Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/254 E. 2021/523 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/254 Esas
KARAR NO : 2021/523
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/05/2019
KARAR TARİHİ : 28/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile … arasında “Genel Kredi Sözleşmesi” imzalandığını, sözleşme gereğince kredi kullandırıldığını, kredi hesabının sözleşme hükümlerine aykırı kullanımı nedeniyle 17/04/2017 tarihinde borçluya hesap kat ihtarnamesinin keşide edildiğini, tebligatın iade edilmiş olsa da Genel Kredi Sözleşmesi’nin 38.1 maddesi gereğince bildirilen adres olduğunu, adres değişikliği olmadığını, 18/04/2019 tarihi itibariyle tebliğ edildiğinin kabulünün gerektiğini, borcun ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine dava açma zorunluluğunun doğduğunu, sözleşme serbestisi ilkeleri çerçevesinde, kar payı kaynak maliyeti ile mütenasip olarak %35 faiz talep edildiğini, arabuluculuk süresinin 12/04/2019 tarihinde anlaşamama şeklinde sonuçlandığını, davalı tarafından haksız itirazın iptaline, alacağın %20 ‘sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen cevap dilekçesi sunulmamış, duruşmalara katılım sağlanmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; genel kredi sözleşmesinden kaynaklı temel şartların oluşup oluşmadığı, kredi alacak miktarının ne kadar olduğu, itirazın iptali ve icra inkar tazminat şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi hususlarında toplandığı görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, Arabuluculuk Son Tutanağı, … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyası, 24/03/2014 tarihli genel kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarı, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
…. İcra Dairesi’nin 2018/… takip sayılı icra dosyasının incelenmesinde, … T.A.Ş. tarafından davalı … aleyhine toplam 2.655,09.-TL tutarındaki toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan 01/08/2019 tarihli dilekçe ile davacı olan … A.Ş.’nin birkısım alacaklarının… A.Ş. tarafından temlik alındığı, bu alacaklarla ilgili olan dava ve takiplerin artık … A.Ş. tarafından takip edileceği beyan edilerek, … Noterliği’nin 26/05/2019 tarih, … yevmiye sayılı temliknamesini dosyaya ibraz ederek, usulüne uygun olarak vekaletnamesini sunmuştur.
Mahkememizce bankacı bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle;
“Sözleşme tetkiki;24.03.2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesini, … “Müşteri “olarak imzalamıştır. Sözleşme meblağı 20.000.- TL dir.Sözleşmenin 7,8.3. maddesine göre,.temerrüt faizi, temerrüdün doğduğu tarihten fiili ödemenin gerçekleştirildiği güne kadar, temerrüt tarihinde aynı tür ve hesaplar için bankaca belirlenen en yüksek c ari faiz oranının % 50 fazlası oranında hesaplanacaktır. “Sözleşmenin 31.21. maddesine göre;taahhüt ve yükümlülüklerin herhangi birisinin uygun bir şekilde yerine getirilmemesi temerrüt sebebidir,
3.2.Hesap kat ihtarnamesi;İlk davacı … A.Ş. 17/04/2017 tarihli ihtarname ile ” Üreten Taksitli Ticari Kredi” sinden kaynaklanan anapara,faiz, BSMV ve ihtar masrafı hariç 1.341,89 TL’lik nakdi borcun tebliğinden itibaren 3 gün içinde ödenmesini istemiştir. Muhatap …’a ihtarname tebliğ edilememiştir. Sözleşmedeki adres dahil 2 aynı adrese gönderilen tebligat iade edilmiştir. G.K .Sözleşmesinin 38.1. maddesi gereğince adrese noter kanalı ile bildirilmiştir. Adres değişikliği bildirimi olmadığından , 18.04.2019 tarihi itibariyle tebliğ edildiğinin kabulü gerekmektedir.Bu durumda, tebliğden itibaren 3 günlük ödeme süresi tanındığından, borçlu 22.04.2017 tarihinde temerrüde düşmüştür. Hesap kat ihtarnamesinde, dava konusu kredinin “üreten taksitli ticari kredi” olduğunun belirtilmesine mukabil, dosyaya geri ödeme tablosu, talebimizi rağmen ibraz edilememiştir. davacının icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarı, temerrüt tarihindeki toplam borç 1,971,53.-TL icra takip tarihindeki toplam alacak belirtilen kalemlerden oluşmak üzere 1.971,53.-TL olarak hesaplanmıştır.” şeklinde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu davacı vekiline tebliğ edilmiş, davacı vekili 12/02/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Yargılama aşamasında davalı …’un vefatı sonrası mirasçılarının davaya dahil edildiği görülmüştür. Mahkememizce davalının mirasçılarına tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu tebliğ edilmiştir.
Mirasçılar tarafından 04/03/2021 tarihli dilekçe ile, dosya davalısı olan …’un vefatından sonra … Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açmış oldukları mirasın gerçek reddi davasının kabul edildiğini, dilekçe ekinde kesinleşme şerhli karar örneğinin gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizce … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/… E. Sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderildiği, dosyanın yapılan incelemesinde … …’in ve …’un 05/07/2019 tarihinde Mirasın Gerçek Reddi istemli dava açtığı, dosyanın 09/07/2019 tarihinde karara çıkarak talebin kabulüne karar verildiği, mahkememiz dosyasında davalı olan …’in …’un ölümü sebebiyle tüm mirasının eşi … ve kızı … … tarafından kayıtsız şartsız reddedildiğinin tespit ve tesciline karar verilerek dosyanın 19/07/2019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, her ne kadar davacı vekili tarafından genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icrea takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat istemli işbu dava açılmış ise de;
Tüm bu delillerden ve dosya kapsamından da anlaşılacağı üzere; … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/… E. Sayılı dosyasıyla, mirasçı … …’in ve …’un miras bırakan …’dan intikal eden mirasını kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin tespit ve tescilinin yapıldığı, dosyanın 09/07/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından mirasçılarına davanın yöneltilemeyeceğinden davalılar … … ve … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davalı şirketin harçtan muafiyetine dair değerlendirme; 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu 143/6 maddesinde “varlık yönetim şirketlerinin kuruluş işlemleri de dahil olmak üzere kuruldukları takvim yılı muaf olacakları” düzenlenmesinin mevcut olduğu, dolayısıyla harç muafiyetine ilişkin 5 yıllık sürenin dolduğu ve davacı şirketin harçtan muaf olmadığı anlaşılmıştır.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri hesaplaması için sistem üzerinden yapılan inceleme neticesinde sarf kararı düzenlenmediğinden ödeme yapılmadığı, ancak ileride sarf kararı düzenlenmesi halinde arabulucuya ödenecek olan 1.320,00-TL tarife bedelinin her iki tarafında arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ile davanın pasif hususmet yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği gözetilerek davacı tarafa yükletilmesine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVACI TARAFINDAN DAVALILAR ALEYHİNE AÇILAN DAVANIN PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.-TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 44,40- TL’nin mahsubu ile eksik yatırılan 14,90.-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Zorunlu arabuluculuk başvurusu yapıldığı ancak sarf kararı düzenlenmediği görülmekle;sarf kararı düzenlendiğinde devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davanın reddi nedeniyle taraflar lehine vekalet ücretine hükmolunmasına yer olmadığına,
Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır