Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/958 E. 2021/967 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/958 Esas
KARAR NO :2021/967

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:27/12/2018
KARAR TARİHİ:16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin alacaklısı olduğu …. İcra Müdürlüğü’nün … no’lu dosyasında yapılan icra takibinin, davalı tarafından yapılan itiraz nedeniyle durdurulduğunu, davaya konu icra takibi borcun sebebinin, davalı …’ un TTK 358 maddesine muhalefet ederek şirket müdürü ortak olarak şirket sermayesinin çok çok üstünde şirkete borçlu olmasına karşın, davaya konu edilen icra takibine kötüniyetli olarak itiraz etmesi nedeniyle iş bu davanın açılması zorunluluğu hasıl olduğunu, davalı …’ un, müvekkili şirketin ortağı ve şirketin kurulduğu tarihten 21.05.2018 tarihine kadar yaklaşık 6 yıldan fazla münferid imza yetkisiyle şirket müdürü olup, bu görevi sırasında çeşitli yollar ile diğer ortağın bilgisi ve haberi olmadan, şirkete borçlandığını, öncelikle davalının şirkete olan borcu ile ilgili fazla alacakları talep haklarını saklı tuttuklarını belirtmek istediklerini, takibin yapıldığı tarihte, ortaklar cari hesabında 960.348,95-TL olan borun bu zamana kadar arttığını, 2018 yılının ilk aylarında, davacı ortakları arasında yapılan görüşmeler sonrasında şirket kayıtları incelendiğini ve davalının şirkete sermayenin çok üzerinde borçlu olduğunun görüldüğünü, 2015 yılına kadar şirket işleyişinin usulüne uygun olduğunun görüldüğünü ancak 2015 yılından sonra davalının sürekli kendi adına para çektiğinin ve müşterilerden kendi hesabına para aktardığının görüldüğünü, defalarca ortaklar cari hesabı, müşteri carileri üzerinde müzakereler yapıldığını, ancak sürekli davalının müvekkiline söylemediği farklı borçların ortaya çıkmış olduğunu, davalının kendine has yönetim şekliyle davacı şirketten sürekli kendi adına hesabına para aktarımı yaptığını, paranın bir kısmını şirkete iade etmiş olsa da alınan bazı paraların geri ödemelerinin yapılmadığını, iş bu paralarının davalıda olduğunun tespit edildiğini, yine incelemeler ve görüşmeler sonrasında davalı şirket müşterilerinden, şirket alacağını kendi adına tahsil ettiğinin ve aldığı bu parayı şirkete aktarmamış olduğunun, davalının davacı şirket alacakları için müşterilerden kendi adına çekler aldığı gibi kendi hesabına para transferi yaptırdığının, müşterilerinin borçlu olduğu sanılırken, asıl davalının şirkete borçlu olduğunun görüldüğünü, davacı alacakları için müşterilerine icra takibi yapıldığını ve takip dosyasında, borçluların itiraz ederek ödemenin davalı …’a yapıldığını ve herhangi bir borçları olmadığını beyan ettiklerini, aynı şekilde müşteriler ile yapılan görüşmelerde müşterilerin davacı şirketten aldığı araçlara ilişkin bedellerin faturalardan farklı olduğunun, davalının müdür olduğu dönemde düşük fatura kesildiğinin ve fatura bedeli dışındaki paranın elden davalıya ödendiğinin öğrenildiğini, müşterilerin özellikle bu durumun düzeltilmesi ve kendilerini de korumak adına müvekkili ile sözleşmelerde bu hususun belirtilmesini istediklerini, davacı müşterilerinin iş bu sözleşmelerde, ödemelerin aralarındaki … gereği …’a yapıldığını kabul ettiklerini ve fatura eksiğinin tamamlanarak yapılan alışverişin hukuki olmasını talep ettiklerini, müvekkilinin de bunun üzerine kendi de ayrıca zarar görmemek adına iş bu ödemelere ilişkin faturalar kesilerek davalının gayriresmi aldığı ödemelerin davalının cari hesabına eklendiğini, usulsüz para transferlerinin bazılarını davalı …’ un şirkete yatırdığını ancak bu ödemeleri de müşteri adına değil kendi adına yatırmak suretiyle kendi cari hesabından düşürüldüğünü, davalının böylelikle şirkete olan borcunu azaltmaya çalıştığını ayrıca davalının müdür olduğu dönemde farklı şirketlerden fatura aldığını, bu faturaların, çek ve/veya banka kanalıyla nakit olarak ödemelerinin yapıldığını, ancak gerçekte davacı şirket ile 3. Kişi arasında gerçek bir ticaret olmadığını, sözkonusu paraların elden davalıya verildiğinin öğrenildiğini, davalının bu eylemlerinin davacı şirketin malvarlığında azalmaya sebep olduğunu ve davacının artık bu yükü kaldıramayarak bankalardan kredi çektiklerini ve davalının borcu ve kredilere ödenen faiz yükü ile iflas noktasına geldiğini, tüm bunlara rağmen müvekkilinin icra takibinden önce müvekkili davalıya ihtamame gönderdiğini ancak ihtamame içeriklerinden de görüleceği gibi, konunun bambaşka yerlere gittiğini ve müvekkili ile bir uzlaşma sağlanamadığını, davalının şirket ortağı olmasına, şirketin tüm işleyişinin kendi elinde olmasına karşın şirkete borcu olduğunu bilmesine karşın, haksız ve kötü niyetli olarak ödeme emrine itiraz ederek icra takibinin durmasına, davacının mağduriyetine neden olduğunun açık ve net olduğunu belirterek açıklanan nedenler ile öncelikle alacak miktarı ve sebebi dikkate alınarak borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibin faiz ve tüm ferileri ile devamına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla borçlunun takip konusu borcun, takip dosyasında belirtilen işlemiş yasal faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı limited şirketin … ve … tarafından 13.02.2012 tarihinde kurulduğunu ve ticaret siciline tescilinin gerçekleştirilmiş olduğunu, …’ un işbu tarihten 21.05.2018 tarihine kadar, ortaklığın yanı sıra müdür olarak ilgili şirkette görev aldığını, 21.05.2018 tarihinden 21.05.2023 tarihine kadar ise diğer ortak …’ın müdür olarak atanmış olduğunu, bu tarihe kadar da davacı şirket ortakları arasında bildikleri kadarıyla herhangi bir sorun yaşanmadığını, …’ın müvekkiline 5 yılı aşkın süredir müdürlük yapıyor olduğunu, 5 yıl süre ile kendisinin de müdür olarak görev almak istediğini belirtmesi üzerine müvekkilinin uzun yıllardır ortağı ve arkadaşı olan …’ın artniyetli olduğundan iyiniyetli olarak şüphelenmediğini ve bu teklifini kabul etmiş olduğunu, görüleceği üzere davacı şirketin iki ortaktan oluştuğunu ve davacının iddialarının gerçek olduğunu kabul etmemekle bir an için gerçek olduğu varsayımında dahi müvekkilinin müdürlük görevini bırakmak istemeyeceğini …’ın müdürlük görevine getirilmesi yönünde alınan karara da iştirak etmeyeceğinin açık olduğunu, davacının iddialarının bu yönden dahi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı şirket ortağı …’ın müvekkili … adına tüm bu gerçekdışı iddiaları ortaya atmasının ve haksız davayı ikame etmesinin esas nedeninin ise …’un …’ın usulsüz işlemlerini tespit etmesi (Bu konuda her türlü talep, dava ve şikâyet hakkımızı saklı tutarız.) ve şirket ortaklığından ayrılmak istemesi olduğunu, davacı şirket ortağı …’ın diğer ortak müvekkili …’a karşı bu sebeplerle duyduğu husumetine ve kendi usulsüz işlerini örtbas etmek istemesine dayanmış olduğunu, davacı yanın 2018 yılının ilk aylarında davacı ortakları arasında yapılan görüşmeler sonrasında şirket kayıtlarının incelendiğini ve 2015 yılından sonra müvekkilinin kendi adına para çektiğinin ve müşterilerden kendi hesabına para aktardığının görüldüğünü iddia ederken her yılsonu yapılan hesap incelemeleri ve mutabakatlarını göz ardı ettiklerini, bu durumun ticari defterler ile Yönetim Kurulu defterinin incelenmesi ile ortaya çıkacağını, yine davacı yanın şirket ortaklarının defalarca ortaklar cari hesabı ve müşteri carileri üzerinde müzakereler yaptıklarını ve müvekkilinin sürekli söylemediği farklı borçlarının ortaya çıktığını iddia etmişse de; bu iddiaların dayanaksız ve gerçekdışı olduğunun yargılama esnasında ortaya çıkacağını, müvekkilinin adeta öngörülü davrandığını ve yıllar süren ortaklığı ve dostluğuna rağmen basiretli bir tacir olarak kendi hesabına müşteriler tarafından gönderilen tüm paraların, kendisine teslim edilen çeklerin ve kendisinin bu ödemeleri şirket hesabına geçtiğinin kayıtlarını tuttuğunu, dekont ve makbuzları dahi sakladığını, tüm bu belgelerin mahkeme tarafından davacı yanın da bildirmiş olduğu müvekkiline ait banka hesaplarına ilişkin ilgili bankalara yazılan müzekkere cevapları ile de açıkça görüleceğini belirterek açıklanan nedenler ile davacının haksız ve mesnetsiz açmış olduğu davanın ve icra inkar tazminat taleplerinin reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava: şirket alacaklarının, davalının limited şirket müdürlüğü nedeniyle şirketin faaliyet konularıyla ilgili yaptığı satışlar sonucunda oluştuğu zarar iddiasına dayanıp TTK.m.555/1’e göre şirketin zararının tahsili için açılan yöneticilerin sorumluluğu davası olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Mahkememizce davanın itirazın iptali davası olarak açılmasında hukuki bir engel görülmemiştir.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın 2019/84691 Soruşturma sayılı dosya sureti, … Bankası ve … Bankası’ nın yazı cevapları, …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası bilirkişi kök ve ek raporu davanın delillerini oluşturmaktadır.
Tanık … mahkememizin 06/02/2020 tarihli celsesindeki beyanında, “Ben davacı şirket ile davalıyı yapmış olduğum ticari alışveriş nedeni ile tanıyorum. … bey’i şirketin ortağı ve müdürü olarak biliyorum. 2017-2018 yılları arasında 6 tane … çekiciyi … firmasından aldım. 1 adet … diğer ortağı … Beyin … şirketinden aldım. … benim şirketimdir. Ben şirketime bu araçları alırken ödemeleride bu şirketlerin şirket hesaplarına nakit ve çek ile ödedim. … Bey’e ayrıca para ödemedim. Birara … Beyden hatırladığım kadarıyla 50.000 TL borç istedim. Oda bana borç verdi. Benim … Beye gönderdiğim 50.000 TL paranın alınan araçlar ile bir ilgisi yoktur. Bana gösterilmiş olan belgede 16/04/2018 tarihinde 6 adet çekici başlıklı el yazılı belge gösterildiği bu belgedeki yazılar bana ait değildir. 50.000 TL nin bu araçlar ile bir alakası yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde talimat vasıtasıyla alınan 25/06/2020 tarihli beyanında, ” ben tarafları tanımam daha doğrusu … … vardı, onlar … Ltd. Şti’nden araç almışlardı, ben de … denilen çekici araç …’de bulunmadığı için İstanbul’da onlarda bulunduğunu söyledi, ben de İstanbul’a gittim, … Ltd. Şti’nden 220.000,00-TL bedelle aracı aldım, bana satışı … verdi, ben …….şirketine girdiğimde … ile muhatap oldum, başka kimseyle görüşmedim, araç bedelinin 200.000,00-TL sini banka yoluyla havale gönderdim, kalan 20.000,00-TL yi de 10.000,00-TL bedelli iki ayrı çek olarak ödedim, çekler kendi çekimdi ve … …şirketi lehine düzenlemiştim, banka havalesini de …’un bana verdiği hesap numarasına gönderdim, benim onlara herhangi bir borcum kalmadı, zaten yıl sonunda da şirket muhasebesinden yıl sonunda mutabık kalmak için beni aradılar, ben hesap özetlerimi ve gönderdiğim havalelere ilişkin belgeleri şirkete gönderdim, …’un bana vermiş olduğu hesap numarasının şirkete mi ya da …’a mı ait olup olmadığı hususunda benim bilgim yoktur, ben aldığım araç bedelini ödedim, bilgim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinde talimat kanalıyla alınan 25/06/2020 tarihli beyanında, ” benim … Oto Kurtarma isminde bir firmam ve Yediemin depom vardır, benim yandan ventuzi diye tabir edilen bir çekicimin tamiri için İstanbul’a gönderilmişti, tamir yapıldıktan sonra aracı almaya ben gittim, o zaman da … ile muhatap oldum, bir de başka bir araç alımı için yine İstanbul’a gittiğimde … ile karşılaştım, aracı 4 sene önce almıştım, tamiri de 2018 yıllarında yapılmıştı, ancak aldığım aracı kaç paraya aldığımı tamiri de kaç paraya yaptırdığımı hatırlamıyorum, ancak … ile muhatap olmuştuk, aracın fiyatını ve tamir bedelini benim firmamın muhasebesinden hesaba gönderildi, ancak …’un hesabına mı gönderildi, … şirketinin hesabına mı gönderildi bilmiyorum, benim yukarıda bahsettiğim firma kardeşlerim ile birlikte kurmuş olduğumuz firmadır, ben …’u … şirketinin yetkilisi olarak biliyorum, benim hatırladığım bunlardan ibarettir, başka bir bilgi ve görgüm yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya kapsamı deliller ile uyumlu olması nedeniyle içeriğine itibar edilen bilirkişi kök ve ek raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, davacı … Otomotiv Makine Sanayi Ve Tic. Ltd. Şti`nin 13.02.2012 tarihinde davalı …`un %50 hisse payı 50.000,00 TL pay ortaklığı ile kurulduğu, 13.06.2012 tarihli ortaklar kurulu kararı ile sermaye artırımı yapıldığı ve davalı ortağın sermaye bedelinin 125.000 TL toplam şirket sermayesinin 250.000,00 TL olduğu, davalı …’ a ortağı bulunduğu davacı şirket ortaklar kurulu kararları ile 10.06.2015 tarihi itibariyle 3 yıl, 13.02.2017 tarihi itibari ile 2 yıl davacı şirketi münferit imzası ile temsil ve ilzam etmek üzere yetkilendirildiği, 21.05.2018 tarihinde ise müdürlük görevinin sona erdiği tespit edilmiştir. Davanın konusunun şirket alacaklarının, davalının limited şirket müdürlüğü vesilesiyle, şirketin faaliyet konularıyla ilgili yaptığı satışlar sonucunda oluştuğu iddiasına dayandığından, TTK.m.644/1/a’nın atfıyla limited şirketlere de uygulanan TTK.m.553 vd. hükümlerine tabi olduğu ve TTK.m.555/1’e göre şirketin zararı için açılan yöneticilerin sorumluluğu davası olarak kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı şirketin davaya konu davalının ilişkide olduğu cari hesaplara yönelik mahkememiz bilirkişi heyetince yapılan incelemede;
a) …, …, … Otomotiv şirketine ilişkin beyanı; “26.01.2015 tarih ve 377 yevmiye madde nolu 25.000,00 TL hareketle ilgili açıklama ; -26.01.2015 tarihinde 25.000,00 TL, 05.04.2015 vadeli, … emrine, …`a ait çekin … (131 02) hesabına alacak, alınan Çekler (101.01.001) hesabına borç kaydedilerek muhasebeleştirildiği, bu şahıslarla şirketin, … … San ve Tic Ltd Şti ve … San ve Tic. A.Ş nin ticari ilişkileri bulunduğu, 05.01.2015 tarihinde … … şahsi hesabına …’ dan 20.000, TL … … açıklama ile geldiği, bu şahıslarla şirketin, … … San ve Tic Ltd Şti.(…) ve … San ve Tic A.Ş’ nin ticari ilişkileri bulunduğu, 2015 … (131 02) hesabına borç olarak 45.000,00 TL eklenmelidir.” bilirkişi incelemesine sunulan çek fotokopisinde davalının dava dışı şirketten almış olduğu çeki davacı şirkete ciroladığının görüldüğü bildirilmiştir.
b) … şirketine ilişkin beyanı; “01.07.2015 tarih ve … yevmiye madde nolu 59.000,00 TL hareketle ilgili açıklama-24.06.2015 tarihinde… a … plakalı araç KDV dahil 59.000, TL bedelle noterden satılmıştır.- 24.06.2015 tarihinde … … hesabına 75.000,00 TL gelmiş fakat bu havale defter kayıtlarına işlenmemiş. Bunun yerine – 59.000,TL 01.07.2015 tarih ve … yevmiye madde no lu kayıt ile 131 02 … hesabına borç 120 248… hesabına alacak kaydedilerek 120 248… hesabının bakiyesinin kapatıldığı görülmüştür. … plakalı aracını 24.06.2015 tarihinde KDV dahil 75.000,00 TL satılmış olduğu ; … … şahsi hesabına gönderilen 75.000,00 TL lik havale den anlaşılmakta, Kesilen satış faturasının 16.000,00 TL düşük bedelle 59.000,00 TL olarak düzenlenmiş olduğu görüşüne varılmıştır.” şeklinde olup bilirkişilerce yapılan incelemede dava dışı şirketten 75.000,00 TL ödemenin davalı banka hesabına ödeme geldiğinin davalının bu ödemenin 35.000,00 TL’ lik kısmını aynı gün şirket hesabına gönderdiğinin ancak davacı şirkete gelen bu ödemenin davalı ortağın borcuna mahsup edildiğinin görüldüğü, davacı şirket nezdinde bulunan dava dışı şirket cari hesaba kaydedilmediğinin görüldüğü tespit edilmiştir. c) … şirketine ilişkin beyanı; “- 12.02.2016 tarih ve … yevmiye madde nolu 100.000,00 TL hareketle ilgili açıklama 12.02.2016 tarihinde 145.000,TL bedelle … plakalı çekici araç satışı noterden … Emniyetliye yapılmıştır. Aynı tarihte … … … Şahsi hesabına 200.000,00 lik havale göndermiştir fakat bu havale defter kayıtlarına intikal etmemiş. Bunun yerine – 100.000,00 TL 12.02 2016 tarih ve … nolu yevmiye madde nolu kayıt ile 131 02 … hesabına borç 120 296 … hesabına alacak kaydedilerek -2 adet 10.000,00 TL toplamda 20.000,00 TL lik çek 12.02.2016 tarih ve 856 yevmiye madde nolu kayıt ile 120 296 … hesabına alacak 101 Alınan Çekler hesabına borç kaydedilerek – 25.000,00 TL 12.02.2016 tarih ve … nolu yevmiye madde nolu kayıt ile 100 kasa hesabına borç 120 296 … hesabına alacak kaydedilerek 120 296 … hesabının bakiyesinin kapatıldığı görülmüştür. … plakalı çekici aracını 12.02.2016 tarihinde KDV dahil 220.000,00 TL satılmış olduğu ; … … şahsi hesabına gönderilen 200.000,00 TL lik havale ve 2 adet 10.000,00 TL toplamda 20.000,00 TL lik çek tahsilatından anlaşılmakta, Kesilen satış faturasının 75.000,00 TL düşük bedelle 145.000,00 TL olarak düzenlenmiş olduğu görüşüne varılmıştır. Yukarıda detayları verilen durumdan dolayı 2016 … (131 02) hesabına borç olarak 75.000,00 TL eklenmelidir.” mahkememizce atanan mali müşavir bilirkişi bilirkişi tarafından dosya kapsamına sunulan banka hesap ekstrelerinde yapılan incelemelerde dava dışı şirketten
200.000,00 TL “ARAÇ ALIM BE DELİ …” açıklaması ile Davalı hesabına yapıldığının bu bedelin 150.000 TL tutarındaki kısmın davacı şirket hesabına 4 ayrı işlemle gönderildiğinin, davalının şirkete yapmış olduğu 150.000,00 TL tutarındaki ödemelerden 25.000,00 TL`nin davalının şirkete olan borcundan düşüldüğünün, ilgili araç satışına ilişkin davalının 75.000,00 TL dava dışı şahıstan tahsilatta bulunduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
d) … … Otom. San ve Tic. Ltd. Şti, (…) şirketine ilişkin bilirkişilerce banka hesap ekstrelerinde yapılan incelemelerde dava dışı şirketten davalı hesabına gelen ödemeleri davacı şirket hesabına aynen aktarmadığının, farklı tarihlerde gelen bedellerin altında tutarlar aktardığının ve aktarılan bu tutarlarında davalının ortaklar hesabından düşümünün yapıldığının, dava dışı şirketin cari hesabından düşüm yapılmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
e) … Oto şirketine ilişkin bilirkişilerce dosya kapsamına sunulan banka hesap ekstrelerinde yapılan incelemelerde; davacının iddia ettiği tarihte 10.000,00 TL tutarında ödeme geldiğinin, gelen bu ödemenin hangi şirketten geldiğine yönelik tespit yapılamamış olup davalının ilgili ödemeyi davacı şirkete göndermediğinin tespit edildiği, davacı şirketin beyanında iddia ettiği ve fotokopilerini dosyaya sunmuş olduğu toplam 100.000,00 TL tutarındaki şirketin ortaklar hesabındaki davalının borç hesabından düşüm yapıldığının görülmüş olup, ilgili çekleri davalının dava dışı şirketten neye istinaden aldığı hususunda tespit yapılamadığının bildirildiği, davacı şirketin iddia ettiği araç satış kaydının davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun görüldüğü bildirilmiştir.
f) … İnşaat San Ve Tic. Ltd. Şti (…) şirketine ilişkin beyanı; dosya kapsamına sunulan banka hesap ekstrelerinde bilirkişilerce yapılan incelemelerde, dava dışı şirkete 5 adet noterde araç satış işlemine ait belgenin paylaşıldığının ve bu toplam bedellerinin ise 1.250.000,00 TL olduğunun görüldüğü, davalının araç iade iddiasına ilişkin cari hesaplarda bir işlem görülmemiş olup, davalının dava dışı şirketten 3 adet toplam bedelleri 209.273,00 TL tutarında çek aldığının, alınan bu çeklerin davacı şirkete ortaklar hesabından mahsup edilerek değişik tarihlerde ciro edildiğinin, davacının beyanında bulunan ödemelere ilişkin makbuzlar rapor ekinde sunulmuş olup, davalının banka ekstresi ile de örtüştüğünün tespit edildiği bildirilmiştir. Dava dışı şirketten kendi adına tahsil ettiği ödemelerin neye istinaden aldığı hususunda tespit yapılamadığı bildirilmiştir.
g) … şirketine ilişkin bilirkişilere incelemeye sunulan çek fotokopilerinin davacı şirket iddiasını doğruladığı, davalının bu çekleri şirkette ciroladığı ve ortaklardan alacaklar hesabından düşüm yapılarak kaydedildiğinin görüldüğü, ancak dava dışı
şirketten kendi adına tahsil ettiği ödemelerin neye istinaden aldığı hususunda tespit yapılamadığı bildirilmiştir.
h) … A.Ş., şirketine ilişkin bilirkişilerin incelemesine sunulan davacı şirketin 2017 yılı cari hesap ekstresinin davacı şirket iddiasını doğruladığı, alıcılar hesabının ters çalıştırıldığı ve alınan tahsilatın dava dışı şirketin borcundan düşüm yapmak yerine eklendiğinin görüldüğü, 01.07.2018 tarihinde bu hatalı kayıttan kaynaklanan farkın davalı ortak hesabına borç kaydı yapıldığının görüldüğü bildirilmiştir.
i) … şirketine ilişkin bilirkişi heyetince yapılan incelemede; 05.04.2018 tarihli noter araç satış sözleşmesinde … plakalı aracın 73.000,00 bedel ile dava dışı…’e satışının yapıldığının, davacının beyanına dayanak dekontların davalının dosya kapsamına sunulan cari hesap ekstresi ile örtüştüğünün, …`un almış olduğu 115.020,00 TL ödemeden hiç birinin dava dışı… hesabından düşüm yapılmadığının, 24.07.2018 tarihinde dava dışı alıcıdan tahsil edilen 115.000,00 TL`nin davalı hesabına mahsup edilerek kapatıldığının tespit edildiği bildirilmiştir.
j) … hesabına ilişkin bilirkişi heyetince yapılan incelemede; adı geçen tarafından davalı … hesabına 79.000,00 TL ödeme geldiğinin, gelen bu ödemelerin davacı şirket hesabına bankadan aktarılmadığının, davacı şirket nezdindeki davalı ve dava dışı şirket hesaplarının ilgili tarihlerde hareket görmediğinin tespit edildiği bildirilmiştir.
k) … iddiaları yönünde yapılan incelemede; … plakalı araç için 22.12.2016 tarihinde Dava Dışı … Sanayi vekili … ve … arasında … 2. Noterliğinde Düzenleme Şeklinde Mülkiyetin Saklı Tutulması Kaydıyla Satış sözleşmesi akdedildiğinin, sözleşme bedelinin toplamda 85.000,00 TL olduğunun, 65.000,00 TL`nin peşin ödendiği 20.000,00 TL`nin borç olarak kaldığı nın sözleşmede görüldüğünün, 24.10.2016 tarihinde … tarafından Davacı şirket hesabına 40.000,00 TL “… NOLU PLAKALI ARAÇ SATIŞ KAPORASI” açıklaması ile gönderildiğinin, gelen bu bedelin davacı şirket nezdindeki dava dışı … hesabına alacak kaydedildiğinin 22.12.2016 araç satım tarihindeki peşin bedelin dava dışı … hesabına borç kaydedildiğinin tespit edilği, davacı şirket ticari defter kayıtlarına göre 65.000,00 TL – 40.000,00 TL =25.000,00 TL`nin dava dışı … hesabından düşüm yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
l) … açısından bilirkişi incelemesine sunulan Davacı şirket nezdinde bulunan cari hesap ekstrelerinden 2016 yılından gelen 122.068,44 TL borç bakiyesinin mevcut olduğunun görüldüğü bildirilmiştir.
m) … … Tur. Tic. Ltd. Şti açısından bilirkişi heyeti tarafından yapılan incelemede; 27.04.2017 tarihinde davacı şirkete düzenlenen 27.000,00 TL tutarındaki senedin davacı şirket nezdindeki dava dışı şirket cari hesabına kaydedilmediği, 02.05.2017 tarihinde Davacı şirkete para makbuzu karşılığında ödenen 55.500,00 TL`nin Dava dışı şirketin cari hesabına kaydedilmediği, … 2. Noterliği’ nin 02.05.2017 tarihinde Davacı şirket tarafından … plakalı aracın satışının dava dışı şirkete yapıldığı, satış evrakında bedelin KDV dahil 150.000,00 TL olarak yapıldığı, davacı şirketin ilgili şirkete düzenlemiş olduğu … nolu faturanın toplam bedeli ile noter evrakındaki bedelin örtüştüğü, davacı şirket nezdinde bulunan dava dışı şirketin cari hesap hareketlerinde gözüken 142.500,00 TL tutarındaki ödemenin davacı şirket hesaplarında dava dışı şirket tarafından doğrudan gönderilen bedel olduğu, araç satış bedelinden ticari defterlere kayıtlı ödenmeyen 7.500,00TL`nin iade faturası alınarak kapatıldığı ve 27.000,00 TL senet+55.500,00TL elden para makbuzu ile ödenen toplam 82.500,00 TL`nin davacı şirket kayıtlarındaki cari hesap ekstresine kaydedilmediği bildirilmiştir.
n) … … Şti açısından bilirkişi heyeti tarafından yapılan incelemede; davacı şirket nezdinde bulunan cari hesap ekstresinde dava dışı şirkete 180.000,00 TL tutarında … plakalı aracın satışının yapıldığı ancak dava dışı şirkette bedelinin altında bir tutarla satışın yapıldığı aradaki fark olan 75.000,00 TL’ nin davalı tarafından şirkete yansıtılmadığı yönünde iddiası olup bu iddiayı destekleyici evrak-dekont sunulmadığından ispata muhtaç kaldığı, noter satış sözleşmesi ile faturanın örtüştüğünün tespit edildiği bildirilmiştir.
o) … Mf Araç Çekme Ve Yol Yardım Hizmetleri açısından bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; davacı şirket ve dava dışı şirket arasında 26.10.2018 tarihide sözleşme akdedildiği, sunulan evraklardan davacı şirketin toplamda 85.160,00 TL ödeme alındığı, alınan ödemelerin Banka kanalı ile yapılanların davalı şirket hesabına yapıldığı görülmüş olup bu ödemelerin davacı şirkete aktarılmadığı, nakit elden para makbuzu karşılığı tahsil edilen tutarların ise davacı şirket nezdinde bulunan ilgili cari hesaba kaydedilmediğinin tespit edildiği bildirilmiştir.
p) … Hizmetleri Ltd Şti. açısından bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; davacı şirket ile sözleşme akdedildiği, dava dışı şirketin ödeme yapmak amacıyla bankasından 350.000,00 TL çektiği, çekilen ödemenin davalıya verildiği yönünde iddia olmakla birlikte … nezdindeki cari hesap hareketlerinde böyle bir ödemenin mevcut olmadığı, – 01.07.2017 tarihli seri numarası sunulan fotokopiden tespit edilemeyen … banka ait çeki davacı şirkete teslim ettiğine dair imza/kaşeli çek fotokopisi incelemeye sunulmuş olup bu çekin davacı şirket nezdinde bulunan dava dışı şirket hesap hareketlerine kayıtlı olmadığı, – 01.01.2018 tarihinde davacı şirketin antet/kaşe/imzasının bulunduğu evrakta davacı şirketle karşılıklı olarak imzaladıkları; “… plakalı araçları 01.01.2018 tarihli olarak … Hizm. Ltd. Şti’ ne satışı yapıldığı, … ilçe derneğinin 01.04.2018 tarihinde yenilenecek olan sözleşmesi … Şirketinin adına yapıldığında belirtilen araçların resmi satışlarının gerçekleşeceği, ancak yapılan incelemelerde imzalanan akit kapsamında verilen çek numaraları ve bedelleri görülmediği ve 650.000,00 TL tutarında toplu bir nakit girişinin olmadığının görüldüğü, protokol kapsamında satışı yapılan araçların noter satış evraklarının rapor ekinde sunulduğu bildirilmiştir.
q) …. Şti. yapılan incelemede sunulan 2015 tarihli hesap ekstresinde davacı şirketin dava dışı şirkete borç/alacağının mevcut olmadığının görüldüğü, davacı şirketten davaya konu edilmesi hususunda bilirkişi tarafından beyan talep edildiği rapor ile bildirilmiş olup davacı şirketin (dava dışı şirketin vergi incelemesine alındığında cari hesaba konu faturaların gerçeği yansıtmadığının tespit edildiği ve dava dışı şirkete vergi usulsüzlük cezası düzenlendiği) yönünde beyanda bulunduğu bilirkişilerce kök raporlarında bildirilmiştir.
r) … İnşaat … şirketi açısından bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; 29.02.2016 tarih … yevmiye numaralı fişte dava dışı şirket hesabına borç görülen 59.000,00 TL`nin ortaklar hesabı ile ödendiğinin görüldüğü, davacı şirketten davaya konu edilmesi hususunda bilirkişi tarafından beyan talep edilmiş olup davacı şirket (dava dışı şirketin vergi incelemesine alındığında cari hesaba konu faturaların gerçeği yansıtmadığının tespit edildiği ve dava dışı şirkete vergi usulsüzlük cezası
düzenlendiği) yönünde beyanda bulunduğu bilirkişilerce kök raporlarında bildirilmiştir.
s) … … açısından bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; cari kartının (r) bendinde açıklanan … inşaat carisi ile ilişkili olması
nedeniyle davacı şirketin davaya konu ettiği, ancak somut deliller sunmadığı bildirilmiştir.
t) …Tic. ve San Ltd. Şti. açısından bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; davacı şirket ticari defterlerine göre davacı şirkete 2018 yılı itibari ile 45.132,99 TL alacaklı olduğunun görüldüğü bildirilmiştir.
Neticeten mahkememizce de içeriğine itibar olunan bilirkişi raporu içeriğine göre, davalı ortağın muvazaalı işlemlerle “şirketin tüzel kişiliğini” ortağın özel işlemlerinde kullandığı, davacı şirketin icra takip tarihi itibari ile davalı ortaktan 960.348,95 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır.
Davalı ortağın bilirkişi kök raporuna karşı sunduğu itirazların değerlendirilmesi açısından bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, aldırılan ek raporda da ifade edildiği üzere, davalı tarafça sunulan 2 klasörlük evrak kısmının davalı ortağın müdürlük görevi ve aynı zamanda incelenen yıllar öncesini kapsadığı, incelenen yılları kapsayan dekontların bilirkişi heyetince incelenmesinde ise davalı ortağın davacı şirkete yaptığı ödeme dekontlarının bilirkişi tarafından görüldüğü ve bu dekontların kök rapor çerçevesinde de incelenen ortaklardan alacaklar hesabında mevcut olduğu, dava dışı şirket kurum ve kuruluşlara yaptığını iddia ettiği ödemelerin davacı şirket ile ilişkilendirilemediği, davacı şirket personeline yaptığını iddia ettiği prim ödemelerinin ise davacı şirket ticari defter kayıtlarında banka kanalı ile yapıldığının görüldüğü, davacı şirket ticari defter kayıtlarında banka kanalı ile personele yapılan prim ödemelerinin para makbuzu ile mükerrer olarak belgelendirildiği, dava dışı şahıs ve kurumlara yapıldığı iddia edilen bağış ödemelerinin ise yapılıp yapılmadığının, davalının müdürlük sıfatı ile görev aldığı sürede ödemelerin yapıldığı varsayımında davacı şirketin tüzel kişiliği üzerinden neden yapılmadığı ya da itiraz dilekçesinde iddia edildiği üzere dönem sonlarında yapılan mutabakatlarda gerekli düzenlemelerin neden yapılmadığı hususunda tespit yapılamadığı, davanın 131 ortaklardan alacaklar hesabında biriken bedelin şirkete iadesi için ikame edilen itirazın iptali davası olduğu da dikkate alındığında davacı şirketin davalı ortaktan takip tarihi itibariyle 960.348,95 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine ulaşıldığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Dava konusu olayda, davacı şirketin %50’şer hisseli iki ortaklı bir şirket olması, davalının kendi aleyhine sorumluluk davası açılması yönünde oy kullanmayacağı gözetilerek bu yönde bir genel kurul kararının zaten alınamayacağı, takip ve dava tarihi itibariyle davalının müdürlük görevinin sona ermiş olması ve diğer ortağın şirketi temsil ve ilzama münferit imza ile yetkili müdür olması gözetilerek, genel kurul kararının aranmayacağı kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1- Davacının davasının KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 960.348,95 TL üzerinden DEVAMINA,
Kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz uygulanmasına,
2- Asıl alacağın % 20’si olan 192.069,79 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 65.601,44 TL karar harcından peşin Alınan 11.598,62 TL’nin mahsubu ile geri kalan 54.002,82 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacının yaptığı 486,80 TL posta masrafı, 7.500 TL bilirkişi ücreti, 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 11.598,62 TL peşin harç olmak üzere toplam 19.626,52 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 65.067,40 TL vekalet ücreti takdirine, bunun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/12/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır