Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/692 E. 2019/121 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/692 Esas
KARAR NO : 2019/121
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2018
KARAR TARİHİ : 09/04/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan davada dosya üzerinde yapılan incelemeler sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekili şirket keşidecisi … San. Ve Tic. Ltd. Şti. Olduğu … Sefaköy Şubesi olan … Çek No’lu, 15/08/2018 Vade Tarihli ve 85.000,00 TL Bedelli çekin hukuki zilyedi ve hamili olduğunu, söz konusu çekin müvekili şirketin emrine keşide ve tevdi edildiğini, Müvekkili şirket yetkililerinin çekin arkasını cirolayıp muhtelif çek ve başka bazı evraklarla birlikte kendi nam ve hesabına ödeme yapmak amacıyla ibraz etmek için şirket çalışanı ile gönderdiğini, söz konusu çekin kaybolduğunu durumu keşideciye bildirdiğini keşideci şirkete de durumu ilgili bankaya bildirmelerini talep ettiklerini, söz konusu bildirim üzerine söz konusu çek için banka ödeme yasağı konulabilmesi için haklı ve hukuka uygun olarak hamil olduğunu belirttiği müvekkili şirket tarafından çek iptal davası açılmasını ve ödeme yasağı kararının getirilmesini talep etttiğini, ve söz konusu çek için …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018//749 Esas sayılı dosyası ile tedbir talepli çek iptali davası açıldığını ve 14/08/2018 tarihli Ödeme Yasağı Kararının alındığını, çekin … İcra Müdürlüğünün 2018/256 Esas sayılı dosyası ile icra takibine konu edildiğini, ve ödeme emrinin tarafına 23/10/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, söz konusu çek için müvekkili şirketten ciro olan … T.C. Kimlik Numaralı … ile Müvekkili Şirketin hiç bir ticari mali ve hukuki hiç bir ilişkisi olmadığını, davalı vekilinin öncelikle ilgili icra dosyasından çek keşidecisi … an. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne haciz uyguladığını sonrasında müvekkili şirkete gelerek haciz uyguladığını ve müvekkili şirketin araçlarını haczederek muhafaza altına aldığını, müvekkili şirketin gördüğü ve görecek olduğu telafisi güç ve imkansız zararlarının azaltılması ve önüne geçilmesi amacıyla ilgili icra takibininn (… İcra Müdürlüğünün 2018/1256 Essa) durdurulmasını ve araçlar müvekkili şirkete teslimini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde iş bu dava yetkili yer mahkemesinde açılmadığını, yetkili mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesinin gerektiğini, davacının iyi niyetli üçüncü kişi durumunda olan vekil edene karşı menfi tespit talebinde bulunmasının mümkün olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu müvekkilin çekin çalıntı olup olmamasını bilme imkanını olmadığını, çekin arkasına muhatap banka tarafından yazılan yazıdan dolayı ödeme yasağı koydurulduğunu ve dava dilekçesinde geçen mahkemeye istinaden dosyanın işlemden kaldırıldığını, davacı vekilinin dava dilekçesinin 12. Maddesinde geçen “Söz konusu işlemin uygulanması sırasında diğer borçlular olan … (…), … Tic. Ltd. Şti.(Mernis …), … ( … )’dan tahsilatın daha kolay olacağını bildirmemiz üzerine ilgili işlemin uygulanmasına nezaret eden kişi ile telefonda görüşmemiz üzerine de alacaklı vekili keşideci ve Müvekkil Şirket dışında ilgili bedelin kimseden tahsil edilemeyeceğini, söz konusu kişilerin icra takibine usulen yazıldığını, hiç bir ticari faaliyetleri ile gelirleri ve menkul veya gayrimenkul dahil hiç bir malvarlıklarının olmadığını tarafımıza beyan etmişlerdir.” hususlarını kabul etmediklerini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İİK.’nun 72. maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir.6100 sayılı HMK.’nun 6. maddesi uyarınca, her dava kural olarak davalının ikametgahı mahkemesinde açılır. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 72-(son) maddesi uyarınca; “Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir” görüldüğü üzere; menfi tespit ve istirdat davalarında seçimlik yetki sözkonusu olup dava, icra takibini yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.
Somut olayda icra takibi …’te başlatılmıştır. Davalının yerleşim yeri ise Adapazarı’ndadır. Bu durumda yetkili mahkeme … Asliye Hukuk Mahkemesidir. (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Davacının yerleşim yerini yetkili kılan bir yetki düzenlemesi bulunmamaktadır.
HÜKÜM:
Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca,
Mahkememizin yetkisiz olması sebebi ile davanın REDDİNE,
Yetkili mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) olduğuna,
25/02/2019 tarihli ara kararın yetkisiz mahkeme olmamız dolayısıyla tedbir kararın kaldırılmasına,
HMK’nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda yetkili mahkemece karar verilmesine,
HMK’nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın yetkili mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair, HMK’nun 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK’nın 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/04/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır