Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/274 E. 2021/524 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/274 Esas
KARAR NO : 2021/524
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ : 28/06/2021

…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/ … E., 2018/… K. Sayılı ilamı ile dosyanın 15/11/2018 tarihinde yetkisizliğine karar verildiği, dosyanın 24/01/2019 tarihinde kesinleştiği, mahkememize tevzi edilen 2019/274 Esas sayısına kaydı yapılan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile … Tic. A.Ş. arasında nakliyat abonman sigorta sözleşmesi akdedildiğini, akdedilen bu sigorta sözleşmesinin 23/07/2017 tarih ve … sayılı sigorta poliçesine bağlandığını, sigortalı şirket tarafından Mynmar/Burma’da mukim … Ltd. İsimli firmaya sterlizatör cihazı sattığını, emtianın taşıma işini davalı şirket tarafından taahhüt edildiğini, varış yerinde yapılan incelemede sigortalı emtiada eziklik olduğunun tespit edildiğini, durumun tutanak altına alındığını, ekspertiz raporu uyarınca 1.014,12 Euro mal zararının tespit edildiğini, eksper raporunda emtianın 528,00 TL bedel tamiri ve navlun dikkate alındığını ve sigortalı mal varlığında meydana gelen zararın 3.941,06 TL olarak belirlendiğini, bu zarar sigorta tazminatı olarak sigortalıya ödendiğini, sigortalının haklarına yasal halef olunduğunu, davalı sigorta şirketine keşide edilen ihtarnameye cevap verilmediğini, bu nedenle bu davanın açıldığını beyanla davalının meydana gelen zarar nedeniyle sorumlu olduğunun tespitine, 528,00 TL tamir masrafı ve 3.413,06 TL navlun bedeli olmak üzere toplam 3.941,06 TL’nin asıl alacağa ödeme tarihi olan 23.10.2017 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü sürelerde ihbarda bulunulmadığını, davanın usulden reddi gerektiğini, derhal bildirim yükümlüğüne uyulmadığını, davacı her ne kadar taşımanın hasarlı gerçekleştirildiğini iddia etmekte ise de raporu kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafından dayanılmakta olan Ekspertiz raporu ile “… numaralı … ile 01.09.2017 tarihinde varış yapan üründe ezikliklerin olduğunun tespit edildiği tutanak halinde geçilmiştir.” şeklinde tespitte bulunulduğunu, somut olayda davacı sigortalısı tarafından işbu varış tarihi 01/09/2017 tarihi ile Montreal Sözleşmesi 31. Maddesi gereğince derhal bildirimde bulunulması gerekmekte olduğunu, herhalde en geç 15.09.2017 tarihine kadar bildirim yapılmış olması gerekmekte iken müvekkili şirkete usulüne uygun olarak yapılmış herhangi bir şikayet bulunmadığını, davacı tarafından dayanılmakta olan ekspertiz raporu ile varış yani teslim anında hasarın tespit edildiği belirtilmekte ise de hasara ilişkin yabancı dilde düzenlenen hasar tutanağındın tesliminden sonra 27/09/2017 tarihinde düzenlenmesi ve sigortaya başvurunun 02/10/2017 tarihinden yapılmış olduğu hususu dikkate alındığında hasarın ne zaman meydana geldiği hususunun tartışmalı hale geldiğini, davacının emtianın teslim sırasında hasarlı olduğunu ve hasarlı olduğunun tespiti için taşıyıcıya hak düşürücü süre içerisinde usulüne uygun ve süresinde ihbarda bulunduğunu ispat etmekle mükellef olduğunu, zarar iddiasının ve miktarının ispata muhtaç olduğunu, gönderenin paketlenmesi ve etiketlenmesinin taşıyıcının yükümlülüğünde olmadığını, öncelikle davacının hasar iddiasına dayanak olarak sunulan tek taraflı olarak düzenlenen objektiflikten uzak ekspertiz raporunu kesinlikle kabul etmediklerini, dosya kapsamında hasarın iddia edildiği şekilde oluştuğuna dair somut delil bulunmaması karşısında sunulamamış olması karşısında söz konusu soyut ve afaki farazaya dayalı tespitin kabulü mümkün olmadığını, taşıma sırasında herhangi bir kazanın varlığı iddia ve ispat edilmediğine göre yükün mutad taşımaya yola ve yüke uygun olmayan ambalajından kaynaklı olarak hasarlandığının kabulü gerekeceğini, ayrıca taşınmak üzere müvekkili şirkete verilen emtia üzerinde taşıyıcı yönlendirilmesi gereken işaret veya numaraların da mevcut olmadığını, davacı talebinin Montreal sözleşmesi hükümlerine aykırı olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yetki itiraz ve diğer usuli itirazlarımızın kabulü ile davanın öncelikle usulden reddine, esasa ilişkin itirazlarıın kabulü ile davanın esastan reddine, yargılama masrafları ile vekalet ücretlerinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Nakliye Emtea Sigorta Poliçesi, Eksper raporunun, taraflar arasında akdedilen sözleşme, gümrük çıkış belgeleri, kargo hasar bildirimi, ihtarname, hasar fotoğrafları, satış faturası, navlun faturası, ödeme belgesi mahkememiz dosyası içerisinde bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce taşıma uzmanı, tıbbi malzeme konusunda uzman ve bir sigorta bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi heyet raporunda sonuç ve özetle; “1. Uyuşmazlığa konu davada, davalı akdi taşıyıcı … firması dava dışı sigortalı firmaya ait emtia-kargoyu taşıtan sigortalının Ankara’daki iş yerinden teslim almış, taşımayı organize ederek … ’ndan nihai varış yeri olan … Uluslararası Havalimanı’na, fiili taşıyıcı Singapur Havayolları ile taşıttırmıştır. Taşımaya ilişkin düzenlenen … /Hava Yük Senedine göre 1 kap 43 kg/brüt yük, … sefer sayılı uçuşu ile 01.09.2017 tarihinde Singapur’dan … Havalimanı’na gerçekleşmiş ve emtia havalimanına varmıştır. 2. Söz konusu emtianın kısmi hasara uğradığına dair yükün … Havalimanına 01.09.2017 tarihinde gelişinden 26 gün sonra 27.09.207 tarihinde acente tarafından … /Kargo Hasar Bildirim Tutanağı düzenlendiği, aynı zamanda sigortalı tarafından davalı akdi taşıyıcı …’ firmasına 25.09.2017 tarihinde hasar ihbar yazısı (İhtarname) gönderilmiş olduğu, ancak Tebliğ Mazbatası bulunmadığı izlenilmiştir. 3. Taşımanın Türkiye’den Myanmar’a uluslararası havayoluyla yapılan kargo taşıması olduğu gözetildiğinde, uyuşmazlığa konu davada ‘’Havayoluyla Uluslararası Taşımacılığa İlişkin Kuralların Birleştirilmesine Dair Sözleşeme’’ nin uygulama alanı bulacağı Sayın Mahkeme’nin takdirinde olmak üzere değerlendirilecektir. Konvansiyonun 31/2 maddesi uyarınca ‘’Hasar durumunda, teslim almağa yetkili şahıs hasarın fark edilmesinden sonra derhal ve en geç, kargo halinde anılan tarihten itibaren 14 gün içerisinde taşıyıcıya şikayette bulunmalıdır.’’ Hükmünü havidir. Fakat dava dışı taşıtan sigortalı firma tarafından hasarlandığı bildirilen kargo ile ilgili 14 gün içerisinde yapılması gereken bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı, şikayetlerin zamanında yapılmadığı anlaşılmaktadır. 4. Emtia-kargonun kısmi hasarına ilişkin varış havalimanında düzenlendiği görülen hasar tutanağı tek taraflı olup usulüne tarafların katılıma ile müştereken yapılmadığı değerlendirilmektedir. 5. Konvansiyon madde 18/2 de ‘’Zarara sebep olan olayın sadece hava taşıması esnasında meydana gelmiş olması şartıyla, taşıyıcı, yükün tahribi kayıp veya hasara uğraması halinde doğan zararlardan sorumludur .’’ hükmünü amirdir. Somut olayda, yükün havayolu ile taşınması esnasında kısmi hasara uğradığına ilişkin somut bilgiye ulaşılmadığı gözetildiğinde, söz konusu kısmi hasarın havayoluyla yapılan taşıma esnasında meydana geldiği ispata muhtaç olduğu şeklinde değerlendirilmektedir. 6. Hasarlanan emtiada konu 582,00 TL tamir masrafı ile ilgili dava dışı sigortalı firma tarafından düzenlenmiş bila tarihli Hasar Tespit Tutanağı görülmüştür. Ancak, 3.413,06 TL tutarındaki geri gönderiye ait taşıma/navlun bedeline ilişkin somut bilgi ve belge dosyaya sunulmadığı görülmektedir. 8 .Yukarıda arz ve izah edilen değerlendirmeler çerçevesinde, emtia-eşyanın taşıma esnasında hasarlandığına ilişkin görüş ve kanaate varılmamış olup, davalı akdi taşıyıcı … firması ile ihbar olunan alt-fiili taşıyıcı Singapur Havayolları’na hata ve kusur atfedilemeyeceği şeklinde değerlendirilmiştir.
Hasar Tutanağı İngilizce ve tek taraflı düzenlenmiş taşıyıcı temsilcisi imzasının olmaması,
Hasar ihbarı Konvansiyona göre süresinde yapılmadığı,
Eksper raporunda eksper, hasarın taşımada ya da varış gümrüğünde olduğuna ilişkin ikilem içerisinde olması,
Gönderi taşıma ücretine ait belge bulunmaması,
Dolayısıyla davacının hasar talebinin ispata muhtaç olması nedeniyle davalı tarafa rücu edemiyeceği,
Davacı sigortacının TTK’ nın 1472’inci maddesi uyarınca halefiyet hakkının doğabilmesi için öncelikle sigortacı ve sigortalı arasında geçerli bir sigorta sözleşmesinin mevcut olması gerektiği,
Sigortacı ile sigortalı arasında hasar tarihinde mevcut geçerli bir sigorta sözleşmesi olduğu görülmektedir. ” şeklinde görüş ve kanaat bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı vekili, 13/04/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir. Davalı vekilince süresinde olmayan bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunmuş olduğu görüldü.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, uyuşmazlık konusunun, taraflar arası çekişme konusu olan emtia-kargo, davalı akdi taşıyıcı tarafından dava dışı sigortalı firmadan tam ve hasarsız olarak teslim alınarak varış yerinde kargonun dış ambalajında hasar oluştuğu sebebiyle Cargo Damage Report/Kargo Hasar Bildirim Raporunun düzenlendiği ve hasarlanan 1 kap kargonun siyah-beyaz iki kare fotoğraf ile hasar tespitinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında bulunan eksper raporunda, evraklar üzerinde yapılan inceleme ve tespitler neticesinde; cihazın havayolu taşımacılığı ya da alıcı gümrüğünde hasara uğradığının ifade edildiği görülmüştür.
… Sigorta A.Ş tarafından başlangıcı 29.08.2017 tarihli dava dışı … A.Ş adına … numaralı poliçe düzenlendiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce dava konusu alanda uzman bilirkişi heyet raporunda; “Konvansiyonun 31/2 maddesi uyarınca ‘’Hasar durumunda, teslim almağa yetkili şahıs hasarın fark edilmesinden sonra derhal ve en geç, kargo halinde anılan tarihten itibaren 14 gün içerisinde taşıyıcıya şikayette bulunmalıdır.’’ hükmünün havii olduğu, fakat dava dışı taşıtan sigortalı firma tarafından hasarlandığı bildirilen kargo ile ilgili 14 gün içerisinde yapılması gereken bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı, şikayetlerin zamanında yapılmadığı, Emtia-kargonun kısmi hasarına ilişkin varış havalimanında düzenlendiği görülen hasar tutanağının tek taraflı olup usulüne tarafların katılıma ile müştereken yapılmadığı, Konvansiyon madde 18/2 de ‘’Zarara sebep olan olayın sadece hava taşıması esnasında meydana gelmiş olması şartıyla, taşıyıcı, yükün tahribi kayıp veya hasara uğraması halinde doğan zararlardan sorumludur .’’ hükmünü içerdiği, somut olayda, yükün havayolu ile taşınması esnasında kısmi hasara uğradığına ilişkin somut bilgiye ulaşılmadığı gözetildiğinde, söz konusu kısmi hasarın havayoluyla yapılan taşıma esnasında meydana geldiğinin ispata muhtaç olduğu…” şeklindeki görüşleri de dikkate alındığında,
Tüm bu delillerden ve dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere; TTK Madde 1472-(1)”Sigortacı sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya intikal eder.” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, her ne kadar sigortacı ile sigortalı arasında hasar tarihinde mevcut geçerli bir sigorta sözleşmesi var ise de; hasar tutanağının İngilizce ve tek taraflı düzenlenmiş olması ve taşıyıcı temsilcisi imzasının olmaması, hasar ihbarının konvansiyona göre süresinde yapılmadığı, eksper raporunda eksperin, hasarın taşımada ya da varış gümrüğünde olduğuna ilişkin ikilem içerisinde olması, buna ilişkin olarak MK m.18/2 uyarınca yükte meydana gelen kısmi hasarın, havayolu taşıması esnasında meydana geldiğine ilişkin somut bilgi ve belgeye ulaşılamadığı gözetildiğinde, hasarın taşıma esnasında olduğu hususunun ispata muhtaç olduğu, gönderi taşıma ücretine ait belge bulunmaması da dikkate alınarak somut olayda meydana gelen hasarın sigorta şirketi tarafından karşılandığı, ancak açıklanan bu nedenlerle davalı firmanın sigorta tazminatını ödemekle yükümlü olmadığı kanaatine varılarak ve bu tespitler ışığındaki bilirkişi heyet raporu doğrultusunda ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harç peşin alınmış olmakla birlikte harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-3.941,06 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır