Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/301 E. 2020/495 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/301 Esas
KARAR NO : 2020/495 Karar

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2019
KARAR TARİHİ : 29/09/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili Dava Dilekçesinde Müvekkili Şirketin Reklam Sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirket ile Davalı … A.Ş.’nin Eylül 2015 teklifi ile Ekim 2015 tarihinde şifahi şeklinde reklam anlaşması yapıldığı, şifahi sözleşmeye göre Davalı … A.Ş. tarafından belirlenen reklam görsellerinin Müvekkiline ait … Duvarlarında yayımlandığını Müvekkilinin Davalıya Kasım – Aralık 2015 ve Ocak -Şubat – Mart – Nisan – Mayıs – Haziran ve Temmuz 2016 tarihleri için Reklam duvarları kiralayıp bunun için gerekli hizmeti verdiğini taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığının Davalıya gönderilen her iki tarafın Ticari Defterlerinde yer aldığı, taraflar arasında e-mail yolu ile görüşmeler ve müvekkil tarafından kesilen 2 adet faturaya Davalı Tarafından itirazın yapıldığı … 43. Noterliği … tarih … Y. Sayılı ihtarname ile sabit olup taraflar arasındaki sözlü akdi ilişkinin varlığının davalı yanca kabul edildiği, müvekkili tarafından davalıya verilen hizmet karşılığı faturaların kesildiği ve gönderildiği, bu faturaların davalı defterlerinde de yer aldığını davalı tarafından müvekkiline gönderilen … 43.Noterlik … tarihli ihtarnamenin konusu 2 adet faturaya itiraz edilmişse de bu faturaların Müvekkilin Ticari Defterlerinde yer aldığını, ayrıca Davalı Defterlerinde de yer alan bu İki faturaya yapılan itirazın süresinde olmayıp yapılacak defter incelemesi ile ortaya çıkacağını ayrıca Davalının e-mail ile taraflar arasındaki sözleşmeyi 09.05.2016 tarihinde fesh etmiş olduğunu bildirmişse de bu feshin geçerli olmayacağını davanın açılmasından önce dava şartı olarak ara buluculuğa başvuruda bulunulduğunu taraf ticari defterlerinin incelemesi ile alacaklarının miktarı belirleneceğini, şimdilik 30.000 TL alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiz ile birlikte Davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, Davalı vekili 18.09.2019 günlü cevap dilekçesi ile Davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu Müvekkilinin almış olduğu hizmete ilişkin haketmiş olduğu bedelleri davacıya eksiksiz olarak ödediğini ve sözleşmeyi de 09.05.2016 tarihinde e-posta ile yazılı olarak fesh ettiğini, 01.06.2016 tarihi itibari ile hizmet almak istemediğini açıkça bildirdiğini ancak davacının kötü niyetli olarak hizmetin sona ermiş olduğu aylara ilişkin de fatura düzenlemeye devam ettiğini, mükerrer davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; Kasım 2015 – Temmuz 2016 dönemleri ilişkin reklam hizmetinin verilip verilmediği, sözleşmenin fesihinin geçerli olup olmadığı, mükerrer faturanın bulunup bulunmadığı, reklam ücretlerinin sözlü sözleşme kapsamında ne şekilde kararlaştırıldığı başkaca hususlarda belirlenmiş herhangi bir ücretin olup olmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için davalı şirket kayıtlarının Ankara’da olması dolayısıyla öncelikle Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak SMMM tarafından verilen 13/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı … Tic. A.ş.’nin 31.12.2017 tarihi itibariyle davacı …Tic. Ltd.Şti.’ne resmi kayıtlarına göre 33.732,00 TL borç bakiyesi verdiği tespit edilmiştir.
Mahkememizin 03/12/2019 tarihli celse tarihli celsesinin 4 nolu ara kararın gereğince ” Talimat dosyasının işlemi bitip döndükten sonra Dosyanın Mali Müşavir ve Ticari alanında hesap uzman Bilirkişilere verilmesine” kararı verildiği görülmüş olduğundan dosya … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyasından rapor alındıktan sonra Mahkememizce 31/01/2020 tarihinde Mali Müşavir …, Ticari Alanında hesap uzmanı … seçilerek dosya teslimi yapılmış ancak 10/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda sadece …’nın tek olarak dosyayı incelemiş ve imzalamış olduğu, Ticari Alanda hesap uzmanın bilirkişi raporunda herhangi bir değerlendirmede bulunmadığı görülmüş olmakla; Mahkememizden bilirkişilere tevdi edilen dosyanın 10/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda, Ticari Alanda Hesap Uzmanı bilirkişisinin değerlendirilmesinin olmadığı görülmekle dosyanın tekrar incelenmesi için bilirkişilere tevdi edilmiş olup bilirkişilerce 14/07/2020 tarihinde sunulan raporda; davacının 01.12.2015 tarihinden 31.05.2016 tarihine kadar reklam levhası kullandırma hizmeti sunduğu, taraflar arasında aylık kullanım bedelinin KDV dahil 50.622,00 TL olarak kabul edilmesi gerektiği, davalının defterlerine yansıyan ve aksi davalı tarafından ispat edilemeyen alacak oluşturulan faturalar ve ödemeler sonrasında davacının davalıdan 33.732,00 TL alacaklı bulunduğu, kısmı dava sebebiyle davacının 30.000,00 TL talep edebileceği yönünde değerlendirme yapıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 11/09/2020 tarihli dilekçesi ile huzurda görülen ve 30.000 TL üzerinden HMK’nın 109. Md.’si gereği kısmi olarak açtıkları davayı 3.732,00 TL daha artırarak 33.732,00 TL olarak ıslah ettiklerini, 3.372,00 TL’lik ıslah miktarı üzerinden hesaplanan(63,74 TL) bakiye harcını dosyaya yatırdıklarını beyan etmişlerdir.
Davacı tarafından 11/09/2020 tarihinde 63,74 TL ıslah harcının yatırıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle, ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması; birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur.
Taraflar arasında dış mekan (outdoor) reklam ilişkisi bulunduğu konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Söz konusu ilişki kapsamında davacının bir kısım dış mekanlarda davalıya ait reklamları astığı ve davalının buna karşılık ödemelerde bulunduğu, gerek davacı iddiaları gerek davalı savunmalarından kabul edilen hususlardır. Reklam metinlerinin veya resimlerinin hazırlanması ve bunların müşterilere ulaştırılacak şeklinde ikili bir ayrım ortaya çıkmaktadır. Metin ve resimlerin (görsellerin) hazırlanması eser sözleşmesi, bunların davacı mülkiyetine ait yerlerde asılarak yayınlanması ise kira sözleşmesinin özelliklerini içermektedir.
Tarafların bu ilişkinin başlangıcı ve bitişi konusunda fikirbirliği içerisinde olmadıkları görülmektedir.Sözleşme ilişkisinin başladığını ispat ile yükümlü olan taraf, ilişkinin doğması ile hak sahibi olacağı iddiasında bulunan davacıdır. Davacının söz konusu ilişkinin Kasım 2015’de başladığına iddiasını ispatı yönünde yeterli bilgi ve belgenin bulunmadığı görüldüğünden davalının kabul ettiği, ilişkinin Aralık 2015 tarihinde başladığının kabul edilmesi bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır.
Mail Yoluyla Yapılan Yazışmalardan 02.12.2015 tarihli yazışmada;
… İstikameti 19.150,00 TL/Ay
Bebek Duvarı 23.750,00 TL/Ay

… İstikameti 20.850,00 TL/Ay

Toplam 63.700 TL/Ay
Mail yoluyla belirtilen bu rakam ile aşağıda incelenen faturalar arasında bir ilişkin kurulamamaktadır. Dosya kapsamında örnekleri bulunan ve davacı tarafından düzenlendiği anlaşılan faturaların listesi ve bunların açıklama kısmında yer alan ifadeler şu şekilde belirtilebilir:
TARİH ve NO AÇIKLAMA MİKTAR
10.12.2015 A-28 Reklam Bedeli 75.166,00 TL
10.12.2015 A-29 Reklam Bedeli 50.622,00 TL
03.01.2016 A-30 Reklam Bedeli 50.622,00 TL
01.02.2016 A-31 Reklam Bedeli (Aralık 2015) 50.622,00 TL
10.03.2016 A-32 Reklam Bedeli (Ocak) 50.622,00 TL
10.04.2016 A-33 Reklam Bedeli (Şubat) 50.622,00 TL
10.05.2016 A-34 Reklam Hizmet Bedeli 50.622,00 TL
20.05.2016 A-35 Reklam Bedeli (Mart) 50.622,00 TL
30.05.2016 A-36 Reklam Bedeli (Nisan) 50.622,00 TL
01.06.2016 A-37 Mart Reklam Bedeli 50.622,00 TL

10.06.2016 A-38 Reklam Bedeli 50.622,00 TL
11.07.2016 A-39 Prodüksiyon Bedeli 49.055,00 TL
12.07.2016 A-40 Reklam Bedeli +Pla Baskı+Montaj 111.392,00 TL
+Vinç Vs 22.300 USD Karşılığı
İthal Vinleks m2 1750 m2 10 Dolar
Montaj m2 1.750 m2X 5 md
Temmuz Dolar 3,59
Anılan faturalardan bir kısmının davalı şirket defterlerinde kayıtlı olduğu görülmektedir. Bunlar ;
İade Faturaları :
TARİH ve NO AÇIKLAMA MİKTAR
01.02.2016 A-31 Reklam Bedeli (Aralık 2015) 50.622,00 TL
10.03.2016 A-32 Reklam Bedeli (Ocak) 50.622,00 TL
10.04.2016 A-33 Reklam Bedeli (Şubat) 50.622,00 TL
10.05.2016 A-34 Reklam Hizmet Bedeli 50.622,00 TL
30.05.2016 A-36 Reklam Bedeli (Nisan) 50.622,00 TL
01.06.2016 A-37 Mart Reklam Bedeli 50.622,00 TL
10.06.2016 A-38 Reklam Bedeli 50.622,00 TL
11.07.2016 A-39 Prodüksiyon Bedeli 49.055,00 TL
Davacı tarafından kesilen faturaların davacı tarafından ispat aracı olarak kullanılması mümkün değildir. Zira davacı defterlerini ibraz etmemiş durumdadır. Bu durumda sadece davalı defterlerinde yer alan faturalardan aylık kullanım bedelinin belirlenmesi için yararlanılması mümkündür. Gerçekten söz konusu faturaların birbiri ile uyumlu oldukları ve taraflar arasında söz konusu döneme ilişkin aylık kullanım bedelinin: 42.900,00 TL Kullanım Bedeli + 7.722,00 TL KDV = 50.622,00 TL olarak kabul edilebileceği kanaatine varılmıştır.
Söz konusu faturalardan 38 ve 39 numaralı faturalar iade faturası kesilmek suretiyle cari hesaptan düşürülmüştür. Bu sebeple taraflar arasında ilişkinin hangi aşamada sona erdiğinin belirlenmesi gerekmektedir. İlişkinin sona ermesi davalının yükümlülüğünü ortadan kaldıran bir husus olduğundan davalı tarafından ispatı gerekmektedir. Davalının ticari defterlerine dayanmış olması ve defter kayıtlarının usulüne uygun tutulması ve bunların birbirlerini doğrulaması yanında, davalıya kesilen ve elektronik ortamda kesildiği anlaşılan 38 ve 39 numaralı faturaların iadesine yönelik iki ayrı faturanın varlığı, ilişkinin Mayıs 2016 dönemi itibariyle bitirildiğini göstermektedir. Davalının defter kayıtlarına karşı davacının defterlerini sunmamış olması, karşı ispatın bulunmadığını göstermektedir.
Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının davalı şirketten 33.732,00 .TL alacaklı olduğu bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HUAK 18A/13. fıkrası : “Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.”” 14. Fıkrası ;”Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri uyarınca davalı şirketin arabuluculuk toplantısına mazeretsiz katılmadığından görüşmelerin sonlandığı son anlaşmazlık tutanağı düzenlendiği ve arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: … sayılı dosyasından arabulucu olarak atanan … 1320 TL tarife bedeli üzerinden ödeme yapıldığı tespit edilerek davalı aleyhine arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
1-Davacı tarafından davalı tarafına açılan DAVANIN KABULÜ İLE; 33.732 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 5.059,80 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.304,23-TL harcın peşin alınan 576,07-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 1.728,16 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 63,74 TL Islah Harcı+512,33 TL Peşin Harç olmak üzere toplam 576,07-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 170,95 -TL ile 2 adet bilirkişi ücreti 1.500,00-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.712,05-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
8-Davalı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır