa ilçesi Muratpaşa mahallesinde … caddesi ile … caddesi kavşağında, hız sınırının 20 Km/s olduğu meskun mahalde, 12 m genişliğindeki tek yönlü yolda, hava yağmurlu, vakit gündüz, yol asfalt kaplama ve ıslak iken, … plakalı araç sürücüsü …aracıyla seyrederken … yönetimindeki … plakalı araç tarafından sol kısımlarından çarpılması sonucu hakimiyetini kaybeden sürücü … yönetimindeki … plakalı araç savrulup park halindeki …, …ve … plakalı araçlara çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı sürücü.., yönetimindeki …plakalı otosu ile eşdeğer kavşak kollarına sahip kontrolsüz kavşağa Ata caddesi üzerinden yaklaşırken hızını azaltması, seyrine göre sağındaki Sarıdökümcüler caddesinden gelen davalı şirkete sigortalı … plakalı minibüs sürücüsü …yönetimindeki araca ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu kurallara uymadığı, kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığı, kavşaklarda geçiş önceliği kuralını ihlal ederek kazaya neden olduğu, bu nedenle davacı sürücü …’nun olayda % 75 oranında asli kusurlu olduğu, Davalı şirkete sigortalı …plakalı aracın sürücüsü … ise, yönetimindeki yolcu minibüsüyle meskun mahalde tedbirsiz ve dikkatsiz araç kullandığı, kontrolsüz kavşağa yaklaşırken yavaşlaması, kavşak içindeki araç trafiğine dikkat etmesi, solundan aşırı hızla gelen davacı sürücü yönetimindeki otomobile karşı zamanında sert fren tedbiriyle durup kazayı önlemeye çalışması gerekirken mevcut hızıyla frensiz şekilde kavşağa girdiğinden olayda % 25 oranında tali kusurlu olduğu 03/12/2020 tarihli bilirkişi raporu ile sabit olup, somut olayda meydana gelen kaza neticesinde davalı tarafından dava dışı sigortalısına 160.000-TL ödeme yapıldığı ve TTK m.1472 hükmü gereği sigortalısının haklarına halef olduğu anlaşılmış olup yine mahkememizce 08/06/2020 tarihli aldırılan bilirkişi raporunda davalı tarafından hasar bedeli ödenen aracın hasar bedelinin 87.318.TL olduğu bildirilmiş olup, davacıların bu tutarın %75 i olan 65.488.50 TL den sorumlu olduğu anlaşılmakla; icra takip dosyasında davalı tarafından davacılar hakkında talep edilen tutarın bu bedel ile uyumlu olduğu ve buna göre davacıların davasında haksız olduğu anlaşılmakla; hüküm kurmaya elverişli 03/12/2020 tarihli kusur yönünden alınan bilirkişi raporu ile 08/06/2020 tarihli hasar bedeli yönünden aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine, yine İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasında davaya konu takip hakkında tedbir kararı verildiği ve teminatın yatırılarak icra dosyasında tedbirin uygulandığı görülmekle; ihtiyati tedbir kararının icrası nedeniyle alacağına geç kavuşan davalı lehine asıl alacağın %20 si oranında tazminatın davacıdan tahsiline dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN REDDİNE,
2- İhtiyati tedbir kararının icrası nedeniyle alacağına geç kavuşan davalı lehine asıl alacağın %20 si oranındaki tazminatın davacıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 1.118,38 TL’den mahsup edilerek fazla yatırılan 1.059,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 9.313,51-TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak davalıya verilmesine.
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/04/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza