Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/910 E. 2021/885 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/910 Esas
KARAR NO : 2021/885 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu firma , müvekkili şirkete muhtelif zamanlarda gönderici olarak taşıttırdığı kargo veya ücret alıcı olarak kabul ettiği kargo bedellerinden oluşan icra dosyasındaki borç miktarını tüm girişimlere rağmen ödemediğini, bunun üzerine müvekkili firma alacağını hukuki yollardan tahsili için ….İcra Müdürlüğünün 2017/… E. Sayılı dosyası ile icra takibini başlattığını, ancak davalı borçlu, haksız bir şekilde borca ve ferilerine itiraz edildiğini, borçlunun yaptığı itiraz genel kontrolünde itirazdan haberdar olunduğunu, bunun üzerine iş bu itirazın iptali davasını açma zarureti hasıl olduğunu, davalı borçlu ile müvekkili firma arasında gerçekleşene kargo taşıma hizmeti nedeniyle müvekkili firma kendisine düşen yükümlülüğü olan kargo taşıma hizmetini süresinde eksiksiz ve sağlam olarak gerçekleştirdiğini, yani taşıma hizmetinde herhangi bir ziya, hasar veya gecikme söz konusu olmadığını, bunun neticesi olarak sözleşme ve tarifeye uygun olarak taşıma faturası düzenlendiğini, davalı borçluya imza karşılığı teslim edildiği takdirde borçlu sebepsiz yere bu güne kadar ödemeyi yapmadığını, davalı borçlu icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde, müvekkili şirket ile yapılan ticari ilişkiyi inkar etmemekle beraber, soyut bir açıklama ile itiraz etmesi borcu sürüncemede bırakma ve daha fazla zaman kazanma sebebiyle ve kötü niyetli itiraz ettiği açık olduğunu, davalı borçlunun yetki itirazının yerinde olmadığını, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 21/11/2021 tarih ve 2010/4565 E. 2021/15586 K. Sayılı ilamı uyarınca müvekkili şirketin Genel Merkezinin bulunduğu yer … olup Mahkemenin iş bu davada yetkili olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile davalının yapmış olduğu itirazın iptali ve takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıya tahmiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin de davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 29/04/2019 tarihli vermiş olduğu beyan dilekçesinde özetle, kendilerine delil ve cevap dilekçesi hazırlanması için makul süre verilmesini, ‘ hukuki delillerinin tanık, bilirkişi, keşif, banka kayıtları, ticari defterler ve sair tüm deliller” olduğunu, zamanaşımı def’ini ve yetki ilk itirazını ileri sürerek süre tutum dilekçesi ile beyanda bulunmuş ancak ayrıntılı cevap dilekçesini ek süre verilmesine rağmen davalı vekili dosyaya ibraz etmediği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar arasında kargo taşınması hizmetin verilmesi hususunda ihtilafın bulunmadığı, Davada; Taşıma sözleşmesinden kaynaklı fatura alacak hakkının doğup doğmadığı, doğduysa ne miktarda olduğu hususlarında ihtilafın toplandığı görülmüştür.
Dava dilekçesi, Beyan Dilekçesi, … İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı dosya , bilirkişi raporları ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Dosyamıza getirtilen ….İcra Müdürlüğünün 2019/ … E. sayılı dosyasının suretinin incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine toplam 29/03/2017 tarihli 3.240,12 TL asıl alacak, 291,60 TL vekalet ücreti, 183,43 TL harç, 19,00 TL masraf olmak üzere toplam 3.743,15 TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, TBK 89 maddesi uyarınca para borçlarında alacaklı ikametgahının yetkili olduğundan yetki itirazının reddi gerektiği ve gene kargo taşımacılığı nedeniyle fatura alacaklarına karşı genel zamanaşımı süresi dolmadan takip başlatıldığı için zamanaşımı def’isinin de reddi gerektiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup Mali Müşavir tarafından sunulan 16/07/2020 tarihli raporda özet olarak, Davacı tarafından, icra takibinin …) adına … İcra Müdürlüğünde 2017/… E. sayılı dosyasında 29/03/2017 tarihli 3.240,12 TL asıl alacak, 291,60 TL vekalet ücreti, 183,43 TL harç, 19,00 TL masraf olmak üzere toplam 3.734,15 TL tutarlı ilamsız takiplerde ödeme emri çıkartılmıştır. Takip alacağının talep edildiği 01.03.2017 tarihli ihtarnamede yazılı alacak tutarı 3.257,40 TL olduğu halde ihbarname ekindeki listedeki 52 faturanın KDV dahil toplamı: 3.599,00 TL olduğu,25/10/2018 tarihli itirazın iptali için davanın harç değerinin 3.240,12 TL olduğu, … Mağazaları – … adına düzenlenmiş 61 fatura iptal edilmiş olup, yerine düzenlenen 8 faturanın toplam tutarının 2.283,31 TL olduğu tespit edilmiş, iptal edilen faturaların tarihi, kimin adına düzenlendiği, kime teslim edildiği dosyaya sunulan belgelerden anlaşılmadığı, Her ne kadar harca esas dava değeri 3.240,12 TL olarak açılmış ise de; hangi faturaları kapsadığına ilişkin açıklamada bulunulmadığından, … / … mağazacılık adına düzenlenen 2.372,01 TL faturadan iptal edilen ve yeniden düzenlenen fatura tutarının 2.283,31 TL olduğu ve iptal edilen ve yeniden düzenlenen faturaların ibraz edildiğine ilişkin belge sunulmadığından … firmasının ispat edilebilir alacağının bulunmadığı, Tarafların karşılıklı tazminat, faiz, dava giderleri konusunda taleplerinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 29/07/2020 tarihli dilekçesi ile, Davacı vekili 07/09/2020 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup Mali Müşavir … tarafından sunulan raporda özet olarak, davacı vekilinin 11/11/2020 tarihli defterlerin yerinde inceleme yapılması ile ilgili dilekçe verdiği, davacı vekili …’a e posta … com adresine 26/12/2020 tarihinde istenen belgeler konusunda mail gönderildiği, tekrarında 25/01/2021 tarihinde kendine yine e posta yoluyla hatırlatıldığı fakat tarafına gerekli olan bilgi ve belgelerin ulaştırılmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 22/02/2021 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Mahkememizin 20/04/2021 tarihli duruşma celsesinin 1 nolu ara kararında verilen davacı tarafın beyan ve itirazları doğrultusunda mevcut bilirkişiye HMK 218.Md. Gereğince yerinde inceleme yetkisi verilerek, dosya edilerek ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından sunulan 21/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda sonuç ve özet olarak, Mahkeme kararı doğrultusunda, davacı şirket kayıtları, dava dosyasına mübrez deliller üzerinde yapılan ve detayları verilen inceleme ve değerlendirme sonucunda, takdiri mahkemeye ait olmak üzere, davacı … A.ş.’nin davalı …’ten 29/03/2017 takip tarihi itibariyle 3.240,12 TL alacaklı olduğu, takip talebinin de 3.240,12 TL ile birbirlerini teyit ettiklerini, davacı şirket icra işlemine başlamış olması nedeniyle alacağını … Şüpheli alacaklar hesabına devir yaptığı, yapılan kayıt muhasebe işlemelerine uygun ve doğru bir kayıt olduğu …, … Mağazası yada … Mağazası-… … … yazan faturalarda adres olarak … … yazdığı, … Mağazası-… yazan faturalarda da adres olarak … çarşı No: … Sakarya yazdığının görüldüğü, dolayısıyla davacı tarafından düzenlenen dava konusu faturaların tamamının davalı adına gönderilen yada davalının gönderim bedelleri olduğu, icra takibinin davalıya 04/04/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun ise 06/04/2017 tarihinde itiraz dilekçesini verdiği, dolayısıyla davalı borçlu 7 günlük yasal sürede itiraz ettiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 05/07/2021 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir. Davalı vekili 05/07/2021 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içeren dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, ticari defterlerin kanıt olması, bu defterlerin Ticaret Kanunu’nun öngördüğü şartlar içinde tacirin lehinde veya aleyhinde olarak kullanılması ve ticari bir uyuşmazlığında hükme esas teşkil etmesidir. Böylelikle ticari bir uyuşmazlıkta ticari defter kaydı, uyuşmazlığın çözümünde yazılı bir kanıt aracıdır. Tacirin tuttuğu bütün defterlerdeki kayıtların birbirine uygun olması, birbirini tutması ve doğrulaması şarttır. Ayrıca ticari defterlerin kanuna uygun olarak tutulmuş olması yanında tasdike tabi olan ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin de Ticaret Kanununda belirtilen sürelerde ve şekillerde yapılmış olması gerekmektedir. Aksi takdirde defterler, sahipleri lehine kanıt olma niteliklerini kaybederler. Bir ticari ilişki ve bu ilişkiden kaynaklı alacağın olduğunu iddia eden taraf yazılı belgeler ile ispat etmesi gereklidir. İspatın konusu, ispat yükünün kimde olduğu ve ispat vasıtalarının neler olduğu HMK 187,190 ve 200. Maddeleri ayrıca HMK Madde 222 de Ticari defterlerinin ibrazı ve delil olması açısından ilgili düzenlemeler mevcuttur.Somut uyuşmazlıkta; davacının davalıdan alacaklı olduğuna dair 02/09/2016-05/01/2017 tarihli faturaların davalıya tebliğ edilmesine ve yasal süre içinde itiraz edilmeyerek kabul edilmesine karşılık fatura vadelerinin geçmesine rağmen bedellerinin, şifahi ve yazılı olarak bildirimlere karşın herhangi bir ödeme yapılmadığı dava konusu yapılan faturaların davalı tarafından alındığının bir göstergesi olduğu ve taraflar arasında ticari ilişkinin varolduğu, davacı tarafından kargo taşımacılık hizmeti verildiğine dair kargo takip listelerinin dosyada bulunduğu, davacı şirket tarafından davalı adına düzenlenen faturalara itiraz edildiğine dair bir bilgi yada belgenin dava dosyasında mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu göz önüne alındığında davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle 3.240,12 TL alacaklı olduğu bu nedenle yapılan icra takibine konu alacak miktarı Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği yerinde görülmekle taleple bağlı kalınarak takip çıktısı miktar yönüyle açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’ nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Somut olay bakımından da alacağın likit ve borçlu tarafından belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜNE,
2-… İcra Müdürlüğünün 2017/… E. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA,
3-Asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-İcra takibine vaki itirazın bu şekilde iptali ile icranın DEVAMINA,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre hesaplanan 3.240,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Alınması gereken 221,33-TL harcın peşin alınan 55,34 -TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 165,99-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 55,34 -TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı vekili tarafından yapılan posta-tebligat gideri toplamı 95,90-TL ile 2 adet bilirkişi ücreti 1.200,00-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.337,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır