Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/945 E. 2020/811 K. 14.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/945 Esas
KARAR NO : 2020/811

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 14/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin bilgi iletişim ve teknoloji alanında hizmet vermekte olduğu, 2011-2012-2013-2014 yılına kadar davalı ile cari hesap şeklinde çalıştıklarını, davacının tüm edimlerini yerine getirmesine karşı davalının edimlerinde kaçındığını, cari hesabı oluşturan faturalara karşı hesap bakiye 200.000.-TL. miktarlı borçlarını ödemediği için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasından yaptıkları takibe de haksız olarak itiraz edildiğini, borçlunun her ne kadar davacı müvekkili nezdinde bir borcu bulunmadığını, faturaların tebliğ edilmediğini iddia etmiş ise de beyanlarının gerçeğe aykırı olduğunu, cari hesaba konu faturaları bir kısmının bizzat davalı firma tarafından Bakırköy …İş Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyasına sunulmuş olup davalı tarafça müvekkili şirketten danışmanlık hizmeti alındığını ikrar edilmiş olduğunu, ticari defter ve kayıtları ile de haklı alacaklarını tahsili edilmesi yönünde davalı tarafın borçluluğu ortada olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı ile anılarında cari hesap dayanağı olan faturaların tebliği alınmadığını ve faturalara konu hizmet almadığından ötürü hiçbir borcu bulunmadığını, aralarında bir sözleşme koşullarına uyulmadığını TTK’nın 98.maddesinde göre yazılı yapılmadıkça cari hesap sözleşmesinin geçerli olmayacağını, davalının davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davalının davacıdan hiçbir hizmet almadıklarını, borcun ispatı hususunda faturaların ispat kabiliyetinin bulunmadığını, herhangi bir hak kaybı doğması bakımından, davacı taleplerinde haklı olunsa dahi söz konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek davanın reddine ve %20’den az olmamak üzeri davacının tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi, ekleri, faturalar, İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
İstanbul … İcra Dairesi’nin… takip sayılı icra dosyasının incelenmesinde, davacı … tarafından davalı … aleyhine 236.000,000.-TL toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Alacak, faturaya ve cari hesap ilişkisine dayanmakta olup, taraflar tacir olduğundan ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor alınması cihetine gidilmiştir.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; tarafların 2009 ile 2014 yılları arasında uzun süre ticari alış veriş yapmış olduklarını, tüm satış ve hizmet faturalarından dolayı tarh ve tahakkuk eden cari hesap bakiyesinden matrah 200.000,00 TL+%18 K.D.V 36,000,00 TL toplamda 236.000,00 TL takip konusu muavin hesapları ve ticari defterlerinde kayıtlarının tetkikinde davalının davacı tarafa cari hesap borcunun kalmış olduğunun tespit edildiğini, incelenen tüm davacı defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının bulunduğunun tespit edildiğini, HMK 222 md.ve 6102 sayılı TTK 64/3 md.gereğincc ticari defterlerinin davacı lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varıldığının tespit edildiğini, davalının davacı adına düzenlemiş olduğu herhangi bir iade faturalarının bulunmadığını dava dosyasının incelemesi sonucu tespit edildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı ve 26.06.2015 Takip tarihi itibari ile 236.000,00.-TL borcunun kaldığının görüldüğünü, takip konusu bu borca 26,06.2015 takip tarihinden itibaren Kamu bankalarının I yıllık İşlemiş faiz mevduatına verdiği % 10,5 oranında faizin yürütülmesi gerektiğinie ilişkin görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davalı vekili, 23/03/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, takip dosyası, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre, dava konusu incelenen tüm davacı ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının bulunduğu ve HMK 222 md ve 6102 sayılı TTK 64/3 md gereğince ticari defterlerinin davacının lehine delil niteliği taşıdığı, tarafların 2009-2014 yılları arasında uzun süre cari hesap çalışmalarının olduğu, ödemelerin yapıldığı, düzenlenen cari hesap bakiyesinden açık düzenlenen faturalara bağlı davacının davalı şirket ile cari hesap şeklinde çalıştığı, takip konusu toplam 236.000,00.-TL cari hesap borcunun kaldığı hususunun davacının ticari defterlerine elektronik ortamda işlendiği, davacının yasal resmi defterlerine açık faturalar olarak elektronik ortamda işlenmiş ve KDV ve Kurumlar Vergisi Beyannamelerine intikal etttirerek ödemelerini tarh ve tahahhuk ettirmiş olduğu dosya kapsamıyla sabittir.
Tüm bu delillerden ve dosya kapsamından anlaşılacağı üzere; davalının davacı adına düzenlemiş olduğu herhangi bir iade faturalarının bulunmadığı gibi faturalara davalı tarafından 8 gün içerisinde itiraz edilmediği, bu halde davalının TTK m. 21/2 uyarınca faturanın içeriğini kabul etmiş sayılacağı, faturaya itiraz edilmemesi halinde ispat yükünün itirazda bulunmamış olan tarafa ait olduğu husususları alınan dosyadaki delillerle uyumlu, bilimsel ve denetime açık olduğu anlaşılan bilirkişi raporuyla tespit edilmekle;
Takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 200.000,00.-TL asıl alacak+ %18KDV 36.000,000.-TL alacağın bulunduğu ve gerek icra dosyasında gerek mahkememiz dosyasında davalı tarafından bu alacağın ödendiğine ilişkin herhangi bir somut delil ve belgenin bulunmadığı ve bu hali ile davalı borçlunun takibe haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği kanaatine varıldığından, kaldı ki aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla; ve bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile, takibin 200.000,00.-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak kamu bankalarının 1 yıllık işlemiş faiz mevduatına verdiği %10,5 oranında faiz yürütülmesine, asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN KABULÜ İLE ,
-Davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile
-Takibin 200.000,00.-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak kamu bankalarının 1 yıllık işlemiş faiz mevduatına verdiği %10,5 oranında faiz yürütülmesine,
-Asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-13.662,00-TL harcın peşin alınan 3.415,50-TL harcın (1.180,00.-TL’si icra dosyasından) mahsubu ile bakiye 10.206,50-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 3.415,50-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- 22.450,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 64,50-TL , bir bilirkişi ücreti 600,00-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 705,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır