Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/214 E. 2020/297 K. 02.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/214 Esas
KARAR NO:2020/297

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/05/2019
KARAR TARİHİ:02/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin davalı şirkete 2014 yılından itibaren reklam ve tamamlayıcı iletişim hizmetleri konusunda hizmet verdiğini, buna karşılık davalı şirketin müvekkili şirketten hizmetlere karşılık şirkete her ay taraflarca kararlaştırılan bir ücret ödediğini, 2017 yılı için borçlunun davalı tarafından ödenecek olan aylık sabit ücret 25.000+ KDV=29.500 TL olarak kararlaştırılmış olmasına rağmen borçlu davalının 2017 yılında yapması gereken 12 aylık ücret ödemesini yapmadığını, bu ödemelere ilişkin faturaların müvekkili şirket tarafından düzenlenerek her zaman olduğu gibi davalı borçluya iletilmiş ve davalı tarafından da herhangibir itiraza konu edilmemiş olmalarına rağmen ödeme yapılmadığını, bu nedenle müvekkili şirketin 12 adet faturayla ilgili olarak davalı şirketten olan faiz hariç 326.770-TL alacağın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine icra takibi başlattığını, davalı tarafın haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu belirterek açıklanan nedenler ile öncelikle davalı borçlu vekili tarafından yapılan yetki itirazının reddine, takibin devamına davanın esasına geçilmesine davalı borçlu aleyhine takip konusu alacağın % 20 ‘sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, … , … markasının tanınılırlığını arttırmak adına bilenen tüm televizyon kanallarında gazetelerde, dergilerde , internet sitelerinde, reklam panolarında yüksek bütçelerde reklam tanıtım faaliyeti yaptığını, bunun yanında … , inşaat sektöründe 2013 yılından itibaren 2,5 milyar TL tutarında yatırım yaptığını, bu sayede … markasının büyük kitleler tarafından tanınan bilinen bir marka olduğunu ayrıca kısa sürede tanınmış marka vasfını kazanmaya çok yaklaştığını, davacı tarafından müvekkili şirketten faturaya dayalı alacağı olduğu iddiası ile …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, müvekkili şirketin … … A.Ş ‘nin yerleşim yerinin ise İstanbul Anadolu Adliyesinin yargı çerçevesinde bulunduğundan, takibin yetkisiz icra müdürlüğüne açıldığını, davacı tarafından davaya konu faturalarda istinaden hizmet ifa edilmediğini, davacının hizmet ifasına dair dosyada hiçbir delil bulunmadığını belirterek açıklanan nedenler ile öncelikle yetkisizlik sebebiyle davanın reddine, haksız icra inkar tazminatı talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Davacı tarafından davalı aleyhine İİK. 67. Maddesine dayanılarak itirazın iptali davası açılmıştır.
…. icra müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, davacı şirket tarafından düzenlenen faturalar, … sicil gazetesi ,… Ticaret Odası sicil kayıtları, Arabulucuk son tutanağı, 09/11/2019 tanzim 15/05/2018 vadeli 267.624,20 TL ‘lik bono’nun borçlu şirkete iade tutanakları , 23/07/2018 tarihli borç ikrarı ve ödeme taahhüdü ve …. Noterliğinin 15/08/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname sureti , bilirkişi raporu davamızın delillerini oluşturmaktadır.
Toplanan delillerden de anlaşılacağı üzere, davacı tarafından davalı aleyhine açılan davaya davalı taraf yapılan icra takibinin davalı şirketin yerleşim yerinin … Adliyesinin yargı çevresinde bulunduğunu bu sebeple yetkisiz icra dairesinde takip yapıldığını belirterek davanın bu yönü ile reddedilmesi gerektiğini ayrıca mahkememizin yetkisiz olduğunu ileri sürmüş ise de davalının yetki itirazı mahkememizde yerinde görülmemiştir. Zira para alacağına ilişkin sözleşmelerden kaynaklanan alacakların ifa yerinin tespitinde TKB ‘nın 89. Maddesine göre davacının ödeme zamanındaki ikametgahı olacağından icra takibinde de İİK ‘nın 50. Maddesi HMK ‘nın 10. ve TBK ‘nın 89. Maddesi uyarınca davacı alacaklının ikametgahının bulunduğu yer icra dairesi yetkilidir. Diğer taraftan arabuluculuk yönünden … adliyesinde arabuluculuk bürosuna başvurulduğu 6325 sayılı Yasanın 18/A maddesinin 4. Fıkrasına göre başvuru uyuşmazlığın konusuna göre yetkili mahkemenin bulunduğu yer arabuluculuk bürosuna yapılacağı belirtilmiştir. Buna karşı davalı taraf itirazda bulunmadığından icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazı da bu nedenler ile yerinde görülmemiş işin esası incelenmiştir.
Davacı ile davalı arasında yazılı olmayan bir sözleşme ile 2014 yılından itibaren reklam ve reklamı tamamlayıcı iletişim hizmetleri konusunda sözleşme ile hizmet verildiği davalı tarafın bu hizmetlere karşılık her ay taraflarca kararlaştırılan bir ücretin ödendiği buna dayalı olarak 2017 yılında davalı borçlu tarafından ödenmesi gereken 12 aylık sabit ücret ödemesinin yapılmadığı buna ilişkin faturaların davacı ve davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu , davacının buna göre alacaklı bulunduğu benimsenen bilirkişi raporu , tarafların ticari defterlerinden de anlaşılmaktadır.
Davalı taraf bu faturalara göre davacının hizmet vermediğini ileri sürmüş ise de söz konusu faturalara süresi içerisinde itiraz etmediği defterlerine işlemiş olduğu ve bunları onaylamış olduğu sonucuna varılmaktadır. Yine davacı tarafça söz konusu hizmetin verilmediğini davalının ispatlaması gerekmektedir. Davacı taraf kaldı ki dosyaya sunmuş olduğu bir dizi elektronik posta da iş görme edimlerini yerine getirdiği tespit edilmiş böylece taraflar arasında reklam, tanıtım sunum hazırlama kart vizit tasarımı broşür hazırlanması gibi çeşitli edimleri içeren bir ilişkinin olduğu ve bunların ifa edildiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenler ile davacının açılan davasının bilirkişi raporundaki hesap şekline göre fatura tutarları yönünden kısmen kabulüne , davacının takip tarihine kadar fatura bedellerini işlemiş faizleri yönündeki talebinin faturanın ifa safhasına ilişkin bir belge olduğu ve vadenin kararlaştırılması hususunun bu aşama ile olmadığı, tek tarafın hazırlayıp yolladığı faturanın da yalnızca yasada belirlenen olağan içeriği ile hüküm ifade edeceği sonucuna varıldığından temerrüdün gerçekleştiği kabul edilmemiş takip tarihi itibariyle temerrüdün oluştuğu sonucuna varılarak aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
…. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın ;
326.770,44 TL üzerinden takibin DEVAMINA,
Bu alacağa icra takip tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar yürütülecek avans faizi uygulanmasına,
% 20 icra inkar tazminatı olan 65.354,09 TL ‘nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 22.321,68 TL harçtan 4.463,01 TL harcın mahsubu ile bakiye 17.858,68 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
– 4.463,01 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan ,Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 31.323,93 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 6.302,47 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 4.500 TL bilirkişi ücreti, 99,00 TL posta gideri, 44,40 TL başvurma harcı ve 6,40 TL vekalet harcı olmak üzere toplam olmak üzere toplam 4.649,80 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 4.116,58 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflar tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/07/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır