Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/932 E. 2020/688 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1326 Esas
KARAR NO : 2020/697
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 16/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 18/10/2017 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E: sayılı dosyası ile 19.625,00.-TL cari hesaba ilişkin icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun yetkiye, borca ve faize itiraz ettiğini, daha sonra … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Numaralı icra takibine davalının yine itiraz ettiğini, davalının yapmış olduğu itirazın yerinde olmadığını, müvekkili şirketin çevre danışmanlığı hizmet sözleşmesi uyarınca davalıya himzet verdiğini ve bu hizmet karşılığında kararlaştırılan aylık 1.250,00.-TL + KDV olarak belirlenen ücreti 13 ay boyunca ödemediğini, izah edilen nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkili şirket adına … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… E. Sayılı dosyası ile 31/12/2018 tarihinde müvekkili şirket lehine 3 ay geçici mühlet verilmesine ve 31/03/2019 tarihinden itibaren 2 ay süre ile uzatılmasına karar verildiğini, davacı tarafından sunulan faturalar ve iddia edilen alacak tutarı ile mutabık olunmadığını, tarafların ticari defter kayıtları üzerinde inceleme yapılması gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; tarafların cari hesap ilişkisinden kaynaklı alacak hakkının olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi hususlarında toplandığı görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, e-faturalar, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… E. Sayılı dosyası, ….İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyası , taraflar arasında akdedilen Çevre Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesi bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
…. İcra Dairesi’nin 2017/… incelenmesinde, davacı … tarafından davalı … aleyhine 9.625,00.-TL toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının yetki itirazı üzerine dosyanın gönderildiği, ….İcra Dairesi’nin 2018/… takip sayılı icra dosyasına kaydının yapıldığı, takip dosyasında davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Açılan davada davalı taraf yetki itirazında bulunmuş ise de taraflar arasında akdedilen Çevre Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesi kapsamında işbu sözleşmeden doğacak ihtilaflarda İstanbul Merkez Mahkemeleri ve İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetki olduğuna ilişkin düzenleme bulunduğundan bu nedenle davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Alacak, faturaya dayanmakta olup, taraflar tacir olduğundan ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor alınması cihetine gidilmiştir.
Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin 2016 ve 2017 takvim yıllarında kullandıuğı defter tasdik ve kayıtlarına ilişkin bilgilerin incelendiğini, defterlerin TTK hükümlerine göre usulüne uygu tasdik edildiği, davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi olan 18/10/2017 tarihi itibariyle davalı şirketten 22.575,00.-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı şirketin ticari defterlerinin incelendiğini, bu defterlerin de yasal süresinde ve TTK hükümlerince usulüne uygun olarak tasdik edildiği, davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre ise takip tarihi olan 18/10/2017 tarihi itibariyle davacı şirkete 12.250,00-TL borcu olduğu, taraflar arasındaki hesap farkının davacı şirket tarafından düzenlnenen 16/08/2017 tarih … numaralı 1.475,00.-TL tutarlı faturanın davalışirket ticari kayıtlarında yer almadığı, davalı şirketin 14/09/2017 tarihli 2.950,00.-TL ve 21/09/2017 tarihli 5.900,00.-TL tutarlı iade faturalar düzenlendiği, düzenlenen bu iade faturaların davacı şirket ticari defterlerinde yer almamasından kaynaklandığına ilişkin görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine ayrı ayrı tebliğ edilmiştir. Davacı vekili, 29/06/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı yazılı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Taraflar arasındaki cari hesap ekstresine yansımış faturalara davalı borçlu tarafından herhangi bir şekilde itiraz edilmediği, fatura içeriği ve miktarının kabul edildiği, sevk irsaliyelerinde faturaya konu malların teslim edildiği ve herhangi bir itirazın bulunmadığı böylelikle faturaya konu malların satışının yapılarak usulüne uygun davalı borçlu tarafa teslim edilmiş sayıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı şirket ticari defterlerinin TTK:67. Maddesi uyarınca usulüne uygun tutulduğu ve HKM:222 uyarınca lehine delil oluşturduğu anlaşılmaktadır.Takibe konu asıl alacak miktarı davacı ve davalı ticari defterlerine usulüne göre işlendiği sabittir. 6762 Sayılı TTK’nın 23. maddesine göre fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gereklidir. Bu doğrultuda faturanın bir alacağı mevcudiyetine delil teşkil etmesi, karşı tarafa tebliğinden itibaren sekiz gün içinde hiçbir itiraza uğramamış olması koşuluna bağlıdır. Faturaya tebliğ tarihinden itibaren sekiz gün içinde (mücerret) itiraz edilmemiş olması hâli, sadece o faturanın miktar ve fiyat yönünden içeriğini kabul anlamını taşır. Bu durumda faturanın dayandığı temel borç ilişkisinin bulunmadığının faturayı alan kişi tarafından ispat edilmesi gerekir.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde, taraf iddia ve savunmaları, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… E. Sayılı dosyası, … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı takip dosyası , taraflar arasında akdedilen Çevre Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesi, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre, tarafların ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve bu itibarla lehine delil vasfı taşıdığı,…. İcra Dairesi’nin 2017/… E. Sayılı takip dosyası ile davacı … tarafından davalı …ş. aleyhine 9.625,00.-TL toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının yetki itirazı üzerine dosyanın …’ye gönderildiği, ….İcra Dairesi’nin 2018/… takip sayılı icra dosyasına kaydının yapıldığı, her ne kadar takip dosyasında davalı tarafça yapılan icra takibine itiraz edilerek takibin durmasına karar verilmiş ise de; davacı şirkete ait ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi olan 18/10/2017 itibariyle davalı şirketten 22.575,00.-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre ise takip tarihi olan 18/10/2017 tarihi itibariyle davacı şirkete 12.250,00.-TL borcunun bulunduğu, taraflar arasındaki bu hesap farkının davacı şirket tarafından düzenlenen 16/08/2017 tarih … numara 1.475,00.-TL tutarlı faturanın davalı şirket ticari kayıtlarında yer almadığı ve davalı şirketin 14/09/2017 tarihli 2.950,00.-TL ve 21/09/2017 tarihli 5.900,00.-TL tutarlı iade faturaları düzenlendiği, düzenlenen bu iade faturaların davacı şirket ticari defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı anlaşılmış olup, oranlandığında davacının takip talebindeki 19.625,00.-TL miktar ile örtüştüğü ve davalı tarafından bu miktarın ödendiğinde ilişkin gerek icra dosyasında gerek mahkememiz dosyasında herhangi bir somut delilin bulunmadığı hususunda mahkememize tam kanaat geldiğinden, bu hali ile davalı borçlunun takibe haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği kanaatine varıldığından, kaldı ki aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla ve bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü ile; davalı tarafından … icra müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından … icra müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN KABULÜ İLE ,
-Davalı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİ İLE TAKİBİN AYNEN DEVAMINA,
-Asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- 1.340,58-TL harcın peşin alınan 335,15-TL (98,13.-TL’si icra dosyasından) harcın mahsubu ile bakiye 1.005,43-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 335,15-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- 3.400,00 -TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 100,50-TL, bir bilirkişi ücreti 600,00-TL , 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 741,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır