Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/122 E. 2022/460 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/122 Esas
KARAR NO : 2022/460 Karar
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2019
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/11/2018 tarihinde şirket merkezinde meydana gelen hırsızlık olayında davacı firma müşterisi olan … Ticaret Limited Şirketi tarafından keşide edilen … … Şubesi’ne ait … seri numaralı, 18/01/2019 keşide tarihli, 11.328,00 TL bedelli çek çalındığını ve bununla ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/… soruşturma nosu ile şikayeti yapılmış olduğunu, … Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/… E sayılı dosya ile çek zayi davası açılmış ve ödeme yasağı aldığını, çek çalındıktan sonra tüm unsurları sahtecilik doldurulan … seri numaralı 18/01/2019 keşide tarihli çekin bankaya ibraz edilmiş ve yapılan incelemede müvekkili firmanın sahte kaşe ve imzası kullanılarak piyasaya sürüldüğü anlaşıldığını, imza yetkilisinin imzasının gözle görülür şekilde taklit edildiği anlaşıldığı ve çek … Bankasına 18/01/2019 tarihinde ibraz edilmiş olup, ciro silsilesinde müvekkili firmada sahte kaşe ve imzadan sonra davalı …. geldiği görüldüğünü belirtmiş ancak müvekkili firmanın bu firma ile hiçbir ticari ilişkisi olmadığı gibi sektör olarak da farklılık gösterdiğini, davalıların kötü niyetli olduğunu, davacı şirketin davalılara bir mal veya hizmet alışverişi söz konusu olmadığı iş bu nedenlerle müvekkili firmanın sahte kaşe ve imza kullanılmaması sebebi piyasada bulunan çeklerle ilgili … Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulduğunu belirttiğini, davacı vekili çeklerden sorumlu olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, davaya konu … … Şubesi’ne ait … seri numaralı, 18/01/2019 keşide tarihli, 11.328,00 TL bedelli çekin istirdatına müvekkili firmanın sahte imza kaşesi kullanılması sebebi ile müvekkili firmanın çekten sorumlu olmadığının tespitine ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili 30/12/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine açılan dava hukuki dayanaktan yoksun olup usul ve esas bakımından yersiz olup davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin davacının iddiasına göre yapılan hırsızlık olayıyla herhangi bir ilgisi bulunmadığını, müvekkili ticari hayatın olağan akışına göre, çeki almış ve ticari faaliyetleri doğrultusunda ciro ve teslimle çeki … San ve Tic. Ltd.Şti.’de devredildiğini, müvekkilinin bu iddialarla hasım gösterilmesinin hatalı olduğunu, bu nedenle davanın yanlış hasım gösterilmesi nedeniyle usulden reddi gerektiğini, davacının müvekkiline yönelik tespit ve istirdat davası açmakta hukuki yarar olmadığını, diğer cirantaların ve davacının çekte ciro imzasının bulunduğu, ciro edilen çekin gasp edilmiş olduğu iddiasının kanıtlanması gerektiği, müvekkilinin iyiniyetli hamil konumunda çek üzerinde haklı tasarrufta bulunduğu için davanın reddi gerektiğini, yersiz ve hukuki dayanağı olmayan davanın yanlış hasma açılmış olması hasebiyle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine, yargılama ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; … … Şubesi’ne ait … seri numaralı, 18/01/2019 keşide tarihli 11.328,00 TL bedelli davaya konu çekin davalılardan istirdatı ve bu çekten dolayı davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizce …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan yazıya yanıt verildiği, 2018/… Esas sayılı dosyasının bir suretinin uyap sistemi üzerinden gönderildiği ve dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır. …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan yazıya yanıt verildiği, 2018/… Esas sayılı dosya suretinin incelenmesinde, davacı … vekili tarafından çek iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili 15/07/2019 tarihli beyan dilekçesi ile, 24/05/2019 tarihli tensibin 14. Maddesinde …’ın sistemde mernis bilgileri olmadığından ve … LTD. ŞTİ.’nin dava dilekçesinde vergi numarası yanlış bildirilmiş olduğundan bahsedilmiş olsa da, işbu bilgiler çek üzerinden edindikleri bilgiler olduğunu, taraflar haksız kazanç sağlama saikiyle sahte firma veya kaçak şahısların kimlik bilgileri üzerinden işlem yapmış olma ihtimali yüksek olduğunu, işbu sebeple çek üzerinden tespit edilemeyen hususlara ilişkin davanın … ve … LTD. ŞTİ üzerinden devam etmesini talep ettiklerini, aksi takdirde davaya bu şekilde devam edilerek çeki bankaya ibraz eden şahıs …’den çeki teslim aldığı ……ŞTİ nin bilgilerinin sorulmasını talep etmiştir.
Mahkememizce … Vergi Dairesi’ne yazılan yazıya yanıt verildiği, bilgisayar kayıtlarından yapılan tetkikte ” … Ticaret Limited Şirketi unvanı ilen yapılan sorgulamada herhangi bir sonuç bulunmadığı bildirilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılan yazıya yanıt verildiği, 2018/… soruşturma sayılı dosyası üzerinden iddianame düzenlenerek … Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/… esas sayılı dava açıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce … Asliye Ceza Mahkemesi’ne yazılan yazıya yanıt verildiği 2019/… esas sayılı dava dosyasına ait evrakların bir suretinin uyap sistemi üzerinden gönderildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne yazılan müzekkereye yanıt verildiği, unvan ile yapılan inceleme neticesinde herhangi bir şirket kaydı tespit edilmediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi … tarafından sunulan 23/03/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak; Davacı tarafın şirket merkezinde yapılan incelemede sunduğu; Davacı Ticari Defterlerinden Açılış- Kapanış Tasdiki zorunlu olan Yevmiye ve Defter-i Kebir defterlerinin 2019 ve 2020 Mali yıllarına ait defterlerin e-defter olarak tutulduğu, 2019 ve 2020 mali yılların ilişkin Envanter Defterlerinin de Noter Tasdiklerinin de süresinde yapıldığı görülmüş olup tüm defterlerin kendi içlerinde birbirini teyid ettiği, HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu defterlerin davacı lehine delil teşkil etmesi kararı Sayın Mahkemenin kararıdır. Davacı’nın ibraz edilen ticari defterlerinde; davaya konu olan … … Şubesi’ne ait … seri numaralı, 18/01/2019 keşide tarihli, 11.328,00 TL bedelli çek ile ilgili Davacı’nın, Davalı’lar …, … ve ….’ne verildiğine dair herhangi bir kayıt olmadığı gibi, cari hesap ekstreleri, cari hesap mutabakat yazışmaları, Davalılara düzenlenen faturalar ve bunların BS formları, Davalı’ların Davacı’ya hitaben düzenledikleri faturalar ve bunların BA Formları gibi belgeler bulunmadığı tespit edilmiştir. Mevcut çekin Davalı’lara teslime ilişkin olarak herhangi bi ve belgede tarafımıza ve dava dosyasına ibraz edilmemişi Davacı’nın ibraz edilen ticari defterlerinde; davaya konu olan … … Şubesi’ne ait … seri numaralı, 18/01/2019 keşide tarihli, 11.328,00 TL bedelli çek ticari kayıtlarında Davacı firma müşterisi olan (Dava dışı) … TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ tarafından keşide edildiği, Davacı firma müşterisi olan … LİMİTED ŞİRKETİ ile ilgili cari hesaplarının ticari defterlerinde … Cari Hesap Kodu ile takip ettiği ve bu cari hesaba ilişkin muavin davalılara dava tebliği süresinde ve usulüne uygun tebligat çıkarılmasına rağmen bila ikmal iade edildiği görülmüştür. Bununla birlikte …, … ve … Ltd. dava konusu olan çekin hangi ticari işleme karşılık tahsil ettikleri/aldıklarına dair herhangi bir bilgi/belge de dava dosyasına sunulmamıştır. Dava konusu çeki hangi hukuki ilişkiye dayanarak alınmış olduğunun Davalıların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak ortaya çıkarılması gerekmektedir. Davalı … Vekili Av. …’nun Sayın Mahkemeye 30.12.2019 tarihli verdiği cevap dilekçesinde sonuç olarak “dava konusu çekin görünürde ciro silsilesi düzgün olduğunu, İyi niyetli olan müvekkilin imza ve kaşelerin doğruluğunu ispat ve tahkik zorunluluğu yok olduğunu belirtmiş Yersiz ve hukuki dayanağı olmayan davanın yanlış hasma açılmış olması hasebiyle usulden reddine, Sayın mahkeme aksi kanaatteyse davanın esastan reddine Yargılama ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettiğini” belirtmiş ancak Davaya konu çek’in Davalı tarafından hangi ticari ilişkiye karşılık tahsil ettiği a dair herhangi bir ticari belge, bilgi ve evrak sunmamıştır. Bu konuda karar Sayın Mahkemenin takdirindedir. Geçerli bir borç ilişkisi kapsamı olmadığından, ödeme vasıtası olarak keşide edilen çekin geçerli bir alacak hakkı ihtiva etmediğinin bu hususta iddiada bulunan davacı tarafça ispat edilmesi gerekse de, ibraz edilen Davacı ticari defter kayıtlarına göre Davalı ile Davacı’nın ticari ilişkisinin olmadığı, diğer yandan Davalıların’nın konu hakkında Ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği dolayısı ile Dava konusu … … Şubesi’ne ait … seri numaralı, 18/01/2019 keşide tarihli, 11.328,00 TL’lik çek nedeniyle Davacı şirketin “sahtecilik nedenine dayalı olarak” borçlu bulunmadığının tespitine ve çalınmak suretiyle elden çıkan çekin cirolarının sahtecilik suretiyle oluşturulan sahte imza ve kaşesi kullanılması sebebi ile Davacı firmanın çekten sorumlu olmadığının kararı Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 13/04/2022 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi ibraz etmiştir.
Davalı taraf bilirkişi incelemesine esas ticari defter kayıtlarını hiçbir mazeret göstermeksizin ibraz etmekten kaçınmıştır. HMK 222/3 maddesi uyarınca usulüne uygun tutulmuş davacı şirket ticari defterleri davalı aleyhine delil olarak değerlendirilmiştir. Davalı davaya konu çeki ticaret ürünü olarak yaptığı işlere karşılık olarak iktisap ettiğini ve faturaların mevcut olduğunu savunmasına karşılık ilgili kayıtları mazeretsiz ibrazdan kaçındığından iddiasını ispatlayamamıştır.
6102 Sayılı TTK’nın 790. maddesinde “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı taktirde yetkili hamil sayılır.” denilmiştir.
6102 Sayılı TTK’nın 792. (6762 Sayılı TTK m.704) maddesine göre, “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” Zayi olan çek bedelinin istirdadı talebiyle açılan işbu davada ispat yükü davacıda olup, davacının öncelikle çekin yedinde iken rızası hilafına elinden çıktığını ardından da çeki elinde bulunduran hamilin kötüniyetli veya iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerekir.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/2945 E. 2017/5190 K.)
Çalıntı çekin hamilinden istirdadı için davacının çeki elinde bulunduran davalının iktisapta kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerekmektedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 1996/11-354 E. 1996/502 K. 16.9.1996 T. Karar,Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2011/19-228 Esas, 2011/328 K. 8.05.2011 Tarihli karar ).
TTK’nın 687. maddesinde “Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan defi’leri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğer ki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hükme göre şahsî def’îlerin kural olarak hamile karşı ileri sürülmesi söz konusu değildir. Ancak hamil poliçeyi devralırken bile bile borçlunun zararına hareket ederse, bu durumda şahsî def’îler hamile karşı da ileri sürülebilecektir. Anılan bu düzenleme TTK’nın 818. maddesi göndermesi nedeniyle çekler hakkında da uygulanmaktadır.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, takip dosyası, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davaya konu çek ile ilgili davalı … her ne kadar belirtilen çekin iyi niyetli meşru hamili olduğunu, kayıp olduğu iddiası ile ilgili hiçbir bilgisi bulunmadığını belirtmiş ise de dava dosyasına sunulan herhangi bir defter/ kayıt olmaması, benzer mahiyette davalı aleyhine birçok soruşturma dosyası, ceza yargılaması ve menfi tespit ile takibin iptali davaları olduğu, davaya konu çeki davalının ciranta olan davalı … San. Tic. Ltd.şti. den cirolayarak aldığı ve en son hamil olduğu ancak böyle bir şirketin … kayıtlarında tespit edilemediği ve bu durumun hayatın olağan akışına ters düşmesi nedeni ile Davacı tarafından davalı … Sanayi İç ve Dış Tic., …, … aleyhine açılan davanın KABULÜ ile; … … şubesine ait, … seri no’lu 18/01/2019 keşide tarihli, 11.328 TL bedelli keşidecisinin … Tic. Ltd. Şti. Olan lehtarı … Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti. olan çekin davacıya iadesine, Davaya konu çekten kaynaklı davacının borçlu olmadığının tespitine, Davacı tarafından davalı … San. Tic. Ltd. Şti. Yönüyle Karar Verilmesine Yer Olmadığına davalılar aleyhindeki davanın ispatlandığından kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM
Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
1-Davacı tarafından davalı … Sanayi İç ve Dış Tic., …, … aleyhine açılan davanın KABULÜ ile;
2-… … şubesine ait, … seri no’lu 18/01/2019 keşide tarihli, 11.328 TL bedelli keşidecisinin … Tic. Ltd. Şti. Olan lehtarı … Tic. Ltd. Şti. olan çekin davacıya İADESİNE,
3-Davaya konu çekten kaynaklı davacının borçlu olmadığının tespitine,
4-Davacı tarafından davalı … San. Tic. Ltd. Şti. Yönüyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Alınması gereken 773,81 TL harcın peşin alınan 193,46.-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 580,35-TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 193,46-TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 490,85-TL ile 1 adet bilirkişi ücreti 580,00-TL, 44,40.-TL başvuru harcı, 6,40.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.121,65-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzlerine karşı, davalıların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu ( … Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır