Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/63 E. 2020/401 K. 11.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/63 Esas
KARAR NO : 2020/401 Karar
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/12/2018
KARAR TARİHİ : 11/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde; icra takibine konu senet müvekkili tarafından dava dışı olan babası …’a 02/02/2007 yılında ömür boyu bakması karşılığında teminat olarak verildiğini, müvekkilinin takip konusu senedi babasına verirken müvekkilinin ve babası … arasında takip konusu senedin babasına ömür boyunca bakması karşılığında teminat olarak verildiğine protokolde yapıldığını, protokolde de açık bir şekilde senedin teminat olarak verildiği senetteki vade tarihi ile düzenleme tarihinin boş olarak verildiği senetteki vade tarihi ile düzenleme tarihinin boş olarak verildiği de belirtilip senet fotokopisi de protokole eklendiğini, takip konusu senet teminat senedi olarak vade ve tanzim tarihleri boş olarak müvekkilinin babasına verildiğini, aslında takip konusu senet müvekkilinin kardeşi olan davalı … hem de müvekkili tarafından imzalanıp babalarına yaşam boyunca bakmaları karşılığında verileceğini, ancak davalı …’ın senede imza atmaması üzerine sadece müvekkili tarafından imzalanıp babasına teslim edildiğini, aynı şekilde müvekkilinin ve babası tarafından 2007 yılında senedin verilişi zamanlarında imza altına alınan protokolde görüleceği senedin vade tarihinin ve düzenleme tarihinin boş olduğu ve senet metninde de 2009 yılında tedavülden kaldırılan YTL yazdığının açıkça görüleceğini, açıklanan nedenlerle ve fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle icra takibinin tedbiren durdurulması ile müvekkilinin takipte borçlu olmadığını tespiti ile davalıların takipte haksız ve kötüniyetli oldukları nazara alınarak takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan alınarak müvekkiline verilmesi ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili yasal cevap süresi geçtikten sonra verdiği cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde dava konusu senedin teminat senedi olduğu iddia edildiğini, senet incelendiğinde bedelin nakden ödendiğinin görüleceğini, bunun aksini davacının ancak yazılı delille ispat etmesi gerektiğini, davacı ile babaları arasında imzalandığı iddia edilen fakat müvekkile tebliğ edilmediği için incelenemeyen protokolün hangi tarihte imzalandığı davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, senet takibe konulduktan sonra eski tarihli olarak imzalanma ihtimalinde mahkemece yapılacak incelemede dikkate alınması gerektiğini, dava dilekçesi ile davacının tanık dinletilmesi talebi olduğunu buna kesinlikle muvafakat etmediklerini, dava değeri incelendiğinde de tanık deliline dayanılamayacağı mahkeme görüleceğini, bu nedenle davacının bu talebinin reddine karar verilmesini gerektiğini, açıklanan nederlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı … süresinde yazılı cevap dilekçesi vermemiştir. Davalılar davaya konu iddiaları HMK:128 maddesi gereğince inkar etmiş sayılmışlardır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar 15/12/2015 düzenleme tarihli, 250.000,00 YTL Miktarlı senet bulunduğu hususunda anlaştıkları, Davada; Davaya konu senedin hangi amaçla neye ilişkin kime ne şekilde ne şartlarda hangi zamanda verildiği, senetle alakalı alacak hakkının doğup doğmadığı alacak doğmuş ise kimin sorumlu olduğu noktalarında toplandığı görülmüştür.
Davacı vekili 17/12/2018 tarihinde dava konusu senet dayalı olarak başlatılan …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasını talep etmişse de; mahkememizce 08/03/2019 tarihinde davacının talebi İ.İ.K.’nun 72/3. Maddesi uyarınca tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir.
Usul hukukumuzda senede karşı senetle ispat zorunluluğu ilkesi kabul edilmiştir. Senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı def’i (savunma) olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler, m. 290’daki meblağdan az bir miktara ilişkin olsa bile tanıkla ispat olunamaz; ancak senet (kesin delil) ile ispat edilebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, senede karşı senetle ispat zorunluluğuna ilişkin kuralın istisnaları da m. 293’de belirtilmiştir.
Davacı tanığı … duruşmada alınan beyanında ” Ben silivri ortaköyde oturduğum dönem oğullarımın ölünceye kadar bana bakması kaydıyla senet aldım, oğlum … senedi imzaladı …’ın senette imzası yoktu, senette her hangibir bedel yazmıyordu, bu şekilde senedi almıştım, daha sonra Çorluya beni taşırken taşıma esnasında senedim kayboldu. Birçok kez aramama rağmen bulamadım daha sonra … senedin kendisinde olduğunu bana söyledi, ben senedin arkasını imzalamadım hiçkimseye vermedim, dedi. Tanığa davacı vekilinin delil listesinde gösterdiği … tarafından imzalı lehtarı … olan 250.000,00 YTL Miktarlı senet Tanık …’a gösterildi. …, senedin düzenlenmiş unsurları ile bu haliyle aldığını beyan etti.
… İcra müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyadaki 15/03/2016 keşide tarihli
250.000,00 YTL miktarlı … tarafından imzalı, … tarafından imzasız, lehtarı … olan 15/12/2015 düzenleme tarihli senet suretinin ön ve arka yüzü gösterildi, Tanık … Senedin arka yüzündeki imzanın kendisine ait olmadığını, ön yüzünün ilk halinden farklı olduğunu, senedin ödeme ve keşide tarihli olmadığını, bunların daha sonradan doldurulduğunu, senedi bu şekilde almadığını, mahkememizce tarafıma gösterdiğiniz vade ve düzenleme tarihi olmayan senet haricinde başkaca bir senet almadığını, beyan etti. Soruldu, senedi 2006 yılının sonları ile 2007 yıllarının başlarında aldığımı hatırlıyorum,” diyerek beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı: … duruşmada alınan beyanında ” Ben kayınpederim …’a 2006 yılının yaz aylarında senedin oğlu … tarafından imzalanarak verildiğini hatırlıyorum, kayınpederim ikinci evliliğini yaptıktan sonra oğulları ile arası açılmıştır. Aile fertleri araya girerek barışmayı sağladı, … ekonomik durumunun kötü olması sebebiyle oğullarının kendisine ölünceye kadar bakması şartıyla barışacağını söylemişti, bunun üzerine bu amaçla senet verilmişti. Senette düzenleme ve ödeme tarihi bulunmuyordu, teminaten verilmiştir, 250.000,00 YTL miktarlıydı. … işinin çıktığı mazeretiyle senede imza atmamıştı. Daha sonra senet …’ın evrak çantasındayken kayboldu ve bulunamadı. Daha sonra … İcra müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyadaki 15/03/2016 keşide tarihli 250.000,00 YTL miktarlı … tarafından imzalı, … tarafından imzasız, lehtarı … olan 15/12/2015 düzenleme tarihli senet icra kanalıyla Eşim …’a tebliğ edildiğinde ortaya çıktığını gördük, bu senetteki vade ve düzenleme tarihinin sonradan eklendiğini senedin arkasına …’ın isim ve imzasının atıldığını farkettik senet ilk halinden farklı şekilde düzenlenmiştir. Benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir.Soruldu. Senet alacaklısı … …’ın eşinin aile dostu oluyor, senedi …’dan aldığını … Kendisi söylemiştir. Ne amaçla verdiğini bilmiyorum, biz senedin …’dan aldığını öğrendikten sonra, …, …’den senet alacağını temlik aldığını öğrendik bu bilgileri …’ün kendisi ben ve eşime söylemiştir. … teminaten alınan senetten kaynaklı …’a kendisini neden bu işe karıştırdığı yönünde sitem ettiğini, ben ve eşime söylemiştir. Bu olaylardan sonrada … Senet alacağını …’a temlik etmiştir. Benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir. Soruldu. Bu senet …’ın arsasında …’ın ev yaptığı ve …’ın payını alamadığından bahisle babası … tarafından verilen bir senet değildir.” diyerek beyanda bulunmuştur.
Davalı … 07.05.2019 tarihli duruşma celsesinde davaya konu senedin dava dışı … tarafından ölünceye kadar bakma vaadiyle çocuklarından aldığını beyan etmiştir. Gene 11.09.2020 tarihli mahkememizin sözlü yargılama duruşmasında; hiçbir şekilde davacı, davalı ve dava dışı … ile para alışverişinde bulunmadığını, … ve …’ın babalarına bakmak kaydı ile verilen senede usulen aile dışından birinin imza atması gerektiğini söylediklerinden ve ricacı olduklarından dolayı senedi imzaladığını, icra takip işlemleri başlatılınca bu işlerle uğraşmak istemediğini söyledikten sonra alacağı kendisinden …’ın temlik aldığını beyan etmiştir. … Cumhuriyet Başsavcılığı … Bürosu 2018/… Soruşturma sayılı dosyadaki 15.03.2019 tarihli şüpheli ifade tutanağında yine benzer yönde davalı alacağı temlik eden …’ün benzer mahiyette ifade verdiği tespit edilmiştir.
Davacı tarafından davaya konu senedin ölünceye kadar bakma vaadi sebebiyle davacı tarafından babası …’a verildiğine dair 02.02.2007 tarihli protokol düzenlendiği tespit edilmiştir. Senedin teminaten verildiğine dair yazılı sözleşme olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca senetteki ödeme günü ve düzenleme tarihinin boş bırakılacağı kararlaştırılmış ve bu iddiayı destekler nitelikte soruşturma dosyasından senetteki yazı ve imza incelemesine yönelik alınmış 13.07.2020 tarihli Grafoloji Uzmanından alınmış bilirkişi raporunda tespitler de yapılmıştır. Nitekim raporda senedin ön yüzündeki adres yazıları, …a yazılarının …’ın el ürünü olduğu ancak senet aslının ön yüzündeki diğer yazıların ise …’ın el ürünü olmadığı raporlanmıştır. Böylelikle 02.02.2007 tarihli protokol uyarınca ödeme ve düzenleme tarihi olmaksızın davacı … tarafından dava dışı babası …’a verilmiş senedin anlaşmaya aykırı olarak düzenlendiği kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan tüm yargılamalar neticesinde taraf iddia ve savunmaları, dinlenen tanıklar, … Cumhuriyet Başsavcılığı … Bürosu 2018/… Soruşturma sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre, dava konusu edilen senedin teminat senedi olarak verildiğinin belirtildiği, davacının … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı icra takip dosyasının dayanağı … tarafından düzenlenmiş 15/12/2015 düzenleme tarihli 15/03/2016 vade tarihli 250.000 YTL miktarlı lehtarı …, hamili temlik eden … ve temlik alan … olan senetten kaynaklı borçlu …’ın davalılara borçlu olmadığının tespitine, HMK 125/1-a ” Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir: a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde dava davacı lehine sonuçlanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.” hükmü uyarınca yargılama giderlerinden temlik eden ve temlik alan davalılar müteselsilen sorumlu tutulmuştur. İİK:72/5 maddesi uyarınca da şartları oluşan davalılardan alacak miktarının %20’si oranında kötü niyet tazminatının alınarak davacıya verilmesine,karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1- Davacı tarafından açılan davalılar aleyhine açılan davanın kabulü ile;
… İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı icra takip dosyasından ve takip dayanığı … tarafından düzenlenmiş 15/12/2015 düzenleme tarihli 15/03/2016 vade tarihli 250.000 YTL miktarlı lehtarı …, hamili temlik eden … ve temlik alan … olan senetten kaynaklı …’ın BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Asıl alacağın %20 oranındaki 50.000,00 TL (ellibinlira) kötü niyet tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-İhtiyati tedbir kararının kararının hüküm kesinleşinceye kadar devamına,
4-Alınması gereken 20.446,68 TL harcın peşin alınan 5.111,68-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 15.335,00 -TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
5- Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T ye göre takdir edilen 29.402,53 -TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 174,90-TL, 35,90.-TL başvuru harcı, 5,20.-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 216,00-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekili ve …’ün yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır