Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/841 E. 2021/562 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/841 Esas
KARAR NO : 2021/562 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2018
KARAR TARİHİ : 06/07/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılamalar neticesinde ;
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Şirket aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı dosyası ile yürütülen icra takibine davalı tarafça itiraz edildiğini, alacaklı müvekkilin borçlu şirkete inşaat işleri yaptığını ancak alacağını alamadığını, müvekkil şirket tarafından sözleşmede belirtilen işlerin tamamının yapıldığını ve sonradan yapılan işlerin tamamının bitirildiğini ve karşılığında ödeme yapılmadığını, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, davalı aleyhine alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, Davacı tarafça müvekkil Şirket aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkil şirketin böyle bir borcunun olmadığından itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davaya konu olan icra takibinde fatura alacağı olarak nitelendirilen 65.903,78 TL hukuka aykırı bir şekilde davaya konu edildiğini, taraflar arasında müvekkil şirkete ait işyerinin tadil edilmesi amacıyla 28.12.2017 tarihli 88.952 TL tutarlı sözleşme imzalandığını, sözleşme gereği 22.770 TL avans bedelinin müvekkil şirket tarafından 29.12.2017 tarihinde davacıya ödediğini ve işe başlandığını, yıkım ve sıva işleri sonrasında 22.700 TL nin de davacıya ödendiğini, ancak davacı şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği, yaptığı işlerin ayıplı olduğunu, söz konusu fatura ve içeriklerinin gerçekleri yansıtmadığını faturalara yasal süresi içerisinde … Noterliğinin 27.09.2018 tarih … yevmiye numaralı ihtarname ile itiraz edilip davacı şirkete iade edildiğini, izah edilen nedenlerle davanın reddine, dava değerinin % 20’sinden az olmamak üzere icra tazminatının davacı şirketten tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlığın; fatura ve cari hesaptan kaynaklı itirazın iptali şartlarının oluşup oluşmadığı, icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı,kötü niyet tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı tespit edilmiştir.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 56.983,77 TL tutarındaki toplam alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın nihai rapor için bilirkişi tarafından verilen bilirkişi raporunda; incelenen davacı şirkete ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikinin yasal süresinde TTK hükümlerine göre usulüne uygun yapıldığı, dolayısı ile sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, Davacı şirketin Ticari Defter kayıtlarına göre, takip tarihi olan 19.11.2018 itibarıyla, Davalı Şirketten 101.775,00 TL alacağının bulunduğu, fatura bedellerinin 101.775,00 TL olduğu, Davacı/ alacaklının takip talebinde 56.235,00 TL Asıl alacak talebinde bulunduğu, Davacı Şirketin Davalı Şirketi temerrüde düşürdüğüne dair herhangi bir ihtarname sunmadığı, tarafların tacir olması nedeniyle ticari faiz talep edebileceği, ancak takipte yasal faiz talep etmesi nedeniyle takip tarihi itibariyle yasal faiz talep edebileceği, davalı şirketin ticari defterlerini ibraz etmediği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 26/02/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dosyaya ibraz etmiştir.
Mahkememizin 08/09/2021 tarihli duruşma celsesinde verilen ara karar gereği dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 01/10/2021 tarihli raporunda özetle, davalının, davacının sözleşme gereği edimini tamamlamadığı ve yaptığı işlerin ayıplı olduğu beyanında bulunulduğunu, mahkemenin davacının lehine karar verilmesi halinde davacının 56.235,00 TL asıl alacağı ve işlemiş faizi alacağı olduğu, asıl alacağa taraflar tacir olduklarından 3095/2 kanun maddesi hükmüne göre avans faizinin uygulanması gerekeceği, ancak davacı talebinin yasal faiz olduğundan takip tarihi itibariyle yasal faiz uygulanması gerekeceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 12/10/2020 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dosyaya ibraz etmiştir.
Davalı vekili 12/10/2020 tarihli dilekçesi ile sözleşmede belirtilmiş olan inşaat alanında delil tespiti yapılmasını talep etmiştir, Davalı taraf , 06/11/2020 tarihli dilekçesi ile de sözleşmeye konu ayıplı iş ” … Mah. … Sk. No: …/İstanbul” adresinde yapıldığını bildirilmiştir.
Mahkememizden verilen 06/11/2020 tarihli ara kararda davalı tarafın bildirmiş olduğu ” … Mah. … Sk. No: … Kağıthane/İstanbul” adresinde keşif yapılmasına karar verilmiş olup keşif sonrası düzenlenen bilirkişi heyeti raporunda, yerinde yapılan inceleme, İcra dosyası, dava dosyası içeriği, davacı ve davalı şirketlerin ticari defterleri ve belgeler üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre, takip tarihi olan 19.11.2018 itibariyle, davalı şirketten 101.775,00 TL alacağının bulunduğu, fatura bedellerinin 101.775,00 TL olduğu, davacının tutanakla teslim almış olduğu 45.540,00 TL tahsilatın davacı şirket ticari defterlerinde yer almadığı, davacı/alacaklının takip talebinde 56.235,00 TL asıl alacak talebinde bulunduğu, davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre, takip tarihi olan 19.11.2018 itibarıyla, davacı şirkete borcunun bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen 2 adet 101.775,00 TL tutarındaki faturaların davalı şirketin ticari defterlerinde yer almadığı, söz konusu faturaların davalı tarafından davacıya noter vasıtası ile iade edildiği, davalının tutanakla davacı adına … ‘e teslimini yaptığını beyan ettiği ve tutanaklarının dosya kapsamında görüldüğü 45.540,00 TL tutarlı elden ödemelerinin de davalı ticari defterlerinde yer almadığı, davacı şirketin davalı şirketi temerrüde düşürdüğüne dair herhangi bir ihtarname sunmadığı, tarafların tacir olması nedeniyle ticari faiz talep edebileceği, ancak takipte yasal faiz talep etmesi nedeniyle takip tarihi itibariyle yasal faiz talep edebileceği, yapılan yerinde inceleme neticesinde, dava dosyasında yer alan … Sözleşmesine göre, davacı şirket tarafından yapılan işlerin, ayıplı iş olarak nitelendirileceği, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir. Davalı vekili 10/02/2021 tarihli dilekçesiyle bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dosyaya ibraz etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde, Mahkememizin 13/04/2021 tarihli celsesinde ” 1-Davacı vekilinin mazeretinin kabulü ile duruşma gün ve saatinin UYAP üzerinden öğrenmesine,2-Davacı tarafa dosyaya gider avansı olan 200,00 TL ücreti yatırması için 2 haftalık kesin süre verilmesine,3- Davacı vekiline tebligata yarar açık adresi veya e- tebliğ adresini bildirmesi için 2 haftalık kesin süre verilmesine,4- Davacı vekiline rapora karşı beyanda bulunması için 2 haftalık kesin süre verilmesine,” şeklinde kararları verildiği ancak davacı tarafça verilen kesin sürelere riayet edilmediği anlaşılmıştır.
HMK md.114/1/g maddesinde ”davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması” uyarınca gider avansının yatırılması dava şartlarından sayıldığından davacı tarafın verilen kesin süreye riayet etmemesinden açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 1.125,48 TL nin mahsubu fazla yatırılan 1.066,10 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafça yapılan 92,50 TL posta ve tebligat gideri, 150 TL keşif araç ücreti, 384,90 TL keşif harcı ücreti, 1.350,00 TL 2 bilirkişi ücreti, 6,40 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.983,80 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır