Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/280 E. 2022/694 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/280 Esas
KARAR NO : 2022/694

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan 27/12/2017 tarihli yüklenici sözleşmesi ile 05/09/2018 tarihli ek yüklenici sözleşmesi ile davalı şirketin …Mahallesi …Caddesi Beyoğlu İstanbul adresindeki davacıya ait otel binasının mekanik tesisat işlerini 1. sınıf işçilikle yapmayı üstlendiğini, davacı şirketin sözleşmede yer alan işlerin yapımı için davalı yükleniciye 900.000,00-TL + KDV olmak üzere toplan 1.062.000,00-TL ödemeyi yükümlendiğini, 910.000,00-TL’nin davalı şirkete ödendiğini, davalı şirketin sözleşmelere konu edilen işleri 05/10/2018 tarihinde teslim etmeyi üstlendiğini, ancak yüklenicinin sözleşmeye konu işleri tamamlamadan inşaatı terk ettiğini, yapılmış olan işlerin bir kısmının da sözleşmeye, eklerine ve tekniğine uygun yapılmadığını, davalı yükleniciye Üsküdar … Noterliği’nin 02/11/2018 tarih … numaralı ihtarname gönderilerek işleri tamamlamasının ihtar edildiğini, ihtarnamenin 05/11/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen herhangi bir işlem yapılmadığını, yüklenicinin işi süresinde bitirmemiş olması nedeniyle sözleşmeye konu edilen eksik işlerin 3. bir kişiye yaptırılmasına esas olmak üzere yüklenici tarafından yapılmayan, sözleşmeye konu eksik işlerin neler olduğunun, ayıplı kusurlu işlerin neler olduğunun, eksik işlerin ve ayıplı işlerin yapımı için ne kadar süre gerektiğinin, eksik işlerin yapımı için ne kadar harcama yapılması gerektiğinin tespiti için İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunda 234.559,26 + KDV olarak tespit edildiğini, KDV dahil 276.780,00-TL olarak tespit edilmiş ise de süresinde teslim edilmediği için uzayan dönemdeki malzeme ve işçilik fiyat artışından dolayı davacı şirketin 3. kişilere KDV dahil 326.209,00-TL ödediğini beyan ederek davalıya ödenmiş olan iş bedelinden iadesi gereken yapılmayan işlerin bedeli olarak şimdilik 57.000,00-TL’sinin, davalının düzenlemediği faturadan ötürü iadesi gereken KDV bedeli olarak şimdilik 1.000,00-TL’sinin, SGK kaydının kapatılması için davalı adına SGK’ya ödenmiş sigorta priminin şimdilik 1.000,00-TL’sinin, davalının sözleşmeye konu işi süresinde teslim etmemesinden ötürü gecikme tazminatı olarak şimdilik 1.000,00-TL’nin işin teslim tarihi olan 05/10/2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin…D. İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunun kabulünün mümkün olmadığını, davacı şirketin otel inşaatını bizzat kendisi yaptığını, inşaat sürecini kendisi aksattığı için bu aksama, işlerin yapılmasını ve iş programını etkilediğini, davacı şirketin ödemeleri sözleşmeye uygun olarak yapmadığını, geç ve kısmi ödemeler yaptığı için malzemelerin alınması ve mekanik işlerin uygulanmasında problemler oluştuğunu, davalı şirketin inşaatta bıraktığı malzemeler ve ekipmanların kaybolduğunu, bu durumda davacı şirketin sorumluluğu bulunduğunu, davalı şirketin üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini, davacı şirketten kaynaklı sorunlardan dolayı inşaattan ayrılmak zorunda kaldıklarını, bilirkişi tespit raporunun çoz az kısmının ve bazı kalemler hariç olmak üzere, maddi gerçeği yansıtmaktan uzak, teknik olarak yetersiz, fenni açıdan gerekçesiz ve maliyet açısından abartmalı ve hatalı bir rapor olduğunu, huzurdaki haksız ve mesnetsiz davanın temeli olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenlerle, davalı şirketin 05/10/2018 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü iddiasını da kabul etmediklerini beyan ederek davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde 27/12/2017 tarihli …Havalandırma,…Teklifinin fotokopisi, 27/12/2017 tarihli Yüklenici Sözleşmesi fotokopisini, 05/09/2018 tarihli Ek Yüklenici Sözleşmesi fotokopisini, Üsküdar… Noterliği’nin 02/11/2018 tarih … yevmiye numaralı ihtarname fotokopisini, İstanbul…Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D. İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunun fotokopisini, davacı şirket tarafından davalı şirkete yapılan ödemelere ait dekont fotokopilerini, SGK dönem borçlarına ait çıktıları ve arabuluculuk son tutanağını sunmuş olduğu görüldü.
İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasının tetkikinden; … tarafından … Aleyhine taraflar arasında akdedilen 27.12.2017 tarihli Yüklenici sözleşmesi ve 05.09.2018 tarihli Ek Yüklenici sözleşmesi ile … Çelebi Mah. … Cad. Beyoğlu/İstanbul adresinde bulunan Otel Binasının “mekanik tesisat” işlerinin yapımını ve sözleşmelere konu edilen işleri 05.10.2018 tarihinde teslim etmeyi üstlenen karşı tarafın üzerine düşen edimleri süresinde yerine getirmediği gibi 02.11.2018 tarihinde Üsküdar … Noterliğinden gönderilen … yevmiye sayılı ihtarname ile sözleşmeye konu işin tamamlanması için; 2 gün içinde cevap vermesi ve 10 günlük de yapım süresi verildiği, ihtarnamenin 05.11.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen, bugüne kadar işi yapacağını dahi bildirmediğinden Yüklenici olan karşı tarafça yapılmayan Sözleşmeye konu eksik işlerin neler olduğunun, Ayıplı-kusurlu işlerin neler olduğunun, Eksik işlerin ve ayıplı işlerin yapımı için ne kadar süre gerektiğinin, Eksik işlerin yapımı için ne kadar harcama yapılması gerektiğinin tespitini talep ettiği, bilirkişiler Makine Mühendisi bilirkişisi … ile İnşaat Mühendisi bilirkişisi …’a yerinde inceleme yapma yetkisi verilmek suretiyle inceleme yapıldığı, 15/01/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda sonuç ve özet olarak; ‘Tespit konusu otel inşaatında eksik bırakılan işlerin, taraflar arasındaki sözleşmeye göre tamamlanma bedelinin KDV hariç 234.559,26 TL olduğu,’ yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, bilirkişi raporunun karşı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, süresi içerisinde rapora karşı beyanda bulunmamış olduğu görülmüştür.
Mahkememizin … tarihli celsesinin 6 numaralı ara kararı gereğince; dosyanın 3 kişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi ile mahallinde keşif yapılmak suretiyle tarafların iddia ve savunmaları, istanbul…Sulh Hukuk Mahkemesinin… D.iş sayılı dosyası ile tüm bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirilmek suretiyle rapor tanzim edilmesi istenmiş olup, bilirkişi heyeti 18/05/2021 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
“Mali Yönden Yapılan İncelemelerde;
Davacı … LTD. ŞTİ. tarafından incelemeye sunulan 2017-2018 ve 2019 yılları ticari defterlerin 6102 sayılı yeni TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu,
Davalı yanın incelemeye gelmediği, ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği,
Taraflar arasında Yüklenici Sözleşmesi düzenlendiği, düzenlenen sözleşmeye istinaden davacı yan tarafından 910.000,00 TL davalı yana iş avansı ödemesi yapıldığı, davalı yan tarafından toplam 590.016,10 TL hak ediş bedeli faturası düzenlendiği, sözleşme konusu iş bitirmenin sözleşme bitim tarihinde gerçekleşmediği, Davacı yanın incelenen 2018 yılı yevmiye defteri kapanış sayfasında davalı yandan 31.12.2018 tarihi itibariyle 328.686,56 TL cari hesap alacaklı olduğu, ancak dava dilekçesinde davalı yan tarafından düzenlenmeyen eksik hakediş fatura bedeli bulunduğunun belirtildiği ve bu nedenle cari hesap bakiye kalanının gerçeği yansıtmadığı, davacı yan tarafından eksik bırakılan işleri tamamlamak için KDV hariç 283.011,00 TL tutar faturalı maliyet harcaması yapıldığı ve 8.702,64 TL tutar davalı yan tarafından ödenmeyen SGK borcunun ödendiği, Davalı şirket tarafından eksik bırakılan işlerin tamamlanma maliyetinin teknik yönden yapılan incelemelerde hesaplandığı,
2. Teknik Yönden Yapılan İncelemelerde;
Davalı şirket tarafından eksik birakılan işlerin tamamlanma maliyetinin, olay tarihi itibariyle piyasa rayiç bedellerine göre KDV hariç 234.559,26 TL olduğu,” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görüldü.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davacı vekilinin 03/06/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davalı vekilinin 07/06/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 27/10/2021 tarihli celsesinin 1 numaralı ara kararı ile alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli nitelikte olmadığı dikkate alınarak dosyanın 5 kişilik heyete tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları, değişik iş dosyası, tarafların sunmuş oldukları rapora itiraz dilekçeleri, yapılan keşif ve dosyadaki tüm deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle, tarafları ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacının davalıya ödenmiş olan iş bedelinden iadesi gereken yapılmayan iş bedeli bulunup bulunmadığı, varsa miktarı, davalının düzenlenmediği iddia edilen faturadan ötürü iadesi gereken KDV bedelinin bulunup bulunmadığı, varsa miktarı, SGK kaydının kapatılması için davalı adına SGK’ya ödenmiş sigorta primi bulunup bulunmadığı varsa miktarı, davalının sözleşmeye konu işi süresinde teslim edip etmediği, etmemiş ise gecikme tazminatı alacağı bulunup bulunmadığı varsa miktarının hesaplanarak rapor tanzim edilmesi istenmiş olup, bilirkişi heyeti 14/04/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
“1. Davacının 2017-2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu,
2. Davacının ticari defterlerine göre; Davalı yan tarafından davacı yana 07.09.2018 tarih … nolu “1 nolu hakkediş bedeli” açıklamalı 341.980,36 TL tutarlı ve 07.09.2018 tarih… no.lu “2 nolu hakkediş bedeli” açıklamalı 248.035,71 TL tutarlı faturaların davacı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının yanın incelenen ticari defterlerine göre 31.12.2018 tarihi itibariyle davalı yandan 328.868,56 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu,
3. Sayın Mahkemenizin 27.10.2021 tarihli Duruşma Tutanağında; Davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yerinde inceleme yetkisi verildiği, verilen bu yetkiye istinaden tarafımdan davalı yan vekiline mail atılarak davalı şirkete ait ticari defter, belgelerin hazırlanması gerekti yönden bilgi verilmesi akabinde davalı taraf ilgili maile 11.12.2021 tarihinde “Tamamdır, teşekkürler üstad. İyi çalışmalar diliyorum.” şeklinde cevap vermiş ancak bu zamana (14.04.2022) kadar davalı yan vekili tarafından ticari defter ve belgeleri hazırlandığına dair bilgi verilmediğinden ve talep edilen verilerin tarafıma gönderilmediğinden davalı şirkete ait ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılamadığı,
4. İşbu rapor kapsamında yapılan teknik değerlendirmeler sonucunda davacı işverenin 233.482,57 TL (KDV dahil) alacaklı konumda olduğu,
5. Vergi Usul Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanunu gereğince davalının tahsil ettiği bedeller dikkate alınarak düzenlemesi gerektiği halde düzenlemediği faturada hesaplanması gereken KDV’nin 48.811,10 TL olduğu, fatura düzenlenmediği için davacının bu tutarı KDV kanunu 29. Maddesi gereğince indirim konusu yapamadığı ancak hazineye intikal etmesi gereken verginin fatura düzenlenmemesi sebebiyle davacıya iade edilemeyeceği, hazineye intikal etmediği anlaşılan vergi ile ilgili durumun vergi idaresine bildirilmesindeki takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu,
6. Davalının ödemesi gerektiği halde davacının ödemek durumunda kaldığı SGK priminin 8.702,64 TL olduğu,
7. Eksik işlerin gecikmesinin davalının kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespit edilemediği, davalının kusurundan kaynaklandığına ilişkin somut bir delile rastlanmadığı,” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görüldü.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davalı vekilinin 28/04/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davacı vekilinin 16/05/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 16/05/2022 tarihli ara kararı ile taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda ek rapor aldırılmasına karar verildiği, bilirkişi heyetinin 06/09/2022 tarihli ek raporunda sonuç ve özet olarak;
“Tarafların bilirkişi raporuna itirazları tek tek incelenmiştir. Esasında itirazların tamamının cevabı kök raporda mevcuttur. Kök raporda teknik yönden yapılan değerlendirmede tarafların kesin hesabı çıkarılmış olup aşağıdaki gibidir.
KESİN HESAP TABLOSU

İmalatın Cinsi
Bedeli
KDV
Cevizli Otelcilik
Osve Klima
Sözleşme
900.000,00
162.000,00

1.062.000,00
Eksik İşler Bedeli
234.559,26
42.220,67
276.779,93

SGK Prim Bedeli
8.702,64

8.702,64

Gecikme Tazminatı
100.000,00

100.000,00

Davacı İşveren Ödemeleri

910.000,00

TOPLAMLAR

1.062.000,00

Davacı Alacağı: 1.295.482,57 TL – 1.062.000,00TL = 233.482,57 TL

Yukarıdaki tablodan da anlaşıldığı üzere davalı yüklenicinin sözleşme kapsamında yapacağı işlerin toplam bedelinin 1.062.000,00 TL KDV dahil olduğu, buna karşılık davacı işverenin de 910.000,00 TL ödeme yaptığı, 276.779,93 TL eksik iş bedeli ödediği, yine davalı yüklenici adına SGK prim borcu 8.702,64 TL ödediği ve de yüklenicinin işi geciktirdiği ve eksik bıraktığı için hakettiği 100.000,00 TL gecikme tazminatının da düşülmesi ile davacı işverenin 233.482,57 TL KDV dahil alacaklı konumda olduğu hesap edilmiştir.
Sonuç olarak davacı işverenin fazla ödeme yaptığı ve davalı yükleniciden 233.482,57 TL (KDV dahil) alacaklı konumda olduğu görülmektedir.
Davacı ile davalı arasındaki iş Katma Değer Vergisi Kanunu kapsamında KDV’ye tabi bir iştir. Sözleşme konusu işin teslim tarihi olarak 05.10.2018 belirlenmiştir. Taraflar arasında işin eksik teslim edildiği, davalının eksik işleri tamamlamadığı veya tamamlamayacağı konusunda bir duraksama yoktur. Taraflar arasındaki sözleşmenin eksik ifası veya sözleşmeye aykırılık iddialarının katma değer vergisinin doğumunu etkileyecek bir etkisi yoktur. Katma Değer Vergisi Kanununun doğumu için malın teslimi veya hizmetin tamamlanması gerekmektedir. Taraflar arasındaki sözleşme gereğince sözleşmeye bağlı işler davalı tarafa göre tamamlanmış ve teslim edilmiştir. Davacı sözleşme kapsamında 910.000,00 TL ödediği buna karşın davalı ise 590.016,07 TL için 07.09.2018 tarihli …ve …seri numaralı iki fatura ile KDV dahil fatura düzenlemiştir. Davalının iş bitmesi nedeniyle tahsil etsin etmesin sözleşme bedelinin tamamı için fatura düzenlemesi gerekirdi. Buna göre davalının düzenlemesi gereken eksik fatura tutarı 399.986,38 TL + 71.987,54 TL olmak üzere toplam 471.983,92 TL’dir.

TRL
Mal Hizmet Bedeli
KDV %18
Toplam
Tahsilat
771.186,44
138.813,56
910.000,00
… nolu fatura
-289.813,87
-52.166,50
-341.980,37
… nolu fatura
-210.199,75
-37.835,96
-248.035,71
Eksik
271.172,82
48.811,10
319.983,92

Diğer taraftan davalının işin bir kısmını eksik bıraktığına ilişkin ikrarı da dikkate alınarak yaptığı işlerin bedelinin toplam 910.000,00 TL olduğu kabul edildiğinde davalının 271.172,82 TL + 48.811,10 TL KDV olmak üzere toplam 319.983,82 TL’lik fatura düzenlemesi gerektiği,” yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görüldü.
Bilirkişi ek raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davacı vekilinin 03/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporuna karşı itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davacı vekilinin 03/10/2022 tarihli kısmi ıslah dilekçesinin dosyada olduğu, dilekçesi ile davanın 282.295,64-TL olarak ıslah edildiği, işin teslim tarihi olan 05/10/2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, ıslah harcının yatırılmış olduğu, ıslah dilekçesinin davalı vekiline tebliğ edilmiş olduğu görüldü.
Davalı vekilinin 10/10/2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinin ve 23/10/2022 tarihli ıslah dilekçesine karşı itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davalı vekilinin 14/11/2022 tarihli beyan dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklanan davalıya ödenmiş olan iş bedelinden, iadesi gereken yapılmayan işlerin bedeli, davalının düzenlemediği faturadan ötürü iadesi gereken KDV bedeli, SGK kaydının kapatılması için davalı adına SGK ‘na ödenmiş sigorta primi davalının sözleşmeye konu işi, süresinde teslim etmemesinden ötürü gecikme tazminatı alacak istemlerine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, dosyaya sunulan deliller, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde;
Gecikme Tazminatı Alacağı Yönünden; taraflar arasında imzalanan 27/12/2017 tarihli ilk sözleşme ile sözleşme bedeli 800.000,00 TL + KDV olarak belirlendiği, işin 30/04/2018 tarihinde bitirilmesinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin 21. maddesinde gecikme hali düzenlendiği ancak ceza belirlenmediği, 27/12/2017 tarihli sözleşmenin eki olduğu bildirilen 05/09/2018 tarihli sözleşmede ise işin başlama tarihi 01/09/2018 ve bitiş tarihi olarak 05/10/2018 tarihi belirlendiği, ek sözleşmede ise yükleniciden kaynaklı bir gecikme olması halinde 100.000,00-TL cezai şart ödeneceği belirlendiği anlaşılmıştır. İki sözleşmedeki işler bir bütün olarak değerlendirildiğinde ilk işin de öngörülen sürede tamamlanmadığı, ilk sözleşme gereğince 30/04/2018 tarihinde işin bitmesi gerekirken 05/09/2018 tarihinde 01/09/2018 tarihinde başlamak üzere ek sözleşme de yapıldığı, 07/09/2018 tarihinde düzenlenen faturalarla işin sadece 590.016,07-TL’lik kısmının fatura edildiği dikkate alındığında işin geciktiği ancak davalının gecikmelerden sorumlu tutulmadığı anlaşılmaktadır. İşin yapımı süresi içerisinde gecikmelerden kaynaklı olarak tarafların birbirine kusur izafe edecek bildirimlerine rastlanılmamıştır. Davalının kendi beyanına göre haklı olarak işi yarım bıraktığı tarihten sonra her ne kadar ihtarname keşide edilmiş ise de davalının bu ihtarnamedeki sebepleri kabul ettiğine yönelik bir beyan veya kabulüne de rastlanılmamıştır. Somut davada davacı, gecikmenin davalının kusurundan kaynaklandığını şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatlaması gerekir. Zira gecikme cezasının gündeme gelebilmesi için gecikmenin davalı tarafın kusurundan kaynaklanması gerektiği ancak eksik işlerin gecikmesinin davalının kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespit edilemediği anlaşılmıştır.
Yapılmayan İşlerin Bedeli yönünden; Dosyadaki ihtarnameden işin süre sonu olan 05/10/2018 tarihine gelmiş olmasına rağmen eksik işler bulunduğu ve yapılması istendiği, ancak bu ihtara rağmen tespit raporu ile belirlenen 234.559,26-TL’lik bu işlerin yapılmadığı, davacının ticari defterlerine göre; davalı yan tarafından davacı yana 07/09/2018 tarih 159979 numaralı “1 nolu hakkediş bedeli” açıklamalı 341.980,36-TL tutarlı ve 07/09/2018 tarih … numaralı “2 nolu hakkediş bedeli” açıklamalı 248.035,71-TL tutarlı faturaların davacı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının yanın incelenen ticari defterlerine göre 31/12/2018 tarihi itibariyle davalı yandan 328.868,56-TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davalı yüklenicinin sözleşme kapsamında yapacağı işlerin toplam bedelinin 1.062.000,00 TL KDV dahil olduğu, buna karşılık davacı işverenin de 910.000,00 TL ödeme yaptığı, 276.779,93 TL eksik iş bedeli ödediği, yine davalı yüklenici adına SGK prim borcu 8.702,64 TL ödediği ve de yüklenicinin işi geciktirdiği ve eksik bıraktığı için hakettiği 100.000,00 TL gecikme tazminatının da düşülmesi ile davacı işverenin 233.482,57 TL KDV dahil alacaklı konumda olduğu 14.04.2022 tarihli raporda bilirkişilerce hesap edilmiş olup davacı vekilinin 03/10/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile iadesi gereken yapılmayan işlerin bedeli olarak talep ettiği 57.000,00-TL’yi 67.781,90-TL arttırarak 124.781,90-TL olarak talep ettiği anlaşılmıştır.
SGK Primi Alacağı Yönünden; Tarafların gerek 27.12.2017 tarihli imzaladıkları sözleşmenin gerekse de 05.09.2018 tarihli imzaladıkları ek sözleşmenin 16. maddesi ile davalı yüklenici sıfatıyla çalıştırdığı işçilerle ilgili 4857 sayılı İş Kanunu ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu uyarınca işçilerin vergi, SSK primleri, işçilik ücreti ve tazminat masraflarını ödemekle yükümlü tutulmuştur. Sözleşmenin imza tarihinde sigorta primleri mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu değil, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda düzenlenmektedir. Sözleşmede sigorta primlerinin davalı yüklenici tarafından karşılanacağı açıkça yer almış olması nedeniyle bu konuyu düzenleyen kanun isminin yanlış ifade edilmiş olmasının yükümlülüğe etkisi yoktur.Davacının davalı tarafından ödenmesi gereken tutarı üst işveren sıfatıyla ödemek zorunda kalması nedeniyle davalıya rücu etme hakkı bulunmaktadır. Davalı adına ödenen SGK prim borcu 8.702,64 TL olup davacı bu miktarda alacak hakkı bulunduğu anlaşılmıştır.
KDV yönünden; Vergi Usul Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanunu gereğince davalının tahsil ettiği bedeller dikkate alınarak düzenlemesi gerektiği halde düzenlemediği faturada hesaplanması gereken KDV’nin 48.811,10-TL olduğu, fatura düzenlenmediği için davacının bu tutarı KDV kanunu 29. Maddesi gereğince indirim konusu yapamadığı ve bu halde zararın doğduğu anlaşılmıştır.
Tüm yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının ödemesi gerektiği halde davacının ödemek zorunda kaldığı SGK priminin 8.702,64-TL olduğu, ancak eksik işlerin gecikmesinin davalının kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespit edilemediği, davalının kusurundan kaynaklandığına ilişkin somut bir delile rastlanmadığı anlaşılmakla; bu halde davacının gecikme tazminatını talep edemeyeceği diğer alacak kalemlerini ise talep edebileceği gözetilerek bilimsel, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli 14.04.2022 tarihli bilirkişi raporu gözetilerek ve talebe bağlılık ilkesi de dikkate alınarak; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; yapılmayan işler nedeniyle iadesi gereken 124.781,90 TL’nin 57.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren 67.781,90 TL’sine 03/10/2022 ıslah tarihinden itibaren, KDV bedeli olarak 48.811,10 TL’nin 1.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren 47.811,10 TL’sine 03/10/2022 ıslah tarihinden itibaren, SGK prim bedeli olarak 8.702,64 TL’nin 1.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren 7.702,64 TL ‘sine 03/10/2022 ıslah tarihinden itibaren olmak üzere toplam 182.255,64 TL’ye belirtilen miktarlar ve tarihlerden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Mahkememizin 16/11/2022 tarihli celsesinin 1 numaralı ara kararında her ne kadar “toplam 182.255,64-TL” yazılmış ise de maddi hata yapıldığı, toplamın 182.295,64-TL olduğu anlaşılmış ve hüküm bu şekilde düzenlenmiştir.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak…Dava Şartı Dosya No:… sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın ilk oturumuna katıldıkları ve davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği gözetilerek; taraflar aleyhine ret ve kabul oranına göre arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
Yapılmayan işler nedeniyle iadesi gereken 124.781,90 TL’nin 57.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren 67.781,90 TL’sine 03/10/2022 ıslah tarihinden itibaren, KDV bedeli olarak 48.811,10 TL’nin 1.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren 47.811,10 TL’sine 03/10/2022 ıslah tarihinden itibaren, SGK prim bedeli olarak 8.702,64 TL’nin 1.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren 7.702,64 TL ‘sine 03/10/2022 ıslah tarihinden itibaren olmak üzere toplam 182.295,64 TL’ye belirtilen miktarlar ve tarihlerden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 12.449,88-TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 1.024,65-TL ve 3.797,00-TL ıslah harcının toplamı olan 4.821,65-TL’den mahsubu ile eksik kalan 7.628,23-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 13.311,15-TL yargılama giderinin red ve kabul nispetine göre 8.596,34-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 3.702,60 TL yargılama giderinin ret ve kabul nispetine göre 2.390,76-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul olunan miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 28.344,35-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 16.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin ret ve kabul oranına göre 852,46-TL’sinin davalıdan, 467,54-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/11/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
44,40 TL BAŞVURMA HARCI 4.821,65 TL PEŞİN HARÇ VE ISLAH HARCI
1.024,65 TL PEŞİN HARÇ + 7.628,23 TL EKSİK HARÇ
6,40 TL VEKALET HARCI 12.449,88 TL KARAR VE İLAM
3.797,00 TL ISLAH HARCI HARCI
7.750,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
214,70 TL TEBLİGAT ÜCRETİ
314,00 TL KEŞİF HARCI
+ 160,00 TL KEŞİF YOL ÜCRETİ
13.311,15 TL TOPLAM

YARGILAMA GİDERLERİ(DEĞİŞİK İŞ DOSYASI)
16,50 TL BAŞVURMA HARCI
59,10 TL PEŞİN HARÇ
3.600,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
+ 27,00 TL TEBLİGAT GİDERİ
3.702,60 TL TOPLAM