Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/277 E. 2020/604 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/277 Esas
KARAR NO : 2020/604

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/05/2019
KARAR TARİHİ : 21/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı … arasında 15.01.1999 tarihinde acentelik vekaletnamesinin akdedildiğini, ancak 28.01.2019 tarihinde telefonla gelen “sisteminiz kapatıldı” mesajı ile sözleşmenin feshedildiğini öğrendiklerini, akabinde de davalı şirketin Kadıköy …Noterliği’nin 30.01.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek sözleşme ve acentelik vekâletnamesi ile müvekkiline verilmiş olan yetkileri hiçbir haklı ya da geçerli bir sebep olmaksızın sona erdiğinin bildirildiğini, bunun üzerine Beyoğlu … Noterliğinin 05/02/2019 tarihli ve …yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cevap verilerek yapılan feshin haksız olduğu ve bu nedenle de oluşan denkleştirme tazminatının hesaplanarak müvekkiline ödenmesinin talep edildiğini, ihtarnamenin 07/02/2019 tarihinde davalı şirketin daimi çalışanına tebliğ edildiğini, ancak davalı şirketten hiçbir şekilde dönüş alınmadığını, müvekkiline uzun yıllardır vermiş olduğu emeğinin karşılığı olarak denkleştirme tazminatı ödenmesinin gerektiğini beyanla; davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL denkleştirme tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı … ile müvekkili şirket arasındaki acentelik sözleşmesinin, Kadıköy …Noterliği’nin … sayılı fesih namesi ile haklı nedenle, acentenin verimsizliği sebebiyle feshedildiğini, davacı acenteye müvekkili şirket tarafından verimsiz çalışmasına ilişkin bildirimlerin yapıldığı ancak davacı tarafından bu bildirimlerin dikkate alınmadığını, sözleşmenin feshi üzerine acenteye verilen tüm yetkilerin geri alındığını, davacının Acentelik Sözleşmesinin, acentenin kusuru ile ve haklı nedenle feshedilmiş olduğundan davacının denkleştirme tazminatı talep etme hakkının bulunmadığını beyanla; davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Kadıköy …Noterliği’nin 30.01.2019 tarih ve … yevmiye numaralı Fesihnamesi, Beyoğlu… Noterliğinin 05/02/2019 tarihli ve…yevmiye numaralı ihtarnamesi, tebliğ şerhi, Arabuluculuk anlaşamama tutanağının ve davalı vekili tarafından sunulan e-defter beratlarının bir örneğinin dosya arasında olduğu görüldü.
Mahkememizin 06/11/2019 tarihli celsesinin 6 nolu ara kararı gereğince; tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde 20/12/2019 günü saat:15.00’de inceleme yapılmasına karar verildiği, inceleme gün ve saatinin taraf vekillerine duruşma esnasında tefhim olunduğu görülmekle; bilirkişi heyeti 21/02/2020 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
1.Tarafların tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerinin TTK. ve HMK. İlgili hükümlerine uygun olarak açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, dolayısıyla ticari defterlerinin, şirketleri lehine delil olabilme niteliğini taşıyabileceği,
2.Davalı … tarafından tek taraflı olarak gerçekleştirilen feshin, gerek sözleşmenin 47. maddesinde belirtilen 1 (bir) aylık fesih öneli ve gerekse TTK.’nun 121/1. maddesinde yer alan hüküm çerçevesinde 3 aylık fesih öneli verilmeden yapıldığı, acentenin verilen hedefleri gerçekleştirememesi, portföyün verimli olmaması gibi hallerinin “acentenin kendi kusuruyla sözleşmenin feshine neden olması” kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda acentenin tazminat hakkının olamayacağı yönündeki iddianın hakkaniyete uygun olmadığı,
3.Gerçekleşen feshin haklı nedenlere dayanmaması ve TTK. 122/1-c fıkrasındaki “Somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa acente müvekkilden uygun bir tazminat isteyebilir.’ hükmü de dikkate alındığında bu kapsamda hakkaniyet gereği Davacı/Acentenin, en fazla (üst sınır olarak) hesaplanan 28.356.63 TL kadar Denkleştirme/Portföy Tazminatı talebinde bulunabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 02/03/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davalı vekilinin 06/03/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Davacı vekilinin 09/09/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile davaya 10.000,00 TL’den toplam 28.356,63 TL’ye ıslah ettiği ve aynı tarihte 313,48 TL ıslah harcını yatırdığı görüldü.
Davalı vekilinin 24/09/2020 tarihli ıslah dilekçesine karşı itiraz dilekçesi ile ıslah taleplerinin zamanaşımına uğradığını beyan ettiği görüldü.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle oluşan denkleştirme tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı vekilinin ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı defi talebi, 21/10/2020 tarihli celsede TTK 122. Maddesi uyarınca davanın açıldığı tarihte gözetilerek henüz sürenin dolmadığı anlaşılmakla yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 15/01/1999 tarihli acentelik sözleşmesinin akdedildiği, bu sözleşmeye istinaden davacı tarafın acente olarak faaliyet gösterdiği, davalı … tarafından keşide edilen Kadıköy … Noterliğinin 30/01/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmenin feshedildiği anlaşılmıştır. Somut olayda davalı tarafından feshin gerekçesi acentenin verilen prim hedeflerini gerçekleştirememiş olması gösterilmiş ise de; öncelikle belirtmek gerekir ki; sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini ispat yükü sigortacı davalı tarafın üzerindedir. Davalı tarafın iddiasına yönelik ise somut bir hedefin belirlendiği yahut somut bir performans denetimi yapıldığına dair somut bir tespitin bulunmaması, kaldı ki mahkememizce aldırılan 21/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere Başbakanlık Hazine Müşteşarlığının Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (Sigortacılık Müdürü)’ne hitaben gönderdiği 01/11/2012 tarih ve 17348 sayılı cevabi yazıda, acentelerin üretim yetersizliği, portföyün verimli olmaması gibi hallerin ‘acentenin kendi kusuruyla sözleşmenin feshine neden olması’ kapsamında değerlendirilmesinin ve bu noktada acentenin tazminat hakkının düşmesinin hakkaniyete uygun olamayacağı yönündeki değerlendirmesini de göz önünde bulundurulduğunda prim hedeflerine ulaşılamaması gerekçesi ile acentenin denkleştirme ve talep hakkının yok sayılamayacağı ve davalı … şirketince yapılan feshin haksız olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın 122. – (1) maddesi ile ‘Acente, müvekkiline ait olan parayı göndermekle veya teslim etmekle yükümlü olup da bunu yapmazsa, yükümlülüğün doğduğu tarihten itibaren faiz ödemek ve gerekirse ayrıca tazminat vermek zorundadır’ şeklinde düzenleme mevcut olup, diğer taraftan 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 23. Maddesinin 16. Fıkrasında ise ‘Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra sigorta şirketi sigorta acentesinin portföyü sayesinde önemli menfaatler elde ediyor ve hakkaniyet gerektiriyorsa, sigorta acentesi, sigorta şirketinden tazminat talep edebilir. Ancak, sigorta acentesinin haklı bir nedene dayanmaksızın sözleşmeyi feshetmesi ya da kendi kusuruyla sözleşmenin feshine neden olması halinde tazminat hakkı düşer. ‘ şeklinde düzenleme mevcut olup, somut olayda sözleşme ilişkisinin sona erdiği, düzenenlenen bilirkişi raporunda; fesihten sonra verilen poliçe prim tutarının 184.579,00 TL olduğu ve acentenin 5 yıllık prim ortalamasına oranlandığında %82 oranına tekabül eden bir prim gelirinin ortaya çıktığı ve sözleşme devam etseydi davacının gelir elde edeceği, dolayısıyla davalı … şirketinin sözleşmenin feshinden sonrada acentesinin portföyü üzerinde önemli menfaat elde ettiği ve yine uzun yıllar davalı … şirketine acentelik yapıldığı ve bu haliyle de denkleştirme ödemesinin hakkaniyete uygun düşeceği ve somut olayın özellik ve şartları ile hakkaniyet ilkeleri uyarınca TTK’nın 122. maddesinde belirtilen koşulların oluştuğu kabul edilmiş, ayrıca her ne kadar davalı tarafından taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 50. Maddesi uyarınca portföy tazminatına yönelik iddiada bulunulmayacağına yönelik taahhüt verildiğinden davacının tazminat talep hakkı bulunmadığı iddia edilmiş ise de TTK’nın 122/4. Maddesinde denkleştirme talebinden önceden vazgeçilemeyeceği açıkça düzenlenmiş olup, tazminat hakkının acentelik sözleşmesi ile ortadan kaldırılmayacağı vurgulandığından buna yönelik iddianın yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Buna göre düzenlenen bilirkişi raporunda denkleştirme tazminatına yönelik yapılan hesaplama neticesinde 28.356,63 TL denkleştirme tazminatının bulunduğu, alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla; bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVANIN KABULÜ ile,
28.356,63 TL denkleştirme tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.937,04 TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 484,26 TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 1.452,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 3.066,26-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 4.253,49-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE.
6-Davalı tarafından bu dava sebebiyle yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair,taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/10/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
44,40 TL BAŞVURMA HARCI 484,26 TL PEŞİN HARÇ
170,78 TL PEŞİN HARÇ + 1.452,78 TL EKSİK HARÇ
6,40 TL VEKALET HARCI 1.937,04 TL KARAR VE
2.400,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ İLAM HARCI
131,20 TL TEBLİGAT ÜCRETİ
+ 313,48 TL ISLAH HARCI
3.066,26 TL TOPLAM