Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/330 E. 2022/755 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/330 Esas
KARAR NO : 2022/755
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2019
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı şirketin hazır yemek işiyle ilgili faaliyet göslerdiğini, bu faaliyet kapsamında çalıştığı şirketlerden birinin de … Ltd Şti olduğunu, Davacı şirket ile davalı şirket arasındaki anlaşma kapsamında tedarik edilen ürünün %100 dana içerikli olması gerektiğini, ilgili şirket tarafından 19.09.2018 tarih … serisi … sıra nolu fatura ile 18.09.2018 tarih … seri … sıra nolu davacı şirkete kesilmiş faturalarda “… ” ibaresinin yer aldığını, fakat davacı şirkete gönderilen ürünlerin, hem faturada yazıldığı gibi hem de ambalajında özellikle % 100 dana içeriklidir.” yazmasına rağmen dana baton sucuk değil piliç sucuk olduğunu, bu durumun açığa çıkması adına … ‘ne analizi istenen ürünlerden numuneler gönderildiğini ve analiz raporu alındığını, söz konusu durumun analiz raporuyla birlikte açığa kavuştuğunu, davacı şirketin askeri birliklerle anlaşmaları bulunduğunu, bu anlaşmalar kapsamında davacının taahhüt ettiği ürünlerin %100 dana içerikli olması gerektiğini, aksi bir durumda sözleşmelerin feshi, men edilme ve ayrıca yüksek tutarlı cezalardan davacı şirketin sorumlu olacağının yazıldığını, davalı tarafa 18.10.2018 tarihinde ihtarname gönderildiği lakat davalı tarafından ihtarnameye cevap bile verilmediği, davalı tarafın kestiği faturalar, iade faturası olarak davacı şirket tarafından davalı tarafa ibraz edildiğini, ayrıca davacı şirketin … Bayisi, yanıltıcı ürünler ile üretilen tost gruplarının tamamını kapsayan birim fiyat üzerinden iade faturası kesileceğinin belirtildiğini, aynı zamanda bu ürünlerin …’a gönderim maliyetleri ile birlikte davacı şirketin … bayisinin de zararlarının karşılanmasının gerektiğini, davacı şirkete gönderilen faturalarda “… ” yazmasına rağmen ilgili ürünlerin dana baton sucuk olmayıp ısıl işlem görmüş piliç baton sucuk olduğu iddiasını destekler analiz sonuçlarının var olduğunu bildirip, şimdilik 27.242,68 TL asıl alacağın ve uğranılan zararın faizi ile birlikte tazmini ve davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkartılmış, ancak davaya herhangi bir cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce bilirkişi raporu aldırılmış, bilirkişiler Borçlar Mevzuatından kaynaklı nitelikli hesap uzmanı …, Mali Müşavir …, Gıda Mühendisi … 27/04/2021 tarihli ve 08/12/2021 tarihli ek raporlarında özetle; davacının satın aldığı ürünler yerine kendisine farklı bir ürün teslim edilmesi (…) sebebiyle sözleşmeden döndüğünü, kendisine derhal kararlaştırılan ürünün tesliminin teklif edilmediğini, ürünler arasında fiyat farkına hükmedilmesini gerektirir bir halin bulunmadığını, davacının defter kayıtlarında fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin bir açıklama bulunmadığını, 26.02.2021 tarihinde yapılan incelemede de fatura bedellerinin ödendiğine dair bir bilgi ve belgenin de ibraz edilmediği talep ettiğinden davacının bunu ispat etmesi gerektiğini, başkaca zararlara yönelik bir bilgi ve belge bulunmadığını bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde davacı şirketin hazır yemek işi ile uğraştığının, davacı ile davalı arasında davacıya dana sucuk satılması hususunda anlaştıklarının ancak davalı tarafından gönderilen ürünlerin piliç sucuk olduğunun anlaşıldığının, davalının sözleşmeye aykırı davrandığının bu nedenle davacının zarara uğradığının beyan edilerek bu davanın açıldığı, taraflar arasında düzenlenmiş yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davacı tarafça davalıdan satın alınan ürünlere ilişkin davalı tarafça düzenlenen faturaların sunulduğu, davalı tarafından düzenlenen 18/09/2018 ve 19/09/2018 tarihli irsaliyeli faturalarda davalı tarafından davacıya satılan ürünlerin dana baton sucuk olduğunun yazılı olduğu, davalı tarafından davacıya satılan ürünlere ilişkin olarak davacı tarafından … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… Değişik İş ve … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… Değişik İş sayılı dosyalarında delil tespiti yaptırıldığı, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… Değişik İş sayılı dosyasındaki delil tespitinin davalı tarafından satış sözleşmesi kapsamında davacıya gönderilen ve davacıda bulunan ürünlere ilişkin olduğu, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… Değişik İş sayılı dosyasındaki delil tespitinin ise davalı tarafından davacıya gönderilen sucuklardan yapıldığı ve davacının bayisine dağıtıldığı iddia edilen tostların içerisindeki sucuklara ilişkin olduğu, mahkememizce tarafların ticari defterlerinin incelenmesine ve bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, davalı tarafın ticari defterlerini sunmadığı, davacı tarafın ticari defterlerini sunduğu, bilirkişilerin de rapor ve ek raporlarını dosyaya sundukları, alınan rapor ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında düzenlenmiş yazılı bir sözleşme bulunmasa da davalı tarafından düzenlenen faturalarda satılan ürünlerin dana sucuk olduğunun belirtildiği, davalı tarafça ürünlerin davacıya teslim edildiği, davacı tarafça kendilerine teslim edilen sucuklara ilişkin olarak davalıya herhangi bir ödemenin yapılmadığı, değişik iş dosyalarında alınan raporlarda sucukların piliç etinden imal edildiğinin belirtildiği, değişik iş dosyalarında ve mahkememiz dosyasında alınan raporlardan davalı tarafından davacıya gönderilen ürünlerin piliç sucuk olduğunun anlaşıldığı faturalarda dana sucuk yazılı olmasına rağmen davalı tarafça piliç sucuk gönderilmiş ve teslim edilmiş ise de davalı tarafından düzenlenen irsaliyeli faturalardan ürünlerin davacıya fatura tarihlerinde teslim edildiği, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… Değişik İş sayılı dosyası incelendiğinde davalı tarafından davacıya gönderilen sucukların ambalajlarında açık bir şekilde piliç sucuk olduğunun yazılı olduğu ve davacı tarafın beyanlarından da bu sucukların bir kısmından tost yapılıp dağıtımının yapıldığı, yine ürünler davalı tarafından 18/09/2018 ve 19/09/2018 tarihlerinde teslim edilmiş olup davacı tarafça iade faturalarının 16/10/2018 tarihinde düzenlendiği, davacı tarafından davalıya ihtarnamenin 18/10/2018 tarihinde gönderildiği, 12/11/2018 tarihlerinde delil tespiti taleplerinde bulunulduğu, tüm bu hususlar özellikle de ürünlerin ambalajlarında açık bir şekilde piliç sucuk olduğunun yazılı olduğu hususu değerlendirildiğinde davacı tarafça TTK’nun 23/1-c maddesinde düzenlenen 2 ve 8 günlük ihbar süreleri içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığı bu nedenle ilgili kanun maddesi uyarınca süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığından ürünlerin bu şekilde kabul edildiğinin değerlendirilmesi ve bu nedenle de davanın reddine karar verilmesi gerektiği ve yine davacı tarafça davalının sözleşmeye uygun olarak yükümlüklerini yerine getirmediği ve davacının zarara uğradığı beyan edilerek zararlarının talep edildiği bu dava açılmış ise de davacı tarafça kendilerine teslim edilen ürünlere ilişkin davalıya herhangi bir ödemenin yapılmadığı, davacı tarafça iddia ve talep edilen menfi veya müspet zararlara ilişkin dilekçeler aşamasında süresi içerisinde ispata yarar yeterli delil sunulmadığı, ıslah dilekçesi ekinde zarara ilişkin olduğu iddia ve beyan edilen iki adet fatura sunulmuş ise de bu faturaların yukarıda belirtildiği üzere delil olarak süresi içerisinde sunulmadığı ve davacı tarafın iddia ettiği zarar yönünden ispat yükünü de yerine getiremediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak gideri olarak sistem üzerinden yapılan inceleme neticesinde sarf kararı düzenlenmediğinden ödeme yapılmadığı, ancak ileride sarf kararı düzenlenmesi halinde arabulucuya ödenecek olan bedelin tüm tarafların arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları, ve davanın reddine karar verildiği gözetilerek; davacı aleyhine arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın davacı tarafça yatırılan toplam 465,24 TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 384,54-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Zorunlu arabuluculuk başvurusu yapıldığı ancak sarf kararı düzenlenmediği görülmekle; devletçe karşılanacak arabuluculuk ücretinin davanın red olması sebebiyle, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/12/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır