Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/187 E. 2019/362 K. 02.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/187 Esas
KARAR NO : 2019/362

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 08/06/2018
KARAR TARİHİ : 02/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 10/06/2018 tarihinde 11.838,10 TL bedelinde bir adet …model ve … seri no’lu televizyonu ticari faaliyet dışında kullanım amaçlı satın aldığını, satın almadan belli bir süre sonra televizyonun ekranında bulutlanma ve karartı meydana geldiğini, müvekkilinin servis talebinde bulunduğunu, en son olarak Sony servis görevlisinin geldiğini, ancak geldiğine ilişkin evrak vermek istemediğini, sonrasında servis hizmetinin gerçekleştiğinin ispatı için evrak talep edildiğinde servis tamir iş emri verildiğini, televizyonda bariz bir şekilde bulutlanma ve karartı varken servis tarafından cihazda sorun yoktur olarak rapor edildiğini beyanla; ayıplı çıkan malın bedelinin iadesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının İstanbul…Tüketici Mahkemesinin …Esas … Karar sayılı gerekçeli kararının 12/11/2018 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ancak davacı vekili tarafından süresi geçtikten sonra görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunduğunu beyanla; davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dosyanın İstanbul … Tüketici Mahkemesinin … Esas … Karar ve 02/10/2018 tarihli görevsizlik kararı ile İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi olunduğu, İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas… Karar sayılı 06/12/2018 tarihli görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi olunduğu ve mahkememizin …Esas sırasına kaydının yapıldığı görülmüştür.
Davacı tarafından 10/06/2016 düzenleme tarihli e-arşiv faturanın bir örneğinin dosyaya sunulduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; Ayıplı mal bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç Başlıklı 1. Maddesinde Kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. Maddesinde ‘Bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar’ hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; ‘kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi’ ifade etmektedir. Aynı Kanunun 3. Maddesinde de ‘Tüketici işlemi’, ‘Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi’ ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin davaya konu televizyonu ticari faaliyeti dışında kullanım amaçlı satın aldığını beyan etmiştir.
Benzer bir uyuşmazlığa ilişkin 17. Hukuk Dairesinin 13/03/2014 tarihli, 2014/1517 Esas 2014/3566 K. Sayılı ilamında “… Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalı firmadan satın aldığı cep telefonunun ayıplı çıktığını ve bu nedenle zarara uğradığını belirterek, fatura karşılığı ödediği ücretin iadesini talep etmiştir. 4077 sayılı yasada tanımlanan anlamda, davacı, bir malı ticari olmayan amaçla edinen tüketici; davalı ise ticari faaliyeti kapsamında tüketiciye mal sunan tüzel kişidir. Taraflar arasındaki ilişki, 4077 sayılı yasa kapsamında düzenlenen tüketici ile satıcı tüzel kişi arasında mal satışına ilişkin bir hukuki işlemdir. Faturanın ‘Türedi Hukuk Bürosu’ adına düzenlenmesi uyuşmazlığı ticari hale getirmeyeceği gibi , davacı gerçek kişinin iş adresi olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. …”
Yukarıda belirtilen hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekilinin beyanından anlaşılacağı üzere davaya konu ürünün davacının mesleki ve ticari faaliyeti kapsamında almadığı, kaldı ki yalnızca 1 adet televizyonun ticari faaliyet için alınamayacağı ve sırf faturanın şirket adına düzenlenmesinin uyuşmazlığı ticari hale getiremeceği, bu haliyle 4077 sayılı yasada tanımlanan anlamda davacının bir malı ticari olmayan amaçla edinen tüketici, davalının ise ticari faaliyeti kapsamında tüketiciye mal sunan tüzel kişi olduğu anlaşılmakla; Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi (emsal İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin… Esas … Karar sayılı ilamı) tarafından bakılması gerektiği dikkate alınarak mahkememizin görevsizliğine, davaya bakmakla İstanbul … Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna, yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1- Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİ ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Dosyaya bakmakla İstanbul… Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna,
3-Mahkememiz ile İstanbul … Tüketici Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan iş bu görevsizlik kararının İstinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde HMK 22/2 maddesi gereğince yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine gönderilmesine,
4-HMK 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerini görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacının ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı. 02/10/2019

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza